Hakkı Yılmaz Meali | |
(10,11) Şimdi sen, göğün, apaçık bir kıtlık getireceği günü gözetle. O kıtlık insanları sarıp sarmalar. Bu, elem verici bir azaptır. (44:10) | |
Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Şüphesiz biz artık kesinlikle inananlarız. (44:12) | |
(13,14) Nerede onlarda öğüt almak? Hâlbuki kendilerine açıklayıcı bir elçi gelmişti. Sonra ondan yüz çevirdiler ve “Öğretilmiş bir deli/ gizli güçlerce desteklenen biri!” dediler. (44:13) | |
Şüphesiz Biz azabı birazcık kaldırırız, siz kesinlikle dönenlersiniz. (44:15) | |
En büyük bir yakalayışla yakalayacağımız gün, şüphesiz Biz, suçluyu yakalayıp ceza vererek adaleti sağlayanlarız. (44:16) |