» 64 / Tegâbun  Suresi:

Kuran Sırası: 64
İniş Sırası: 108
Tebagun Suresi = Aldanis Suresi
adini 9. ayetinde geçen tegabün kelimesinden alir.

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"

Kırık Meal (Arapça) Meali
|يُسَبِّحُ: tesbih etmektedir | لِلَّهِ: Allah'ı | مَا: bulunanlar | فِي: | السَّمَاوَاتِ: göklerde | وَمَا: ve bulunanlar | فِي: | الْأَرْضِ: yerde | لَهُ: O'nundur | الْمُلْكُ: mülk | وَلَهُ: ve onlar | الْحَمْدُ: hamd | وَهُوَ: ve O | عَلَىٰ: üzerine | كُلِّ: her | شَيْءٍ: şey | قَدِيرٌ: kadirdir | (64:1)
|هُوَ: O'dur | الَّذِي: | خَلَقَكُمْ: sizi yaratan | فَمِنْكُمْ: kiminiz | كَافِرٌ: kafirdir | وَمِنْكُمْ: ve kiminiz | مُؤْمِنٌ: mü'min | وَاللَّهُ: ve Allah | بِمَا: şeyleri | تَعْمَلُونَ: yaptıklarınız | بَصِيرٌ: görmektedir | (64:2)
|خَلَقَ: yarattı | السَّمَاوَاتِ: gökleri | وَالْأَرْضَ: ve yeri | بِالْحَقِّ: hak (hikmet) ile | وَصَوَّرَكُمْ: ve sizi biçimlendirdi | فَأَحْسَنَ: güzel yaptı | صُوَرَكُمْ: biçimlerinizi | وَإِلَيْهِ: ve O'nadır | الْمَصِيرُ: dönüş | (64:3)
|يَعْلَمُ: bilir | مَا: bulunanları | فِي: | السَّمَاوَاتِ: göklerde | وَالْأَرْضِ: ve yerde | وَيَعْلَمُ: ve bilir | مَا: şeyleri | تُسِرُّونَ: gizlediğiniz | وَمَا: ve şeyleri | تُعْلِنُونَ: açığa vurduğunuz | وَاللَّهُ: ve Allah | عَلِيمٌ: bilendir | بِذَاتِ: özünü | الصُّدُورِ: göğüslerin | (64:4)
|أَلَمْ: | يَأْتِكُمْ: size gelmedi mi? | نَبَأُ: haberi | الَّذِينَ: olanların | كَفَرُوا: inkar etmiş | مِنْ: -den | قَبْلُ: daha önce- | فَذَاقُوا: taddılar | وَبَالَ: vebalini | أَمْرِهِمْ: işlerinin | وَلَهُمْ: ve Onların | عَذَابٌ: bir azab | أَلِيمٌ: acı | (64:5)
|ذَٰلِكَ: bu | بِأَنَّهُ: sebepledir ki | كَانَتْ: | تَأْتِيهِمْ: getirirlerdi | رُسُلُهُمْ: elçileri | بِالْبَيِّنَاتِ: açık deliller | فَقَالُوا: fakat onlar dediler | أَبَشَرٌ: bir insan mı? | يَهْدُونَنَا: bize yol gösterecek | فَكَفَرُوا: ve inkar ettiler | وَتَوَلَّوْا: ve yüz çevirdiler | وَاسْتَغْنَى: muhtaç olmadığını gösterdi | اللَّهُ: Allah da | وَاللَّهُ: ve Allah | غَنِيٌّ: zengindir | حَمِيدٌ: övülmüştür | (64:6)
|زَعَمَ: sandılar | الَّذِينَ: kimseler | كَفَرُوا: inkar eden(ler) | أَنْ: | لَنْ: kesinlikle | يُبْعَثُوا: diriltilmeyeceklerini | قُلْ: de ki | بَلَىٰ: hayır | وَرَبِّي: Rabbim hakkı için | لَتُبْعَثُنَّ: mutlaka diriltileceksiniz | ثُمَّ: sonra | لَتُنَبَّؤُنَّ: size haber verilecektir | بِمَا: şeyler | عَمِلْتُمْ: yaptıklarınız | وَذَٰلِكَ: ve bu | عَلَى: göre | اللَّهِ: Allah'a | يَسِيرٌ: kolaydır | (64:7)
|فَامِنُوا: artık inanın | بِاللَّهِ: Allah'a | وَرَسُولِهِ: ve Elçisine | وَالنُّورِ: ve nura | الَّذِي: | أَنْزَلْنَا: indirdiğimiz | وَاللَّهُ: ve Allah | بِمَا: şeyleri | تَعْمَلُونَ: yaptıklarınız | خَبِيرٌ: haber almaktadır | (64:8)
|يَوْمَ: gün | يَجْمَعُكُمْ: sizi topladığı | لِيَوْمِ: günü için | الْجَمْعِ: toplanma | ذَٰلِكَ: işte o | يَوْمُ: günüdür | التَّغَابُنِ: aldanma | وَمَنْ: ve kim | يُؤْمِنْ: inanırsa | بِاللَّهِ: Allah'a | وَيَعْمَلْ: ve yaparsa | صَالِحًا: yararlı iş | يُكَفِّرْ: örter | عَنْهُ: onun | سَيِّئَاتِهِ: kötülüklerini | وَيُدْخِلْهُ: ve onu sokar | جَنَّاتٍ: cennetlere | تَجْرِي: akan | مِنْ: | تَحْتِهَا: altlarından | الْأَنْهَارُ: ırmaklar | خَالِدِينَ: kalırlar | فِيهَا: orada | أَبَدًا: ebedi | ذَٰلِكَ: işte budur | الْفَوْزُ: başarı | الْعَظِيمُ: büyük | (64:9)
|وَالَّذِينَ: ve kimseler | كَفَرُوا: inkar eden(ler) | وَكَذَّبُوا: ve yalanlayanlar | بِايَاتِنَا: ayetlerimizi | أُولَٰئِكَ: işte onlar | أَصْحَابُ: halkıdır | النَّارِ: ateş | خَالِدِينَ: sürekli kalacaklardır | فِيهَا: orada | وَبِئْسَ: ne kötü | الْمَصِيرُ: gidilecek yerdir orası | (64:10)
|مَا: | أَصَابَ: isabet etmez | مِنْ: hiçbir | مُصِيبَةٍ: musibet | إِلَّا: dışında | بِإِذْنِ: izni | اللَّهِ: Allah'ın | وَمَنْ: ve kim | يُؤْمِنْ: inanırsa | بِاللَّهِ: Allah'a | يَهْدِ: doğruya iletir | قَلْبَهُ: onun kalbini | وَاللَّهُ: ve Allah | بِكُلِّ: her | شَيْءٍ: şeyi | عَلِيمٌ: bilendir | (64:11)
|وَأَطِيعُوا: o halde ita'at edin | اللَّهَ: Allah'a | وَأَطِيعُوا: ve ita'at edin | الرَّسُولَ: Elçiye | فَإِنْ: eğer | تَوَلَّيْتُمْ: dönerseniz | فَإِنَّمَا: şüphesiz | عَلَىٰ: düşen | رَسُولِنَا: Elçimize | الْبَلَاغُ: duyurmaktır | الْمُبِينُ: açıkça | (64:12)
|اللَّهُ: Allah (ki) | لَا: yoktur | إِلَٰهَ: tanrı | إِلَّا: başka | هُوَ: O'ndan | وَعَلَى: ve | اللَّهِ: Allah'a | فَلْيَتَوَكَّلِ: dayansınlar | الْمُؤْمِنُونَ: mü'minler | (64:13)
|يَا : EY/HEY/AH | أَيُّهَا: SİZ! | الَّذِينَ: kimseler | امَنُوا: inanan(lar) | إِنَّ: şüphesiz | مِنْ: -den (bazıları) | أَزْوَاجِكُمْ: eşleriniz- | وَأَوْلَادِكُمْ: ve çocuklarınızdan | عَدُوًّا: düşmandır | لَكُمْ: size | فَاحْذَرُوهُمْ: onlardan sakının | وَإِنْ: ama | تَعْفُوا: affederseniz | وَتَصْفَحُوا: ve hoşgörürseniz | وَتَغْفِرُوا: ve bağışlarsanız | فَإِنَّ: muhakkak ki | اللَّهَ: Allah (da) | غَفُورٌ: bağışlayandır | رَحِيمٌ: esirgeyendir | (64:14)
|إِنَّمَا: elbette | أَمْوَالُكُمْ: mallarınız | وَأَوْلَادُكُمْ: ve evladlarınız | فِتْنَةٌ: bir imtihandır | وَاللَّهُ: Allah ise | عِنْدَهُ: O'nun yanındadır | أَجْرٌ: ödül | عَظِيمٌ: büyük | (64:15)
|فَاتَّقُوا: öyle ise korkun | اللَّهَ: Allah'tan | مَا: | اسْتَطَعْتُمْ: gücünüz yettiği kadar | وَاسْمَعُوا: ve dinleyin | وَأَطِيعُوا: ve ita'at edin | وَأَنْفِقُوا: ve infak edin | خَيْرًا: en hayırlı olanı | لِأَنْفُسِكُمْ: kendiniz için | وَمَنْ: ve kim | يُوقَ: korunursa | شُحَّ: cimriliğinden | نَفْسِهِ: nefsinin | فَأُولَٰئِكَ: işte | هُمُ: onlar | الْمُفْلِحُونَ: başarıya erenlerdir | (64:16)
|إِنْ: eğer | تُقْرِضُوا: borç verirseniz | اللَّهَ: Allah'a | قَرْضًا: bir borçla | حَسَنًا: güzel | يُضَاعِفْهُ: onu kat kat yapar | لَكُمْ: sizin için | وَيَغْفِرْ: ve bağışlar | لَكُمْ: sizi | وَاللَّهُ: Allah | شَكُورٌ: karşılık verendir | حَلِيمٌ: halimdir | (64:17)
|عَالِمُ: bilendir | الْغَيْبِ: görünmeyeni | وَالشَّهَادَةِ: ve görüneni | الْعَزِيزُ: azizdir | الْحَكِيمُ: hakimdir | (64:18)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}