REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine singular perfect verb الفاء استئنافية فعل ماض
الله
|
ELLH
llahu
Allah
But Allah conferred favor
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah" لفظ الجلالة مرفوع
علينا
|
ALYNE
ǎleynā
bize
upon us,
Ayn,Lam,Ye,Nun,Elif, 70,30,10,50,1,
P – preposition PRON – 1st person plural object pronoun جار ومجرور
ووقانا
و ق ي | WGY
WWGENE
ve veḳānā
ve bizi korudu
and protected us
Vav,Vav,Gaf,Elif,Nun,Elif, 6,6,100,1,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine singular perfect verb PRON – 1st person plural object pronoun الواو عاطفة فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عذاب
ع ذ ب | AZ̃B
AZ̃EB
ǎƶābe
azabdan
(from the) punishment
Ayn,Zel,Elif,Be, 70,700,1,2,
N – accusative masculine noun اسم منصوب
السموم
س م م | SMM
ELSMWM
s-semūmi
hücrelere işleyen
(of) the Scorching Fire.
Elif,Lam,Sin,Mim,Vav,Mim, 1,30,60,40,6,40,
N – genitive masculine noun اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |فَمَنَّ: lutfetti | اللَّهُ: Allah | عَلَيْنَا: bize | وَوَقَانَا: ve bizi korudu | عَذَابَ: azabdan | السَّمُومِ: hücrelere işleyen |
Kırık Meal (Okunuş) : |femenne: lutfetti | llahu: Allah | ǎleynā: bize | ve veḳānā: ve bizi korudu | ǎƶābe: azabdan | s-semūmi: hücrelere işleyen |
Kırık Meal (Transcript) : |FMN: lutfetti | ELLH: Allah | ALYNE: bize | WWGENE: ve bizi korudu | AZ̃EB: azabdan | ELSMWM: hücrelere işleyen |
Abdulbaki Gölpınarlı : Derken Allah lûtfetti bize ve korudu bizi tâ iliklere işleyen sam yelinin azâbından.
Adem Uğur : Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu.
Ahmed Hulusi : "Allâh bize lütfetti ve bizi (cehennem ateşi) Semum'un (insan bedeninin gözeneklerinden geçen zehirleyici dumansız ateş; mikrodalga radyasyon) azabından korudu!"
Ahmet Tekin : 'Allah bize lütfetti de, vücuda işleyen, kavurucu cehennem azâbından bizi korudu.'
Ahmet Varol : Allah bize lutfetti de bizi delikçiklere (hücrelere) kadar işleyen azaptan korudu.
Ali Bulaç : "Şimdi Allah, bize lütufta bulundu ve 'hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu."
Ali Fikri Yavuz : Artık Allah bize lütûf buyurdu ve bizleri o ateşin azabından korudu.
Bekir Sadak : (26-28) «Dogrusu bundan once ailemizin yaninda bile korku icindeydik; Allah lutfedip bizi kavurucu azabdan korudu; dogrusu bundan once de O'na yalvariyorduk; suphesiz O, iyilik yapandir, aciyandir» derler.*
Celal Yıldırım : Allah, bize bol lûtufta bulundu da Cehennem'in kavurucu azabından korudu.
Diyanet İşleri : “Allah da bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen cehennem azabından korudu.”
Diyanet İşleri (eski) : (26-28) 'Doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; Allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu bundan önce de O'na yalvarıyorduk; şüphesiz O, iyilik yapandır, acıyandır' derler.
Diyanet Vakfi : «Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu.»
Edip Yüksel : 'ALLAH bize iyilik etti de bizi içe işleyen azaptan korudu.'
Elmalılı Hamdi Yazır : Bakınız Allah bize lûtfetti ve bizleri o semûm azâbından korudu.
Fizilal-il Kuran : Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azabtan korudu.
Gültekin Onan : "Şimdi Tanrı, bize lütufta bulundu ve 'hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu."
Hakkı Yılmaz : (25-28) Birbirlerinin yüzüne dönüp soruyorlar: “Gerçekte biz daha önce ailemiz içinde korkanlardan idik. Allah bizi kayırdı ve bizi içe işleyen azaptan korudu. Şüphesiz biz daha önce, O'na yalvarıyor idik. Şüphesiz O, iyilik yapanın, acıyanın ta kendisidir.”
Hasan Basri Çantay : «İşte Allah bize (mağfiret ve rahmetini) lûtfetdi. Bizi sâm yeli azabından korudu».
Hayrat Neşriyat : 'İşte Allah bize lûtfetti de (derilerden içeri) nüfûz edici o azabdan bizi korudu!'
İbni Kesir : Allah; bize, lutfetti de bizi gözeneklere işleyen o Semum azabından korudu.
İskender Evrenosoğlu : Şimdi Allah bizi ni'metlendirdi ve bizi (cehennemin) kavurucu ateşinin azabından korudu.
Muhammed Esed : ve bu durumdayken Allah bizi lütfuyla inayetlendirdi ve (çaresizliğin) yakıcı fırtınalarının azabından bizi korudu.
Ömer Nasuhi Bilmen : (27-28) «Şimdi Allah Teâlâ bizim üzerimize lütuf ve ihsanda bulundu ve bizi o Semûm azabından vâkiye buyurdu. Şüphe yok ki, biz evvelce O'na dua eder olmuştuk. Muhakkak ki o, vaadinde sâdıkdır, çok esirgeyicidir.»
Ömer Öngüt : "Allah lütfedip bizi kavurucu azaptan korudu. "
Şaban Piriş : Allah bize lutfetti de bizi kavurucu azabtan korudu.
Suat Yıldırım : (26-27) "Biz dünyada, ailemiz içinde iken sonumuzdan endişe ederdik. Ama şükürler olsun ki Allah bize lütfetti ve bizi, o kavuran ateşten korudu.
Süleyman Ateş : "Allâh bize lutfetti de bizi o delikçiklere işleyen azâbdan korudu."
Tefhim-ul Kuran : «Şimdi Allah, bize lütufta bulundu ve bizi, 'hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu.»
Ümit Şimşek : 'Rabbimiz lütfetti de iliklere kadar işleyen azaptan bizi korudu.
Yaşar Nuri Öztürk : "Allah bize lütufta bulundu ve bizi o iliklere işleyen azaptan korudu."
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]