CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine singular perfect verb الواو عاطفة فعل ماض
القول
ق و ل | GWL
ELGWL
l-ḳavlu
karar
the word
Elif,Lam,Gaf,Vav,Lam, 1,30,100,6,30,
N – nominative masculine verbal noun اسم مرفوع
عليهم
|
ALYHM
ǎleyhim
başlarına
against them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim, 70,30,10,5,40,
P – preposition PRON – 3rd person masculine plural object pronoun جار ومجرور
بما
|
BME
bimā
yüzünden
because
Be,Mim,Elif, 2,40,1,
P – prefixed preposition bi REL – relative pronoun جار ومجرور
ظلموا
ظ ل م | ƵLM
ƵLMWE
Zelemū
zulmetmeleri
they wronged,
Zı,Lam,Mim,Vav,Elif, 900,30,40,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فهم
|
FHM
fe hum
onlar artık
and they
Fe,He,Mim, 80,5,40,
CONJ – prefixed conjunction fa (and) PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun الفاء عاطفة ضمير منفصل
لا
|
LE
lā
(will) not
Lam,Elif, 30,1,
NEG – negative particle حرف نفي
ينطقون
ن ط ق | NŦG
YNŦGWN
yenTiḳūne
konuşmazlar
speak.
Ye,Nun,Tı,Gaf,Vav,Nun, 10,50,9,100,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَوَقَعَ: ve vuku bulmuştur | الْقَوْلُ: karar | عَلَيْهِمْ: başlarına | بِمَا: yüzünden | ظَلَمُوا: zulmetmeleri | فَهُمْ: onlar artık | لَا: | يَنْطِقُونَ: konuşmazlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ووقع WWGAve vuku bulmuştur | القول ELGWLkarar | عليهم ALYHMbaşlarına | بما BMEyüzünden | ظلموا ƵLMWEzulmetmeleri | فهم FHMonlar artık | لا LE | ينطقون YNŦGWNkonuşmazlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve veḳaǎ: ve vuku bulmuştur | l-ḳavlu: karar | ǎleyhim: başlarına | bimā: yüzünden | Zelemū: zulmetmeleri | fe hum: onlar artık | lā: | yenTiḳūne: konuşmazlar |
Kırık Meal (Transcript) : |WWGA: ve vuku bulmuştur | ELGWL: karar | ALYHM: başlarına | BME: yüzünden | ƵLMWE: zulmetmeleri | FHM: onlar artık | LE: | YNŦGWN: konuşmazlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Zulmettiklerinden dolayı o söz, tahakkuk etmiş, başlarına gelmiştir, artık onlar konuşamazlar da.
Adem Uğur : Yaptıkları haksızlıktan ötürü, (azaba uğrayacaklarını bildiren) o söz gerçekleşmiştir; artık onlar konuşamazlar.
Ahmed Hulusi : (Nefslerine) zulmetmeleri dolayısıyla o hüküm onlara erişti! Artık onlar konuşamazlar!
Ahmet Tekin : Yaptıkları baskılar, zulümler, işkenceler, temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engellemeler, haksızlıklar, isyanlar ve Allah’ın âyetlerini, Kur’ân’ı inkârları sebebiyle, onların aleyhindeki hüküm gerçekleşmiştir. Bu sebeple mantıklı bir cevap vermek için söyleyecek söz bulamayacaklar.
Ahmet Varol : Zulmetmelerinden dolayı o (azap) söz(ü) başlarına gelmiştir. Artık onlar konuşamazlar.
Ali Bulaç : Zulmetmelerine karşılık, söz, kendi aleyhlerine gelmiş bulunmaktadır, artık konuşmazlar.
Ali Fikri Yavuz : Yaptıkları küfür yüzünden o vaadedilen azap tepelerine inmiştir; artık onlar konuşamazlar.
Bekir Sadak : Haksizliklarindan oturu, soylenilen soz baslarina gelir. Artik konusamaz olurlar.
Celal Yıldırım : İşledikleri zulümden dolayı söylenen söz (va'dedilen azâb) başlarına gelir de artık söz söyleyecek (güçleri) kalmaz.
Diyanet İşleri : Zulümlerinden dolayı sözü edilen azap tepelerine iner de artık konuşamazlar.
Diyanet İşleri (eski) : Haksızlıklarından ötürü, söylenilen söz başlarına gelir. Artık konuşamaz olurlar.
Diyanet Vakfi : Yaptıkları haksızlıktan ötürü, (azaba uğrayacaklarını bildiren) o söz gerçekleşmiştir; artık onlar konuşamazlar.
Edip Yüksel : Haksızlık ettikleri için verilen söz başlarına gelir ve artık konuşamazlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Zulmetmeleri yüzünden aleyhlerinde söz gerçekleşir (söylenen başlarına gelir) ve artık nutukları tutulur (konuşamazlar).
Elmalılı Hamdi Yazır : Buyurur ve haksızlık ettikleri cihetle aleyhlerinde söz, hakk olur (söylenen başlarına gelir) de artık nutukları tutulur
Fizilal-il Kuran : Zalimliklerinden ötürü haklarındaki hüküm kesinleşmiştir. Bu yüzden artık konuşamaz olurlar.
Gültekin Onan : Zulmetmelerine karşılık, söz, kendi aleyhlerine gelmiş bulunmaktadır, artık konuşmazlar.
Hakkı Yılmaz : Ve şirk koşarak, inanmayarak yanlış yapmalarına karşılık, Söz kendi aleyhlerine gerçekleşmiş bulunmaktadır, artık onlar konuşmazlar.
Hasan Basri Çantay : Zulüm etdikleri sebebiyle üzerlerine o söz vukuua gelmişdir. Artık onlar söz de söyleyemeyeceklerdir.
Hayrat Neşriyat : Ve zulmetmeleri (Allah’ın âyetlerini yalanlamaları) yüzünden o (azab) söz(ü)başlarına gelmiştir; artık onlar konuşamazlar.
İbni Kesir : Zulümleri yüzünden, söylenilen söz başlarına geldi. Artık konuşamaz olurlar.
İskender Evrenosoğlu : Ve zulümleri sebebiyle onların üzerine (Allah'ın) sözü vaki oldu (yerine geldi). Artık onlar konuşamaz.
Muhammed Esed : Ve (böylece, onlara vaktiyle söylenen) söz, onların tüm karalamalarına rağmen, olanca gerçekliğiyle karşılarına çıkacak ve onlar da buna karşılık artık diyecek söz bulamayacaklar;
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve zulümleri sebebiyle o söylenen söz, üzerlerine vukû bulmuştur. Artık onlar söz söyleyemezler.
Ömer Öngüt : Yaptıkları zulümlerinden ötürü o söz başlarına gelmiştir. Artık onlar konuşamazlar.
Şaban Piriş : Zulmetmeleri sebebiyle hüküm giyecekler ve bir şey de diyemeyeceklerdir.
Suat Yıldırım : İşledikleri zulüm yüzünden tehdit olundukları azap hükmü onlar hakkında gerçekleşti, onların artık konuşacak halleri kalmadı.
Süleyman Ateş : Zulmetmeleri yüzünden o (azâb) karar(ı) başlarına gelmiştir, artık konuşmazlar.
Tefhim-ul Kuran : Zulmetmelerine karşılık, söz, kendi aleyhlerine gelmiş bulunmaktadır; artık onlar, konuşmazlar da.
Ümit Şimşek : Ettikleri zulüm yüzünden haklarındaki hüküm gelip çatmıştır; artık konuşamaz olurlar.
Yaşar Nuri Öztürk : İşledikleri zulümler yüzünden o söz tepelerine inmiştir; artık tek kelime söyleyemezler.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]