Zuhruf Suresi = Mücevher/Gösteris-Süsler Suresi ismini 35. ayetinde Allah’in verdigi ifade edilen altin-gümüs gibi süslerin sadece bu dünya hayatinin mali oldugunun ifade edilmesinden almistir.
REM – prefixed resumption particle T – time adverb الفاء استئنافية ظرف زمان
آسفونا
ا س ف | ESF
ËSFWNE
āsefūnā
onlar bizi kızdırınca
they angered Us,
,Sin,Fe,Vav,Nun,Elif, ,60,80,6,50,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 1st person plural object pronoun فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
CONJ – prefixed conjunction fa (and) V – 1st person plural (form IV) perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 3rd person masculine plural object pronoun الفاء عاطفة فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
أجمعين
ج م ع | CMA
ÊCMAYN
ecmeǐyne
hepsini
all.
,Cim,Mim,Ayn,Ye,Nun, ,3,40,70,10,50,
N – accusative masculine plural noun اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |فَلَمَّا: | اسَفُونَا: onlar bizi kızdırınca | انْتَقَمْنَا: biz de öc aldık | مِنْهُمْ: onlardan | فَأَغْرَقْنَاهُمْ: ve onları boğduk | أَجْمَعِينَ: hepsini |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فلما FLME | آسفونا ËSFWNEonlar bizi kızdırınca | انتقمنا ENTGMNEbiz de öc aldık | منهم MNHMonlardan | فأغرقناهم FÊĞRGNEHMve onları boğduk | أجمعين ÊCMAYNhepsini |
Kırık Meal (Okunuş) : |felemmā: | āsefūnā: onlar bizi kızdırınca | nteḳamnā: biz de öc aldık | minhum: onlardan | fe eğraḳnāhum: ve onları boğduk | ecmeǐyne: hepsini |
Kırık Meal (Transcript) : |FLME: | ËSFWNE: onlar bizi kızdırınca | ENTGMNE: biz de öc aldık | MNHM: onlardan | FÊĞRGNEHM: ve onları boğduk | ÊCMAYN: hepsini |
Abdulbaki Gölpınarlı : Bizi gazaba getirdilermi öç aldık onlardan, derken hepsini de sulara boğduk.
Adem Uğur : Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.
Ahmed Hulusi : Ne zaman ki bizi öfkelendirdiler, yaptıklarının sonucunu yaşattık; onları toptan suda boğduk.
Ahmet Tekin : Nihayet bizi, gazaba getirdikleri zaman, onlara lâyık oldukları cezayı verdik. Hepsini denizde boğduk.
Ahmet Varol : Sonunda bizi öfkelendirindiklerinde onlardan öç aldık. Böylece hepsini birden (suda) boğduk.
Ali Bulaç : Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.
Ali Fikri Yavuz : Vakta ki, (isyan ederek) bizi gazablandırdılar, biz de kendilerinden intikam aldık; hepsini birden (denizde) boğduk.
Bekir Sadak : Boylece Bizi ofkelendirince onlardan oc aldik, hepsini suda bogduk.
Celal Yıldırım : Ne vakit ki, bizi öfkelendirip gazabımızı çektiler, kendilerinden intikam aldık da böylece hepsini (Kızıldeniz'de) boğduk.
Diyanet İşleri : Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince biz de onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.
Diyanet İşleri (eski) : Böylece Bizi öfkelendirince onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.
Diyanet Vakfi : Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.
Edip Yüksel : Bizimle savaşmakta israr edince onlardan öc aldık, hepsini boğduk.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Böylece Bizi gazaplandırdıkları zaman Biz de kendilerinden intikam aldık, hepsini birden boğuverdik.
Elmalılı Hamdi Yazır : Böyle vaktâ ki bizi gadaba da'vet ettiler biz de kendilerinden intikam aldık hepsini birden gark ediverdik
Fizilal-il Kuran : Bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, böyle hepsini suda boğduk.
Gültekin Onan : Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.
Hakkı Yılmaz : (55,56) Sonunda onlar Bizi gazaplandırdıkları zaman onları cezalandırarak adaleti sağladık. Sonra da onları topluca suda boğduk. Sonra da onları sonradan gelecekler için selef ve örnek yaptık. ***
Hasan Basri Çantay : Nihayet, onlar bizi gazablandırınca kendilerinden intikam aldık. Derhal onları topdan (suda) boğduk.
Hayrat Neşriyat : Artık ne zaman ki bizi gazablandırdılar, onlardan intikam alıverdik, bu yüzden onları hep birlikte suda boğduk.
İbni Kesir : Bizi öfkelendirince; onlardan intikam aldık ve hepsini suda boğduk.
İskender Evrenosoğlu : Bunun üzerine, bizi eseflendirdiler (üzdüler), biz de onlardan intikam aldık. Bu sebeple onların hepsini boğduk.
Muhammed Esed : Ama Bize meydan okumaya devam edince onlara misillemede bulunduk ve hepsini suda boğduk.
Ömer Nasuhi Bilmen : Vaktâ ki, Bizi gazaplandırdılar, onlardan intikam aldık. Hemen hepsini de garkettik.
Ömer Öngüt : Ne zaman ki bizi öfkelendirdiler, onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.
Şaban Piriş : Onlar bizi öfkelendirdikleri zaman, onların hepsini suda boğarak, onlardan intikam aldık.
Suat Yıldırım : Onlar bizi gazaba dâvet edince, Biz de onların hepsini suda boğarak, onlardan müminlerin intikamını aldık.
Süleyman Ateş : Onlar bizi kızdırınca biz de onlardan öç aldık, hepsini boğduk.
Tefhim-ul Kuran : Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.
Ümit Şimşek : Gazabımızı hak ettiklerinde onları boğarak intikam aldık.
Yaşar Nuri Öztürk : Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince, biz de onlardan öç aldık; hepsini suya gömüverdik.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]