P – prefixed preposition bi REL – relative pronoun جار ومجرور
صبروا
ص ب ر | ṦBR
ṦBRWE
Saberū
sabretmelerine
they were patient
Sad,Be,Re,Vav,Elif, 90,2,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ويلقون
ل ق ي | LGY
WYLGWN
ve yuleḳḳavne
ve karşılanacaklardır
and they will be met
Vav,Ye,Lam,Gaf,Vav,Nun, 6,10,30,100,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine plural (form II) passive imperfect verb PRON – subject pronoun الواو عاطفة فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
فيها
|
FYHE
fīhā
orada
therein
Fe,Ye,He,Elif, 80,10,5,1,
P – preposition PRON – 3rd person feminine singular object pronoun جار ومجرور
تحية
ح ي ي | ḪYY
TḪYT
teHiyyeten
bir sağlık dileği
(with) greetings
Te,Ha,Ye,Te merbuta, 400,8,10,400,
N – accusative feminine indefinite (form II) verbal noun اسم منصوب
وسلاما
س ل م | SLM
WSLEME
ve selāmen
ve selam ile
and peace.
Vav,Sin,Lam,Elif,Mim,Elif, 6,60,30,1,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) N – accusative masculine indefinite noun الواو عاطفة اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |أُولَٰئِكَ: işte onlar | يُجْزَوْنَ: ödüllendireleceklerdir | الْغُرْفَةَ: saraylarda | بِمَا: karşılık | صَبَرُوا: sabretmelerine | وَيُلَقَّوْنَ: ve karşılanacaklardır | فِيهَا: orada | تَحِيَّةً: bir sağlık dileği | وَسَلَامًا: ve selam ile |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أولئك ÊWLÙKişte onlar | يجزون YCZWNödüllendireleceklerdir | الغرفة ELĞRFTsaraylarda | بما BMEkarşılık | صبروا ṦBRWEsabretmelerine | ويلقون WYLGWNve karşılanacaklardır | فيها FYHEorada | تحية TḪYTbir sağlık dileği | وسلاما WSLEMEve selam ile |
Kırık Meal (Okunuş) : |ulāike: işte onlar | yuczevne: ödüllendireleceklerdir | l-ğurfete: saraylarda | bimā: karşılık | Saberū: sabretmelerine | ve yuleḳḳavne: ve karşılanacaklardır | fīhā: orada | teHiyyeten: bir sağlık dileği | ve selāmen: ve selam ile |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊWLÙK: işte onlar | YCZWN: ödüllendireleceklerdir | ELĞRFT: saraylarda | BME: karşılık | ṦBRWE: sabretmelerine | WYLGWN: ve karşılanacaklardır | FYHE: orada | TḪYT: bir sağlık dileği | WSLEME: ve selam ile |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, sabrettiklerinden dolayı, cennetin yüce dereceleriyle mükâfatlandırılır ve melekler, onlarla, sağlık, esenlik size diye buluşurlar.
Adem Uğur : İşte onlara, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Ahmed Hulusi : İşte onlar, (dünya - bedensel yaşam şartlarına) sabretmeleri nedeniyle gurfe (yüksek köşk - üst seviyede yaşam boyutu) ile mükâfatlandırılırlar! Orada tahiyye (hayat) ve selâm (Esmâ kuvvelerinin tahakkuku) ile karşılanırlar.
Ahmet Tekin : İşte onlar, sabrederek mücadele etmelerine karşılık en yüksek Cennet makamları, köşkler, saraylarla mükâfatlandırılacaklar, orada sağlık, mutluluk, selâm ve selâmet dilekleri ile karşılanacaklar.
Ahmet Varol : İşte onlar sabretmelerine karşılık (cennetin en yüksek derecesinde) odalarla mükafatlandırılacak ve orada esenlik dileği ve selamla karşılanacaklardır.
Ali Bulaç : İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Ali Fikri Yavuz : İşte bütün bu kimseler, Allah yolundaki sabırlarına mukabil cennetin yüksek mevkileriyle mükâfatlanacaklar ve orada (melekler tarafından) sağlık ve selâmetle (dua ile) karşılanacaklardır.
Bekir Sadak : Iste onlar, sabrettiklerinden oturu cennetin en yuksek dereceleriyle mukafatlandirilirlar. Orada esenlik ve dirlik dilekleriyle karsilanirlar.
Celal Yıldırım : İşte bunlar sabrettiklerine karşılık Cennet'in gönül açıcı yüksek çardağıyla mükâfatlandırılmaya lâyık görülürler ve orada saygı ve selâm ile karşılanırlar.
Diyanet İşleri : İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükâfatlandırılacaklar ve orada esenlik dileği ve selâmla karşılanacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) : İşte onlar, sabrettiklerinden ötürü cennetin en yüksek dereceleriyle mükafatlandırılırlar. Orada esenlik ve dirlik dilekleriyle karşılanırlar.
Diyanet Vakfi : İşte onlara, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Edip Yüksel : Bunlar, sabrettiklerinden ötürü cennet odalarıyla ödüllendirilirler; orada mutlu bir yaşam ve barışa kavuşturulurlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamları ile mükafatlandırılacaklar, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : İşte hep bunlar, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı ile mükafatlandırılacaklar; orada sağlık ve selam ile karşılanacaklar.
Elmalılı Hamdi Yazır : İşte hep bunlar sabırlarına mukabil gurfe ile (Cennet şehnişini ile) mükâfatlanacaklar ve orada sağlık ve selâm ile karşılanacaklar
Fizilal-il Kuran : İşte onlar sabretmiş olmalarının karşılığı olarak özel cennet odaları ile ödüllendirilirler: Bu odalarda esenlik dilekleri ve selamla karşılanırlar.
Gültekin Onan : İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orada esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Hakkı Yılmaz : (75,76) İşte Rahmân'ın kulları, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamlarında, orada sonsuz olarak kalıcı kimseler olarak ödüllendirilecekler, orada hürmet ve selâmla karşılanacaklardır. –Orası ne güzel bir karargâh ve ne güzel bir ikametgâhtır!–
Hasan Basri Çantay : İşte (bütün) onlardır ki zorluklara katlanıb dayanmaları sesebebiyle gurfe (ler) le mükâfatlandırılacaklar, orada sağlık ve selâm ile karşılanacaklardır.
Hayrat Neşriyat : İşte onlar, sabretmelerine karşılık (Cennetteki) yüksek makamlarla mükâfâtlandırılacak ve orada bir sağlık temennîsi ve bir selâmla karşılanacaklardır.
İbni Kesir : İşte onlar, sabrettiklerinden dolayı cennetin en yüksek dereceleri ile mükafatlandırılırlar ve orada sağlık ve selamla karşılanırlar.
İskender Evrenosoğlu : İşte onlar, sabırlarından dolayı, (cennette) yüksek makamlarla mükâfatlandırılırlar. Ve orada tahiyyet (selâmet dilekleriyle) ve selâmla karşılanırlar.
Muhammed Esed : İşte bunlar, güçlüklere göğüs germelerinden ötürü (cennette) üstün bir makamla mükafatlandırılıp orada dirlik ve esenlik nidalarıyla karşılanacak olan kimselerdir!
Ömer Nasuhi Bilmen : İşte onlar sabretmiş oldukları şey mukabilinde en yüksek köşkler ile mükâfaatlanacaklardır ve orada bir sağlık ve selâmet duasıyla karşılanacaklardır.
Ömer Öngüt : İşte onlar sabretmelerine karşılık olarak, cennetin en yüksek odaları (makamları) ile mükâfatlandırılacaklardır. Orada hürmet ve selâm ile karşılanacaklardır.
Şaban Piriş : İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennet köşkleri ile ödüllendirilecekler ve orada sağlık ve selam ile karşılanacaklardır.
Suat Yıldırım : (75-76) İşte onlara, hak yolda sabır ve sebat göstermelerine karşılık, kendilerine cennetin üstün sarayları verilecek. Oraya selâmla, hürmetle buyur edileceklerdir. Hem de devamlı kalmak üzere oraya gireceklerdir. Orası ne güzel varış yeri, ne güzel bir yerleşim yeridir!
Süleyman Ateş : İşte onlar, sabretmelerine karşılık saraylarda ödüllendirelecekler ve orada bir sağlık dileği ve selâm ile karşılanacaklardır.
Tefhim-ul Kuran : İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Ümit Şimşek : İşte onlar, sabretmelerine karşılık, Cennetin en yüksek makamlarıyla ödüllendirilirler ve orada iyi dileklerle, selâmla karşılanırlar.
Yaşar Nuri Öztürk : İşte bunlar, sabretmiş olmalarına karşılık yüksek konaklarla ödüllendirilirler. Ve o konaklarda sağlık dileğiyle ve selamla karşılanırlar.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]