» 28 / Kasas  61:

Kuran Sırası: 28
İniş Sırası: 49
Kisas Suresi = Hikayeler/Tarihi Vakalar Suresi
Ismini 25. ayetinde geçen kasas kelimesinden alimistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَفَمَنْ (ÊFMN) = efemen : kimse midir?
2. وَعَدْنَاهُ (WAD̃NEH) = veǎdnāhu : kendisine vadettiğimiz
3. وَعْدًا (WAD̃E) = veǎ'den : bir söz
4. حَسَنًا (ḪSNE) = Hasenen : güzel
5. فَهُوَ (FHW) = fe huve : ve o
6. لَاقِيهِ (LEGYH) = lāḳīhi : muhakkak ona kavuşacak olan
7. كَمَنْ (KMN) = kemen : kimse gibi
8. مَتَّعْنَاهُ (MTANEH) = metteǎ'nāhu : kendisine yaşattığımız
9. مَتَاعَ (MTEA) = metāǎ : geçici zevkini
10. الْحَيَاةِ (ELḪYET) = l-Hayāti : hayatının
11. الدُّنْيَا (ELD̃NYE) = d-dunyā : dünya
12. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
13. هُوَ (HW) = huve : o
14. يَوْمَ (YWM) = yevme : günü
15. الْقِيَامَةِ (ELGYEMT) = l-ḳiyāmeti : kıyamet
16. مِنَ (MN) = mine : -den olan
17. الْمُحْضَرِينَ (ELMḪŽRYN) = l-muHDerīne : getirilecekler-
kimse midir? | kendisine vadettiğimiz | bir söz | güzel | ve o | muhakkak ona kavuşacak olan | kimse gibi | kendisine yaşattığımız | geçici zevkini | hayatının | dünya | sonra | o | günü | kıyamet | -den olan | getirilecekler- |

[] [WAD̃] [WAD̃] [ḪSN] [] [LGY] [] [MTA] [MTA] [ḪYY] [D̃NW] [] [] [YWM] [GWM] [] [ḪŽR]
ÊFMN WAD̃NEH WAD̃E ḪSNE FHW LEGYH KMN MTANEH MTEA ELḪYET ELD̃NYE S̃M HW YWM ELGYEMT MN ELMḪŽRYN

efemen veǎdnāhu veǎ'den Hasenen fe huve lāḳīhi kemen metteǎ'nāhu metāǎ l-Hayāti d-dunyā ṧumme huve yevme l-ḳiyāmeti mine l-muHDerīne
أفمن وعدناه وعدا حسنا فهو لاقيه كمن متعناه متاع الحياة الدنيا ثم هو يوم القيامة من المحضرين

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفمن | ÊFMN efemen kimse midir? Then is (he) whom
وعدناه و ع د | WAD̃ WAD̃NEH veǎdnāhu kendisine vadettiğimiz We have promised him
وعدا و ع د | WAD̃ WAD̃E veǎ'den bir söz a promise
حسنا ح س ن | ḪSN ḪSNE Hasenen güzel good,
فهو | FHW fe huve ve o and he
لاقيه ل ق ي | LGY LEGYH lāḳīhi muhakkak ona kavuşacak olan (will) meet it,
كمن | KMN kemen kimse gibi like (the one) whom
متعناه م ت ع | MTA MTANEH metteǎ'nāhu kendisine yaşattığımız We provided him
متاع م ت ع | MTA MTEA metāǎ geçici zevkini enjoyment
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāti hayatının (of the) life
الدنيا د ن و | D̃NW ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world
ثم | S̃M ṧumme sonra then
هو | HW huve o he
يوم ي و م | YWM YWM yevme günü (on the) Day
القيامة ق و م | GWM ELGYEMT l-ḳiyāmeti kıyamet (of) the Resurrection
من | MN mine -den olan (will be) among
المحضرين ح ض ر | ḪŽR ELMḪŽRYN l-muHDerīne getirilecekler- those presented?

28:61 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

kimse midir? | kendisine vadettiğimiz | bir söz | güzel | ve o | muhakkak ona kavuşacak olan | kimse gibi | kendisine yaşattığımız | geçici zevkini | hayatının | dünya | sonra | o | günü | kıyamet | -den olan | getirilecekler- |

[] [WAD̃] [WAD̃] [ḪSN] [] [LGY] [] [MTA] [MTA] [ḪYY] [D̃NW] [] [] [YWM] [GWM] [] [ḪŽR]
ÊFMN WAD̃NEH WAD̃E ḪSNE FHW LEGYH KMN MTANEH MTEA ELḪYET ELD̃NYE S̃M HW YWM ELGYEMT MN ELMḪŽRYN

efemen veǎdnāhu veǎ'den Hasenen fe huve lāḳīhi kemen metteǎ'nāhu metāǎ l-Hayāti d-dunyā ṧumme huve yevme l-ḳiyāmeti mine l-muHDerīne
أفمن وعدناه وعدا حسنا فهو لاقيه كمن متعناه متاع الحياة الدنيا ثم هو يوم القيامة من المحضرين

[] [و ع د] [و ع د] [ح س ن] [] [ل ق ي] [] [م ت ع] [م ت ع] [ح ي ي] [د ن و] [] [] [ي و م] [ق و م] [] [ح ض ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أفمن | ÊFMN efemen kimse midir? Then is (he) whom
,Fe,Mim,Nun,
,80,40,50,
INTG – prefixed interrogative alif
SUP – prefixed supplemental particle
REL – relative pronoun
الهمزة همزة استفهام
الفاء زائدة
اسم موصول
وعدناه و ع د | WAD̃ WAD̃NEH veǎdnāhu kendisine vadettiğimiz We have promised him
Vav,Ayn,Dal,Nun,Elif,He,
6,70,4,50,1,5,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وعدا و ع د | WAD̃ WAD̃E veǎ'den bir söz a promise
Vav,Ayn,Dal,Elif,
6,70,4,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
حسنا ح س ن | ḪSN ḪSNE Hasenen güzel good,
Ha,Sin,Nun,Elif,
8,60,50,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
فهو | FHW fe huve ve o and he
Fe,He,Vav,
80,5,6,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
الفاء عاطفة
ضمير منفصل
لاقيه ل ق ي | LGY LEGYH lāḳīhi muhakkak ona kavuşacak olan (will) meet it,
Lam,Elif,Gaf,Ye,He,
30,1,100,10,5,
N – nominative masculine (form III) active participle
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
كمن | KMN kemen kimse gibi like (the one) whom
Kef,Mim,Nun,
20,40,50,
P – prefixed preposition ka
REL – relative pronoun
جار ومجرور
متعناه م ت ع | MTA MTANEH metteǎ'nāhu kendisine yaşattığımız We provided him
Mim,Te,Ayn,Nun,Elif,He,
40,400,70,50,1,5,
V – 1st person plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
متاع م ت ع | MTA MTEA metāǎ geçici zevkini enjoyment
Mim,Te,Elif,Ayn,
40,400,1,70,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الحياة ح ي ي | ḪYY ELḪYET l-Hayāti hayatının (of the) life
Elif,Lam,Ha,Ye,Elif,Te merbuta,
1,30,8,10,1,400,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
الدنيا د ن و | D̃NW ELD̃NYE d-dunyā dünya (of) the world
Elif,Lam,Dal,Nun,Ye,Elif,
1,30,4,50,10,1,
ADJ – genitive feminine singular adjective
صفة مجرورة
ثم | S̃M ṧumme sonra then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
هو | HW huve o he
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
يوم ي و م | YWM YWM yevme günü (on the) Day
Ye,Vav,Mim,
10,6,40,
"N – accusative masculine noun → Day of Resurrection"
اسم منصوب
القيامة ق و م | GWM ELGYEMT l-ḳiyāmeti kıyamet (of) the Resurrection
Elif,Lam,Gaf,Ye,Elif,Mim,Te merbuta,
1,30,100,10,1,40,400,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
من | MN mine -den olan (will be) among
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
المحضرين ح ض ر | ḪŽR ELMḪŽRYN l-muHDerīne getirilecekler- those presented?
Elif,Lam,Mim,Ha,Dad,Re,Ye,Nun,
1,30,40,8,800,200,10,50,
N – genitive masculine plural (form IV) passive participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَفَمَنْ: kimse midir? | وَعَدْنَاهُ: kendisine vadettiğimiz | وَعْدًا: bir söz | حَسَنًا: güzel | فَهُوَ: ve o | لَاقِيهِ: muhakkak ona kavuşacak olan | كَمَنْ: kimse gibi | مَتَّعْنَاهُ: kendisine yaşattığımız | مَتَاعَ: geçici zevkini | الْحَيَاةِ: hayatının | الدُّنْيَا: dünya | ثُمَّ: sonra | هُوَ: o | يَوْمَ: günü | الْقِيَامَةِ: kıyamet | مِنَ: -den olan | الْمُحْضَرِينَ: getirilecekler- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أفمن ÊFMN kimse midir? | وعدناه WAD̃NEH kendisine vadettiğimiz | وعدا WAD̃E bir söz | حسنا ḪSNE güzel | فهو FHW ve o | لاقيه LEGYH muhakkak ona kavuşacak olan | كمن KMN kimse gibi | متعناه MTANEH kendisine yaşattığımız | متاع MTEA geçici zevkini | الحياة ELḪYET hayatının | الدنيا ELD̃NYE dünya | ثم S̃M sonra | هو HW o | يوم YWM günü | القيامة ELGYEMT kıyamet | من MN -den olan | المحضرين ELMḪŽRYN getirilecekler- |
Kırık Meal (Okunuş) : |efemen: kimse midir? | veǎdnāhu: kendisine vadettiğimiz | veǎ'den: bir söz | Hasenen: güzel | fe huve: ve o | lāḳīhi: muhakkak ona kavuşacak olan | kemen: kimse gibi | metteǎ'nāhu: kendisine yaşattığımız | metāǎ: geçici zevkini | l-Hayāti: hayatının | d-dunyā: dünya | ṧumme: sonra | huve: o | yevme: günü | l-ḳiyāmeti: kıyamet | mine: -den olan | l-muHDerīne: getirilecekler- |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊFMN: kimse midir? | WAD̃NEH: kendisine vadettiğimiz | WAD̃E: bir söz | ḪSNE: güzel | FHW: ve o | LEGYH: muhakkak ona kavuşacak olan | KMN: kimse gibi | MTANEH: kendisine yaşattığımız | MTEA: geçici zevkini | ELḪYET: hayatının | ELD̃NYE: dünya | S̃M: sonra | HW: o | YWM: günü | ELGYEMT: kıyamet | MN: -den olan | ELMḪŽRYN: getirilecekler- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kendisine güzelim bir vaitte bulunduğumuz ve vaadettiğimize kavuşmuş olan, dünyâ yaşayışında nîmetlendirdiğimiz, sonra da kıyâmet gününde tapımıza getirdiğimiz kimseye mi benzer?
Adem Uğur : Şu halde, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve ardından ona kavuşan kimse, (sırf) dünya hayatının geçici menfaat ve zevkini yaşattığımız, sonra kıyamet gününde (azap için) huzurumuza getirilenler arasında bulunan kimse gibi midir?
Ahmed Hulusi : Kendisine güzel bir vaatte bulunduğumuz, böylece de ona kavuşan kimse; dünya yaşamının geçici dünyalığı ile kendisini faydalandırdığımız, sonra da kıyamet sürecinde zorunlu geleceklerden olan kimse gibi midir?
Ahmet Tekin : Şu halde, kendisine güzel vaatlerde bulunduğumuz, ardından o nimetlere kavuşan kimse, sırf dünya hayatının geçici zevk-u safasını yaşattığımız, sonra da Kıyamet gününde cezalandırmak için huzurumuza ihzarlı getirilenler arasında bulunan kimse gibi midir?
Ahmet Varol : Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve dolayısıyla ona kavuşan kimse, kendisini dünya hayatının geçimliğinden yararlandırdığımız sonra kıyamet günü (azaba atılmak üzere) getirileceklerden olanla bir midir?
Ali Bulaç : Şimdi, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz, dolayısıyla ona kavuşan kişi, dünya hayatının metaı ile metalandırdığımız sonra kıyamet günü (azaba uğramak için) hazır bulundurulan kişi gibi midir?
Ali Fikri Yavuz : Kendisine (cennet gibi) güzel bir vaidde biz bulunub da, kıyamette ona kavuşan kimse, hiç geçici dünya hayatının zevkini kendisine taddırdığımız kimse gibi olur mu ki, sonra da kıyamet günü, ateşe hazırlananlardan olacaktır?
Bekir Sadak : Vadettigimiz guzel bir nimete kavusan kimse; dunya hayatinda kendisine bir gecimlik verdigimiz, sonra kiyamet gunu azap icin getirilen kimse gibi midir?
Celal Yıldırım : Kendisine güzel bir va'dde bulunduğumuz ve bu sebeple va'dedilene (lâyık olup) kavuşan kimse; (sadece) Dünya geçimiyle geçindirdiğimiz sonra da Kıyamet günü (hesap ve azâb için) hazırlananlardan olan kimse gibi midir?
Diyanet İşleri : Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve o vaad edilen şeye kavuşacak olan kimse, dünya hayatının geçimliklerinden yararlandırdığımız, sonra da kıyamet günü (hesaba çekilmek için) huzura getirilecek kimse gibi midir?
Diyanet İşleri (eski) : Vadettiğimiz güzel bir nimete kavuşan kimse; dünya hayatında kendisine bir geçimlik verdiğimiz, sonra kıyamet günü azap için getirilen kimse gibi midir?
Diyanet Vakfi : Şu halde, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz kimse -ki ona mutlaka kavuşacaktır-, (sırf) dünya hayatının geçici menfaat ve zevkini yaşattığımız, sonra kıyamet gününde (azap için) huzurumuza getirilenler arasında bulunan kimse gibi midir?
Edip Yüksel : Kavuşacağı güzel bir ödülü kendisine söz verdiğimiz bir kimse, kendisini dünya hayatının malıyla nimetlendirdiğimiz ve sonra diriliş günü hesaba çekilen kimse gibi midir?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şu halde, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz, ardından ona kavuşan kimse, (sırf) dünya hayatının geçici zevkini yaşattığımız ve sonra kıyamet gününde (azab için) huzurumuza getirilenler arasında bulunan kimse gibi midir?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve ona erişecek kimse, kendisine dünya hayatının geçici zevkini yaşatıp da sonra kıyamet gününde huzuruna celb edilecekler arasında olacak kimse gibi olur mu?
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya şimdi kendisine güzel bir va'd va'dettiğimiz ve binaenaleyh ona irecek olan kimse hiç o kendisine Dünya hayatın geçici zevkına yaşattığımız, sonra Kıyamet günü o ihzar edilenlerden olacak kimse gibi olur mu?
Fizilal-il Kuran : Şu halde kendisine güzel bir söz verdiğimiz ve ardından o söze kavuşan kimse; dünya hayatında kendisine bir geçimlik verdiğimiz, sonra kıyamet günü azap içinde getirilen kimse gibi midir?
Gültekin Onan : Şimdi, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz, dolayısıyla ona kavuşan kişi, dünya hayatının metaı ile metalandırdığımız sonra kıyamet günü (azaba uğramak için) hazır bulundurulan kişi gibi midir?
Hakkı Yılmaz : Şu hâlde, Bizim kendisine güzel bir söz verişle söz verip de ona kavuşan kimse, basit dünya hayatının kazanımını kazandırdığımız ve sonra kıyâmet gününde huzurumuza getirilenlerden/huzurumuzda ‘hazırol’da tutulanlardan olan kimse gibi midir?
Hasan Basri Çantay : Şimdi kendisine güzel bir vaîd,ile söz verdiğimiz (cenneti vad etdiğimiz), binâen'aleyh ona kavuşan kişi, dünyâ hayâtının geçici zevki ile fâidelendirdiğimiz, sonra kıyamet gününde huzurumuza getirilmişlerden olan kimse gibi midir?
Hayrat Neşriyat : O hâlde, kendisine güzel bir va'dde bulunduğumuz (şekilde) sonunda ona kavuşacak olan o kimse, (hiç) kendisine dünya hayâtının (geçici) zevkini yaşattığımız, sonra kıyâmet günü (azâb için) hazır edilmişlerden olan o kimse gibi midir?
İbni Kesir : Şimdi kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve ona kavuşan kimse; dünya hayatında kendisine bir geçimlik verdiğimiz, sonra kıyamet gününde huzurumuza getirilmişlerden olan kimse gibi midir?
İskender Evrenosoğlu : Öyleyse güzel vaadde bulunduğumuz ve böylece ona kavuşan kimse, dünya hayatının meta'ı (malı) ile metalandırdığımız, sonra kıyâmet günü (hesaba çekilmek üzere) hazır bulundurulanlardan olan kimse gibi midir?
Muhammed Esed : Öyleyse, kendisine, (yeniden dirileceği gün) gerçekleştiğini göreceği güzel bir vaadde bulunduğumuz kimsenin hali, kendisine dünya hayatında geçici doyumlar sağladığımız, ama Kıyamet Günü kendisini yargı karşısına çıkarılanlar arasında bulacak olan kimsenin hali gibi midir?
Ömer Nasuhi Bilmen : Ya kendisine güzel bir vaad ile vaadde bulunmuş olduğumuz, sonra da ona (o vaad edilene) erecek olan kimse kendisini dünya hayatının metaıyla mütemetti kıldığımız, sonra da kendisini Kıyamet gününde (ateşe) hazırlandırılmışlardan olan kimse gibi midir?
Ömer Öngüt : Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve ardından ona kavuşan kimse; dünya hayatının geçici nimetlerinden vererek yaşattığımız, sonra da cezalandırmak için kıyamet günü huzurumuza getirilenler arasında bulunan kimse gibi olur mu?
Şaban Piriş : Kendisine, güzel bir vaatte bulunduğumuz ve buna ulaşan kimse, dünya hayatının geçimliğinden yararlandırdığımız, sonra kıyamet günü hüsrana uğrayacak olan kimse gibi olur mu?
Suat Yıldırım : Kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz ve ona kavuşacak olan mutlu kimsenin hali, dünyada geçici olarak yaşatmamızın ardından kıyamet günü hesap ve azap için tutuklu olarak getirilen kimsenin haline hiç benzer mi?
Süleyman Ateş : İmdi kendisine güzel bir söz verdiğimiz ve muhakkak o (söz verile)ne kavuşacak olan kimse; sırf kendisine dünyâ hayâtının geçici zevkini yaşattığımız ve sonra kıyâmet günü (yakalanıp) getirileceklerden olan insan gibi midir?
Tefhim-ul Kuran : Şimdi, kendisine güzel bir vaadde bulunduğumuz, dolayısıyla ona kavuşan kişi, dünya hayatının metaı ile metalandırdığımız sonra kıyamet günü (azaba uğramak için) hazır bulundurulanlardan olan kişi gibi midir?
Ümit Şimşek : Kendisine güzel bir vaadde bulunulan ve ona kavuşacak olan kimse, dünya hayatının gelip geçici nimetleriyle nasiplendirdiğimiz, kıyamet gününde de yakalanıp huzurumuza getirilecek kimse gibi olur mu?
Yaşar Nuri Öztürk : Kendisine güzel bir vaatte bulunduğumuz, ardından da ona kavuşan kimse, şu iğreti hayatın yararıyla nimetlendirdiğimiz, sonra kıyamet gününde huzurumuza dikilecekler arasına giren kimse gibi midir?


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}