: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَيَرَى: ve görürler | الَّذِينَ: kimseler | أُوتُوا: kendilerine verilen(ler) | الْعِلْمَ: bilgi | الَّذِي: | أُنْزِلَ: indirilenin | إِلَيْكَ: sana | مِنْ: -nden | رَبِّكَ: Rabbi- | هُوَ: | الْحَقَّ: gerçek olduğunu | وَيَهْدِي: ve ilettiğini | إِلَىٰ: | صِرَاطِ: yoluna | الْعَزِيزِ: mutlak galib | الْحَمِيدِ: ve hamde layık olanın |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويرى WYRve görürler | الذين ELZ̃YNkimseler | أوتوا ÊWTWEkendilerine verilen(ler) | العلم ELALMbilgi | الذي ELZ̃Y | أنزل ÊNZLindirilenin | إليك ÎLYKsana | من MN-nden | ربك RBKRabbi- | هو HW | الحق ELḪGgerçek olduğunu | ويهدي WYHD̃Yve ilettiğini | إلى ÎL | صراط ṦREŦyoluna | العزيز ELAZYZmutlak galib | الحميد ELḪMYD̃ve hamde layık olanın |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yerā: ve görürler | elleƶīne: kimseler | ūtū: kendilerine verilen(ler) | l-ǐlme: bilgi | lleƶī: | unzile: indirilenin | ileyke: sana | min: -nden | rabbike: Rabbi- | huve: | l-Haḳḳa: gerçek olduğunu | ve yehdī: ve ilettiğini | ilā: | SirāTi: yoluna | l-ǎzīzi: mutlak galib | l-Hamīdi: ve hamde layık olanın |
Kırık Meal (Transcript) : |WYR: ve görürler | ELZ̃YN: kimseler | ÊWTWE: kendilerine verilen(ler) | ELALM: bilgi | ELZ̃Y: | ÊNZL: indirilenin | ÎLYK: sana | MN: -nden | RBK: Rabbi- | HW: | ELḪG: gerçek olduğunu | WYHD̃Y: ve ilettiğini | ÎL: | ṦREŦ: yoluna | ELAZYZ: mutlak galib | ELḪMYD̃: ve hamde layık olanın |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kendilerine bilgi verilenlerse bilirler ki sana Rabbinden indirilen, gerçektir ve üstün ve hamde lâyık mâbûdun yolunu göstermededir.
Abdullah Aydın : Kendilerine ilim verilenler ise, Rabbinden sana indirilen Kur'an'ın gerçeğin ta kendisi olduğunu, onun, herşeye galip ve övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna (İslâm'a) ilettiğini bilir ve görürler.
Adem Uğur : Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin (Kur'an'ın) gerçek olduğunu bilir; onun, mutlak galip ve övgüye lâyık olan (Allah'ın) yoluna ilettiğini görürler.
Ahmed Hulusi : Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana inzâl olunanın Hakk'ın ta kendisi olduğunu ve Aziyz, Hamiyd'in, Hakikatine erdirme yoluna yönlendirdiğini görürler.
Ahmet Davudoğlu : Kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyorlar ki, Rabbinden sana indirilen Kur'ân, hakkın kendisidir ve (onlar) güçlü, her hamde lâyık (Allah)ın yolunu gösteriyorlar.
Ahmet Tekin : Kendilerine ilim verilen, sorumluluk sahibi âlimler, dinî ilimler uzmanları, âdil objektif düşünen ilim adamları, Rabbinden sana indirilenin, Kur’ân’ın gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek hak bir kitap olduğunu görürler, bilirler. Kur’ân’ın, kudretli, hükümran övgüye, şükre lâyık olan Allah’ın yolunu, birlikte nezaket içinde yaşama kurallarına, sevgiye dayalı kardeşliğe, hasedi, hilesi, dalaveresi, nefreti, düşmanlığı olmayan örnek hayat tarzına götüren Allah’ın yolunu, İslâm’ın yolunu aydınlattığını da bilirler.
Ahmet Varol : Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilenin gerçeğin kendisi olduğunu ve övgüye lâyık olan ulu Allah'ın yoluna ilettiğini görmektedirler.
Ali Arslan : (Ey Resûlüm! Kitap ehli olup) kendilerine ilim verilmiş olanlar Rabbinden sana indirilen Kur'ân'ın hakkın ta kendisi olduğunu ve O'nun hamde lâyık, herşeye galip olan Allah'ın yoluna ilettiğini bilirler.
Ali Bulaç : Kendilerine ilim verilenler ise, Rabbinden sana indirilenin hakkın ta kendisi olduğunu ve üstün, güçlü, övülmeye layık olan (Allah)ın yoluna yöneltip ilettiğini görüyorlar.
Ali Fikri Yavuz : Kendilerine ilim verilmiş olanlar (ashab), görüyorlar ki, Rabbinden sana indirilen Kur’an hakkın kendisidir; ve o, hamde lâyık, her şeye gâlib olan Allah’ın yolunu (dinini) gösteriyor.
Arif Pamuk : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbin tarafından indirilen Kur'an'ın gerçek olduğunu bilirler ve onun mutlak üstün ve övgüye layık olan Allah'ın yoluna ilettiğini görürler.
Ayntabî Mehmet Efendi : (Ashâbdan veya tâbiin ve mü'minlerden) kendilerine ilim verilenler bilirler ki; Rabbin celle şânühu'dan, sana inzâl olunan Kur'ân haktır. Ve yegâne, gaalip ve hamde lâyık olan Allahû Teâlâ'nın yoluna (tevhid ve takvâya) hidâyet eder.
Bahaeddin Sağlam : Halbuki ilim verilenler, Rabbinden sana inen bu Kur'ân'ın hak olduğunu (insanları) Aziz ve Hamid olan Allah'ın yoluna ilettiğini görüyorlar.
Bekir Sadak : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbinden indirilenin hak oldugunu, guclu ve hamde layik olanin yolunu gosterdigini bilirler.
Bir Heyet : Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin (Kur'ân'ın) gerçek olduğunu bilir; onun mutlak galip ve övgüye lâyık olan (Allah'ın) yoluna ilettiğini görürler.
Celal Yıldırım : Kendilerine ilim verilen (gerçekçiler ise, Rabbından sana indirilenin hak olduğunu ve çok güçlü, çok üstün, övülmeğe hep lâyık olanın yoluna irşâd ettiğini görüp bilirler.
Diyanet İşleri : Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilen Kur’an’ın gerçek olduğunu ve onun, mutlak güç sahibi ve övgüye lâyık Allah’ın yoluna ilettiğini görürler.
Diyanet İşleri (eski) : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbinden indirilenin hak olduğunu, güçlü ve hamde layık olanın yolunu gösterdiğini bilirler.
Diyanet Vakfi : Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin (Kur'an'ın) gerçek olduğunu bilir; onun, mutlak galip ve övgüye lâyık olan (Allah'ın) yoluna ilettiğini görürler.
Diyanet Vakfı (1993) : Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin (Kur'an'ın) gerçek olduğunu bilir; O'nun, mutlak galip ve övgüye lâyık olan (Allah'ın) yoluna ilettiğini görürler.
Edip Yüksel : Kendilerine bilgi verilmiş olanlar, Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu ve onun Üstün ve en çok Övülen'in yoluna ilettiğini görürler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyorlar ki, Rabbinden sana indirilen Kur'ân, hakkın kendisidir. O, gücüne nihayet olmayan, her hamde lâyık bulunan Allah'ın yolunu gösteriyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Kendilerine ilim verilmiş olanlar ise, sana Rabbinden indirilen gerçeğin ta kendisi olduğunu ve onun, yüceliğinin sonu olmayan her türlü övgüye layık olan (Allah') ın yolunu gösterdiğini görüyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Kendilerine ılim verilmiş olanlar ise sana rabbından indirileni görüyorlar ki o mahzâ hak ve o ızzetine nihayet olmıyan sahib hamdin yolunu gösteriyor
Fizilal-il Kuran : Kendilerine bilgi verilenler Rabb'in tarafından sana indirilen mesajın, insanları üstün iradeli ve övgüye lâyık Allah'ın yoluna iletici bir gerçek olduğunu görürler.
Gültekin Onan : Kendilerine ilim verilenler ise, rabbinden sana indirilenin hakkın ta kendisi olduğunu ve üstün, güçlü, övülmeye layık olan (Tanrı)nın yoluna yöneltip ilettiğini görüyorlar.
Hakkı Yılmaz : Kendilerine bilgi verilmiş olan kimseler de görüyorlar ki Rabbinden sana indirilen şey, hakkın ta kendisidir. Ve o indirilen şey/Kur’ân, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olanın, övülen, övgüye lâyık bulunanın yoluna kılavuz oluyor.
Hasan Basri Çantay : Kendilerine ilim verilenler ise Rabbinden sana indirilen (Kur'an) in hakıykatın ta kendisi olduğunu bilir (ler) ve (onlar) her hamde lâyık olan Ğaalib-i mutlakın (ya'ni Allahın) yolunu gösterir (ler).
Hasan Tahsin Feyizli : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbinden indirilen (Kur'ân)ın, hakikatin ta kendisi olduğunu ve (O'nun) mutlak gâlip, hem de lâyık (Allah)ın yolunu gösterdiğini görürler.
Hayrat Neşriyat : Hâlbuki kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilen (Kur’ân’)ın gerçekten hak olduğunu ve Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen), Hamîd (yegâne hamd edilmeye lâyık olan Allah’)ın yoluna hidâyet ettiğini görürler.
Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbinden indirilenin hak olduğunu, güçlü ve hamde lâyık olanın yolunu gösterdiğini bilirler.
Hüseyin Kaleli : “Kendilerine ilim verilenler de Rabbinden sana indirileni onu, hak görürler. Azîz, Hamd olanın yoluna da iletir.”
İbni Kesir : Kendilerine ilim verilmiş olanlar görürler ki; sana Rabbından indirilmiş olan, hakkın kendisidir. Ve Aziz, Hamid olanın dosdoğru yoluna iletmektedir.
İskender Evrenosoğlu : Ve kendilerine ilim verilenler, sana Rabbinden indirilenin hak olduğunu ve onun Azîz (ve) Hamîd Olan'ın (Allah'ın) yoluna (Allah'a ulaştıran Sıratı Mustakîm'e) hidayet ettiğini (ulaştırdığını) görüyorlar.
İsmail Mutlu, Şaban Döğen : Kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyor ki, Rabbinden sana indirilen Kur'an, hakkın ta kendisidir ve halkı, izzet sahibi ve her türlü hamde layık olan Allah'ın yoluna ulaşmaktadır.
Muhammed Esed : Bilgi ve kavrayış yeteneği ile donatılmış olanlar, Rabbinden sana indirilen her şeyin hak olduğunu ve kudret Sahibi'nin, her türlü övgüye layık Olan'ın yoluna ilettiğini bilirler.
Mustafa İslamoğlu : Bilgi ve bilginin amacını kavrama yeteneğiyle donatılmış olanlar, Rabbinden sana indirilenin hakikatin ta kendisi olduğunu; ve O yüceler yücesi, O tüm övgülere lâyık olanın yoluna yönelteceğini görmektedirler.
Nedim Yılmaz : Kendilerine ilim verilenler, Rabblerinden sana indirilenin hakkın ta kendisi olduğunu ve O’nun mutlak üstünlük sahibi ve hamde lâyık olan Allah’ın yoluna ilettiğini görürler.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyor ki, sana Rabbinden indirilmiş olan o (Kur'an) mahz-ı hakîkattır ve azîz, hamîd olanın yolunu göstermektedir.
Ömer Öngüt : Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilirler. O'nun mutlak galip ve övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna ilettiğini görürler.
Ömer Rıza Doğrul : İlme nail olanlar sana Rabbin tarafından indirilen Kur'ân’ın (asıl) hak olduğunu onun yegane gâlip olan, övülen Rabbinin dosdoğru yoluna ilettiğini görürler.
Şaban Piriş : İlim verilenler, sana Rabbinden indirilenin gerçek olduğunu ve güçlü, hamde layık olanın yoluna ilettiğini görüyorlar.
Suat Yıldırım : Kendilerine ilim nasib edilenler, sana indirilen kitabın, Rabbin tarafından gelen gerçeğin ta kendisi olduğunu ve o mutlak kudret sahibi, bütün güzel övgülere lâyık olan Allah’ın yolunu gösterdiğini bilirler.
Süleyman Ateş : Kendilerine bilgi verilenler, Rabbinden sana indirilenin, gerçek olduğunu, mutlak gâlib ve hamde lâyık olan (Allâh)ın yoluna ilettiğini görürler.
Talat Koçyiğit : Kendilerine ilim verilenler, Rabbından sana indirilenin hak olduğunu ve daima galip ve daima hamde lâyık olan Allah'ın yoluna hidayet ettiğini bilirler.
Tefhim-ul Kuran : Kendilerine ilim verilenler ise, Rabbinden sana indirilenin hakkın ta kendisi olduğunu ve üstün, güçlü, övülmeye layık olan (Allah)'ın yoluna yöneltip ilettiğini görmektedirler.
Ümit Şimşek : Kendilerine ilim verilmiş olanlar görüyor ki, sana Rabbinden indirilmiş olan kitap hakkın tâ kendisidir ve insanları, herşeyin mutlak galibi ve her türlü övgünün gerçek muhatabı olan Allah'ın yoluna iletmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk : Kendilerine ilim verilenler, Rabbinden sana indirilenin, hakkın ta kendisi olduğunu, Hamîd ve Azîz olan Allah'ın yoluna kılavuzladığını görürler.
Ziya Kazıcı, Necip Taylan : Kendilerine ilim verilenler, sana Rabbin tarafından indirilen Kur'an'ın hak olduğunu, gâlip, kaadir ve bizâtihi hamde lâyık olan Allah'ın doğru yoluna götürdüğünü bilsinler. (diye kıyamet gelecektir).
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]