İbni Kesir Meali |
|
Yüzünü asıp çevirdi,(80:1) | |
Kendisine a'ma geldi diye.(80:2) | |
Ne bilirsin belki de o, temizlenecekti.(80:3) | |
Yahut öğüt alacaktı da bu, kendisine fayda verecekti.(80:4) | |
Ama kendisini müstağni gören.(80:5) | |
İşte sen, onu karşına alıyorsun.(80:6) | |
Halbuki onun temizlenmemesinden sana ne?(80:7) | |
Ama sana koşarak gelen,(80:8) | |
Ki o, korkar durumdadır.(80:9) | |
Sen ona aldırmıyor, oyalanıyorsun.(80:10) | |
Sakın; çünkü bu, bir öğüttür.(80:11) | |
Dileyen onu düşünüp öğüy alır.(80:12) | |
O, çok şerefli sahifelerdedir.(80:13) | |
Yüceltilmiş ve temizlenmiştir.(80:14) | |
Katiblerin elleriyle.(80:15) | |
Kıymetli, saygıdeğer.(80:16) | |
Canı çıksın o insanın. Ne de nankördür o.(80:17) | |
Neden yaratmış onu?(80:18) | |
Meniden yarattı onu da, takdir etti.(80:19) | |
Sonra ona tutacağı yolu kolaylaştırmış.(80:20) | |
Sonra da onu öldürdü, kabre koydu.(80:21) | |
Sonra dilediğinde onu tekrar çıkaracak.(80:22) | |
Hayır; Allah'ın emrettiğini yerine getirmemiştir.(80:23) | |
Öyle ya insan yiyeceğine bir baksın.(80:24) | |
Doğrusu Biz; o suyu, bol bol indirdik.(80:25) | |
Sonra toprağı iyiden iyiye yardık.(80:26) | |
Böylece orada tane bitirdik.(80:27) | |
Üzüm ve yonca,(80:28) | |
Zeytin ve hurma,(80:29) | |
Sık ve bol ağaçlı bahçeler.(80:30) | |
Meyve ve mer'a.(80:31) | |
Sizin ve hayvanlarınızın faydalanması için.(80:32) | |
O büyük gürültü geldiği zaman;(80:33) | |
Kişinin kaçacağı gün; kardeşinden,(80:34) | |
Anasından ve babasından.(80:35) | |
Eşinden ve oğullarından.(80:36) | |
O gün; herkesin kendisine yeter bir işi vardır.(80:37) | |
O gün; yüzler vardır, parıl parıl parlar.(80:38) | |
Güleç, sevinçli,(80:39) | |
O gün; yüzler de vardır, tozlanmış,(80:40) | |
Bir karanlık bürümüştür.(80:41) | |
İşte bunlar; kafirler ve facirlerdir.(80:42) | |