P – prefixed preposition bi N – genitive masculine plural (form VIII) active participle جار ومجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّكَ: şüphesiz sen | لَا: | تَهْدِي: doğru yola iletemezsin | مَنْ: kimseyi | أَحْبَبْتَ: sevdiğin | وَلَٰكِنَّ: fakat | اللَّهَ: Allah | يَهْدِي: doğru yola iletir | مَنْ: kimseyi | يَشَاءُ: dilediği | وَهُوَ: ve O | أَعْلَمُ: daha iyi bilir | بِالْمُهْتَدِينَ: yola gelecek olanları |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنك ÎNKşüphesiz sen | لا LE | تهدي THD̃Ydoğru yola iletemezsin | من MNkimseyi | أحببت ÊḪBBTsevdiğin | ولكن WLKNfakat | الله ELLHAllah | يهدي YHD̃Ydoğru yola iletir | من MNkimseyi | يشاء YŞEÙdilediği | وهو WHWve O | أعلم ÊALMdaha iyi bilir | بالمهتدين BELMHTD̃YNyola gelecek olanları |
Kırık Meal (Okunuş) : |inneke: şüphesiz sen | lā: | tehdī: doğru yola iletemezsin | men: kimseyi | eHbebte: sevdiğin | velākinne: fakat | llahe: Allah | yehdī: doğru yola iletir | men: kimseyi | yeşā'u: dilediği | ve huve: ve O | eǎ'lemu: daha iyi bilir | bil-muhtedīne: yola gelecek olanları |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNK: şüphesiz sen | LE: | THD̃Y: doğru yola iletemezsin | MN: kimseyi | ÊḪBBT: sevdiğin | WLKN: fakat | ELLH: Allah | YHD̃Y: doğru yola iletir | MN: kimseyi | YŞEÙ: dilediği | WHW: ve O | ÊALM: daha iyi bilir | BELMHTD̃YN: yola gelecek olanları |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki sen, sevdiğini doğru yola sevkedemezsin ve fakat Allah, dilediğini doğru yola sevk eder ve odur hidâyete erecekleri daha iyi bilen.
Abdullah Aydın : Ey Muhammed! Doğrusu sen, her sevdiğini doğru yola eriştiremezsin. Ama Allah, dilediğini doğru yola eriştirir. Doğru yola girecekleri en iyi O bilir.
Adem Uğur : (Resûlüm!) Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin; bilakis, Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.
Ahmed Hulusi : Kesinlikle sen, sevdiğini hakikate erdiremezsin! Ne var ki Allâh dilediğini hakikate yönlendirir! "HÛ" hakikati yaşayacakları bilir! (Çünkü kendi Esmâ'sıyla o istidat ve kabiliyette yaratmıştır onları. )
Ahmet Davudoğlu : (Habibim) şüphesiz sen, sevdiğine hidâyet veremezsin. Lâkin Allah, dilediğine hidâyet verir. O, hidayete lâyık olanları daha iyi bilir.
Ahmet Tekin : Sen, sevdiğini hidayete erdiremezsin. Fakat Allah sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu varlıklara hak yolu aydınlatıcı bilgiler verir, doğru yola sevketme lütfunda bulunur. Doğru yola girmeye istekli olanları iyi bilir.
Ahmet Varol : Sen sevdiğini doğru yola iletemezsin, ancak Allah dilediğini doğru yola iletir ve O doğru yola erecekleri daha iyi bilir.
Ali Arslan : (Ey Resûlüm!) sen sevdiğini hidayete erdiremezsin. Fakat Allah dilediğini hidayete erdirir. Ve O, hidayete erecekleri herkesten daha iyi bilir.
Ali Bulaç : Gerçek şu ki, sen, sevdiğini hidayete erdiremezsin, ancak Allah, dilediğini hidayete erdirir; O, hidayete erecek olanları daha iyi bilendir.
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm), doğrusu sen, her sevdiğine hidayet veremezsin (onu İslâm’a sokamazsın, ancak tebliğ yaparsın.) Fakat Allah, dilediği kimseye hidayet verir ve hidayete kavuşacak olanları, O, daha iyi bilir.
Arif Pamuk : Ey Muhammed! Sen her sevdiğini doğru yola iletemezsin, fakat Allah dilediğini doğru yola iletir ve hidayete erecekleri en iyi O bilir.
Ayntabî Mehmet Efendi : Sen sevdiğini îmâna hidayete muktedir değilsin; Ama Allahû Tealâ, dilediğini îmâna hidayet eder. Allah'ü Azîmü'ş-şân hükm-i ezelisinde hidayet ve îmâna istidâdı olanları daha iyi bilir.
Bahaeddin Sağlam : Şüphesiz sen, istediğini doğru yola iletemezsin. Fakat Allah, istediğini doğru yola iletir. O, kimin hidayete ve doğru yola gelmek istediğini çok daha iyi bilir.
Bekir Sadak : Sen, sevdigini dogru yola eristiremezsin, ama Allah, diledigini dogru yola eristirir. Dogru yola girecekleri en iyi O bilir.
Bir Heyet : (Resûlüm!) Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin; bilakis, Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.
Celal Yıldırım : Ey Peygamber! Doğrusu sen, sevdiğin kimseyi doğru yola eriştiremezsin ; ama Allah dilediğini doğru yola eriştirir ve O, doğru yola erişecekleri daha iyi bilir.
Diyanet İşleri : Şüphesiz sen sevdiğin kimseyi doğru yola iletemezsin. Fakat Allah, dilediği kimseyi doğru yola eriştirir. O, doğru yola gelecekleri daha iyi bilir.
Diyanet İşleri (eski) : Sen, sevdiğini doğru yola eriştiremezsin, ama Allah, dilediğini doğru yola eriştirir. Doğru yola girecekleri en iyi O bilir.
Diyanet Vakfi : (Resûlüm!) Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin; bilakis, Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.
Diyanet Vakfı (1993) : (Resûlüm!) Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin. Bilâkis, Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.
Edip Yüksel : Sen sevdiğini doğruya iletemezsin. Dilediğini doğruya ileten sadece ALLAH'tır. Doğruya ulaşmayı hakedenleri en iyi bilen de O'dur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Resulüm!) Sen sevdiğini hidayete eriştiremezsin; bilakis, Allah dilediğine hidayet verir ve hidayete girecek olanları en iyi O bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Doğrusu sen, sevdiğini doğru yola iletemezsin; fakat Allah dilediğini doğru yola iletir ve doğru yola erecekleri o daha iyi bilir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Doğrusu sen sevdiğine hidâyet veremezsin ve lâkin Allah, kimi dilerse hidayet verir ve hidayete irecekleri o, daha iyi bilir
Fizilal-il Kuran : Ey Muhammed! Sen sevdiğini doğru yola eriştiremezsin, ancak Allah dilediğini doğru yola eriştirir. Doğru yola girecekleri en iyi O bilir.
Gültekin Onan : Gerçek şu ki, sen, sevdiğini hidayete erdiremezsin, ancak Tanrı, dilediğini hidayete erdirir; O, hidayete erecek olanları daha iyi bilendir.
Hakkı Yılmaz : "Kesinlikle sen sevdiğini kılavuzlanan doğru yola iletemezsin; ama Allah dilediğine doğru yolu gösterir ve O, kılavuzlanan doğru yolu kabullenecek olanları daha iyi bilir. "
Hasan Basri Çantay : Hakıykat sen (Habîbim, her) sevdiğin kişiyi hidâyete erdiremezsin. Fakat Allahdır ki kimi dilerse ona hidâyet verir ve O, hidâyete erecekleri daha iyi bilendir.
Hasan Tahsin Feyizli : (Ey Resûlüm) şüphesiz sen, sevdiğini doğru yola eriştiremezsin, fakat Allah dilediğini doğru yola eriştirir. O, doğru yola erişecek olanları daha iyi bilir.
Hayrat Neşriyat : (Habîbim, yâ Muhammed!) Şübhesiz ki sen, sevdiğin kimseyi hidâyete erdiremezsin; fakat Allah, dilediği kimseyi hidâyete erdirir. Çünki O, hidâyete erecek olanları en iyi bilendir.
Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay : Ey Muhammed! Sen, sevdiğini doğru yola eriştiremezsin. Ama Allah, dilediğini doğru yola eriştirir. Doğru yola girecekleri en iyi O bilir.
Hüseyin Kaleli : “Şüphesiz sen sevdiğin kimseyi hidâyete erdiremezsin. Fakat Allâh dileyeceği kimseyi hidâyete erdirir. Hem de o, hidâyete erenleri en iyi bilendir.”
İbni Kesir : Muhakkak ki sen; her sevdiğini hidayete erdiremezsin. Ama Allah; dilediğini hidayete erdirir. Ve hidayete erecekleri en iyi O, bilir.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki sen, sevdiğin kişiyi hidayete erdiremezsin (onun ruhunu Allah'a ulaştıramazsın). Fakat Allah, dilediğini hidayete erdirir. Ve O, muhtedileri (hidayete erenleri) daha iyi bilir.
İsmail Mutlu, Şaban Döğen : Sen sevdiğin kimseyi hidayete erdiremezsin. Ancak Allah dilediğine hidayet verir. Doğru yolda olanları en iyi bilen de O'dur.
Muhammed Esed : Gerçek şu ki, sen her sevdiğini doğru yola yöneltemezsin; fakat Allah'tır, (yönelmek) isteyeni doğru yola yönelten; ve yine O'dur, doğru yola girecek olanları en iyi bilen.
Mustafa İslamoğlu : Şüphesiz ki sen sevdiğin herkesi doğru yola yöneltemezsin; ve fakat Allah (isteyenin) doğru yola yönelmesini diler. Zira O kimin doğru yola girmek istediğini çok iyi bilir.
Nedim Yılmaz : Gerçek şu ki, sen sevdiğini hidayete erdiremezsin. Fakat Allah dilediğine hidayet verir. Hidayete erecek olanları en iyi O bilir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Şüphe yok ki, sen sevdiğini hidâyete erdiremezsin. Ve Allah dilediğini hidâyete erdirir ve o, hidâyete erecekleri daha ziyâde bilendir.
Ömer Öngüt : Resulüm! Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin, fakat Allah dilediğine hidayet eder ve hidayete erecek olanları en iyi O bilir.
Ömer Rıza Doğrul : Sen sevdiğini (dilediğini) hidayete erdiremezsin. Fakat Allah dilediğini doğru yola iletir. Doğru yolu tutanları en iyi bilen O’dur.
Şaban Piriş : Sen, sevdiğini doğru yola iletemezsin. Fakat, Allah, dilediğini doğru yola iletir. Çünkü hidayete layık olanları en iyi o bilir.
Suat Yıldırım : Sen dilediğin kimseyi doğru yola eriştiremezsin, lâkin ancak Allah dilediğini doğruya ulaştırır. O, hidâyete gelecek olanları pek iyi bilir.
Süleyman Ateş : (Ey Muhammed), sen, sevdiğini doğru yola iletemezsin, fakat Allâh, dilediğini doğru yola iletir. O, yola gelecek olanları daha iyi bilir.
Talat Koçyiğit : (Ey Muhammed!) Sen, sevdiğin kimseye hidayet edemezsin; fakat Allah dilediğine hidayet eder. O, hidayete lâyık olanları daha iyi bilir.
Tefhim-ul Kuran : Gerçek şu ki, sen, sevdiğini hidayete eriştiremezsin, ancak Allah, dilediğini hidayete eriştirir; O, hidayete erecek olanları daha iyi bilendir.
Ümit Şimşek : Sen sevdiğin kimseyi doğru yola iletemezsin; ancak Allah dilediğine hidayet verir. Doğru yola yönelenleri en iyi bilen de Odur.
Yaşar Nuri Öztürk : Şu bir gerçek ki, sen istediğin kişiyi doğru yola iletemezsin. Ama Allah, dilediğine kılavuzluk eder. Hidayete erecekleri O daha iyi bilir.
Ziya Kazıcı, Necip Taylan : (Ey Habibim) doğrusu sen, her sevdiğini hidâyete erdiremezsin. Fakat Allah dilediğine hidâyet eder. Ve O, hidâyete erecekleri daha iyi bilir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]