» 44 / Duhân  Suresi:

Kuran Sırası: 44
İniş Sırası: 64
Duhan Suresi = Duman Suresi
ismini 10. ayetinde geçen duhan kelimesinden almistir.

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"

Muhammed Esed Meali
Ha-Mim.(44:1)
Düşün, özünde açık olan ve hakikati bütün açıklığıyla ortaya seren bu ilahi kelamı!(44:2)
Biz onu kutlu bir gecede indirdik. Zaten Biz, (insanı) her zaman uyarmaktayız.(44:3)
O (gece)de, bütün (iyi ve kötü) şeyler arasındaki farklılık, hikmetle ortaya konmuştur,(44:4)
katımızdan bir emir gereği, çünkü biz (doğru yola ileten mesajlarımızı) her zaman göndermekteyiz,(44:5)
Rabbinin (insana) rahmetini yerine getirmek için. Şüphesiz yalnız O, her şeyi işiten, her şeyi bilendir:(44:6)
göklerin ve yerin ve ikisi arasında bulunan her şeyin Rabbi, buna bütün kalbinizle inanıp bağlanmışsanız!(44:7)
O'ndan başka ilah yoktur, hayat bağışlayan ve ölüm veren O'dur: O sizin de Rabbinizdir, geçmiş atalarınızın da.(44:8)
Evet, ama onlar, (bütün kalpleriyle inanıp bağlanmaktan uzak olanlar), yalnızca kendi şüpheleriyle oyalanıp duruyorlar.(44:9)
Öyleyse, gökyüzünde (Son Saat'in yaklaştığını) haber veren bir duman tabakasının belireceği Gün'ü bekle,(44:10)
bütün insanlığı sarıp kuşatan (ve günahkarları) "Bu azap ne acı!" (diye feryad ettiren ve)(44:11)
"Ey Rabbimiz, bizi azaptan uzak tut, çünkü biz (artık Sana) inanıyoruz!" (dedirten).(44:12)
(Ama) bu hatırlama (Son Saat'te) onlara ne fayda sağlar ki? Çünkü onlara daha önce hakikati apaçık ortaya koyan bir elçi gelmişti,(44:13)
ama yüz çevirip uzaklaşmışlar ve "O (başkalarınca) öğretilmiş biridir, bir delidir!" demişlerdi.(44:14)
Biz (yine de) bu azabı kısa bir süre erteleyeceğiz, oysa siz (kendi saplantılarınıza) yeniden döneceksiniz; (ama)(44:15)
(bütün günahkarları) şiddetli bir hamle ile kuşatacağımız Gün, (sizden de) intikamımızı mutlaka alacağız!(44:16)
Biz onlardan (uzun zaman) önce Firavun halkını (aynı yolla) sınadık. Onlara soylu bir elçi gelmiş (ve)(44:17)
"Bana teslim olun, ey Allah'ın kulları! Ben size (gönderilen) bir elçiyim, güvene layık (bir elçi)!" demişti.(44:18)
"Ve Allah'a karşı büyüklük taslamayın. Çünkü ben size (O'ndan) açık bir delil getiriyorum;(44:19)
ve bana yaptığınız bütün hakaretlerden Rabbime ve sizin de Rabbinize sığınıyorum.(44:20)
Ve eğer bana inanmıyorsanız, (hiç olmazsa) yolumdan çekilin!"(44:21)
Ama sonra, (onların düşmanlığından bezdiğinde,) "Bunlar (gerçekten) günaha batmış bir toplumdur!" diye Rabbine seslendi.(44:22)
(Ve Allah,) "Sen kullarımla geceleyin ilerle" dedi, "çünkü mutlaka takip altında olacaksınız(44:23)
ve denizi (seninle Firavun'un adamları arasında) öyle, olduğu gibi bırak, zaten onlar boğulmaya mahkum bir topluluktur!" dedi.(44:24)
(Onlar böylece yok oldular ve) arkalarında nice bahçeler bıraktılar, nice çeşmeler,(44:25)
nice ekin tarlaları, nice güzel yurtlar,(44:26)
ve hoşlandıkları nice rahatlıklar, kolaylıklar!(44:27)
İşte böyle oldu. Ve (sonra) başka bir toplumu (onların geride bıraktıklarına) varis kıldık;(44:28)
onlara ne gök ne de yer ağladı ve ne de bir mühlet verildi.(44:29)
Biz gerçekten, İsrailoğulları'nı aşağılayıcı azaptan kurtardık,(44:30)
Firavun(un onların başına sardığı azap)tan; zaten o, kendi kişiliklerini harcayıp duranların en başta gelenlerindendi;(44:31)
ve Biz onları bilerek bütün diğer toplumlardan üstün kıldık,(44:32)
ve onlara açıkça bir sınavı haber veren (rahmetimizin) işaretler(ini) verdik.(44:33)
(Şimdi) bakın, bu (insan)lar derler ki:(44:34)
"Bu (önümüzde bulunan,) bizim ilk (ve tek) ölümümüzdür ve hayata yeniden döndürülmeyeceğiz.(44:35)
O halde, eğer iddianızda haklı iseniz atalarımızı (şahit olarak) getirin!"(44:36)
Yoksa onlar, (aynı) günahları işlediklerinden dolayı yok ettiğimiz Tubbe' halkından ve onlardan önce yaşamış olanlardan daha mı iyiydiler?(44:37)
İşte (böyle:) Biz gökleri ve yeri ve ikisi arasında bulunan her şeyi sırf bir oyun olsun diye yaratmadık.(44:38)
Bunların hiç birini (deruni bir) hakikatten yoksun yaratmış değiliz ama çoğu bunu anlamaz.(44:39)
Gerçek şu ki, (doğru ile yanlış arasında) Karar Günü, onların tümü için belirlenmiş olan bir gündür.(44:40)
ki o Gün hiç kimsenin arkadaşına bir hayrı dokunmayacak ve hiç kimse bir yardım görmeyecektir,(44:41)
Allah'ın rahmetini ve şefkatini bağışladığı kimseler hariç. Yalnız O, kudret sahibidir, rahmet kaynağıdır.(44:42)
Gerçek şu ki, (öteki dünyada) ölümcül meyve ağacı(44:43)
günahkarların gıdası olacaktır:(44:44)
tıpkı karın boşluğunda kaynayan sıvı kurşun gibi,(44:45)
tıpkı kabaran yakıcı ümitsizlik gibi.(44:46)
(Ve emir gelecektir:) "Onu yakalayın (ey cehennem güçleri) ve yanan ateşin ortasına sürükleyin;(44:47)
sonra başının üstüne yakıcı ümitsizliğin acısını boşaltın!(44:48)
Bunları tat ey (yeryüzünde) kendini böyle kudret sahibi, böyle üstün gören!(44:49)
İşte siz (hakikat inkarcı)larının sorguladığı şey budur!"(44:50)
(Buna karşılık,) Allah'a karşı sorumluluk bilinci duyanlar, kendilerini emniyet içinde bulacaklardır,(44:51)
bahçeler ve pınarlar arasında,(44:52)
ipek ve altından giysiler içinde birbirlerine (sevgiyle) yaklaşarak.(44:53)
İşte böyle olacak. Ve Biz onları güzel gözlü saf ve temiz eşler ile birleştireceğiz.(44:54)
Orada, (cennette,) güven içinde, (geçmiş fiillerinin) bütün meyvelerini (meşru şekilde) isteyip tadabilecekler;(44:55)
ve orada önceki ölümlerinden sonra (başka) bir ölüm tatmayacaklar. Böylece Allah, onları yakıcı ateşin azabından korumuş olacaktır.(44:56)
Rabbinizin bir lütfu bu ve en büyük zafer bu olacak!(44:57)
Böylece (ey Peygamber!) Biz bu (ilahi kelamı) senin kendi dilinde kolay anlaşılır kıldık ki, insanlar düşünüp ondan ders alabilsinler.(44:58)
Öyleyse (geleceğin ne getireceğini) bekle! Unutma, onlar da bekliyorlar.(44:59)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}