» 35 / Fâtir  36:

Kuran Sırası: 35
İniş Sırası: 43
Fatir Suresi = Yaratan Suresi
ismini 1. ayetinde geçen fâtir kelimesinden almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَالَّذِينَ (WELZ̃YN) = velleƶīne : ve
2. كَفَرُوا (KFRWE) = keferū : inkar edenler
3. لَهُمْ (LHM) = lehum : onlara vardır
4. نَارُ (NER) = nāru : ateşi
5. جَهَنَّمَ (CHNM) = cehenneme : cehennem
6. لَا (LE) = lā :
7. يُقْضَىٰ (YGŽ) = yuḳDā : hükmedilmez
8. عَلَيْهِمْ (ALYHM) = ǎleyhim : onlara
9. فَيَمُوتُوا (FYMWTWE) = feyemūtū : ölsünler
10. وَلَا (WLE) = ve lā : ve
11. يُخَفَّفُ (YḢFF) = yuḣaffefu : hafifletilmez
12. عَنْهُمْ (ANHM) = ǎnhum : onlardan
13. مِنْ (MN) = min :
14. عَذَابِهَا (AZ̃EBHE) = ǎƶābihā : onun azabı
15. كَذَٰلِكَ (KZ̃LK) = keƶālike : işte böyle
16. نَجْزِي (NCZY) = neczī : cezalandırırız
17. كُلَّ (KL) = kulle : her
18. كَفُورٍ (KFWR) = kefūrin : nankörü
ve | inkar edenler | onlara vardır | ateşi | cehennem | | hükmedilmez | onlara | ölsünler | ve | hafifletilmez | onlardan | | onun azabı | işte böyle | cezalandırırız | her | nankörü |

[] [KFR] [] [NWR] [] [] [GŽY] [] [MWT] [] [ḢFF] [] [] [AZ̃B] [] [CZY] [KLL] [KFR]
WELZ̃YN KFRWE LHM NER CHNM LE YGŽ ALYHM FYMWTWE WLE YḢFF ANHM MN AZ̃EBHE KZ̃LK NCZY KL KFWR

velleƶīne keferū lehum nāru cehenneme yuḳDā ǎleyhim feyemūtū ve lā yuḣaffefu ǎnhum min ǎƶābihā keƶālike neczī kulle kefūrin
والذين كفروا لهم نار جهنم لا يقضى عليهم فيموتوا ولا يخفف عنهم من عذابها كذلك نجزي كل كفور

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | WELZ̃YN velleƶīne ve And those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRWE keferū inkar edenler disbelieve,
لهم | LHM lehum onlara vardır for them
نار ن و ر | NWR NER nāru ateşi (will be the) Fire
جهنم | CHNM cehenneme cehennem (of) Hell.
لا | LE Not
يقضى ق ض ي | GŽY YGŽ yuḳDā hükmedilmez is decreed
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlara for them
فيموتوا م و ت | MWT FYMWTWE feyemūtū ölsünler that they die,
ولا | WLE ve lā ve and not
يخفف خ ف ف | ḢFF YḢFF yuḣaffefu hafifletilmez will be lightened
عنهم | ANHM ǎnhum onlardan for them
من | MN min of
عذابها ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBHE ǎƶābihā onun azabı its torment.
كذلك | KZ̃LK keƶālike işte böyle Thus
نجزي ج ز ي | CZY NCZY neczī cezalandırırız We recompense
كل ك ل ل | KLL KL kulle her every
كفور ك ف ر | KFR KFWR kefūrin nankörü ungrateful one.

35:36 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve | inkar edenler | onlara vardır | ateşi | cehennem | | hükmedilmez | onlara | ölsünler | ve | hafifletilmez | onlardan | | onun azabı | işte böyle | cezalandırırız | her | nankörü |

[] [KFR] [] [NWR] [] [] [GŽY] [] [MWT] [] [ḢFF] [] [] [AZ̃B] [] [CZY] [KLL] [KFR]
WELZ̃YN KFRWE LHM NER CHNM LE YGŽ ALYHM FYMWTWE WLE YḢFF ANHM MN AZ̃EBHE KZ̃LK NCZY KL KFWR

velleƶīne keferū lehum nāru cehenneme yuḳDā ǎleyhim feyemūtū ve lā yuḣaffefu ǎnhum min ǎƶābihā keƶālike neczī kulle kefūrin
والذين كفروا لهم نار جهنم لا يقضى عليهم فيموتوا ولا يخفف عنهم من عذابها كذلك نجزي كل كفور

[] [ك ف ر] [] [ن و ر] [] [] [ق ض ي] [] [م و ت] [] [خ ف ف] [] [] [ع ذ ب] [] [ج ز ي] [ك ل ل] [ك ف ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | WELZ̃YN velleƶīne ve And those who
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – masculine plural relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRWE keferū inkar edenler disbelieve,
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لهم | LHM lehum onlara vardır for them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
نار ن و ر | NWR NER nāru ateşi (will be the) Fire
Nun,Elif,Re,
50,1,200,
N – nominative feminine noun
اسم مرفوع
جهنم | CHNM cehenneme cehennem (of) Hell.
Cim,He,Nun,Mim,
3,5,50,40,
"PN – genitive proper noun → Hell"
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
لا | LE Not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يقضى ق ض ي | GŽY YGŽ yuḳDā hükmedilmez is decreed
Ye,Gaf,Dad,,
10,100,800,,
V – 3rd person masculine singular passive imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع مبني للمجهول منصوب
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlara for them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
فيموتوا م و ت | MWT FYMWTWE feyemūtū ölsünler that they die,
Fe,Ye,Mim,Vav,Te,Vav,Elif,
80,10,40,6,400,6,1,
CAUS – prefixed particle of cause
V – 3rd person masculine plural imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
الفاء سببية
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ولا | WLE ve lā ve and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
يخفف خ ف ف | ḢFF YḢFF yuḣaffefu hafifletilmez will be lightened
Ye,Hı,Fe,Fe,
10,600,80,80,
V – 3rd person masculine singular (form II) passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
عنهم | ANHM ǎnhum onlardan for them
Ayn,Nun,He,Mim,
70,50,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
من | MN min of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
عذابها ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBHE ǎƶābihā onun azabı its torment.
Ayn,Zel,Elif,Be,He,Elif,
70,700,1,2,5,1,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person feminine singular possessive pronoun
اسم مجرور و«ها» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
كذلك | KZ̃LK keƶālike işte böyle Thus
Kef,Zel,Lam,Kef,
20,700,30,20,
P – prefixed preposition ka
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
جار ومجرور
نجزي ج ز ي | CZY NCZY neczī cezalandırırız We recompense
Nun,Cim,Ze,Ye,
50,3,7,10,
V – 1st person plural imperfect verb
فعل مضارع
كل ك ل ل | KLL KL kulle her every
Kef,Lam,
20,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
كفور ك ف ر | KFR KFWR kefūrin nankörü ungrateful one.
Kef,Fe,Vav,Re,
20,80,6,200,
ADJ – genitive masculine singular indefinite adjective
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَالَّذِينَ: ve | كَفَرُوا: inkar edenler | لَهُمْ: onlara vardır | نَارُ: ateşi | جَهَنَّمَ: cehennem | لَا: | يُقْضَىٰ: hükmedilmez | عَلَيْهِمْ: onlara | فَيَمُوتُوا: ölsünler | وَلَا: ve | يُخَفَّفُ: hafifletilmez | عَنْهُمْ: onlardan | مِنْ: | عَذَابِهَا: onun azabı | كَذَٰلِكَ: işte böyle | نَجْزِي: cezalandırırız | كُلَّ: her | كَفُورٍ: nankörü |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والذين WELZ̃YN ve | كفروا KFRWE inkar edenler | لهم LHM onlara vardır | نار NER ateşi | جهنم CHNM cehennem | لا LE | يقضى YGŽ hükmedilmez | عليهم ALYHM onlara | فيموتوا FYMWTWE ölsünler | ولا WLE ve | يخفف YḢFF hafifletilmez | عنهم ANHM onlardan | من MN | عذابها AZ̃EBHE onun azabı | كذلك KZ̃LK işte böyle | نجزي NCZY cezalandırırız | كل KL her | كفور KFWR nankörü |
Kırık Meal (Okunuş) : |velleƶīne: ve | keferū: inkar edenler | lehum: onlara vardır | nāru: ateşi | cehenneme: cehennem | : | yuḳDā: hükmedilmez | ǎleyhim: onlara | feyemūtū: ölsünler | ve lā: ve | yuḣaffefu: hafifletilmez | ǎnhum: onlardan | min: | ǎƶābihā: onun azabı | keƶālike: işte böyle | neczī: cezalandırırız | kulle: her | kefūrin: nankörü |
Kırık Meal (Transcript) : |WELZ̃YN: ve | KFRWE: inkar edenler | LHM: onlara vardır | NER: ateşi | CHNM: cehennem | LE: | YGŽ: hükmedilmez | ALYHM: onlara | FYMWTWE: ölsünler | WLE: ve | YḢFF: hafifletilmez | ANHM: onlardan | MN: | AZ̃EBHE: onun azabı | KZ̃LK: işte böyle | NCZY: cezalandırırız | KL: her | KFWR: nankörü |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfir olanlaraysa cehennem ateşi var, öldürülmezler ki ölüp kurtulsunlar ve cehennem azâbı da hafifletilmez onlara; işte biz, fazlasıyla kâfir olanları böyle cezâlandırırız.
Adem Uğur : İnkâr edenlere de cehennem ateşi vardır. Öldürülmezler ki ölsünler, cehennem azabı da onlara biraz olsun hafifletilmez. İşte biz, küfürde ileri giden her nankörü böyle cezalandırırız.
Ahmed Hulusi : Hakikat bilgisini inkâr edenlere gelince, onlar için cehennemî yanış vardır. . . Ne onlara ölümle hükmedilir ki ölsünler ve ne de azaplarından hafifletilir. . . Her (hakikat bilgisine karşı) nankörlük edeni böylece cezalandırırız.
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlere, küfre saplananlara da, Cehennem ateşi vardır. Aleyhlerine hüküm verilmez ki, ölsünler. Cehennem azâbı onlara biraz olsun hafifletilmez. İşte biz, bütün azgın kâfirleri, nankörleri Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engelleyenleri böyle cezalandırırız.
Ahmet Varol : İnkar edenlere gelince, onlar için cehennem ateşi vardır. Orada canları alınmaz ki ölsünler. Kendilerinden onun azabı da hafifletilmez. İşte biz her bir nankörü böyle cezalandırırız.
Ali Bulaç : İnkar edenlere gelince, onlar için de cehennem ateşi vardır. Onlar için ne, karar verilir, ki böylece ölüversinler, ne de kendilerine onun azabından (bir şey) hafifletilir. İşte biz, her nankör olanı böyle cezalandırırız.
Ali Fikri Yavuz : Kâfir olanlara gelince; onlara cehennem ateşi var. (İkinci defa haklarında hüküm verilip) öldürülmezler ki, ölsünler (de rahata kavuşsunlar). Üzerlerinden cehennemin azabı da hafifletilmez. İşte (Allah’ı ve nimetlerini inkâr eden) her nankörü böyle cezalandırırız.
Bekir Sadak : Inkar edenlere cehennem atesi vardir. Olumlerine hukmedilmez ki olsunler; kendilerinden cehennemin azabi da hafifletilmez. Her inkarciyi boylece cezalandiririz.
Celal Yıldırım : Küfür içinde kalanlara ise Cehennem ateşi vardır. Ölüm hükmü verilmez ki ölsünler; ne de oranın azabı kendilerinden hafifletilir. İşte biz, her aşırı nankör inkarcıyı böyle cezalandırırız.
Diyanet İşleri : İnkâr edenler için ise cehennem ateşi vardır. Öldürülmezler ki ölsünler. Kendilerinden cehennem azabı da hafifletilmez. İşte biz her nankörü böyle cezalandırırız.
Diyanet İşleri (eski) : İnkar edenlere cehennem ateşi vardır. Ölümlerine hükmedilmez ki ölsünler; kendilerinden cehennemin azabı da hafifletilmez. Her inkarcıyı böylece cezalandırırız.
Diyanet Vakfi : İnkâr edenlere de cehennem ateşi vardır. Öldürülmezler ki ölsünler, cehennem azabı da onlara biraz olsun hafifletilmez. İşte biz, küfürde ileri giden her nankörü böyle cezalandırırız.
Edip Yüksel : İnkar edenler için cehennem ateşi vardır. Ne ölmelerine izin verilir, ne de onlardan cehennem cezası hafifletilir. Nankörleri böyle cezalandırırız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İnkâr edenlere gelince, onlara cehennem ateşi vardır. Hüküm verilmez ki ölsünler, kendilerinden biraz azab da hafifletilmez. İşte biz her nankörü böyle cezalandırırız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Küfredenlere gelince, onlara cehennem ateşi vardır. Hüküm verilmez ki ölsünler, kendilerinden biraz azap da hafifletilmez, işte Biz, her nankörü böyle cezalandırırız.
Elmalılı Hamdi Yazır : Küfredenlere gelince; onlara Cehennem ateşi var, huküm verilmez ki ölsünler, kendilerinden biraz azâbı da hafifletilmez, işte her nankörü böyle cezalandırırız.
Fizilal-il Kuran : Kâfiri ise cehennem ateşi beklemektedir. Ne ölümlerine karar verilir de ölürler ve ne de azapları hafifletilir. İşte biz azılı kâfirleri böyle cezalandırırız.
Gültekin Onan : Küfredenlere gelince, onlar için de cehennem ateşi vardır. Onlar için ne, karar verilir, ki böylece ölüversinler, ne de kendilerine onun azabından (bir şey) hafifletilir. İşte biz, her (çok) kafiri (mübala sigası) böyle cezalandırırız.
Hakkı Yılmaz : "Ve şu kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden şu kişiler, cehennem ateşi kendileri için olanlardır. Onlar hakkında hüküm verilmez ki ölsünler. Kendilerinden, cehennem ateşinin birazı da hafifletilmez. İşte Biz, kâfir; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden her aşırı kimseyi böyle cezalandırırız. "
Hasan Basri Çantay : O küfredenler (e gelince:) Cehennem ateşi de onlarındır. Öldürülmezler ki ölsünler. (Cehennemin) azabından (velev) bir kısmı onlardan kaldırılıb hafifletilmez de. İşte biz küfürde ileri giden herkesi böyle cezalandırırız.
Hayrat Neşriyat : Hâlbuki inkâr edenlere gelince, onlar için Cehennem ateşi vardır. Onlara ne (ölümle)hüküm verilir ki ölsünler (de kurtulsunlar), ne de onlardan (Cehennem ateşinin) azâbı biraz olsun hafifletilir. İşte her azılı kâfiri böyle cezâlandırırız!
İbni Kesir : Küfredenlere gelince; cehennem ateşi onlar içindir. Aleyhlerine hüküm verilmez ki ölsünler. Onlardan cehennemin azabı da hafifletilmez. İşte Biz; her küfredeni böyle cezalandırırız.
İskender Evrenosoğlu : Ve inkâr edenler (Allah'a ulaşmayı dilemeyenler). Onlar için cehennem ateşi vardır. Onlar için karar verilmez ki böylece (bu karar gereğince) ölsünler ve onun azabı, onlardan hafifletilmez. İşte Biz, bütün inkâr edenleri böyle cezalandırırız.
Muhammed Esed : Hakkı inkara şartlanmış olanlara gelince; onları bir cehennem ateşi beklemektedir; (orada) ne hayatlarına son verilip öldürülürler, ne de içine atıldıkları o (ateşin) azabı hafifletilir. İşte biz şükürden uzak duranları böyle cezalandırırız.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o kimseler ki, kâfir oldular, onlar için, cehennem ateşi vardır. Aleyhlerine hükmolunmaz ki, ölüversinler ve onlardan onun azabı da hafifletilmez. İşte bütün nankörleri böyle cezalandırırız.
Ömer Öngüt : İnkâr edenlere cehennem ateşi vardır. Ölümlerine hükmedilmez ki ölsünler, kendilerinden cehennem azabı da hafifletilmez. Biz her nankörü işte böyle cezalandırırız.
Şaban Piriş : İnkar edenlere de cehennem ateşi vardır. Onlara ölmeleri için hüküm verilmez, azapları da hafifletilmez. Her kafiri işte böyle cezalandırırız.
Suat Yıldırım : Kâfirlere ise cehennem ateşi var. Ne ölüm hükmü verilir ki ölsünler, ne de ateşin azabı hafifletilir. Biz işte Allah’ı ve nimetlerini inkâr eden her nankörü böyle cezalandırırız.
Süleyman Ateş : Nankörlere de cehennem ateşi vardır. (Orada) Onlara ne (ölümle) hükmedilir ki, ölsünler ve ne de onlardan cehennem azâbı biraz hafifletilir. İşte biz her nankörü böyle cezâlandırırız.
Tefhim-ul Kuran : İnkâr edenlere gelince, onlar için de cehennem ateşi vardır. Onlar için ne karar verilir, ki, böylece ölüversinler, ne de kendilerine onun azabından (bir şey) hafifletilir. İşte biz, her nankör olanı böyle cezalandırırız.
Ümit Şimşek : İnkâr edenlere gelince, onlar için de Cehennem ateşi vardır. Ne ecellerine hükmolunur ki ölsünler, ne de azapları hafifletilir. İnkârda ileri giden o nankörlerin hepsini de Biz böyle cezalandırırız.
Yaşar Nuri Öztürk : İnkâr edenlere de cehennem ateşi var. Ne haklarında hüküm verilir ki ölsünler ne de azapları hafifletilir. İşte böyle cezalandırırız tüm nankörleri biz.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}