» 40 / Mü’min  36:

Kuran Sırası: 40
İniş Sırası: 60
Mümin Suresi = Inanan/Bagislayan Suresi
Allah’in günahlari bagislayan sifatinin yeraldigi 3. ayetteki Gafir kelimesinden ötürü bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَقَالَ (WGEL) = ve ḳāle : ve dedi ki
2. فِرْعَوْنُ (FRAWN) = fir'ǎvnu : Fir'avn
3. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
4. هَامَانُ (HEMEN) = hāmānu : Hâmân
5. ابْنِ (EBN) = bni : yap
6. لِي (LY) = lī : bana
7. صَرْحًا (ṦRḪE) = SarHen : yüksek bir kule
8. لَعَلِّي (LALY) = leǎllī : belki
9. أَبْلُغُ (ÊBLĞ) = ebluğu : erişirim
10. الْأَسْبَابَ (ELÊSBEB) = l-esbābe : sebeplere
ve dedi ki | Fir'avn | EY/HEY/AH | Hâmân | yap | bana | yüksek bir kule | belki | erişirim | sebeplere |

[GWL] [] [Y] [HEMEN] [BNY] [] [ṦRḪ] [] [BLĞ] [SBB]
WGEL FRAWN YE HEMEN EBN LY ṦRḪE LALY ÊBLĞ ELÊSBEB

ve ḳāle fir'ǎvnu hāmānu bni SarHen leǎllī ebluğu l-esbābe
وقال فرعون يا هامان ابن لي صرحا لعلي أبلغ الأسباب

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقال ق و ل | GWL WGEL ve ḳāle ve dedi ki And said
فرعون | FRAWN fir'ǎvnu Fir'avn Firaun,
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
هامان ها ما ن | HEMEN HEMEN hāmānu Hâmân Haman
ابن ب ن ي | BNY EBN bni yap Construct
لي | LY bana for me
صرحا ص ر ح | ṦRḪ ṦRḪE SarHen yüksek bir kule a tower
لعلي | LALY leǎllī belki that I may
أبلغ ب ل غ | BLĞ ÊBLĞ ebluğu erişirim reach
الأسباب س ب ب | SBB ELÊSBEB l-esbābe sebeplere the ways

40:36 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve dedi ki | Fir'avn | EY/HEY/AH | Hâmân | yap | bana | yüksek bir kule | belki | erişirim | sebeplere |

[GWL] [] [Y] [HEMEN] [BNY] [] [ṦRḪ] [] [BLĞ] [SBB]
WGEL FRAWN YE HEMEN EBN LY ṦRḪE LALY ÊBLĞ ELÊSBEB

ve ḳāle fir'ǎvnu hāmānu bni SarHen leǎllī ebluğu l-esbābe
وقال فرعون يا هامان ابن لي صرحا لعلي أبلغ الأسباب

[ق و ل] [] [ي] [ها ما ن] [ب ن ي] [] [ص ر ح] [] [ب ل غ] [س ب ب]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقال ق و ل | GWL WGEL ve ḳāle ve dedi ki And said
Vav,Gaf,Elif,Lam,
6,100,1,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
فرعون | FRAWN fir'ǎvnu Fir'avn Firaun,
Fe,Re,Ayn,Vav,Nun,
80,200,70,6,50,
"PN – nominative masculine proper noun → Pharaoh"
اسم علم مرفوع
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

هامان ها ما ن | HEMEN HEMEN hāmānu Hâmân Haman
He,Elif,Mim,Elif,Nun,
5,1,40,1,50,
"VOC – prefixed vocative particle ya
PN – nominative masculine proper noun → Haman"
أداة نداء
اسم علم مرفوع
ابن ب ن ي | BNY EBN bni yap Construct
Elif,Be,Nun,
1,2,50,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
لي | LY bana for me
Lam,Ye,
30,10,
P – prefixed preposition lām
PRON – 1st person singular personal pronoun
جار ومجرور
صرحا ص ر ح | ṦRḪ ṦRḪE SarHen yüksek bir kule a tower
Sad,Re,Ha,Elif,
90,200,8,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
لعلي | LALY leǎllī belki that I may
Lam,Ayn,Lam,Ye,
30,70,30,10,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person singular object pronoun
حرف نصب من اخوات «ان» والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «لعل»
أبلغ ب ل غ | BLĞ ÊBLĞ ebluğu erişirim reach
,Be,Lam,Ğayn,
,2,30,1000,
V – 1st person singular imperfect verb
فعل مضارع
الأسباب س ب ب | SBB ELÊSBEB l-esbābe sebeplere the ways
Elif,Lam,,Sin,Be,Elif,Be,
1,30,,60,2,1,2,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَقَالَ: ve dedi ki | فِرْعَوْنُ: Fir'avn | يَا: EY/HEY/AH | هَامَانُ: Hâmân | ابْنِ: yap | لِي: bana | صَرْحًا: yüksek bir kule | لَعَلِّي: belki | أَبْلُغُ: erişirim | الْأَسْبَابَ: sebeplere |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وقال WGEL ve dedi ki | فرعون FRAWN Fir'avn | يا YE EY/HEY/AH | هامان HEMEN Hâmân | ابن EBN yap | لي LY bana | صرحا ṦRḪE yüksek bir kule | لعلي LALY belki | أبلغ ÊBLĞ erişirim | الأسباب ELÊSBEB sebeplere |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve ḳāle: ve dedi ki | fir'ǎvnu: Fir'avn | : EY/HEY/AH | hāmānu: Hâmân | bni: yap | : bana | SarHen: yüksek bir kule | leǎllī: belki | ebluğu: erişirim | l-esbābe: sebeplere |
Kırık Meal (Transcript) : |WGEL: ve dedi ki | FRAWN: Fir'avn | YE: EY/HEY/AH | HEMEN: Hâmân | EBN: yap | LY: bana | ṦRḪE: yüksek bir kule | LALY: belki | ÊBLĞ: erişirim | ELÊSBEB: sebeplere |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve Firavun, ey Hâmân demişti, bana bir köşk yap da belki kapılara erişirim.
Adem Uğur : Firavun: "Ey Hâmân, bana yüksek bir kule yap! Belki yollara erişirim."
Ahmed Hulusi : Firavun dedi ki: "Ey Haman! Benim için yüksek bir kule bina et, belki o sebeplere ulaşırım. "
Ahmet Tekin : Firavun: 'Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap. Belki, o yollara, imkânlara ulaşabilirim.' dedi.
Ahmet Varol : Firavun dedi ki: 'Ey Hâmân! Benim için bir kule yap; belki o yollara ulaşırım.
Ali Bulaç : Firavun (alayla) dedi ki: "Ey Haman, bana yüksek bir kule bina et; belki o yollara ulaşabilirim,"
Ali Fikri Yavuz : Firavun’da (veziri bulunan Hâmân’a) şöyle dedi: “- Ey Hâmân! Bana yüksek bir köşk yap, belki ben ulaşırım yollara;
Bekir Sadak : (36-37) Firavun: «Ey Haman! Bana bir kule yap; belki yollara, goklerin yollarina erisirim de Musa'nin Tanirisini gorurum. Dogrusu ben, onu yalanci saniyorum» dedi. Firavun'a, kotu isi boylece guzel gosterildi ve dogru yoldan alikondu. Firavun'un hilesi elbette bosa gidecekti. *
Celal Yıldırım : (36-37) Fir'avn dedi ki: «Ya Hâmân ! Bana yüksekçe bir kule yap; umarım ki ulaştırıcı yollara, göklerin kapılarına ulaşırım da Musa'nın Tanrısını görebilirim. Çünkü ben elbette Musa'yı yalancı sanıyorum.» Böylece Fir'avn'ın kötü işleri kendisine çok çekici göründü de onu doğru yoldan alıkoydu. Fir'avn'ın hile ve düzeni hüsrana uğramaktan ve yok olmaktan başka bir şeye yaramadı.
Diyanet İşleri : (36-37) Firavun dedi ki: “Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap, belki yollara, göklerin yollarına erişirim de Mûsâ’nın ilâhını görürüm(!) Çünkü ben, onun yalancı olduğuna inanıyorum.” Böylece Firavun’a yaptığı kötü iş süslü gösterildi ve doğru yoldan saptırıldı. Firavun’un tuzağı, tamamen sonuçsuz kaldı.
Diyanet İşleri (eski) : (36-37) Firavun: 'Ey Haman! Bana bir kule yap; belki yollara, göklerin yollarına erişirim de Musa'nın Tanrısını görürüm. Doğrusu ben, onu yalancı sanıyorum' dedi. Firavun'a, kötü işi böylece güzel gösterildi ve doğru yoldan alıkondu. Firavun'un hilesi elbette boşa gidecekti.
Diyanet Vakfi : (36-37) Firavun: Ey Hâmân, bana yüksek bir kule yap; belki yollara, göklerin yollarına erişirim de Musa'nın Tanrısı'nı görürüm! Doğrusu ben onu, yalancı sanıyorum, dedi. Böylece Firavun'a, yaptığı kötü iş süslü gösterildi ve yoldan saptırıldı. Firavun'un tuzağı tamamen boşa çıktı.
Edip Yüksel : Firavun dedi ki, 'Haman, benim için bir kule dik de yollara erişeyim.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Firavun dedi ki: «Ey Hâmân! Bana bir kule yap, belki ben o yollara ulaşabilirim.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Firavun da: «Ey Haman, bana bir kule yap, belki ben erişirim o yollara.
Elmalılı Hamdi Yazır : Fir'avn de «ya Hâmân! dedi: bana bir kule yap, belki ben irerim o esbaba
Fizilal-il Kuran : «Firavun dedi: Ey Haman, bana yüksek bir kule yap ki o sebeplere (yollara) erişeyim.»
Gültekin Onan : Firavun (alayla) dedi ki: "Ey Haman, bana yüksek bir kule bina et; belki o yollara ulaşabilirim,"
Hakkı Yılmaz : (36,37) "Ve Firavun: “Ey Hâmân! Sebeplere; göklerin sebeplerine ulaşmam için bana bir kule yap da Mûsâ'nın ilâhının ne olduğunu anlayayım. Ve şüphesiz ben o'nun yalancı olduğu kanısındayım” dedi. İşte böylece Firavun'a amelinin kötülüğü süslü gösterildi ve yoldan çıkarıldı. Ve Firavun düzeni, yalnızca kayba/ zarara uğratıp acı çekme içindedir. "
Hasan Basri Çantay : (36-37) Fir'avn (şöyle) dedi: «Ey Hâkân, benim için yüksek bir kule yap. Olur ki ben o yollara, göklerin yollarına ulaşırım da Musânın Tanrısına yükselib çıkarım! Ben onu mutlak bir yalancı sanıyorum a». İşte bu suretle Fir'avnın kötü amel (ve hareket) i süslendirildi. O, yoldan sapdırıldı. Fir'avnın düzeni, başka değil ancak hüsranda idi.
Hayrat Neşriyat : (36-37) Fir'avun: 'Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap; belki sebeblere, göklerin sebeblerine (yollarına) erişirim de, Mûsâ’nın İlâhına muttali' olurum (hakikaten var mıdır diye bakarım); doğrusu ben onu, gerçekten yalancı sanıyorum' dedi. Böylece Fir'avun’a, kötü ameli süslü gösterildi ve yoldan saptırıldı. Zâten Fir'avun’un tuzağı ancak hüsrândadır.
İbni Kesir : Firavun demişti ki: Ey Haman; bana yüksek bir kule yap. Belki o yollara ulaşabilirim.
İskender Evrenosoğlu : Ve firavun şöyle dedi: "Ey Haman! Benim için yüksek bir kule inşa et. Umulur ki böylece sebeplere (hedeflere) ulaşırım."
Muhammed Esed : Firavun: "Ey Haman!" diye seslendi, "Bana haşmetli bir kule inşa et, belki böylece (uygun) araçlara sahip olabilirim;
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Fir'avun dedi ki: «Ey Haman! Benim için bir yüksek köşk yap. Belki, ben yollara ulaşırım.»
Ömer Öngüt : Firavun dedi ki: "Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap. Belki yollara erişirim. "
Şaban Piriş : Firavun dedi ki: -Ey Hâman, benim için bir kule yap, belki sebeplere ulaşırım.
Suat Yıldırım : (36-37) Firavun: "Haman! benim için bir kule inşa et!" dedi, "Umarım ki böylece yükselebillir, göklere yol bulur da Mûsâ’nın Tanrısına ulaşırım. Gerçi ben onun yalancı olduğunu zannediyorum ya, (neyse!)" İşte böylece, Firavun’un kötü gidişatı kendisine cazip göründü ve yoldan çıkarıldı. Sonuç itibariyle Firavunun hilesi ve düzeni de tamamen boşa çıktı.
Süleyman Ateş : Fir'avn dedi: "Ey Hâmân, bana yüksek bir kule yap da o sebeplere (yollara) erişeyim:"
Tefhim-ul Kuran : Firavun dedi ki: «Ey Hâmân, bana yüksek bir kule bina et; belki o yollara ulaşabilirim.»
Ümit Şimşek : Firavun 'Ey Hâmân,' dedi. 'Bana bir kule yap ki yol bulayım.
Yaşar Nuri Öztürk : Firavun dedi ki: "Ey Hâmân, sebeplere ulaşabilmem için bana yüksek bir kule yap!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}