» 39 / Zümer  33:

Kuran Sırası: 39
İniş Sırası: 59
Zümer Suresi = Zümreler/Yiginlar Suresi
71 ve 73. ayetinde geçen bu kelime sureye ismini vermistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَالَّذِي (WELZ̃Y) = velleƶī : ve kimseler
2. جَاءَ (CEÙ) = cā'e : getiren(ler)
3. بِالصِّدْقِ (BELṦD̃G) = biS-Sidḳi : doğruyu
4. وَصَدَّقَ (WṦD̃G) = ve Saddeḳa : ve doğrulayanlar
5. بِهِ (BH) = bihi : onu
6. أُولَٰئِكَ (ÊWLÙK) = ulāike : işte
7. هُمُ (HM) = humu : onlardır
8. الْمُتَّقُونَ (ELMTGWN) = l-mutteḳūne : korunanlar
ve kimseler | getiren(ler) | doğruyu | ve doğrulayanlar | onu | işte | onlardır | korunanlar |

[] [CYE] [ṦD̃G] [ṦD̃G] [] [] [] [WGY]
WELZ̃Y CEÙ BELṦD̃G WṦD̃G BH ÊWLÙK HM ELMTGWN

velleƶī cā'e biS-Sidḳi ve Saddeḳa bihi ulāike humu l-mutteḳūne
والذي جاء بالصدق وصدق به أولئك هم المتقون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذي | WELZ̃Y velleƶī ve kimseler And the one who
جاء ج ي ا | CYE CEÙ cā'e getiren(ler) brought
بالصدق ص د ق | ṦD̃G BELṦD̃G biS-Sidḳi doğruyu the truth
وصدق ص د ق | ṦD̃G WṦD̃G ve Saddeḳa ve doğrulayanlar and believed
به | BH bihi onu in it,
أولئك | ÊWLÙK ulāike işte those
هم | HM humu onlardır [they]
المتقون و ق ي | WGY ELMTGWN l-mutteḳūne korunanlar (are) the righteous.

39:33 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve kimseler | getiren(ler) | doğruyu | ve doğrulayanlar | onu | işte | onlardır | korunanlar |

[] [CYE] [ṦD̃G] [ṦD̃G] [] [] [] [WGY]
WELZ̃Y CEÙ BELṦD̃G WṦD̃G BH ÊWLÙK HM ELMTGWN

velleƶī cā'e biS-Sidḳi ve Saddeḳa bihi ulāike humu l-mutteḳūne
والذي جاء بالصدق وصدق به أولئك هم المتقون

[] [ج ي ا] [ص د ق] [ص د ق] [] [] [] [و ق ي]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذي | WELZ̃Y velleƶī ve kimseler And the one who
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,
6,1,30,700,10,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – masculine singular relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
جاء ج ي ا | CYE CEÙ cā'e getiren(ler) brought
Cim,Elif,,
3,1,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
بالصدق ص د ق | ṦD̃G BELṦD̃G biS-Sidḳi doğruyu the truth
Be,Elif,Lam,Sad,Dal,Gaf,
2,1,30,90,4,100,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
وصدق ص د ق | ṦD̃G WṦD̃G ve Saddeḳa ve doğrulayanlar and believed
Vav,Sad,Dal,Gaf,
6,90,4,100,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular (form II) perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
به | BH bihi onu in it,
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
أولئك | ÊWLÙK ulāike işte those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
هم | HM humu onlardır [they]
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
المتقون و ق ي | WGY ELMTGWN l-mutteḳūne korunanlar (are) the righteous.
Elif,Lam,Mim,Te,Gaf,Vav,Nun,
1,30,40,400,100,6,50,
N – nominative masculine plural (form VIII) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَالَّذِي: ve kimseler | جَاءَ: getiren(ler) | بِالصِّدْقِ: doğruyu | وَصَدَّقَ: ve doğrulayanlar | بِهِ: onu | أُولَٰئِكَ: işte | هُمُ: onlardır | الْمُتَّقُونَ: korunanlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والذي WELZ̃Y ve kimseler | جاء CEÙ getiren(ler) | بالصدق BELṦD̃G doğruyu | وصدق WṦD̃G ve doğrulayanlar | به BH onu | أولئك ÊWLÙK işte | هم HM onlardır | المتقون ELMTGWN korunanlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |velleƶī: ve kimseler | cā'e: getiren(ler) | biS-Sidḳi: doğruyu | ve Saddeḳa: ve doğrulayanlar | bihi: onu | ulāike: işte | humu: onlardır | l-mutteḳūne: korunanlar |
Kırık Meal (Transcript) : |WELZ̃Y: ve kimseler | CEÙ: getiren(ler) | BELṦD̃G: doğruyu | WṦD̃G: ve doğrulayanlar | BH: onu | ÊWLÙK: işte | HM: onlardır | ELMTGWN: korunanlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Doğrulukla gelen kişiye ve onun doğru olduğunu tasdik edenlere gelince: Onlardır çekinenlerin ta kendileri.
Adem Uğur : Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır.
Ahmed Hulusi : Sıdkı (Allâh kulu olunduğu ve bedende hilâfet hakikatinin yaşandığı gerçeğini) getiren ve Onu tasdik edene (Hz. Ebu Bekir) gelince, işte onlar Müttekî'lerin ta kendileridir!
Ahmet Tekin : Doğru söz ile, Kur’ân ile gelen ve doğru sözü, Kur’ân’ı tasdik edenler, onlar, işte onlar Allah’a sığınanlar, emirlerine yapışanlar, günahlardan arınıp, azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü’minlerdir.
Ahmet Varol : Doğruyu getiren ve onu doğrulayana gelince işte onlar takva sahipleridir.
Ali Bulaç : Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki (takva sahibi) olanlardır.
Ali Fikri Yavuz : Doğruyu (Kur’an’ı) getiren (Hz. Peygamber s.a.s.) ve O’nu tasdik eden (müminler) ise, işte bunlar takva sahibi kimselerdir.
Bekir Sadak : Gercegi getiren ve onu dogrulayanlar, iste onlar, Allah'a karsi gelmekten sakinmis olanlardir.
Celal Yıldırım : Doğruyu getiren ve onu getireni tasdîk eden (var ya) işte (Allah'tan) korkup (inkâr ve azgınlıktan) sakınanlar onlardır!
Diyanet İşleri : Dosdoğru Kur’an’ı getiren ile onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah’a karşı gelmekten sakınanlardır.
Diyanet İşleri (eski) : Gerçeği getiren ve onu doğrulayanlar, işte onlar, Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlardır.
Diyanet Vakfi : Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır.
Edip Yüksel : Gerçeği getiren ve onu doğrulayana gelince, işte onlar erdemlilerdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Doğruyu getiren ve onu tasdik edene gelince, işte onlar kötülükten korunan müttakilerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Doğruyu getiren ve onu tasdik edenlere gelince, işte onlar, Allah'tan korkanlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Doğruyu getiren ve onu tasdık eden ise işte onlar korunan müttekıyler
Fizilal-il Kuran : Gerçeği getirene ve onu doğrulayanlara gelince; «İşte takva sahipleri onlardır.»
Gültekin Onan : Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki olanlardır.
Hakkı Yılmaz : "Ve doğruyu getiren ve onu tasdik eden kişi; işte onlar, Allah'ın koruması altına girmiş olan kişilerin ta kendileridir. "
Hasan Basri Çantay : Sıdk (-u hakıykat) ı getirene ve onu tasdıyk edenlere (mü'minlere) gelince: İşte onlar takvâye erenlerin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : Doğruyu getirene (peygambere) ve onu tasdîk edene gelince; işte onlar gerçekten takvâ sâhibleridir.
İbni Kesir : Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler; işte onlar muttakilerdir.
İskender Evrenosoğlu : Ve hakikat ile gelen (Allah'a ulaşmayı dilemeye davet eden) ve onu tasdik edenler (Allah'a ulaşmayı dileyenler), işte onlar takva sahibidirler.
Muhammed Esed : Ama hakikati getiren ve onu bütün kalpleriyle tasdik edenler; işte onlar Allah'a karşı sorumluluklarının (tam) bilincinde olanlardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : O zât ki, doğruyu ve onu tasdik ettiler, işte muttakîler olan, onlardırlar.
Ömer Öngüt : Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler, işte onlar takvâ sahipleridir.
Şaban Piriş : Doğru’yu getiren ve onu tasdik edenler ise, işte onlar korunanlardır.
Suat Yıldırım : Ama, hak ve gerçeği getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte her türlü fenalıktan korunanlar onlardır.
Süleyman Ateş : Doğruyu getirene ve onu doğrulayanlara gelince: İşte korunanlar onlardır.
Tefhim-ul Kuran : Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki (takva sahibi) olanlardır.
Ümit Şimşek : Hakkı getiren ile onu doğrulayanlar ise, kötülüklerden korunmuş olanlardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Doğruyu getirene ve onu tasdikleyene gelince, işte böyleleri, korunanların ta kendileridir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}