» 56 / Vâki’a  83:

Kuran Sırası: 56
İniş Sırası: 46
Vakia Suresi = Olay Suresi
1. ayetinde yer alan vakia kelimesinden almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَلَوْلَا (FLWLE) = felevlā : ya ?
2. إِذَا (ÎZ̃E) = iƶā : zaman
3. بَلَغَتِ (BLĞT) = beleğati : (can) dayandığı
4. الْحُلْقُومَ (ELḪLGWM) = l-Hulḳūme : boğaza
ya ? | zaman | (can) dayandığı | boğaza |

[] [] [BLĞ] [ḪLG]
FLWLE ÎZ̃E BLĞT ELḪLGWM

felevlā iƶā beleğati l-Hulḳūme
فلولا إذا بلغت الحلقوم

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فلولا | FLWLE felevlā ya ? Then why not
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
بلغت ب ل غ | BLĞ BLĞT beleğati (can) dayandığı it reaches
الحلقوم ح ل ق | ḪLG ELḪLGWM l-Hulḳūme boğaza the throat,

56:83 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ya ? | zaman | (can) dayandığı | boğaza |

[] [] [BLĞ] [ḪLG]
FLWLE ÎZ̃E BLĞT ELḪLGWM

felevlā iƶā beleğati l-Hulḳūme
فلولا إذا بلغت الحلقوم

[] [] [ب ل غ] [ح ل ق]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فلولا | FLWLE felevlā ya ? Then why not
Fe,Lam,Vav,Lam,Elif,
80,30,6,30,1,
REM – prefixed resumption particle
EXH – exhortation particle
الفاء استئنافية
حرف تحضيض
إذا | ÎZ̃E iƶā zaman when
,Zel,Elif,
,700,1,
T – time adverb
ظرف زمان
بلغت ب ل غ | BLĞ BLĞT beleğati (can) dayandığı it reaches
Be,Lam,Ğayn,Te,
2,30,1000,400,
V – 3rd person feminine singular perfect verb
فعل ماض
الحلقوم ح ل ق | ḪLG ELḪLGWM l-Hulḳūme boğaza the throat,
Elif,Lam,Ha,Lam,Gaf,Vav,Mim,
1,30,8,30,100,6,40,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَلَوْلَا: ya ? | إِذَا: zaman | بَلَغَتِ: (can) dayandığı | الْحُلْقُومَ: boğaza |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فلولا FLWLE ya ? | إذا ÎZ̃E zaman | بلغت BLĞT (can) dayandığı | الحلقوم ELḪLGWM boğaza |
Kırık Meal (Okunuş) : |felevlā: ya ? | iƶā: zaman | beleğati: (can) dayandığı | l-Hulḳūme: boğaza |
Kırık Meal (Transcript) : |FLWLE: ya ? | ÎZ̃E: zaman | BLĞT: (can) dayandığı | ELḪLGWM: boğaza |
Abdulbaki Gölpınarlı : Hani can gırtlağa gelince.
Adem Uğur : Hele can boğaza dayandığı zaman,
Ahmed Hulusi : İşte (can) boğaza geldiğinde!
Ahmet Tekin : Hele can boğaza dayanmaya görsün!
Ahmet Varol : Hele o can boğaza dayandığında!
Ali Bulaç : Hele can boğaza gelip dayandığında,
Ali Fikri Yavuz : (Haydi sizi görelim), can boğaza dayandığı zaman!...
Bekir Sadak : (83-85) Kisinin cani bogaza dayaninca ve siz o zaman bakip kalirken, Biz o kisiye sizden daha yakinizdir, ama gormezsiniz.
Celal Yıldırım : Can boğaza gelip dayandı ğında,
Diyanet İşleri : Can boğaza geldiğinde, onu geri döndürsenize!
Diyanet İşleri (eski) : (83-85) Kişinin canı boğaza dayanınca ve siz o zaman bakıp kalırken, Biz o kişiye sizden daha yakınızdır, ama görmezsiniz.
Diyanet Vakfi : Hele can boğaza dayandığı zaman,
Edip Yüksel : Ya can boğaza dayandığı zaman?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Can boğaza dayandığı zaman
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O halde can boğaza geldiği vakit,
Elmalılı Hamdi Yazır : O halde haydiseniz â can hulkuma geldiği vakıt
Fizilal-il Kuran : Canın boğaza dayandığı an var ya,
Gültekin Onan : Hele can boğaza gelip dayandığında,
Hakkı Yılmaz : (83-85) Ancak can boğaza gelip dayandığı zaman, siz de o zaman, onun karşısında bekliyorsunuz, Biz ise ona sizden daha yakınız. Velâkin siz görmezsiniz.
Hasan Basri Çantay : Hele (can) boğaza gelince,
Hayrat Neşriyat : (83-84) Öyle ise, değil mi ki (can) boğaza geldiğinde, artık siz, o sırada (can çekişen o kimseye çâresizlikle) bakar durursunuz.
İbni Kesir : Hele can boğaza gelince;
İskender Evrenosoğlu : O halde can boğaza gelmiş olsa değil mi ki (siz öylece).
Muhammed Esed : Peki, öyleyse, (ölüm döşeğindeki bir adamın) boğazına (son nefesi) dayandığında,
Mustafa İslamoğlu : Peki ama, ya can boğaza gelince ne olacak?
Ömer Nasuhi Bilmen : (83-84) Artık değil mi ki, (can) boğaza geldiği vakit. Ve siz o zaman bakar durursunuz.
Ömer Öngüt : Can boğaza dayandığında,
Şaban Piriş : Hele bir can boğaza gelmiş olmasın.
Suat Yıldırım : Haydi görelim sizi, can boğaza geldiğinde,
Süleyman Ateş : Ya can boğaza dayandığı zaman?
Tefhim-ul Kuran : Hele can boğaza gelip dayandığında,
Ümit Şimşek : Peki, ya can boğaza gelip dayandığında?
Yaşar Nuri Öztürk : Ya o canın boğaza gelip dayandığı zaman!


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}