ACC – accusative particle PRON – 1st person plural object pronoun حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
كفيناك
ك ف ي | KFY
KFYNEK
kefeynāke
sana yeteriz
[We] are sufficient for you
Kef,Fe,Ye,Nun,Elif,Kef, 20,80,10,50,1,20,
V – 1st person plural perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 2nd person masculine singular object pronoun فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
Adem Uğur : (Seninle) alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Ahmed Hulusi : O alay edenlere karşı, kesinlikle biz sana yeterliyiz!
Ahmet Tekin : Seninle alay edenlere karşı, bizim seninle beraber olmamız sana yeter.
Ahmet Varol : O alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Ali Bulaç : Şüphesiz o alay edenlere (karşı) biz sana yeteriz.
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak ki biz, (seninle alay eden) o müstehzîlere karşı kâfiyiz, (onları helâk ederiz).
Bekir Sadak : (95-96) Allah'la beraber baska bir tanrinin bulundugunu kabul eden alaycilara karsi suphesiz Biz sana kafiyiz. Yakinda ne oldugunu ogreneceklerdir.
Celal Yıldırım : (95-96) Şüphen olmasın ki, Allah ile beraber başka ilâh tanıyan o alaycı gruba karşı biz sana yeteriz. İleride (ne olacağını) bilecekler.
Diyanet İşleri : (95-96) Şüphesiz biz, Allah ile beraber başka ilâh edinen alaycılara karşı sana yeteriz. İlerde bilecekler.
Diyanet İşleri (eski) : (95-96) Allah'la beraber başka bir tanrının bulunduğunu kabul eden alaycılara karşı şüphesiz Biz sana kafiyiz. Yakında ne olduğunu öğreneceklerdir.
Diyanet Vakfi : (Seninle) alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Edip Yüksel : Alay edenlere karşı biz sana yeteriz.
Fizilal-il Kuran : O istihzacılara karşı muhakkak ki biz sana yeteriz.
Gültekin Onan : Şüphesiz o alay edenlere (karşı) biz sana yeteriz.
Hakkı Yılmaz : (94-96) Şimdi sen emrolunmakta olduğun şeyleri açıkça bildir ve ortak koşanlardan mesafelen. Şüphesiz ki Biz, Allah ile birlikte başkasını ilâh edinen şu alay eden kimselere karşı sana yeteriz. Artık onlar yakında bileceklerdir.
Hasan Basri Çantay : (95-96) Allahla beraber diğer bir Tanrı daha tanıyan o istihzâcılara muhakkak ki biz yeteriz. Onlar yakında (uğrayacakları akıbetleri) bileceklerdir.
Hayrat Neşriyat : Şübhesiz ki biz, o alay edenlere karşı sana yeteriz.
İbni Kesir : O alaycılara karşı muhakkak ki Biz, sana yeteriz.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki; Biz, alay edenlere karşı sana kâfiyiz (yeteriz).
Muhammed Esed : çünkü, ilahi mesajı küçümseyen, onunla alay edenlere karşı Biz sana yeteriz;
Ömer Nasuhi Bilmen : Şüphe yok ki, Biz o müstehzîlere karşı sana yeteriz.
Ömer Öngüt : Alay edenlere karşı şüphesiz ki biz sana yeteriz.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]