» 27 / Neml  5:

Kuran Sırası: 27
İniş Sırası: 48
Neml Suresi = Karinca Suresi
ismini 18. ayetinde Hz. Süleyman’in ordusunu görünce yoldan çekilen karincalardan almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أُولَٰئِكَ (ÊWLÙK) = ulāike : onlar
2. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : öyle kimselerdir ki
3. لَهُمْ (LHM) = lehum : kendilerinindir
4. سُوءُ (SWÙ) = sū'u : en kötü
5. الْعَذَابِ (ELAZ̃EB) = l-ǎƶābi : azab
6. وَهُمْ (WHM) = ve hum : ve onlar
7. فِي (FY) = fī :
8. الْاخِرَةِ (EL ËḢRT) = l-āḣirati : ahirette
9. هُمُ (HM) = humu : onlar
10. الْأَخْسَرُونَ (ELÊḢSRWN) = l-eḣserūne : ziyana uğrayanlardır
onlar | öyle kimselerdir ki | kendilerinindir | en kötü | azab | ve onlar | | ahirette | onlar | ziyana uğrayanlardır |

[] [] [] [SWE] [AZ̃B] [] [] [EḢR] [] [ḢSR]
ÊWLÙK ELZ̃YN LHM SWÙ ELAZ̃EB WHM FY EL ËḢRT HM ELÊḢSRWN

ulāike elleƶīne lehum sū'u l-ǎƶābi ve hum l-āḣirati humu l-eḣserūne
أولئك الذين لهم سوء العذاب وهم في الآخرة هم الأخسرون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ÊWLÙK ulāike onlar Those
الذين | ELZ̃YN elleƶīne öyle kimselerdir ki (are) the ones,
لهم | LHM lehum kendilerinindir for them
سوء س و ا | SWE SWÙ sū'u en kötü (is) an evil
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azab [the] punishment
وهم | WHM ve hum ve onlar and they
في | FY in
الآخرة ا خ ر | EḢR EL ËḢRT l-āḣirati ahirette the Hereafter
هم | HM humu onlar [they]
الأخسرون خ س ر | ḢSR ELÊḢSRWN l-eḣserūne ziyana uğrayanlardır (will be) the greatest losers.

27:5 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onlar | öyle kimselerdir ki | kendilerinindir | en kötü | azab | ve onlar | | ahirette | onlar | ziyana uğrayanlardır |

[] [] [] [SWE] [AZ̃B] [] [] [EḢR] [] [ḢSR]
ÊWLÙK ELZ̃YN LHM SWÙ ELAZ̃EB WHM FY EL ËḢRT HM ELÊḢSRWN

ulāike elleƶīne lehum sū'u l-ǎƶābi ve hum l-āḣirati humu l-eḣserūne
أولئك الذين لهم سوء العذاب وهم في الآخرة هم الأخسرون

[] [] [] [س و ا] [ع ذ ب] [] [] [ا خ ر] [] [خ س ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ÊWLÙK ulāike onlar Those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
الذين | ELZ̃YN elleƶīne öyle kimselerdir ki (are) the ones,
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
لهم | LHM lehum kendilerinindir for them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
سوء س و ا | SWE SWÙ sū'u en kötü (is) an evil
Sin,Vav,,
60,6,,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
العذاب ع ذ ب | AZ̃B ELAZ̃EB l-ǎƶābi azab [the] punishment
Elif,Lam,Ayn,Zel,Elif,Be,
1,30,70,700,1,2,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
وهم | WHM ve hum ve onlar and they
Vav,He,Mim,
6,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
الواو عاطفة
ضمير منفصل
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الآخرة ا خ ر | EḢR EL ËḢRT l-āḣirati ahirette the Hereafter
Elif,Lam,,Hı,Re,Te merbuta,
1,30,,600,200,400,
N – genitive feminine singular noun
اسم مجرور
هم | HM humu onlar [they]
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
الأخسرون خ س ر | ḢSR ELÊḢSRWN l-eḣserūne ziyana uğrayanlardır (will be) the greatest losers.
Elif,Lam,,Hı,Sin,Re,Vav,Nun,
1,30,,600,60,200,6,50,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أُولَٰئِكَ: onlar | الَّذِينَ: öyle kimselerdir ki | لَهُمْ: kendilerinindir | سُوءُ: en kötü | الْعَذَابِ: azab | وَهُمْ: ve onlar | فِي: | الْاخِرَةِ: ahirette | هُمُ: onlar | الْأَخْسَرُونَ: ziyana uğrayanlardır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أولئك ÊWLÙK onlar | الذين ELZ̃YN öyle kimselerdir ki | لهم LHM kendilerinindir | سوء SWÙ en kötü | العذاب ELAZ̃EB azab | وهم WHM ve onlar | في FY | الآخرة EL ËḢRT ahirette | هم HM onlar | الأخسرون ELÊḢSRWN ziyana uğrayanlardır |
Kırık Meal (Okunuş) : |ulāike: onlar | elleƶīne: öyle kimselerdir ki | lehum: kendilerinindir | sū'u: en kötü | l-ǎƶābi: azab | ve hum: ve onlar | : | l-āḣirati: ahirette | humu: onlar | l-eḣserūne: ziyana uğrayanlardır |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊWLÙK: onlar | ELZ̃YN: öyle kimselerdir ki | LHM: kendilerinindir | SWÙ: en kötü | ELAZ̃EB: azab | WHM: ve onlar | FY: | EL ËḢRT: ahirette | HM: onlar | ELÊḢSRWN: ziyana uğrayanlardır |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, o kişilerdir ki onlarındır kötü azap ve onlardır âhirette en fazla ziyan edenlerin ta kendileri.
Adem Uğur : İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Ahmed Hulusi : İşte bunlar var ya, azabın kötüsü onlaradır! Gelecekteki yaşamda da en çok hüsrana uğrayacak olanlar onlardır!
Ahmet Tekin : İşte bunlar, öldürülerek, esir edilerek dünyada en ağır cezaya çarptırılanlardır. Âhirette, ebedî yurtta da en çok ziyana uğrayacak olan onlardır.
Ahmet Varol : İşte azabın en kötüsü onlaradır ve onlar ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ali Bulaç : İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ali Fikri Yavuz : Bunlar o kimselerdir ki, kendilerine azabın kötüsü vardır; ve âhirette de onlar, en ziyade hüsrana uğrayanlardır.
Bekir Sadak : Kotu azap iste bunlaradir. Ahirette en cok kayba ugrayacaklar da bunlardir.
Celal Yıldırım : İşte bunlar öyle kimselerdir ki, kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlar Âhiret'te de ziyana uğrayanların kendileridir.
Diyanet İşleri : Onlar, azabın en kötüsü kendilerine has olan kimselerdir. Onlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Diyanet İşleri (eski) : Kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.
Diyanet Vakfi : İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Edip Yüksel : Onlar en kötü cezayı haketmişlerdir ve ahirette de en çok kayba uğrayanlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İşte bunlar, kendileri için oldukça ağır bir azab bulunan kimselerdir, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar, o kimselerdir ki kendilerine azabın kötüsü vardır, ahirette en çok ziyana uğrayanlar da onlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : bunlar o kimselerdir ki kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlardır ki Âhırette en çok husrana düşenlerdir
Fizilal-il Kuran : Onlar azapların en kötüsüne çarpılacaklardır ve yine onlar ahirette en ağır zarara uğrayanlar olacaklardır.
Gültekin Onan : İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Hakkı Yılmaz : İşte bunlar, azabın kötüsü kendileri için olan kimselerdir ve bunlar, âhirette en çok ziyana uğrayacakların ta kendileridir.
Hasan Basri Çantay : Onlar öyle kimselerdir ki kötü azâb (işte) onlara mahsusdur. Onlar âhiretde de en çok hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : İşte bunlar öyle kimselerdir ki, azâbın en kötüsü onlarındır. Ve onlar âhirette gerçekten en ziyâde hüsrâna uğrayacak olanlardır.
İbni Kesir : Bunlar öyle kimselerdir ki; kötü azap onlarındır. Ve onlar; ahirette de en çok hüsrana uğrayanların kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : İşte onlar ki, onlar için azabın kötüsü vardır. Ve onlar ki, onlar ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Muhammed Esed : Azabın en kötüsüne uğrayacak olanlar işte böyleleridir; ahirette en büyük kayba uğrayacak olanlar da böyleleri..!
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar öyle kimselerdir ki, azabın en kötüsü onlar içindir ve onlar ki, ahirette en ziyâde hüsrâna düşenler onlardır.
Ömer Öngüt : En kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.
Şaban Piriş : İşte onlar! En kötü azap onlar içindir. Ahirette en büyük hüsrana uğrayacak olanlar, onlardır.
Suat Yıldırım : Onlara çetin bir azap vardır, âhirette ise en çok ziyana uğrayacak olanlar da onlardır.
Süleyman Ateş : Onlar, öyle kimselerdir ki, en kötü azâb kendilerinindir. Ve onlar âhirette de en çok ziyana uğrayanlardır.
Tefhim-ul Kuran : İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve onlar ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ümit Şimşek : Onlar için azabın kötüsü vardır; âhirette de onlar en ziyade hüsrana uğrayacak olanlardır.
Yaşar Nuri Öztürk : İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}