| İskender Evrenosoğlu Meali |
|
| (O) Rahman'dır.(55:1) | |
| Kur'ân'ı, O öğretti.(55:2) | |
| İnsanı, O yarattı.(55:3) | |
| Ona, beyanı (idrak edip ifade etmeyi ve açıklamayı) O öğretti.(55:4) | |
| Güneş ve Ay (yaratılışları ve yörüngelerindeki hareketleri), (astrofizik) hesaplarladır (hassas dengelerle dizayn edilmiştir).(55:5) | |
| Yıldızlar ve ağaçlar, ikisi de (Allah'a) secde ederler.(55:6) | |
| Ve sema; onu yükseltti (astrofizik kurallara göre büyük patlama teorisi gereğince içten dışa bir genişleme ve yükselme olayını gerçekleştirdi) ve mizanı (ölçüyü, ağırlığı ve çekim kuvvetlerinin dengesini) vazetti.(55:7) | |
| Mizanda (ölçmede) haddi aşmayınız (haksızlık yapmayınız).(55:8) | |
| Ve vezni (tartmayı), adaletle yapın ve mizanı eksiltmeyin (ölçmede eksiklik yapmayın).(55:9) | |
| Ve arz; onu, hayvanlar (ve bütün canlılar) için vazetti (jeolojik olaylarla, üzerinde canlıların yaşayabileceği şekilde dizayn etti).(55:10) | |
| Orada meyveler ve tomurcuklu hurma ağaçları vardır.(55:11) | |
| Yapraklı taneler ve güzel kokulu bitkiler vardır.(55:12) | |
| O halde siz (insan ve cin toplumu), Rabbinizin hangi ni'metlerini yalanlıyorsunuz?(55:13) | |
| (Allah) insanı, fahhar gibi ses veren salsalinden yarattı.(55:14) | |
| Ve cinleri, mariç ateşten (parlak, dumanı olmayan alevden, enerjiden) yarattı.(55:15) | |
| O, iki doğunun ve iki batının (insanlara göre doğu ve batının ve de cinlere göre doğu ve batının) Rabbidir.(55:17) | |
| İki denizi birbiri ile karşılaşacak (birbirine kavuşacak) şekilde akıttı.(55:19) | |
| İkisi arasında berzah (engel) vardır, ikisi birbirinin sınırını geçemez (birbirinin özelliğini, düzenini bozamaz).(55:20) | |
| İkisinden de inci ve mercan çıkar.(55:22) | |
| Denizde akıp giden, dağlar gibi (yüksek) inşa edilmiş büyük gemiler O'nundur.(55:24) | |
| Bütün kişiler (insanlar ve cinler) fanidir (yok olucudur).(55:26) | |
| Ve celâl ve ikram sahibi Rabbinin Vechi (Zatı) bâki kalacaktır.(55:27) | |
| Göklerde ve yerde olanlar, O'ndan isterler (dilerler). O hergün (her an) bir şe'n (ayrı bir tecelli, yeni bir oluş) üzerindedir.(55:29) | |
| Ey ağırlık sahibi olanlar (kendi âlemlerinde fizik ağırlığı ve bilinçli varlıklar olmaları sebebiyle, ağır sorumluluğu olan insanlar ve cinler)! Yakında sizinle ilgileneceğiz (mahşerde hesabınızı göreceğiz).(55:31) | |
| Ey insan ve cin topluluğu! Semaların ve arzın kuturlarından (çaplarından) nüfuz etmeye (çıkıp gitmeye) eğer gücünüz yetiyorsa, haydi nüfuz edin (geçip, çıkın)! Bir sultan (bir mürşid) olmaksızın nüfuz edemezsiniz (geçip çıkamazsınız).(55:33) | |
| Sizin üzerinize, ateşten bir alev ve duman gönderilir. O zaman yardımlaşamazsınız (kurtulamazsınız).(55:35) | |
| Gökyüzü yarılınca, işte o zaman, erimiş yağ (rengi) gibi kırmızı bir gül haline gelmiştir.(55:37) | |
| Artık izin günü insanlar ve cinler, günahlarından sorulmaz.(55:39) | |
| Mücrimler (suçlular) simalarından tanınır. Böylece onlar alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar.(55:41) | |
| İşte bu, mücrimlerin yalanladığı cehennem.(55:43) | |
| Onunla (cehennemle) kızgın kaynar su arasında dönüp dolaşırlar.(55:44) | |
| Rabbinin makamından korkan kimseler için iki cennet vardır.(55:46) | |
| İkisi de fenlere (bilimsel ve sanatsal güzelliklere, çeşitli ağaçlara) sahiptir.(55:48) | |
| İkisinde de akan iki pınar vardır.(55:50) | |
| İkisinde de (iki cennette de) bütün meyvelerden iki çift vardır.(55:52) | |
| Astarları kalın ipek atlas olan döşekler üzerine yaslanmışlardır. Ve iki cennetin de devşirilen meyveleri (cennet ehline) yakındır.(55:54) | |
| Onlarda (iki cennette de) bakışlarını (yalnız eşlerine) hasreten eşler vardır. Kendilerine onlardan önce insan ve cin dokunmamıştır.(55:56) | |
| Onlar sanki yakut ve mercan gibidir.(55:58) | |
| İhsanın, ihsandan başka mükâfatı var mı ki (olabilir mi)?(55:60) | |
| Ve ikisinden başka iki cennet daha vardır.(55:62) | |
| İkisi de (iki cennet de) yemyeşildir.(55:64) | |
| İkisinde de (iki cennette de) devamlı fışkırıp gürül gürül akan iki pınar vardır.(55:66) | |
| İkisinde de (iki cennette de) meyveler, hurmalar ve narlar vardır.(55:68) | |
| Onlarda (cennetlerde), hayırlı güzel kadınlar vardır.(55:70) | |
| Otağlarda (özel çadırlarda) huriler vardır.(55:72) | |
| Onlara, kendilerinden önce insanlar dokunmamıştır ve cinler de (dokunmamıştır).(55:74) | |
| Onlar (cennetlikler), yüksek yeşil refrefler (yastıklar) ve harikulâde güzel işlemeli döşekler üzerine yaslananlardır.(55:76) | |
| Celâl ve İkram Sahibi Rabbinin İsmi Mübarek'tir (Çok Yüce'dir).(55:78) | |
