"PN – genitive masculine proper noun → Pharaoh" اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
وهامان
|
WHEMEN
vehāmāne
ve Haman'a
Haman
Vav,He,Elif,Mim,Elif,Nun, 6,5,1,40,1,50,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and) PN – accusative masculine proper noun → Haman" الواو عاطفة اسم علم منصوب
وقارون
|
WGERWN
ve ḳārūne
ve Karun'a
and Qarun,
Vav,Gaf,Elif,Re,Vav,Nun, 6,100,1,200,6,50,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and) PN – genitive proper noun → Qarun" الواو عاطفة اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
فقالوا
ق و ل | GWL
FGELWE
feḳālū
dediler
but they said,
Fe,Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif, 80,100,1,30,6,1,
REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun الفاء استئنافية فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ساحر
س ح ر | SḪR
SEḪR
sāHirun
bir büyücüdür
"""A magician,"
Sin,Elif,Ha,Re, 60,1,8,200,
N – nominative masculine indefinite active participle اسم مرفوع
Kırık Meal (Okunuş) : |ilā: | fir'ǎvne: Fir'avn'e | vehāmāne: ve Haman'a | ve ḳārūne: ve Karun'a | feḳālū: dediler | sāHirun: bir büyücüdür | keƶƶābun: yalancı |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎL: | FRAWN: Fir'avn'e | WHEMEN: ve Haman'a | WGERWN: ve Karun'a | FGELWE: dediler | SEḪR: bir büyücüdür | KZ̃EB: yalancı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Firavun'a, Hâmân'a ve Kârun'a; derken onlar, bu demişlerdi, pek yalancı bir büyücü.
Adem Uğur : Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a da onlar: "Bu, çok yalancı bir sihirbazdır!" dediler.
Ahmed Hulusi : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a (irsâl ettik). . . Dediler ki: "Çok yalancı bir büyücüdür. "
Ahmet Tekin : Firavun’a, Hâmâna ve Karûn’a gönderdik. Onlar:
'Bu büyüleyici konuşarak aklı etki altına alan peygamberlik iddiasında yalancı biri' dediler.
Ahmet Varol : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a. Ama onlar: '(Bu) yalancı bir büyücüdür' dediler.
Ali Bulaç : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a. Ama onlar: "(Bu,) yalan söyleyen bir büyücüdür" dediler.
Ali Fikri Yavuz : Firavun’a (veziri) Hâmân’a ve Karûn’a...Onlar (Mûsa için şöyle) dediler: “- Bu bir sihirbazdır, yalancıdır.”
Bekir Sadak : (23-24) And olsun ki Musa'yi, mucizelerimiz ve apacik delillerle Firavun, Haman ve Karun'a gondermisizdir. Onlar: «Bu, yalanci sihirbazin biridir» demislerdi.
Celal Yıldırım : (23-24) And olsun ki, biz, Musa'yı mu'cizelerle ve açık belgelerle Fir'avn'a, Hâmân'a ve Karun'a peygamber olarak gönderdik. Onlar ise, «bu çok yalancı bir sihirbazdır» dediler.
Diyanet İşleri : (23-24) Andolsun ki biz Mûsâ’yı mucizelerimizle ve apaçık bir delille Firavun’a, Hâmân’a ve Kârûn’a gönderdik. Onlar ise; “Bu çok yalancı bir sihirbazdır” dediler.
Diyanet İşleri (eski) : (23-24) And olsun ki Musa'yı, mucizelerimiz ve apaçık delillerle Firavun, Haman ve Karun'a göndermişizdir. Onlar: 'Bu, yalancı sihirbazın biridir' demişlerdi.
Diyanet Vakfi : (23-24) Andolsun ki biz Musa'yı mucizelerimiz ve apaçık hüccetle, Firavun, Hâmân ve Karun'a gönderdik. Onlar: Bu, çok yalancı bir sihirbazdır! dediler.
Edip Yüksel : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a... 'Bu sihirbazın ve yalancının biridir,' dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a; onlar dediler ki: «Bu bir sihirbaz, bir yalancı.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Fir'avn'e ve Hâmân'e ve Karun'a da dediler ki: bir sihirbaz, bir yalancı
Fizilal-il Kuran : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a gönderdik. «Bu yalancı bir büyücüdür» dediler.
Gültekin Onan : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a. Ama onlar: "(Bu,) Yalan söyleyen bir büyücüdür" dediler.
Hakkı Yılmaz : (23,24) Andolsun Mûsâ'yı Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a âyetlerimizle ve açık bir delil ile elçi olarak gönderdik de onlar: “Bu bir sihirbaz, büyük bir yalancıdır” dediler.
Hasan Basri Çantay : (23-24) Andolsun ki biz Musâyı mucizelerimizle ve apaçık bir hüccetle Fir'avna, Hâmâne ve Kaaruna gönderdik de (ona) «Çok yalancı bir sihirbaz» dediler..
Hayrat Neşriyat : (23-24) And olsun ki, Mûsâ’yı da mu'cizelerimizle ve apaçık bir delîl ile Fir'avun’a, Hâmân’a ve Karûn’a gönderdik. Buna rağmen (onlar:) '(Bu) çok yalancı bir sihirbazdır!' dediler.
İbni Kesir : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a. Bu, yalancı sihirbazın biridir, dediler.
İskender Evrenosoğlu : Firavuna ve Haman'a ve Karun'a (gönderdik). Fakat onlar: "Yalanlayan bir büyücüdür." dediler.
Muhammed Esed : Firavun'a, Haman'a ve Karun'a; ama onlar (yalnızca), "O, bir büyücüdür, bir yalancıdır!" demişlerdi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Fir'avun'a ve Haman'a ve Karun'a (gönderdik). Dediler ki: (O) «Bir sihirbazdır, bir yalancıdır.»
Ömer Öngüt : Firavun'a, Hâmân'a ve Kârun'a. Onlar: "Bu çok yalancı bir sihirbazdır!" dediler.
Şaban Piriş : Firavun’a, Haman’a ve Karun’a... Hemen: -Yalancı bir sihirbaz! demişlerdi
Suat Yıldırım : (23-24) Gerçekten Biz Mûsa’yı âyetlerimiz, mûcizelerimiz ve apaçık bir yetki ile Firavun’a, Hâman’a ve Kârun’a gönderdik de onlar: "Bu yalancı bir sihirbazdır!" dediler.
Süleyman Ateş : Fir'avn'e, Hâmân'a ve Kârûn'a. "(Bu,) Yalancı bir büyücüdür." dediler.
Tefhim-ul Kuran : Firavun'a, Hâmân'a ve Kârun'a. Ama onlar: «(Bu,) yalan söylemekte olan bir büyücüdür» dediler.
Ümit Şimşek : Onu Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a gönderdik; onlar ise 'Bu düpedüz büyücü' dediler.
Yaşar Nuri Öztürk : Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a göndermiştik de onlar şöyle demişlerdi: "Tam yalancı bir sihirbazdır bu!"
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]