» 33 / Ahzâb  7:

Kuran Sırası: 33
İniş Sırası: 90
Ahzab Suresi = Hizipler/Gruplar/Topluluklar Suresi
ismini Müslümanlara karsi savasmak üzere birlesen Arap kabilelerinden almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِذْ (WÎZ̃) = ve iƶ : ve hani
2. أَخَذْنَا (ÊḢZ̃NE) = eḣaƶnā : biz almıştık
3. مِنَ (MN) = mine : -den
4. النَّبِيِّينَ (ELNBYYN) = n-nebiyyīne : peygamberler-
5. مِيثَاقَهُمْ (MYS̃EGHM) = mīṧāḳahum : ahidlerini
6. وَمِنْكَ (WMNK) = ve minke : ve senden
7. وَمِنْ (WMN) = ve min : ve
8. نُوحٍ (NWḪ) = nūHin : Nuh'dan
9. وَإِبْرَاهِيمَ (WÎBREHYM) = ve ibrāhīme : ve İbrahim'den
10. وَمُوسَىٰ (WMWS) = ve mūsā : ve Musa'dan
11. وَعِيسَى (WAYS) = ve ǐysā : ve Îsa'dan
12. ابْنِ (EBN) = bni : oğlu
13. مَرْيَمَ (MRYM) = meryeme : Meryem
14. وَأَخَذْنَا (WÊḢZ̃NE) = ve eḣaƶnā : ve almıştık
15. مِنْهُمْ (MNHM) = minhum : onlardan
16. مِيثَاقًا (MYS̃EGE) = mīṧāḳan : söz
17. غَلِيظًا (ĞLYƵE) = ğalīZen : sapasağlam
ve hani | biz almıştık | -den | peygamberler- | ahidlerini | ve senden | ve | Nuh'dan | ve İbrahim'den | ve Musa'dan | ve Îsa'dan | oğlu | Meryem | ve almıştık | onlardan | söz | sapasağlam |

[] [EḢZ̃] [] [NBE] [WS̃G] [] [] [] [] [] [] [BNY] [] [EḢZ̃] [] [WS̃G] [ĞLƵ]
WÎZ̃ ÊḢZ̃NE MN ELNBYYN MYS̃EGHM WMNK WMN NWḪ WÎBREHYM WMWS WAYS EBN MRYM WÊḢZ̃NE MNHM MYS̃EGE ĞLYƵE

ve iƶ eḣaƶnā mine n-nebiyyīne mīṧāḳahum ve minke ve min nūHin ve ibrāhīme ve mūsā ve ǐysā bni meryeme ve eḣaƶnā minhum mīṧāḳan ğalīZen
وإذ أخذنا من النبيين ميثاقهم ومنك ومن نوح وإبراهيم وموسى وعيسى ابن مريم وأخذنا منهم ميثاقا غليظا

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإذ | WÎZ̃ ve iƶ ve hani And when
أخذنا ا خ ذ | EḢZ̃ ÊḢZ̃NE eḣaƶnā biz almıştık We took
من | MN mine -den from
النبيين ن ب ا | NBE ELNBYYN n-nebiyyīne peygamberler- the Prophets
ميثاقهم و ث ق | WS̃G MYS̃EGHM mīṧāḳahum ahidlerini their Covenant
ومنك | WMNK ve minke ve senden and from you
ومن | WMN ve min ve and from
نوح | NWḪ nūHin Nuh'dan Nuh
وإبراهيم | WÎBREHYM ve ibrāhīme ve İbrahim'den and Ibrahim
وموسى | WMWS ve mūsā ve Musa'dan and Musa
وعيسى | WAYS ve ǐysā ve Îsa'dan and Isa,
ابن ب ن ي | BNY EBN bni oğlu son
مريم | MRYM meryeme Meryem (of) Maryam.
وأخذنا ا خ ذ | EḢZ̃ WÊḢZ̃NE ve eḣaƶnā ve almıştık And We took
منهم | MNHM minhum onlardan from them
ميثاقا و ث ق | WS̃G MYS̃EGE mīṧāḳan söz a covenant
غليظا غ ل ظ | ĞLƵ ĞLYƵE ğalīZen sapasağlam strong

33:7 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve hani | biz almıştık | -den | peygamberler- | ahidlerini | ve senden | ve | Nuh'dan | ve İbrahim'den | ve Musa'dan | ve Îsa'dan | oğlu | Meryem | ve almıştık | onlardan | söz | sapasağlam |

[] [EḢZ̃] [] [NBE] [WS̃G] [] [] [] [] [] [] [BNY] [] [EḢZ̃] [] [WS̃G] [ĞLƵ]
WÎZ̃ ÊḢZ̃NE MN ELNBYYN MYS̃EGHM WMNK WMN NWḪ WÎBREHYM WMWS WAYS EBN MRYM WÊḢZ̃NE MNHM MYS̃EGE ĞLYƵE

ve iƶ eḣaƶnā mine n-nebiyyīne mīṧāḳahum ve minke ve min nūHin ve ibrāhīme ve mūsā ve ǐysā bni meryeme ve eḣaƶnā minhum mīṧāḳan ğalīZen
وإذ أخذنا من النبيين ميثاقهم ومنك ومن نوح وإبراهيم وموسى وعيسى ابن مريم وأخذنا منهم ميثاقا غليظا

[] [ا خ ذ ] [] [ن ب ا] [و ث ق] [] [] [] [] [] [] [ب ن ي] [] [ا خ ذ ] [] [و ث ق] [غ ل ظ]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإذ | WÎZ̃ ve iƶ ve hani And when
Vav,,Zel,
6,,700,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
T – time adverb
الواو عاطفة
ظرف زمان
أخذنا ا خ ذ | EḢZ̃ ÊḢZ̃NE eḣaƶnā biz almıştık We took
,Hı,Zel,Nun,Elif,
,600,700,50,1,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN mine -den from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
النبيين ن ب ا | NBE ELNBYYN n-nebiyyīne peygamberler- the Prophets
Elif,Lam,Nun,Be,Ye,Ye,Nun,
1,30,50,2,10,10,50,
N – genitive masculine plural noun
اسم مجرور
ميثاقهم و ث ق | WS̃G MYS̃EGHM mīṧāḳahum ahidlerini their Covenant
Mim,Ye,Se,Elif,Gaf,He,Mim,
40,10,500,1,100,5,40,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ومنك | WMNK ve minke ve senden and from you
Vav,Mim,Nun,Kef,
6,40,50,20,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
P – preposition
PRON – 2nd person masculine singular object pronoun
الواو عاطفة
جار ومجرور
ومن | WMN ve min ve and from
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
P – preposition
الواو عاطفة
حرف جر
نوح | NWḪ nūHin Nuh'dan Nuh
Nun,Vav,Ha,
50,6,8,
"PN – genitive masculine proper noun → Nuh"
اسم علم مجرور
وإبراهيم | WÎBREHYM ve ibrāhīme ve İbrahim'den and Ibrahim
Vav,,Be,Re,Elif,He,Ye,Mim,
6,,2,200,1,5,10,40,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – genitive masculine proper noun → Ibrahim"
الواو عاطفة
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
وموسى | WMWS ve mūsā ve Musa'dan and Musa
Vav,Mim,Vav,Sin,,
6,40,6,60,,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – genitive masculine proper noun → Musa"
الواو عاطفة
اسم علم مجرور
وعيسى | WAYS ve ǐysā ve Îsa'dan and Isa,
Vav,Ayn,Ye,Sin,,
6,70,10,60,,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – genitive proper noun → Jesus"
الواو عاطفة
اسم علم مجرور
ابن ب ن ي | BNY EBN bni oğlu son
Elif,Be,Nun,
1,2,50,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
مريم | MRYM meryeme Meryem (of) Maryam.
Mim,Re,Ye,Mim,
40,200,10,40,
"PN – genitive feminine proper noun → Maryam"
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
وأخذنا ا خ ذ | EḢZ̃ WÊḢZ̃NE ve eḣaƶnā ve almıştık And We took
Vav,,Hı,Zel,Nun,Elif,
6,,600,700,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
منهم | MNHM minhum onlardan from them
Mim,Nun,He,Mim,
40,50,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
ميثاقا و ث ق | WS̃G MYS̃EGE mīṧāḳan söz a covenant
Mim,Ye,Se,Elif,Gaf,Elif,
40,10,500,1,100,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
غليظا غ ل ظ | ĞLƵ ĞLYƵE ğalīZen sapasağlam strong
Ğayn,Lam,Ye,Zı,Elif,
1000,30,10,900,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِذْ: ve hani | أَخَذْنَا: biz almıştık | مِنَ: -den | النَّبِيِّينَ: peygamberler- | مِيثَاقَهُمْ: ahidlerini | وَمِنْكَ: ve senden | وَمِنْ: ve | نُوحٍ: Nuh'dan | وَإِبْرَاهِيمَ: ve İbrahim'den | وَمُوسَىٰ: ve Musa'dan | وَعِيسَى: ve Îsa'dan | ابْنِ: oğlu | مَرْيَمَ: Meryem | وَأَخَذْنَا: ve almıştık | مِنْهُمْ: onlardan | مِيثَاقًا: söz | غَلِيظًا: sapasağlam |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإذ WÎZ̃ ve hani | أخذنا ÊḢZ̃NE biz almıştık | من MN -den | النبيين ELNBYYN peygamberler- | ميثاقهم MYS̃EGHM ahidlerini | ومنك WMNK ve senden | ومن WMN ve | نوح NWḪ Nuh'dan | وإبراهيم WÎBREHYM ve İbrahim'den | وموسى WMWS ve Musa'dan | وعيسى WAYS ve Îsa'dan | ابن EBN oğlu | مريم MRYM Meryem | وأخذنا WÊḢZ̃NE ve almıştık | منهم MNHM onlardan | ميثاقا MYS̃EGE söz | غليظا ĞLYƵE sapasağlam |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve iƶ: ve hani | eḣaƶnā: biz almıştık | mine: -den | n-nebiyyīne: peygamberler- | mīṧāḳahum: ahidlerini | ve minke: ve senden | ve min: ve | nūHin: Nuh'dan | ve ibrāhīme: ve İbrahim'den | ve mūsā: ve Musa'dan | ve ǐysā: ve Îsa'dan | bni: oğlu | meryeme: Meryem | ve eḣaƶnā: ve almıştık | minhum: onlardan | mīṧāḳan: söz | ğalīZen: sapasağlam |
Kırık Meal (Transcript) : |WÎZ̃: ve hani | ÊḢZ̃NE: biz almıştık | MN: -den | ELNBYYN: peygamberler- | MYS̃EGHM: ahidlerini | WMNK: ve senden | WMN: ve | NWḪ: Nuh'dan | WÎBREHYM: ve İbrahim'den | WMWS: ve Musa'dan | WAYS: ve Îsa'dan | EBN: oğlu | MRYM: Meryem | WÊḢZ̃NE: ve almıştık | MNHM: onlardan | MYS̃EGE: söz | ĞLYƵE: sapasağlam |
Abdulbaki Gölpınarlı : An o zamanı ki biz, peygamberlerden kesin söz almıştık ve senden ve Nûh'tan ve İbrâhim'den ve Mûsâ'dan ve Meryemoğlu İsâ'dan da ve biz, onlardan pek sağlam ve kesin söz almıştık.
Adem Uğur : Hani biz peygamberlerden söz almıştık; senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan da. (Evet) biz onlardan pek sağlam bir söz aldık.
Ahmed Hulusi : Hani biz Nebilerden taahhüt almıştık; senden, Nuh, İbrahim, Musa ve Meryemoğlu İsa'dan da. . . Onlardan (bu âyette bahsedilen Nebilerden) ağır bir taahhüt aldık.
Ahmet Tekin : Bizim peygamberlerden, menfaat beklemeden, korkusuzca, vahyedilen kitabı ve dini tebliğ edeceklerine dair kesin sözler taahhütler aldığımızı insanlara hatırlat; senden, Nuh’tan, İbrâhim’den, Mûsâ’dan, Meryem’in oğlu Îsâ’dan. Evet, biz onlardan pek ağır sorumluluk gerektiren sözler aldık.
Ahmet Varol : Hani biz peygamberlerden kesin söz almıştık; senden de, Nuh'tan da, İbrahim'den de, Musa'dan da, Meryem oğlu İsa'dan da. Onlardan sağlam bir söz almıştık.
Ali Bulaç : Hani biz peygamberlerden kesin sözlerini almıştık; senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan. Biz onlardan sapasağlam bir söz almıştık.
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm), hatırla ki bir vakit peygamberlerden (elçiliklerini tebliğe ve hak dine davet edeceklerine dair) söz almıştık; senden de, Nûh’dan da, İbrahîm’den de, Mûsa’dan da, Meryem oğlu İsa’dan da... Onlardan sağlam, (yeminli) bir söz aldık.
Bekir Sadak : Peygamberlerden soz almistik. Senden, Nuh'dan, Ibrahim'den, Musa'dan, Meryem oglu Isa'dan saglam bir soz almisizdir.
Celal Yıldırım : Hani bir vakit peygamberlerden kesin anlamda anda dayalı söz almıştık; senden, Nuh'tan, İbrâhim' den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsâ' dan da, evet bunlardan sağlam-kesin söz almıştık.
Diyanet İşleri : Hani biz peygamberlerden sağlam söz almıştık. Senden, Nûh’tan, İbrahim, Mûsâ ve Meryem oğlu İsa’dan da. Evet biz, onlardan sapa sağlam bir söz almıştık.
Diyanet İşleri (eski) : Peygamberlerden söz almıştık. Senden, Nuh'dan, İbrahim'den, Musa'dan, Meryem oğlu İsa'dan sağlam bir söz almışızdır.
Diyanet Vakfi : Hani biz peygamberlerden söz almıştık; senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan da. (Evet) biz onlardan pek sağlam bir söz aldık.
Edip Yüksel : Nebilerden (peygamberlerden) misak (söz) almıştık. Senden, Nuh'dan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan... Onlardan sapasağlam bir söz almıştık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Unutma o peygamberlerden mîsaklarını (kesin sözlerini) aldığımız vakti! Hele senden, Nuh, İbrahim, Musa ve Meryemoğlu İsa'dan ki onlardan ağır bir mîsak (sağlam bir söz) aldık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Unutma o peygamberlerden kesin sözlerini aldığımız vakti! Hele senden, Nuh, İbrahim, Musa, Meryem oğlu İsa'dan ki, onlardan ağır bir söz aldık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve unutma o Peygamberlerden mîsaklarını aldığımız vakti, hele senden ve Nûh ve İbrahim ve Musâ ve Isâ ibni Meryemden ki onlardan ağır bir mîsak aldık
Fizilal-il Kuran : Hani «biz Peygamberlerden söz almıştık, senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan, pek sağlam bir söz aldık.»
Gültekin Onan : Hani biz peygamberlerden kesin sözlerini almıştık; senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan. Biz onlardan sapasağlam bir söz almıştık.
Hakkı Yılmaz : (7,8) "Ve hani Biz, doğru kimselere doğruluklarından sormak için peygamberlerden; Nûh'tan, İbrâhîm'den, Mûsâ'dan ve Meryem oğlu Îsâ'dan ‘kesin söz’lerini almıştık. Senden de ‘kesin söz’ aldık. Biz, onlardan ağır bir ‘kesin söz’ aldık. Ve Allah, kâfirler; Kendisinin ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenler için acı verecek bir azabı hazırladı. "
Hasan Basri Çantay : Hatırla o zaman» ki biz peygamberlerden mîsaklarını almışdık. Senden de, Nuuhdan da, İbrâhîmden de, Musa ile Meryemin oğlu İsâdan da. (Evet) biz onlardan (öyle) sapasağlam bir mîsaak aldık.
Hayrat Neşriyat : Hani (tebliğ vazîfelerini yerine getirmeleri için) o peygamberlerden de sağlam sözlerini almıştık; senden de ve Nûh, İbrâhîm, Mûsâ ve Meryemoğlu Îsâ’dan da. Ve onlardan pek sağlam bir söz aldık.
İbni Kesir : Hani Biz; peygamberlerden söz almıştık. Senden de, Nuh'tan da, İbrahim' den de, Musa'dan da, Meryem Oğlu İsa'dan da. Ve onlardan ağır bir misak almıştık.
İskender Evrenosoğlu : O zaman ki; Biz, nebîlerden onların misaklerini almıştık. Ve senden ve Hz. Nuh'tan ve Hz. İbrâhîm'den ve Hz. Musa'dan ve Meryemoğlu Hz. İsa'dan ve onlardan ağır bir misak aldık.
Muhammed Esed : Ve bir zaman Biz bütün peygamberlerden sağlam taahhütler almıştık. Senden, (ey Muhammed,) ve Nuh'dan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan. Onların (hepsinden) güçlü, sağlam bir taahhüt aldık,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve yâd et ki, Biz peygamberlerden misâklarını almıştık ve senden ve Nûh'tan ve İbrahim'den ve Mûsa ile Meryem'in oğlu İsâ'dan da (misâk almıştık) ve onlardan pek mühim bir misâk (ahd ü peyman) almış olduk.
Ömer Öngüt : Hatırla o zamanı ki, biz peygamberlerden kesin söz almıştık. Resulüm! Senden de, Nuh'dan da, İbrahim'den de, Musa'dan da, Meryem oğlu İsa'dan da pek sağlam bir söz aldık.
Şaban Piriş : Peygamberlerden söz almıştık. Senden, Nuh’tan, İbrahim’den, Musa’dan ve Meryemoğlu İsa’dan... Onlardan büyük bir söz almıştık.
Suat Yıldırım : (7-8) Bir vakit, Biz peygamberlerden, kuvvetli bir söz almıştık. Senden, Nuh’tan, İbrâhim’den, Mûsâ’dan ve Meryem’in oğlu Îsa’dan. Evet onlardan pek sağlam söz almıştık ki vakti gelince O, sadıklara sözlerine bağlılıklarını sorsun. Kâfirlere ise gayet acı bir azap hazırladı.
Süleyman Ateş : Biz peygamberlerden, (verdiğimiz elçilik görevini yapmak ve hak dine da'vet etmek hususunda) kuvvetle ahidlerini almıştık, senden, Nûh'dan, İbrâhim'den, Mûsâ'dan ve Meryem oğlu Îsâ'dan, (evet) onlardan sapasağlam söz almıştık.
Tefhim-ul Kuran : Hani biz peygamberlerden kesin sözlerini almıştık; senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan. Biz onlardan sapasağlam bir söz almıştık.
Ümit Şimşek : Biz vaktiyle peygamberlerden söz almıştık-senden, Nuh'tan, İbrahim'den, Musa'dan, Meryem oğlu İsa'dan. Onların hepsinden sağlam bir söz aldık.
Yaşar Nuri Öztürk : Biz, peygamberlerden mîsaklarını almıştık. Senden de mîsak aldık. Nûh'tan, İbrahim'den, Mûsa'dan, Meryem oğlu İsa'dan, bunların hepsinden kuvvetli bir sözleşmeyle mîsak aldık;


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}