CONJ – prefixed conjunction wa (and) N – accusative masculine noun الواو عاطفة اسم منصوب
يعض
ع ض ض | AŽŽ
YAŽ
yeǎDDu
ısırır
will bite
Ye,Ayn,Dad, 10,70,800,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb فعل مضارع
الظالم
ظ ل م | ƵLM
ELƵELM
Z-Zālimu
zalim
the wrongdoer
Elif,Lam,Zı,Elif,Lam,Mim, 1,30,900,1,30,40,
N – nominative masculine active participle اسم مرفوع
على
|
AL
ǎlā
[on]
Ayn,Lam,, 70,30,,
P – preposition حرف جر
يديه
ي د ي | YD̃Y
YD̃YH
yedeyhi
ellerini
his hands,
Ye,Dal,Ye,He, 10,4,10,5,
N – genitive feminine dual noun PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
يقول
ق و ل | GWL
YGWL
yeḳūlu
der
he will say,
Ye,Gaf,Vav,Lam, 10,100,6,30,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb فعل مضارع
يا
ي | Y
YE
yā
EY/HEY/AH
"""Oh!"
Ye,Elif, 10,1,
ليتني
ل ي ت | LYT
LYTNY
leytenī
keşke ben
I wish
Lam,Ye,Te,Nun,Ye, 30,10,400,50,10,
VOC – prefixed vocative particle ya ACC – accusative particle PRON – 1st person singular object pronoun أداة نداء حرف نصب من اخوات «ان» والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ليت»
اتخذت
ا خ ذ | EḢZ̃
ETḢZ̃T
tteḣaƶtu
ben edineydim
I had taken
Elif,Te,Hı,Zel,Te, 1,400,600,700,400,
V – 1st person singular (form VIII) perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
مع
|
MA
meǎ
beraber
with
Mim,Ayn, 40,70,
LOC – accusative location adverb ظرف مكان منصوب
الرسول
ر س ل | RSL
ELRSWL
r-rasūli
elçiyle
the Messenger
Elif,Lam,Re,Sin,Vav,Lam, 1,30,200,60,6,30,
N – genitive masculine noun اسم مجرور
سبيلا
س ب ل | SBL
SBYLE
sebīlen
bir yol
a way.
Sin,Be,Ye,Lam,Elif, 60,2,10,30,1,
N – accusative masculine indefinite noun اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَيَوْمَ: ve o gün | يَعَضُّ: ısırır | الظَّالِمُ: zalim | عَلَىٰ: | يَدَيْهِ: ellerini | يَقُولُ: der | يَا: EY/HEY/AH | لَيْتَنِي: keşke ben | اتَّخَذْتُ: ben edineydim | مَعَ: beraber | الرَّسُولِ: elçiyle | سَبِيلًا: bir yol |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويوم WYWMve o gün | يعض YAŽısırır | الظالم ELƵELMzalim | على AL | يديه YD̃YHellerini | يقول YGWLder | يا YEEY/HEY/AH | ليتني LYTNYkeşke ben | اتخذت ETḢZ̃Tben edineydim | مع MAberaber | الرسول ELRSWLelçiyle | سبيلا SBYLEbir yol |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yevme: ve o gün | yeǎDDu: ısırır | Z-Zālimu: zalim | ǎlā: | yedeyhi: ellerini | yeḳūlu: der | yā: EY/HEY/AH | leytenī: keşke ben | tteḣaƶtu: ben edineydim | meǎ: beraber | r-rasūli: elçiyle | sebīlen: bir yol |
Kırık Meal (Transcript) : |WYWM: ve o gün | YAŽ: ısırır | ELƵELM: zalim | AL: | YD̃YH: ellerini | YGWL: der | YE: EY/HEY/AH | LYTNY: keşke ben | ETḢZ̃T: ben edineydim | MA: beraber | ELRSWL: elçiyle | SBYLE: bir yol |
Abdulbaki Gölpınarlı : O gün zâlim, ellerini ısırıp duracak da ne olurdu diyecek, ben de Peygamberle aynı yolu tutsaydım.
Adem Uğur : O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der: Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!
Ahmed Hulusi : O süreçte nefsine zulmeden (orijin benin hakikatinin gereğini yaşamamış olan) ellerini ısırıp: "Keşke Rasûl ile beraber yürüseydim" der.
Ahmet Tekin : Baskı, zulüm ve işkenceyle, temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen, hakka riayet etmeyen zâlimin, pişmanlıktan ellerini ısıracağı gün:
'Keşke ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah ile birlikte bir yol, İslâmî bir hayat tarzı tutsaydım' der.
Ahmet Varol : O gün zalim kişi ellerini ısırarak der ki: 'Ah keşke Peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım.
Ali Bulaç : O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,"
Ali Fikri Yavuz : Zalimlerden her biri (pişmanlığından) iki elini ısırdığı o günde, şöyle diyecektir: “ - Ne olurdu, ben, O Peygamberle beraber bir kurtuluş yolu edineydim!...
Bekir Sadak : (27-29) O gun, zalim kimse ellerini isirip: «Keski Peygamberle beraber bir yol tutsaydim, vay basima gelene; keski falancayi dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptirdi. seytan insani yalniz ve yardimcisiz birakiyor» der.
Celal Yıldırım : O gün zâlim zorba, ellerini ısırıp «keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım !» diyecek.
Diyanet İşleri : O gün zalim kimse, (çaresizlik içinde) ellerini ısırıp şöyle diyecektir: “Ne olurdu ben de peygamberle beraber aynı yolu tutsaydım!”
Diyanet İşleri (eski) : (27-29) O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: 'Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor' der.
Diyanet Vakfi : O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der: Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!
Edip Yüksel : O gün zalim kimse (üzüntüden) elini ısırıp şöyle der: 'Keşke, elçi ile birlikte aynı yolu tutsaydım.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O gün zalim kimse ellerini ısıracak: «Eyvah!» diyecek, «keşke Peygamberin yanında bir yol tutsaydım!»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O gün zalim kimse ellerini ısıracak ve şöyle diyecek: «Eyvah! Keşke peygamberin maiyyetinde bir yol tutsaydım!
Elmalılı Hamdi Yazır : Hem o gün ki zalim ellerini ısıracak eyvah diyecek keşke Peygamberin maıyyetinde bir yol tutaydım
Fizilal-il Kuran : O gün her zalim öfkesinden parmaklarını ısırarak şöyle der; «Keşki Peygamber'in yoldaşı olsaydım.»
Gültekin Onan : O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım."
Hakkı Yılmaz : (27-29) "Ve o gün, şirk koşmak sûretiyle yanlış; kendi zararına iş yapan o kimse ellerini ısırarak; “Eyvah, keşke elçi ile beraber bir yol tutsaydım! Eyvah, keşke falancayı iz bırakan bir önder edinmeseydim. Hiç şüphesiz bana geldikten sonra, beni Öğüt'ten/Kitap'tan o saptırdı. Ve şeytan, insan için bir rezil edenmiş!” der. "
Hasan Basri Çantay : O gün (her) zaalim (nedametle) iki elini ısırıb: «Ne olurdu, ben o peygamberin maiyyetinde (Allaha) bir yol edineyim» diyecekdir.
Hayrat Neşriyat : O gün zâlim kimse, ellerini ısırıp şöyle der: 'Keşke ben, peygamberle berâber biryol tutsaydım!'
İbni Kesir : O gün; zalim kimse iki elini ısırarak: Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım, diyecektir.
İskender Evrenosoğlu : Ve o gün, zalim ellerini ısırır: “Keşke resûlle beraber (Allah'a giden) bir yol ittihaz etseydim.” der.
Muhammed Esed : o Gün ki, (vaktiyle) haksızlığı kendisine yol edinmiş olan kişi ellerini kemirip, "Ah, n'olurdu, Rasul'ün gösterdiği yolu tutmuş olsaydım!" diyecek,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o gün ki, zalim iki elini ısırır, der ki: «Keşke ben Peygamber ile beraber bir yol tutmuş olsa idim.»
Ömer Öngüt : O gün zâlimlerden her biri ellerini ısırarak: “Ne olurdu, ben de Peygamber'in maiyyetinde bir yol edineydim!” der.
Şaban Piriş : O gün, zalim parmaklarını ısıracak ve şöyle diyecektir: -Ah ne olurdu, ben de Peygamber’le aynı yolu tutmuş olsaydım!
Suat Yıldırım : (27-29) O gün zalim, parmaklarını ısırır "Eyvah! der, keşke o Peygamberle birlikte yol tutsaydım. Eyvah! Keşke falanı dost edinmeseydim! Vallahi bana gelen öğütten (Kur’ân’dan) beni o uzaklaştırdı. Zaten şeytan, insanı (işte böyle uçuruma sürükleyip sonra da) yüzüstü, yalnız bırakır."
Süleyman Ateş : O gün zâlim ellerini ısırıp: "Nolaydı, keşke ben elçiyle beraber bir yol edineydim!" der.
Tefhim-ul Kuran : O gün, zulme sapan, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: «Ah keşke, peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,»
Ümit Şimşek : O gün zalim parmağını kemirir de 'Ne olurdu,' der, 'Peygamberle birlikte bir yol tutaydım!
Yaşar Nuri Öztürk : O gün zalim, ellerini ısırarak diyecek ki: "Ne olurdu, resulle birlikte bir yol tutsaydım."
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]