Hakkı Yılmaz Meali | |
(167-169) Ve onlar kesinlikle diyorlardı ki: “Şüphesiz eğer yanımızda öncekilerden bir öğüt/kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın arıtılmış kulları olurduk.” (37:167) | |
Şimdi de o öğütü/ kitabı örtbas ettiler. Artık yakında bileceklerdir. (37:170) | |
(171-173) Ve andolsun ki gönderilen kullarımız/ elçilerimiz hakkında bizim sözümüz geçmiştir: “Şüphesiz onlar, kesinlikle galip olanların ta kendisidir. Şüphesiz Bizim ordularımız kesinlikle galip gelenlerin ta kendisidir.” (37:171) | |
(174,175) Artık sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir. Ve onları gözetle. Onlar da yakında göreceklerdir. (37:174) | |
Ya şimdi onlar, Bizim azabımızı çabuk gelsin mi istiyorlar? (37:176) | |
Fakat azabımız, onların sahasına indiği zaman da uyarılanların sabahı ne kötüdür! (37:177) | |
(178,179) Yine sen, bir zamana kadar onlardan yüz çevir ve onları gözetle! Onlar da yakında göreceklerdir. (37:178) | |
Güç, kuvvet, yenilmezlik, şan ve şerefin Rabbi olan senin Rabbin, onların nitelediği şeylerden arınıktır. (37:180) | |
Ve selâm, gönderilen elçileredir! (37:181) | |
"Tüm övgüler de âlemlerin Rabbi Allah'adır; başkası övülemez. "(37:182) |