| Ali Bulaç Meali |
|
| Ta en derinden acıyla sökerek çıkaranlara andolsun.(79:1) | |
| Yumuşacık çekip alanlara,(79:2) | |
| Yüzdükçe yüzerek gidenlere,(79:3) | |
| Öncü olarak yarışıp geçenlere,(79:4) | |
| Derken işi bir düzen içinde evirip çevirenlere,(79:5) | |
| O sarsıntının sarsacağı gün,(79:6) | |
| Arkasından onu diğer bir sarsıntı izleyecek.(79:7) | |
| O gün yürekler (dehşet içinde) hoplayacak.(79:8) | |
| Gözler zillet içinde düşecek.(79:9) | |
| Derler ki: "Biz çukurda iken, gerçekten biz mi yeniden (diriltilip) döndürüleceğiz?"(79:10) | |
| "Biz çürüyüp dağılmış kemikler olduğumuz zaman mı?"(79:11) | |
| Derler ki: "Şu durumda, zararına bir dönüştür bu."(79:12) | |
| Oysa bu, yalnızca tek bir haykırıştır.(79:13) | |
| Bir de bakarsın ki, onlar, yerin üstündedirler.(79:14) | |
| Musa'nın haberi sana geldi mi?(79:15) | |
| Hani Rabbi ona, kutsal vadi Tuva'da seslenmişti:(79:16) | |
| "Firavun'a git; çünkü o, azdı."(79:17) | |
| Ona de ki: "Temizlenmek ister misin?"(79:18) | |
| "Seni Rabbine yönelteyim, böylece (O'ndan) korkmuş olursun."(79:19) | |
| (Musa) Ona büyük mucizeyi gösterdi.(79:20) | |
| Fakat o, yalanladı ve isyan etti.(79:21) | |
| Sonra (karşı yönde) çaba harcayıp sırtını döndü.(79:22) | |
| Sonunda (yardımcı güçlerini) topladı, seslendi;(79:23) | |
| Dedi ki: "Sizin en yüce Rabbiniz benim."(79:24) | |
| Böylelikle Allah onu, ahiret ve dünya azabıyla yakaladı.(79:25) | |
| Gerçekten bundan 'içi titreyerek korkacak' kimse için elbette bir ibret (ders) vardır.(79:26) | |
| Yaratmak bakımından siz mi daha güçsünüz yoksa gök mü? (Allah) Onu bina etti.(79:27) | |
| Boyunu yükseltti, ona belli bir düzen verdi.(79:28) | |
| Gecesini kararttı, kuşluğunu açığa çıkardı.(79:29) | |
| Bundan sonra yeryüzünü serip döşedi.(79:30) | |
| Ondan da suyunu ve otlağını çıkardı.(79:31) | |
| Dağlarını dikip oturttu;(79:32) | |
| Size ve hayvanlarınıza bir yarar (meta) olmak üzere.(79:33) | |
| Ancak o, 'her şeyi batırıp gömen büyük felaket' (kıyamet) geldiği zaman.(79:34) | |
| O gün, insan, neye çaba harcadığını düşünüp anlar.(79:35) | |
| Görebilenler için cehennem de sergilenmiştir.(79:36) | |
| Artık kim taşkınlık edip azarsa,(79:37) | |
| Ve dünya hayatını seçerse,(79:38) | |
| Şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.(79:39) | |
| Kim Rabbinin makamından korkar ve nefsi heva (istek ve tutkular)dan sakındırırsa,(79:40) | |
| Artık şüphesiz cennet, (onun için) bir barınma yeridir.(79:41) | |
| "O ne zaman demir atacak?" diye, sana kıyamet saatini soruyorlar.(79:42) | |
| Onunla ilgili bilgi vermekten yana, sende ne var ki...(79:43) | |
| En sonunda o (ve onunla ilgili bilgi), Rabbine aittir.(79:44) | |
| Sen, yalnızca ondan 'içi titreyerek korkanlar' için bir uyarıcısın.(79:45) | |
| Onu gördükleri gün, sanki, bir akşam veya bir kuşluk vaktinden başkasını yaşamamış gibidirler.(79:46) | |
