| Ali Fikri Yavuz Meali |
|
| (Ey Rasûlüm), Rabbinin çok yüce adını tesbih et; (Sübhane Rabbiye’l-A’lâ, de).(87:1) | |
| O Rabbin ki (her şeyi) yarattı da düzenine koydu.(87:2) | |
| O Rabbin ki, (eşyanın cins ve nevilerini) takdir etti de doğru yolu gösterdi.(87:3) | |
| O Rabbin ki, (yemyeşil) otlakları çıkardı;(87:4) | |
| Sonra da onu, kurumuş, kararmış bir hale çevirdi.(87:5) | |
| Bundan böyle, sana (Cebrâil’in öğreteceği üzere) Kur’an okutacağız da unutmıyacaksın.(87:6) | |
| Ancak Allah’ın (nesh edip de unutulmasını) dilediği müstesna... Çünkü O, aşikârı da bilir, gizliyi de...(87:7) | |
| Hem seni, (vahy ezberlemek, şeriatı tebliğ etmek hususunda) en kolay yola muvaffak kılacağız.(87:8) | |
| O halde, fayda versin (yahud fayda vermesin), sen Kur’an ile öğüd ver; (tebliğ vazifeni yap).(87:9) | |
| Muhakkak ki Allah’dan korkan öğüd alacaktır.(87:10) | |
| Kâfir olan ise, öğüd almaktan kaçınacaktır.(87:11) | |
| Ki o, en büyük ateşe girecek;(87:12) | |
| Sonra orada ne ölecek, ne de hayat bulacaktır...(87:13) | |
| Gerçekten kurtulmuştur, (küfür ve masiyyetten) temizlenen;(87:14) | |
| Ve Rabbinin ismini anıp da namaz kılan...(87:15) | |
| Fakat (ey kâfirler!) siz dünya hayatını (ahirete) tercih ediyorsunuz.(87:16) | |
| Halbuki ahiret, daha hayırlı ve daha devamlıdır.(87:17) | |
| Doğrusu bu, (on dördüncü âyetten itibaren olan hükümler) evvelkilerin kitaplarında vardır:(87:18) | |
| İbrahîm’in ve Mûsa’nın kitaplarında...(87:19) | |
