» 9 / Tevbe  12:

Kuran Sırası: 9
İniş Sırası: 113
Tevbe Suresi = Tövbe Suresi
ismini 104. ayetinde yer alan Allah’in tövbeleri çokça kabul ettigi çokça bagisladiginin ifade edilmesinden alir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِنْ (WÎN) = ve in : ve eğer
2. نَكَثُوا (NKS̃WE) = nekeṧū : bozarlarsa
3. أَيْمَانَهُمْ (ÊYMENHM) = eymānehum : andlarını
4. مِنْ (MN) = min :
5. بَعْدِ (BAD̃) = beǎ'di : sonra
6. عَهْدِهِمْ (AHD̃HM) = ǎhdihim : andlaşma yaptıktan
7. وَطَعَنُوا (WŦANWE) = ve Taǎnū : ve dil uzatırlarsa
8. فِي (FY) = fī :
9. دِينِكُمْ (D̃YNKM) = dīnikum : dininize
10. فَقَاتِلُوا (FGETLWE) = feḳātilū : savaşın
11. أَئِمَّةَ (ÊÙMT) = eimmete : önderleriyle
12. الْكُفْرِ (ELKFR) = l-kufri : küfrün
13. إِنَّهُمْ (ÎNHM) = innehum : çünkü
14. لَا (LE) = lā : yoktur
15. أَيْمَانَ (ÊYMEN) = eymāne : andları
16. لَهُمْ (LHM) = lehum : onların
17. لَعَلَّهُمْ (LALHM) = leǎllehum : belki
18. يَنْتَهُونَ (YNTHWN) = yentehūne : vazgeçerler
ve eğer | bozarlarsa | andlarını | | sonra | andlaşma yaptıktan | ve dil uzatırlarsa | | dininize | savaşın | önderleriyle | küfrün | çünkü | yoktur | andları | onların | belki | vazgeçerler |

[] [NKS̃] [YMN] [] [BAD̃] [AHD̃] [ŦAN] [] [D̃YN] [GTL] [EMM] [KFR] [] [] [YMN] [] [] [NHY]
WÎN NKS̃WE ÊYMENHM MN BAD̃ AHD̃HM WŦANWE FY D̃YNKM FGETLWE ÊÙMT ELKFR ÎNHM LE ÊYMEN LHM LALHM YNTHWN

ve in nekeṧū eymānehum min beǎ'di ǎhdihim ve Taǎnū dīnikum feḳātilū eimmete l-kufri innehum eymāne lehum leǎllehum yentehūne
وإن نكثوا أيمانهم من بعد عهدهم وطعنوا في دينكم فقاتلوا أئمة الكفر إنهم لا أيمان لهم لعلهم ينتهون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | WÎN ve in ve eğer And if
نكثوا ن ك ث | NKS̃ NKS̃WE nekeṧū bozarlarsa they break
أيمانهم ي م ن | YMN ÊYMENHM eymānehum andlarını their oaths
من | MN min after
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di sonra after
عهدهم ع ه د | AHD̃ AHD̃HM ǎhdihim andlaşma yaptıktan their treaty
وطعنوا ط ع ن | ŦAN WŦANWE ve Taǎnū ve dil uzatırlarsa and defame
في | FY [in]
دينكم د ي ن | D̃YN D̃YNKM dīnikum dininize your religion,
فقاتلوا ق ت ل | GTL FGETLWE feḳātilū savaşın then fight
أئمة ا م م | EMM ÊÙMT eimmete önderleriyle the leaders
الكفر ك ف ر | KFR ELKFR l-kufri küfrün (of) [the] disbelief,
إنهم | ÎNHM innehum çünkü indeed, they -
لا | LE yoktur no
أيمان ي م ن | YMN ÊYMEN eymāne andları oaths
لهم | LHM lehum onların for them,
لعلهم | LALHM leǎllehum belki so that they may
ينتهون ن ه ي | NHY YNTHWN yentehūne vazgeçerler cease.

9:12 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve eğer | bozarlarsa | andlarını | | sonra | andlaşma yaptıktan | ve dil uzatırlarsa | | dininize | savaşın | önderleriyle | küfrün | çünkü | yoktur | andları | onların | belki | vazgeçerler |

[] [NKS̃] [YMN] [] [BAD̃] [AHD̃] [ŦAN] [] [D̃YN] [GTL] [EMM] [KFR] [] [] [YMN] [] [] [NHY]
WÎN NKS̃WE ÊYMENHM MN BAD̃ AHD̃HM WŦANWE FY D̃YNKM FGETLWE ÊÙMT ELKFR ÎNHM LE ÊYMEN LHM LALHM YNTHWN

ve in nekeṧū eymānehum min beǎ'di ǎhdihim ve Taǎnū dīnikum feḳātilū eimmete l-kufri innehum eymāne lehum leǎllehum yentehūne
وإن نكثوا أيمانهم من بعد عهدهم وطعنوا في دينكم فقاتلوا أئمة الكفر إنهم لا أيمان لهم لعلهم ينتهون

[] [ن ك ث] [ي م ن] [] [ب ع د] [ع ه د] [ط ع ن] [] [د ي ن] [ق ت ل] [ا م م] [ك ف ر] [] [] [ي م ن] [] [] [ن ه ي]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | WÎN ve in ve eğer And if
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
نكثوا ن ك ث | NKS̃ NKS̃WE nekeṧū bozarlarsa they break
Nun,Kef,Se,Vav,Elif,
50,20,500,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أيمانهم ي م ن | YMN ÊYMENHM eymānehum andlarını their oaths
,Ye,Mim,Elif,Nun,He,Mim,
,10,40,1,50,5,40,
N – accusative masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
من | MN min after
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di sonra after
Be,Ayn,Dal,
2,70,4,
N – genitive noun
اسم مجرور
عهدهم ع ه د | AHD̃ AHD̃HM ǎhdihim andlaşma yaptıktan their treaty
Ayn,He,Dal,He,Mim,
70,5,4,5,40,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وطعنوا ط ع ن | ŦAN WŦANWE ve Taǎnū ve dil uzatırlarsa and defame
Vav,Tı,Ayn,Nun,Vav,Elif,
6,9,70,50,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
في | FY [in]
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
دينكم د ي ن | D̃YN D̃YNKM dīnikum dininize your religion,
Dal,Ye,Nun,Kef,Mim,
4,10,50,20,40,
N – genitive masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فقاتلوا ق ت ل | GTL FGETLWE feḳātilū savaşın then fight
Fe,Gaf,Elif,Te,Lam,Vav,Elif,
80,100,1,400,30,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural (form III) imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أئمة ا م م | EMM ÊÙMT eimmete önderleriyle the leaders
,,Mim,Te merbuta,
,,40,400,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
الكفر ك ف ر | KFR ELKFR l-kufri küfrün (of) [the] disbelief,
Elif,Lam,Kef,Fe,Re,
1,30,20,80,200,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
إنهم | ÎNHM innehum çünkü indeed, they -
,Nun,He,Mim,
,50,5,40,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
حرف نصب و«هم» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لا | LE yoktur no
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
أيمان ي م ن | YMN ÊYMEN eymāne andları oaths
,Ye,Mim,Elif,Nun,
,10,40,1,50,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
لهم | LHM lehum onların for them,
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
لعلهم | LALHM leǎllehum belki so that they may
Lam,Ayn,Lam,He,Mim,
30,70,30,5,40,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
حرف نصب من اخوات «ان» و«هم» ضمير متصل في محل نصب اسم «لعل»
ينتهون ن ه ي | NHY YNTHWN yentehūne vazgeçerler cease.
Ye,Nun,Te,He,Vav,Nun,
10,50,400,5,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِنْ: ve eğer | نَكَثُوا: bozarlarsa | أَيْمَانَهُمْ: andlarını | مِنْ: | بَعْدِ: sonra | عَهْدِهِمْ: andlaşma yaptıktan | وَطَعَنُوا: ve dil uzatırlarsa | فِي: | دِينِكُمْ: dininize | فَقَاتِلُوا: savaşın | أَئِمَّةَ: önderleriyle | الْكُفْرِ: küfrün | إِنَّهُمْ: çünkü | لَا: yoktur | أَيْمَانَ: andları | لَهُمْ: onların | لَعَلَّهُمْ: belki | يَنْتَهُونَ: vazgeçerler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإن WÎN ve eğer | نكثوا NKS̃WE bozarlarsa | أيمانهم ÊYMENHM andlarını | من MN | بعد BAD̃ sonra | عهدهم AHD̃HM andlaşma yaptıktan | وطعنوا WŦANWE ve dil uzatırlarsa | في FY | دينكم D̃YNKM dininize | فقاتلوا FGETLWE savaşın | أئمة ÊÙMT önderleriyle | الكفر ELKFR küfrün | إنهم ÎNHM çünkü | لا LE yoktur | أيمان ÊYMEN andları | لهم LHM onların | لعلهم LALHM belki | ينتهون YNTHWN vazgeçerler |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve in: ve eğer | nekeṧū: bozarlarsa | eymānehum: andlarını | min: | beǎ'di: sonra | ǎhdihim: andlaşma yaptıktan | ve Taǎnū: ve dil uzatırlarsa | : | dīnikum: dininize | feḳātilū: savaşın | eimmete: önderleriyle | l-kufri: küfrün | innehum: çünkü | : yoktur | eymāne: andları | lehum: onların | leǎllehum: belki | yentehūne: vazgeçerler |
Kırık Meal (Transcript) : |WÎN: ve eğer | NKS̃WE: bozarlarsa | ÊYMENHM: andlarını | MN: | BAD̃: sonra | AHD̃HM: andlaşma yaptıktan | WŦANWE: ve dil uzatırlarsa | FY: | D̃YNKM: dininize | FGETLWE: savaşın | ÊÙMT: önderleriyle | ELKFR: küfrün | ÎNHM: çünkü | LE: yoktur | ÊYMEN: andları | LHM: onların | LALHM: belki | YNTHWN: vazgeçerler |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ahitlerinden sonra gene yeminlerini bozarlar ve dininizi kınarlarsa kâfirliğe baş olanlarla savaşın, şüphe yok ki yeminini tutmayan kişilerdir onlar, belki bu sûretle yaptıklarından vazgeçerler.
Adem Uğur : Eğer antlaşmalarından sonra yeminlerini bozarlar ve dininize saldırırlarsa, küfrün önderlerine karşı savaşın. Çünkü onlar yeminleri olmayan adamlardır. (Onlara karşı savaşırsanız) umulur ki küfre son verirler.
Ahmed Hulusi : Eğer sözlerinden sonra yeminlerini bozarlar ve Dininizi karalarlar ise, o takdirde küfrün önderlerini öldürün. . . Çünkü onların yeminleri yoktur. . . Umulur ki onlar vazgeçerler.
Ahmet Tekin : Eğer verdikleri taahhütlerinden, antlaşmalarından sonra, sözlerine, yeminlerine sahip çıkmazlarsa, dininize, şeriatınıza, medeniyetinize dil uzatırlarsa, doğacak sıkıntıları ve savaşı göze alarak küfrün liderlerini hemen öldürün. Çünkü onlar için yeminin önemi yoktur. Öldürülme korkusu onların, küfürden ve müslümanlarla savaşmaktan vazgeçmelerine sebep olabilir.
Ahmet Varol : Antlaşma yapmalarından sonra yeminlerinden dönerler ve dininize dil uzatırlarsa küfrün önderleriyle savaşın. Çünkü onlar açısından yeminlerin bir geçerliliği yoktur. Olur ki vazgeçerler.
Ali Bulaç : Ve eğer antlaşmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip saldırırlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpışın. Çünkü onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar.
Ali Fikri Yavuz : Eğer sözleşmelerinden sonra yeminlerini bozar ve dininize taarruza kalkarlarsa, küfür öncülerini hemen öldürün. Çünkü onların yemînleri yoktur, olur ki vazgeçerler.
Bekir Sadak : Eger andlasmalarindan sonra, yeminlerini bozarlar, dininize dil uzatirlarsa, inkarda onde gidenlerle savasin, cunku onlarin yeminleri sayilmaz, belki vazgecerler.
Celal Yıldırım : Ve eğer verdikleri sözden sonra yeminlerini bozar da dininize dil uzatıp saldırırlarsa. o takdirde küfrün ileri gelen elebaşlarıyla savaşın ; çünkü onların gerçekten yeminleri yoktur. Olur ki (bu tutum ve döneklikten) vazgeçerler.
Diyanet İşleri : Eğer antlaşmalarından sonra yeminlerini bozup dininize dil uzatırlarsa, küfrün elebaşlarıyla savaşın. Çünkü onlar yeminlerine riayet etmeyen kimselerdir. Umulur ki, vazgeçerler.
Diyanet İşleri (eski) : Eğer andlaşmalarından sonra, yeminlerini bozarlar, dininize dil uzatırlarsa, inkarda önde gidenlerle savaşın, çünkü onların yeminleri sayılmaz, belki vazgeçerler.
Diyanet Vakfi : Eğer antlaşmalarından sonra yeminlerini bozarlar ve dininize saldırırlarsa, küfrün önderlerine karşı savaşın. Çünkü onlar yeminleri olmayan adamlardır. (Onlara karşı savaşırsanız) umulur ki küfre son verirler.
Edip Yüksel : Anlaşma yaptıktan sonra andlarını bozar ve dininize saldırırlarsa, o inkarcılığın önderleriyle savaşın; çünkü onların andı artık geçersizdir. Belki vazgeçerler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer verdikleri sözden sonra yeminlerini bozar ve dininize dil uzatırlarsa, o küfür öncülerini hemen öldürün. Çünkü onların yeminleri yoktur. Ola ki, vazgeçerler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve eğer antlaşma yaptıktan sonra yeminlerini bozar ve dininize saldırıya kalkarlarsa, o küfür öncülerini hemen öldürün. Çünkü onların yeminleri yoktur, belki vazgeçerler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve eğer verdikleri ahidden sonra yeminlerini bozar ve dininize taarruza kalkarlarsa o küfr öncülerini hemen öldürün, çünkü onların yeminleri yoktur, ola ki vaz geçerler
Fizilal-il Kuran : Eğer onlarla antlaşma yaptıktan sonra antlarını bozarlar da dininize dil uzatırlarsa kafirlerin elebaşları ile savaşınız. Çünkü onlar için yeminin bir anlamı yoktur. Belki can korkusu ile saldırılarına son verirler.
Gültekin Onan : Ve eğer antlaşmalardan sonra yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip saldırırlarsa, bu durumda küfrün imamlarıyla çarpışın. Çünkü onlar yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar.
Hakkı Yılmaz : "Ve eğer verdikleri sözden sonra yeminlerini bozar ve dininize dil uzatırlarsa, vazgeçmeleri için o, küfür; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetme öncüleriyle hemen savaşın. Şüphesiz onlar için sözleşmeler diye bir şey yoktur. "
Hasan Basri Çantay : Eğer ahidlerinden sonra yine andlarını bozarlar ve dîninize saldırırlarsa küfrün önderlerini hemen öldürün. Çünkü onlar (hakıykatda) andları olmayan adamlardır. (Bu suretle) umabilirsiniz ki (onlara tâbi olanlar) vaz geçerler.
Hayrat Neşriyat : Eğer verdikleri sözden sonra yeminlerini bozarlar ve dîninize dil uzatırlarsa, artık küfrün o önderlerini öldürün! Çünki onlar yeminleri(ne bağlılıkları) olmayanlardır; tâ ki(diğerleri o hâllerinden) vazgeçsinler.
İbni Kesir : Eğer andlaşmalarından sonra yine yeminlerini bozar ve dininize saldırırlarsa; o küfür önderlerini hemen öldürün. Çünkü onların yeminleri yoktur. Belki son verirler.
İskender Evrenosoğlu : Ve ahdlerinden sonra şâyet yeminlerini bozarlarsa ve dîniniz hakkında dil uzatırlarsa o taktirde küfrün önderleri ile savaşın. Çünkü onların (muhakkak ki; onların), yeminleri yoktur. Böylece (umulur ki) vazgeçerler.
Muhammed Esed : Fakat eğer bir andlaşma yaptıktan sonra andlarını bozar da dininizi karalamaya kalkarlarsa, o zaman, (kendi) andlarına saygısı olmayan bu sadakatsizlik timsali kimselerle savaşın, ki (o zaman) belki (azgınlıklarından) vazgeçerler.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve eğer ahdlerinden sonra yeminlerini bozacak olurlarsa ve dininiz hakkında da dil uzatırlarsa artık o küfür önderlerini öldürünüz. Şüphe yok ki, onların antları yoktur. Umulur ki, (küfürlerine) nihâyet verirler.
Ömer Öngüt : Eğer andlaşma yaptıktan sonra yeminlerini bozarlar ve dininize dil uzatırlarsa, küfrün önderlerine karşı savaşın. Çünkü onlar yeminleri olmayan kimselerdir. Umulur ki vazgeçerler (küfre son verirler).
Şaban Piriş : Eğer antlaşmalarından sonra yeminlerini bozar ve dininize dil uzatırlarsa, o zaman küfrün elebaşları ile savaşın. Çünkü onların yeminleri boştur. Belki vazgeçerler.
Suat Yıldırım : Eğer anlaşmadan sonra yeminlerini bozarlar, bir de dininize hücum ederlerse, artık kâfir güruhunun o öncüleri ile savaşın.Çünkü onların gerçekte artık yeminleri ve ahitleri kalmamıştır. Umulur ki, hiç değilse bu durumda, inkâr ve tecavüzlerinden vazgeçerler.
Süleyman Ateş : Eğer andlaşma yaptıktan sonra andlarını bozarlar ve dininize dil uzatırlarsa, o küfür önderleriyle savaşın. Çünkü onların andları yoktur; belki (böylece küfürden) vazgeçerler.
Tefhim-ul Kuran : Ve eğer antlaşmalardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hınç besleyip saldırırlarsa, bu durumda küfrün önderleriyle çarpışın. Çünkü onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar.
Ümit Şimşek : Eğer antlaşma yaptıktan sonra yeminlerini bozar ve dininize dil uzatırlarsa, o zaman inkârın elebaşlarını öldürün. Çünkü onlar için yeminin bir değeri yoktur. Onlar ancak böylece tecavüzden vazgeçerler.
Yaşar Nuri Öztürk : Eğer verdikleri ahitten sonra yeminlerini bozar, dininize saldırırlarsa, o zaman küfrün elebaşlarını öldürün. Çünkü onların yeminleri yoktur. Böyle yaparsanız hal ve gidişlerine son verebilirler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}