Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّهُمْ : çünkü onlar | كَانُوا : idiler | لَا : | يَرْجُونَ : ummuyor(lar) | حِسَابًا : bir hesap | Kırık Meal (Harekesiz) : |إنهم ÎNHM çünkü onlar | كانوا KENWE idiler | لا LE | يرجون YRCWN ummuyor(lar) | حسابا ḪSEBE bir hesap | Kırık Meal (Okunuş) : |innehum : çünkü onlar | kānū : idiler | lā : | yercūne : ummuyor(lar) | Hisāben : bir hesap | Kırık Meal (Transcript) : |ÎNHM : çünkü onlar | KENWE : idiler | LE : | YRCWN : ummuyor(lar) | ḪSEBE : bir hesap | Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki onlar, hiçbir soru ummazlardı. Adem Uğur : Çünkü onlar hesap gününü (geleceğini) ummazlardı. Ahmed Hulusi : Muhakkak ki onlar bir hesap (yaşamlarının sonucunu) ummuyorlardı! Ahmet Tekin : Onlar hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. Ahmet Varol : Çünkü onlar bir hesap (göreceklerini) ummuyorlardı. Ali Bulaç : Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. Ali Fikri Yavuz : Çünkü onlar, hesaba çekileceklerini hiç ummuyorlardı, Bekir Sadak : Cunku onlar, hesaba cekileceklerini sanmazlardi. Celal Yıldırım : Çünkü onlar hiç de hesabı ummazlardı. Diyanet İşleri : Çünkü onlar hesaba çekilmeyi ummuyorlardı. Diyanet İşleri (eski) : Çünkü onlar, hesaba çekileceklerini sanmazlardı. Diyanet Vakfi : Çünkü onlar hesap gününü (geleceğini) ummazlardı. Edip Yüksel : Onlar bir hesap ummuyorlardı. Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Çünkü onlar hiçbir hesap ummazlardı. Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Çünkü onlar, hiçbir hesap ummazlardı. Elmalılı Hamdi Yazır : çünkü ummazlardı onlar hiç bir hisab Fizilal-il Kuran : Çünkü onlar bir hesab görüleceğini ummuyorlardı. Gültekin Onan : Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. Hakkı Yılmaz : Şüphesiz onlar, hesabı ummazlardı. Hasan Basri Çantay : Çünkü onlar hiçbir hisâb ummuyorlardı, Hayrat Neşriyat : Çünki onlar (kendileri hakkında) bir hesab (görüleceğini) ummuyorlardı. İbni Kesir : Çünkü onlar hiç bir hesab beklemezlerdi. İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki onlar bir hesap ummuyorlardı. Muhammed Esed : Doğrusu onlar hesaba çekileceklerini beklemiyorlardı, Ömer Nasuhi Bilmen : (26-27) Uygun bir ceza olarak. Şüphe yok ki onlar, bir hesabı ummaz olmuşlardı. Ömer Öngüt : Çünkü onlar hesaba çekileceklerini beklemiyorlardı. Şaban Piriş : Çünkü onlar, hesabı ummuyorlardı. Suat Yıldırım : Çünkü onlar bu hesap gününe inanmıyor (onu hesaba almıyorlardı). Süleyman Ateş : Çünkü onlar bir hesap (görüleceğini) ummuyorlardı. Tefhim-ul Kuran : Doğrusu onlar, hesaba çekileceklerini ummuyorlardı. Ümit Şimşek : Çünkü onlar hesaba çekilmeyi ummuyorlardı. Yaşar Nuri Öztürk : Doğrusu onlar böyle bir hesap ummuyorlardı.