| Bekir Sadak Meali |
|
| Ha, Mim.(41:1) | |
| (2-5) Bu Kitap, merhametli olan Allah katindan indirilmedir; bilen bir millet icin mujdeci ve uyarici olmak uzere arabca okunarak, ayetleri uzun uzun aciklanmistir. Ama insanlarin cogu yuz cevirmistir, onlar isitmezler de: «Bizi cagirdigin seye karsi kalblerimiz kapalidir, kulaklarimizda agirlik, bizimle senin aranda anlasmamiza engel vardir; istedigini yap, biz de yapacagiz» derler.(41:2) | |
| Onlara soyle: «Ben de ancak sizin gibi bir insanim. Bana, tanrinizin tek bir Tanri oldugu vahyolunuyor. Artik O'na yonelin, O'ndan bagislanma dileyin; vay ortak kosanlara!»(41:6) | |
| Onlar zekat vermezler; ahireti inkar edenler de yalniz onlardir.(41:7) | |
| Dogrusu inanip yararli is isleyenlere, onlara kesintisiz bir ecir vardir. *(41:8) | |
| «Biz yeri iki gunde yaratani mi inkar ediyor ve O'na esler kosuyorsunuz! O, alemlerin Rabbidir» de.(41:9) | |
| Yeryuzune sabit daglar yerlestirdi, onu bereketli kildi; arayanlar icin yeryuzunde gidalarini normal olarak dort gun icinde yetistirmesi kanununu koydu.(41:10) | |
| Sonra, duman halinde bulunan goge yoneldi, ona ve yeryuzune: «Isteyerek veya istemiyerek buyruguma gelin» dedi. Ikisi de : «Isteyerek geldik» dediler.(41:11) | |
| Allah, bunun uzerine, iki gun icinde yedi gok var etti ve her gogun isini kendisine bildirdi. Yakin gogu isiklarla donattik ve bozulmaktan koruduk. Iste bu, bilen, guclu olan Allah'in kanunudur.(41:12) | |
| Eger yuz cevirirlerse onlara de ki: «Iste sizi, Ad ve Semud'un basina gelen yildirima benzer bir azap ile uyardim.»(41:13) | |
| Onlara, onlerinden, artlarindan, her yonden: «Allah'tan baskasina kulluk etmeyin» diyen peygamberler gelmisti: «Eger Rabbimiz boyle bir sey dileseydi melekler indirirdi. Dogrusu sizinle gonderileni inkar ederiz» demislerdi.(41:14) | |
| Ad milleti, yeryuzunde haksiz yere buyukluk taslamis, «Bizden daha kuvvetli kim vardir?» demisti. Onlar, kendilerini yaratan Allah'in onlardan daha kuvvetli oldugunu gormuyorlardi degil mi? Ayetlerimizi bile bile inkar ediyorlardi.(41:15) | |
| Rezillik azabini onlara dunya hayatinda tattirmak icin ugursuz gunlerde uzerlerine dondurucu bir kasirga gonderdik. Ahiret azabi ise daha cok alcalticidir ve onlar yardim da gormezler.(41:16) | |
| Semud milletine, dogru yolu gostermistik, ama onlar korlugu, dogru yolda gitmege tercih ettiler. Kazandiklarinin karsiligi olarak onlari alcaltici azabin yildirimi carpti.(41:17) | |
| Inananlari ve Allah'a karsi gelmekten sakinmis olanlari kurtardik. *(41:18) | |
| Allah'in dusmanlari o gun cehenneme surulurler. Hepsi bir aradadirlar.(41:19) | |
| Sonunda oraya varinca, kulaklari, gozleri ve derileri, yaptiklari hakkinda onlarin aleyhinde sahidlik ederler.(41:20) | |
| Derilerine: «Aleyhimize nicin sahidlik ettiniz?» derler. «Bizi, her seyi konusturan Allah konusturdu. Sizi once yaratan O'dur ve O'na donduruluyorsunuz» cevabini verirler.(41:21) | |
| Siz, gozleriniz, kulaklariniz ve derilerinizin aleyhinize sahidlik edeceginden korkarak kotu is islemekten cekinmiyordunuz. Hayir; Allah'in, yaptiklarinizin cogunu bilmedigini saniyordunuz.(41:22) | |
| Iste Rabbinizi boyle sanmaniz sizi mahvetti de husrana ugrayanlardan oldunuz.(41:23) | |
| Ister sabretsinler ister etmesinler, onlarin duragi atestir. Hos tutulmalarini isteseler de artik hos tutulmazlar.(41:24) | |
| Onlarin yanina bir takim yardakcilar koyariz de gecmislerini geleceklerini onlara guzel gosterirler. Verilen soz, gerek cinlerden ve gerekse insanlardan, gelip gecmis ummetler icinde, onlarin aleyhine gerceklesmistir. Dogrusu onlar husranda idiler. *(41:25) | |
| Inkar edenler: «Bu Kuran'i dinlemeyin, okunurken gurultu yapin, belki bastirirsiniz» dediler.(41:26) | |
| Inkar edenlere cetin bir azap tattiracagiz. Isledikleri en kotu islere karsilik onlarin cezasini verecegiz.(41:27) | |
| Iste boyle; Allah'in dusmanlarinin cezasi atestir. Ayetlerimizi bile bile inkar etmeleri karsiligi orasi onlarin temelli kalacaklari yerdir.(41:28) | |
| Inkar edenler: «Rabbimiz! Cinlerden ve insanlardan, bizi saptiranlari goster, onlari ayaklarimizin altina alalim da en altta kalanlardan olsunlar» derler.(41:29) | |
| (30-32) «ORabbimiz Allah'tir» deyip sonra da dogrulukta devam edenler, onlari, melekler, olumleri aninda: «Korkmayiniz, uzulmeyiniz, size soz verilen cennetle sevinin, biz dunya hayatinda da, ahirette de size dostuz. Burada, canlarinizin cektigi, umdugunuz seyler, bagislayan ve aciyan Allah katindan bir ziyafet olarak size sunulur» diyerek inerler. *(41:30) | |
| "Dogrusu ben, kendini Allah'a verenlerdenim» diyen, yararli is isleyen ve Allah'a cagiran kimseden daha guzel sozlu kim vardir?(41:33) | |
| Iyilik ve fenalik bir degildir. Ey inanan kisi: Sen, fenaligi en guzel sekilde sav; o zaman, seninle arasinda dusmanlik bulunan kisinin yakin bir dost gibi oldugunu gorursun.(41:34) | |
| Bu, ancak sabredenlere vergidir; bu ancak o buyuk hazzi tadanlara, vergidir.(41:35) | |
| seytan seni durtecek olursa Allah'a sigin, dogrusu O, isitendir, bilendir.(41:36) | |
| SÙ Gece ile gunduz, gunes ile ay Allah'in varliginin belgelerindendir. Gunese ve aya secde etmeyin; eger Allah'a kulluk etmek istiyorsaniz, bunlari yaratana secde edin.(41:37) | |
| Putperestler eger buyukluk taslarlarsa kendi aleyhlerinedir. Rabbinin katinda bulunanlar hic usanmadan, O'nu gece gunduz tesbih ederler.(41:38) | |
| Kupkuru gordugun yeryuzunun, Biz ona su indirdigimiz zaman harekete gecmesi, kabarmasi, Allah'in varliginin belgelerindendir. Ona can veren Allah suphesiz oluleri de diriltir. Dogrusu O her seye kadir'dir.(41:39) | |
| Ayetlerimizi inkar edenler Bize gizli degillerdir. Kiyamet gununde atese atilan mi, yoksa guven icinde gelen kimse mi daha iyidir? Dilediginizi isleyin, dogrusu O, yaptiklarinizi goren'dir.(41:40) | |
| (41-42) Kitap kendilerine gelince, onlar, onu inkar etmislerdir; oysa o, degerli bir Kitap'dir. Gecmiste ve gelecekte onu batil kilacak yoktur. Hakim ve ovulmege layik olan Allah katindan indirilmedir.(41:41) | |
| Senin icin soylenenler, senden onceki peygamberler icin de soylenmisti. Dogrusu Rabbin hem bagislayan ve hem de can yakici azap verendir.(41:43) | |
| Biz bu Kuran'i yabanci bir dil ile ortaya koysaydik: «Ayetleri uzun aciklanmali degil miydi? Bir araba yabanci bir dille soylenir mi?» derlerdi. De ki: «Bu, inananlara dogruluk rehberi ve gonullerine sifadir.» Inanmayanlarin kulaklarinda agirlik vardir ve onlara kapalidir; sanki bunlara uzak bir mesafeden sesleniliyor da anlamiyorlar. *(41:44) | |
| And olsun ki Musa'ya Kitap vermistik de onda ayriliga dusmuslerdi. Rabbinin verilmis bir sozu olmasaydi, aralarinda hukmedilmis olurdu. Dogrusu onlar, onun hakkinda suphe ve endise icindedirler.(41:45) | |
| Kim yararli is islerse kendi lehinedir; kim de kotuluk islerse kendi aleyhinedir. Rabbin, kullara karsi zalim degildir.(41:46) | |
| Kiyametin ne zaman kopacagi bilgisi ona aittir. O'nun bilgisi disinda hicbir urun kabugundan cikmaz, hicbir disi gebe kalmaz ve dogurmaz. Onlara: «Bana kostugunuz ortaklar nerede?» diye seslendigi gun: «Sana, buna dair bizden hicbir sahit olmadigini arzederiz» derler.(41:47) | |
| Onceden yalvarip durduklari seyler onlardan uzaklasmistir. Kendilerinin kacacak yerleri olmadigini anlamislardir.(41:48) | |
| Insan, iyilik istemekten usanmaz da, kendisine bir kotuluk gelince umutsuzluga duser, meyus olur.(41:49) | |
| Başına gelen sıkıntıdan sonra tarafımızdan kendisine bir rahmet tattıracak olursak, «elbette bu benim hakkımdır. Kıyâmet'in kopacağını da sanmıyorum. Şayet Rabbıma döndürülecek olursam, elbette benim için O'nun yanında daha güzeli vardır» der. And olsun ki biz, elbette o inkâr edenlere neler yaptıklarını haber vereceğiz ve kendilerine çok ağır bir azâbdan elbette tattıracağız.(41:50) | |
| Insana nimet verdigimiz zaman yuz cevirerek yan cizer; basina bir kotuluk gelince uzun uzun yalvarir.(41:51) | |
| De ki: «Kuran Allah katindan gelmis olup da siz de onu inkar etmisseniz, soyleyin bana, derin bir cikmazda bulunan kimseden daha sapik kim vardir?»(41:52) | |
| Onun hak oldugu meydana cikincaya kadar varligimizin belgelerini onlara hem dis dunyada ve hem de kendi iclerinde gosterecegiz. Rabbinin her seye sahit olmasi yetmez mi?(41:53) | |
| Dikkat edin; onlar Rablerine kavusmaktan suphededirler; dikkat edin; Allah suphesiz her seyi bilgisiyle kusatandir. *(41:54) | |
