» 41 / Fussilet  13:

Kuran Sırası: 41
İniş Sırası: 61
Fussilet Suresi = Detayli/Ayrintili Suresi.
Kur’an’in ayrintili kilindigini ifade eden fussilet kelimesinin geçtigi 3. ayetinden ismini almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَإِنْ (FÎN) = fein : fakat eğer
2. أَعْرَضُوا (ÊARŽWE) = eǎ'raDū : yüz çevirirlerse
3. فَقُلْ (FGL) = feḳul : de ki
4. أَنْذَرْتُكُمْ (ÊNZ̃RTKM) = enƶertukum : ben sizi uyardım
5. صَاعِقَةً (ṦEAGT) = Sāǐḳaten : bir yıldırıma karşı
6. مِثْلَ (MS̃L) = miṧle : gibi
7. صَاعِقَةِ (ṦEAGT) = Sāǐḳati : başına düşen yıldırım
8. عَادٍ (AED̃) = ǎādin : 'Ad
9. وَثَمُودَ (WS̃MWD̃) = ve ṧemūde : ve Semud'un
fakat eğer | yüz çevirirlerse | de ki | ben sizi uyardım | bir yıldırıma karşı | gibi | başına düşen yıldırım | 'Ad | ve Semud'un |

[] [ARŽ] [GWL] [NZ̃R] [ṦAG] [MS̃L] [ṦAG] [AWD̃] []
FÎN ÊARŽWE FGL ÊNZ̃RTKM ṦEAGT MS̃L ṦEAGT AED̃ WS̃MWD̃

fein eǎ'raDū feḳul enƶertukum Sāǐḳaten miṧle Sāǐḳati ǎādin ve ṧemūde
فإن أعرضوا فقل أنذرتكم صاعقة مثل صاعقة عاد وثمود

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein fakat eğer But if
أعرضوا ع ر ض | ARŽ ÊARŽWE eǎ'raDū yüz çevirirlerse they turn away,
فقل ق و ل | GWL FGL feḳul de ki then say,
أنذرتكم ن ذ ر | NZ̃R ÊNZ̃RTKM enƶertukum ben sizi uyardım """I have warned you"
صاعقة ص ع ق | ṦAG ṦEAGT Sāǐḳaten bir yıldırıma karşı (of) a thunderbolt
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L miṧle gibi like
صاعقة ص ع ق | ṦAG ṦEAGT Sāǐḳati başına düşen yıldırım (the) thunderbolt
عاد ع و د | AWD̃ AED̃ ǎādin 'Ad (of) Aad
وثمود | WS̃MWD̃ ve ṧemūde ve Semud'un "and Thamud."""

41:13 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

fakat eğer | yüz çevirirlerse | de ki | ben sizi uyardım | bir yıldırıma karşı | gibi | başına düşen yıldırım | 'Ad | ve Semud'un |

[] [ARŽ] [GWL] [NZ̃R] [ṦAG] [MS̃L] [ṦAG] [AWD̃] []
FÎN ÊARŽWE FGL ÊNZ̃RTKM ṦEAGT MS̃L ṦEAGT AED̃ WS̃MWD̃

fein eǎ'raDū feḳul enƶertukum Sāǐḳaten miṧle Sāǐḳati ǎādin ve ṧemūde
فإن أعرضوا فقل أنذرتكم صاعقة مثل صاعقة عاد وثمود

[] [ع ر ض] [ق و ل] [ن ذ ر] [ص ع ق] [م ث ل] [ص ع ق] [ع و د] []

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein fakat eğer But if
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
أعرضوا ع ر ض | ARŽ ÊARŽWE eǎ'raDū yüz çevirirlerse they turn away,
,Ayn,Re,Dad,Vav,Elif,
,70,200,800,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فقل ق و ل | GWL FGL feḳul de ki then say,
Fe,Gaf,Lam,
80,100,30,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine singular imperative verb
الفاء استئنافية
فعل أمر
أنذرتكم ن ذ ر | NZ̃R ÊNZ̃RTKM enƶertukum ben sizi uyardım """I have warned you"
,Nun,Zel,Re,Te,Kef,Mim,
,50,700,200,400,20,40,
V – 1st person singular (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
صاعقة ص ع ق | ṦAG ṦEAGT Sāǐḳaten bir yıldırıma karşı (of) a thunderbolt
Sad,Elif,Ayn,Gaf,Te merbuta,
90,1,70,100,400,
"N – accusative feminine singular indefinite noun → Lightning"
اسم منصوب
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L miṧle gibi like
Mim,Se,Lam,
40,500,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
صاعقة ص ع ق | ṦAG ṦEAGT Sāǐḳati başına düşen yıldırım (the) thunderbolt
Sad,Elif,Ayn,Gaf,Te merbuta,
90,1,70,100,400,
"N – genitive feminine singular noun → Lightning"
اسم مجرور
عاد ع و د | AWD̃ AED̃ ǎādin 'Ad (of) Aad
Ayn,Elif,Dal,
70,1,4,
"PN – genitive indefinite proper noun → Aad"
اسم علم مجرور
وثمود | WS̃MWD̃ ve ṧemūde ve Semud'un "and Thamud."""
Vav,Se,Mim,Vav,Dal,
6,500,40,6,4,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – genitive proper noun → Thamud"
الواو عاطفة
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَإِنْ: fakat eğer | أَعْرَضُوا: yüz çevirirlerse | فَقُلْ: de ki | أَنْذَرْتُكُمْ: ben sizi uyardım | صَاعِقَةً: bir yıldırıma karşı | مِثْلَ: gibi | صَاعِقَةِ: başına düşen yıldırım | عَادٍ: 'Ad | وَثَمُودَ: ve Semud'un |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فإن FÎN fakat eğer | أعرضوا ÊARŽWE yüz çevirirlerse | فقل FGL de ki | أنذرتكم ÊNZ̃RTKM ben sizi uyardım | صاعقة ṦEAGT bir yıldırıma karşı | مثل MS̃L gibi | صاعقة ṦEAGT başına düşen yıldırım | عاد AED̃ 'Ad | وثمود WS̃MWD̃ ve Semud'un |
Kırık Meal (Okunuş) : |fein: fakat eğer | eǎ'raDū: yüz çevirirlerse | feḳul: de ki | enƶertukum: ben sizi uyardım | Sāǐḳaten: bir yıldırıma karşı | miṧle: gibi | Sāǐḳati: başına düşen yıldırım | ǎādin: 'Ad | ve ṧemūde: ve Semud'un |
Kırık Meal (Transcript) : |FÎN: fakat eğer | ÊARŽWE: yüz çevirirlerse | FGL: de ki | ÊNZ̃RTKM: ben sizi uyardım | ṦEAGT: bir yıldırıma karşı | MS̃L: gibi | ṦEAGT: başına düşen yıldırım | AED̃: 'Ad | WS̃MWD̃: ve Semud'un |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yüz çevirirlerse artık de ki: Sizi, Âd ve Semûd'un uğradıkları helâk edici azâba benzer bir azapla korkutmadayım.
Adem Uğur : Eğer onlar yüz çevirirlerse de ki: İşte sizi Ad ve Semûd'un başına gelen kasırgaya benzer bir kasırgaya karşı uyarıyorum!
Ahmed Hulusi : Eğer yüz çevirirlerse, de ki: "Sizi, Ad ve Semud'un yıldırımı benzeri bir yıldırım ile uyarıyorum!"
Ahmet Tekin : Eğer indirilen âyetlere imandan yüz çevirirler, tebliği engelleme tedbirleri alırlarsa: 'Sizi, Âd ve Semûd yıldırımına benzer bir yıldırımın çarpmaması için uyarıyorum' de.
Ahmet Varol : Eğer yüz çevirirlerse de ki: 'Ben sizi Ad ve Semud'un yıldırımları gibi bir yıldırımla uyardım. [1]
Ali Bulaç : Bu durumda eğer onlar yüz çevirirlerse, artık de ki: "Ben sizi, Ad ve Semud (kavimlerinin) yıldırımına benzer bir yıldırımla uyardım."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, bu beyandan sonra Mekke kâfirleri Allah’a ve Peygamberine iman etmekten yine) yüz çevirirlerse, de ki: “- Sizi, Âd ve Semûd’un şiddetli azabı gibi bir azabla korkutuyorum.”
Bekir Sadak : Eger yuz cevirirlerse onlara de ki: «Iste sizi, Ad ve Semud'un basina gelen yildirima benzer bir azap ile uyardim.»
Celal Yıldırım : Buna rağmen yüzçevirirlerse, de ki: Âd ve Semûd'a düşen yıldırımın benzeri bir yıldırımla sizi uyardım.
Diyanet İşleri : Eğer yüz çevirirlerse, onlara de ki: “Ben sizi Âd ve Semûd kavimlerini çarpan yıldırım gibi bir yıldırıma karşı uyardım.”
Diyanet İşleri (eski) : Eğer yüz çevirirlerse onlara de ki: 'İşte sizi, Ad ve Semud'un başına gelen yıldırıma benzer bir azap ile uyardım.'
Diyanet Vakfi : Eğer onlar yüz çevirirlerse de ki: İşte sizi Âd ve Semûd'un başına gelen kasırgaya benzer bir kasırgaya karşı uyarıyorum!
Edip Yüksel : Yüz çevirirlerse de ki, 'Sizi Ad ve Semud yıldırımına benzer bir yıldırımla uyardım.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer onlar, yine yüz çevirirlerse de ki: «Ben sizi Âd ve Semud'un başına gelen yıldırıma benzer bir yıldırıma karşı uyardım.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bunun üzerine yine başlarını çevirirlerse, o zaman de ki: «Size Ad ve Semud'u (çarpan) yıldırım gibi bir yıldırım haber veriyorum.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Bunun üzerine yine başlarını çevirirlerse o vakıt de ki: size Ad ve Semûd saıkası gibi bir saıka haber veriyorum
Fizilal-il Kuran : Eğer yüz çevirirlerse de ki: «Ben sizi Ad ve Semud kavimlerinin başlarına gelen yıldırıma benzer bir yıldırıma karşı uyardım.»
Gültekin Onan : Bu durumda eğer onlar yüz çevirirlerse, artık de ki: "Ben sizi, Ad ve Semud (kavimlerinin) yıldırımına benzer bir yıldırımla uyardım."
Hakkı Yılmaz : Buna rağmen onlar, yine yüz çevirirlerse hemen de ki: “Ben sizi Âd ve Semûd'un yıldırımının benzeri bir yıldırıma karşı uyardım.”
Hasan Basri Çantay : Eğer onlar (bu beyandan sonra yine îmandan) yüz çevirirlerse de ki: «Aad ve Semud (u çarpan) yıldırım gibi size de bir azâbı (n gelib çatabileceğini) hatırlatırım».
Hayrat Neşriyat : Buna rağmen yüz çevirirlerse, artık de ki: '(Ben) sizi Âd ve Semûd’un (başına gelen) yıldırımları gibi bir yıldırım (azâbıy)la korkuttum!'
İbni Kesir : Eğer yüz çevirecek olurlarsa; Ad ve Semud'un yıldırımına benzer bir yıldırımla sizi uyarırım, de.
İskender Evrenosoğlu : Eğer hâlâ yüz çevirirlerse, o taktirde de ki: “Adn ve Semud'un yıldırımı gibi bir yıldırımla sizi uyardım.”
Muhammed Esed : (Bütün bu kozmik gerçeklere rağmen) onlar yine de yüz çevirirlerse de ki: "Sizi, 'Ad ve Semud (kabilelerinin başına düşen) yıldırımlara benzer bir yıldırıma karşı uyarıyorum!"
Ömer Nasuhi Bilmen : İmdi onlar eğer yüz çevirirlerse o vakit de ki: «Ben sizi Âd ve Semûd yıldırımı gibi bir yıldırım ile korkutmuş bulunmaktayım.»
Ömer Öngüt : Eğer yüz çevirirlerse onlara de ki: "İşte sizi Âd ve Semud'un başına gelen yıldırıma benzer bir yıldırım (azabı) ile uyardım. "
Şaban Piriş : Eğer yüz çevirirlerse, onlara de ki: -Sizi, Ad ve Semûd’un yıldırımına benzer bir yıldırımla uyardım.
Suat Yıldırım : Eğer yüz çevirirlerse sen şöyle de: "Ben, sizi Âd ve Semûd halklarını çarpan kasırga gibi bir kasırganın geleceğini bildirerek uyarıyorum."
Süleyman Ateş : Eğer yüz çevirirlerse, de ki: "Ben sizi 'Âd ve Semûd'un başına düşen yıldırım gibi bir yıldırıma karşı uyardım."
Tefhim-ul Kuran : Bu durumda eğer onlar yüz çevirirlerse, artık de ki: «Ben sizi, Ad ve Semûd (kavimlerinin) yıldırımına benzer bir yıldırımla uyarıp korkuttum.»
Ümit Şimşek : Yüz çevirecek olurlarsa, sen de ki: Ben sizi Âd ve Semud'un başlarına gelen azabın benzeri bir azapla uyarmış bulunuyorum.
Yaşar Nuri Öztürk : Yüz çevirirlerse şöyle de: "Sizi, Âd ve Semûd'a çarpan yıldırıma benzer bir yıldırıma karşı uyarıyorum."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}