| Edip Yüksel Meali |
|
| And içerim bu kente,(90:1) | |
| Ki sen bu kentte oturmaktasın.(90:2) | |
| Doğurana ve doğurduğuna da andolsun.(90:3) | |
| İnsanı zorluklar arasında (direnmesi için) yarattık.(90:4) | |
| Kendisine güç yetiremiyeceğimizi mi sanıyor?(90:5) | |
| (Övünerek) 'Çok para harcadım,' diyor.(90:6) | |
| Kimsenin kendisini görmediğini mi sanıyor?(90:7) | |
| Ona vermedik mi: İki göz,(90:8) | |
| Bir dil ve iki dudak?(90:9) | |
| Ona iki yolu göstermedik mi?(90:10) | |
| Ne var ki zor yola katlanamadı.(90:11) | |
| Zor yolun ne olduğunu bilir misin?(90:12) | |
| Köleleri özgürlüklerine kavuşturmaktır;(90:13) | |
| Kıtlık anında doyurmaktır:(90:14) | |
| Akraba bir öksüzü,(90:15) | |
| Yahut düşkün bir yoksulu...(90:16) | |
| Dahası, birbirlerine sabır ve sevgiyi öğütleyen inananlardan olmaktır.(90:17) | |
| Nitekim mutlular onlardır.(90:18) | |
| Ayet ve mucizelerimizi inkar edenlerse talihsizlerdir.(90:19) | |
| Onlar ateşe kapatılacaklardır.(90:20) | |
