Suat Yıldırım Meali |
|
Göğe ve "Tarık’a" kasem ederim.(86:1) | |
Tarık, bilir misin nedir?(86:2) | |
O pırıl pırıl parlayan bir yıldızdır.(86:3) | |
Hiçbir kimse yoktur ki yanında bekçi bir melek bulunmasın.(86:4) | |
Öyleyse insan neden yaratıldığını bir düşünsün.(86:5) | |
(6-7) O, bel ile göğüs nahiyesinden çıkan, atılan bir sudan yaratıldı.(86:6) | |
Onu ilkin yaratan Allah, elbette onu diriltmeye kadirdir.(86:8) | |
Gün gelir, bütün gizli haller ortaya dökülür...(86:9) | |
O gün insanın ne bir kudreti, ne de bir yardımcısı kalır.(86:10) | |
(11-12) Yağmur dolu gök, bitkilerin çıkması için yarılan yer hakkı için:(86:11) | |
Bu Kur’ân, kesin bir sözdür, hakla batılı ayırt eden bir sözdür!(86:13) | |
O bir şaka değildir.(86:14) | |
O kâfirler, vargüçleriyle hile kurarlar.(86:15) | |
Ben de kurarım, (yani hilelerini boşa çıkarırım).(86:16) | |
Öyleyse o kâfirleri kendi hallerine bırak! (yakında sana desteğimiz gelecektir.)(86:17) | |