» 5 / Mâide  23:

Kuran Sırası: 5
İniş Sırası: 112
Maide Suresi = Sofra suresi
112. ve 114. ayetlerinde Hz. Isa’nin Allah’tan istedigi sofradan söz edildiginden bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالَ (GEL) = ḳāle : dedi ki
2. رَجُلَانِ (RCLEN) = raculāni : iki adam
3. مِنَ (MN) = mine : -den
4. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseler-
5. يَخَافُونَ (YḢEFWN) = yeḣāfūne : korkanlar(dan)
6. أَنْعَمَ (ÊNAM) = en'ǎme : ni'met verdiği
7. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah'ın
8. عَلَيْهِمَا (ALYHME) = ǎleyhimā : kendilerine
9. ادْخُلُوا (ED̃ḢLWE) = dḣulū : girin
10. عَلَيْهِمُ (ALYHM) = ǎleyhimu : onların üzerine
11. الْبَابَ (ELBEB) = l-bābe : kapıdan
12. فَإِذَا (FÎZ̃E) = feiƶā : eğer
13. دَخَلْتُمُوهُ (D̃ḢLTMWH) = deḣaltumūhu : girerseniz
14. فَإِنَّكُمْ (FÎNKM) = feinnekum : muhakkak ki siz
15. غَالِبُونَ (ĞELBWN) = ğālibūne : galib gelirsiniz
16. وَعَلَى (WAL) = ve ǎlā : ve
17. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'a
18. فَتَوَكَّلُوا (FTWKLWE) = fetevekkelū : dayanın
19. إِنْ (ÎN) = in : eğer
20. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
21. مُؤْمِنِينَ (MÙMNYN) = mu'minīne : inanıyor
dedi ki | iki adam | -den | kimseler- | korkanlar(dan) | ni'met verdiği | Allah'ın | kendilerine | girin | onların üzerine | kapıdan | eğer | girerseniz | muhakkak ki siz | galib gelirsiniz | ve | Allah'a | dayanın | eğer | iseniz | inanıyor |

[GWL] [RCL] [] [] [ḢWF] [NAM] [] [] [D̃ḢL] [] [BWB] [] [D̃ḢL] [] [ĞLB] [] [] [WKL] [] [KWN] [EMN]
GEL RCLEN MN ELZ̃YN YḢEFWN ÊNAM ELLH ALYHME ED̃ḢLWE ALYHM ELBEB FÎZ̃E D̃ḢLTMWH FÎNKM ĞELBWN WAL ELLH FTWKLWE ÎN KNTM MÙMNYN

ḳāle raculāni mine elleƶīne yeḣāfūne en'ǎme llahu ǎleyhimā dḣulū ǎleyhimu l-bābe feiƶā deḣaltumūhu feinnekum ğālibūne ve ǎlā llahi fetevekkelū in kuntum mu'minīne
قال رجلان من الذين يخافون أنعم الله عليهما ادخلوا عليهم الباب فإذا دخلتموه فإنكم غالبون وعلى الله فتوكلوا إن كنتم مؤمنين

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GWL GEL ḳāle dedi ki Said
رجلان ر ج ل | RCL RCLEN raculāni iki adam two men
من | MN mine -den from
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler- those who
يخافون خ و ف | ḢWF YḢEFWN yeḣāfūne korkanlar(dan) feared (Allah),
أنعم ن ع م | NAM ÊNAM en'ǎme ni'met verdiği (had) favored
الله | ELLH llahu Allah'ın Allah
عليهما | ALYHME ǎleyhimā kendilerine [on] both of them,
ادخلوا د خ ل | D̃ḢL ED̃ḢLWE dḣulū girin """Enter"
عليهم | ALYHM ǎleyhimu onların üzerine upon them
الباب ب و ب | BWB ELBEB l-bābe kapıdan (through) the gate
فإذا | FÎZ̃E feiƶā eğer then when
دخلتموه د خ ل | D̃ḢL D̃ḢLTMWH deḣaltumūhu girerseniz you have entered it
فإنكم | FÎNKM feinnekum muhakkak ki siz then indeed, you (will be)
غالبون غ ل ب | ĞLB ĞELBWN ğālibūne galib gelirsiniz victorious.
وعلى | WAL ve ǎlā ve And upon
الله | ELLH llahi Allah'a Allah
فتوكلوا و ك ل | WKL FTWKLWE fetevekkelū dayanın then put your trust
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KWN KNTM kuntum iseniz you are
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanıyor believers.

5:23 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

dedi ki | iki adam | -den | kimseler- | korkanlar(dan) | ni'met verdiği | Allah'ın | kendilerine | girin | onların üzerine | kapıdan | eğer | girerseniz | muhakkak ki siz | galib gelirsiniz | ve | Allah'a | dayanın | eğer | iseniz | inanıyor |

[GWL] [RCL] [] [] [ḢWF] [NAM] [] [] [D̃ḢL] [] [BWB] [] [D̃ḢL] [] [ĞLB] [] [] [WKL] [] [KWN] [EMN]
GEL RCLEN MN ELZ̃YN YḢEFWN ÊNAM ELLH ALYHME ED̃ḢLWE ALYHM ELBEB FÎZ̃E D̃ḢLTMWH FÎNKM ĞELBWN WAL ELLH FTWKLWE ÎN KNTM MÙMNYN

ḳāle raculāni mine elleƶīne yeḣāfūne en'ǎme llahu ǎleyhimā dḣulū ǎleyhimu l-bābe feiƶā deḣaltumūhu feinnekum ğālibūne ve ǎlā llahi fetevekkelū in kuntum mu'minīne
قال رجلان من الذين يخافون أنعم الله عليهما ادخلوا عليهم الباب فإذا دخلتموه فإنكم غالبون وعلى الله فتوكلوا إن كنتم مؤمنين

[ق و ل] [ر ج ل] [] [] [خ و ف] [ن ع م] [] [] [د خ ل] [] [ب و ب] [] [د خ ل] [] [غ ل ب] [] [] [و ك ل] [] [ك و ن] [ا م ن]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GWL GEL ḳāle dedi ki Said
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
رجلان ر ج ل | RCL RCLEN raculāni iki adam two men
Re,Cim,Lam,Elif,Nun,
200,3,30,1,50,
N – nominative masculine dual noun
اسم مرفوع
من | MN mine -den from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseler- those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
يخافون خ و ف | ḢWF YḢEFWN yeḣāfūne korkanlar(dan) feared (Allah),
Ye,Hı,Elif,Fe,Vav,Nun,
10,600,1,80,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أنعم ن ع م | NAM ÊNAM en'ǎme ni'met verdiği (had) favored
,Nun,Ayn,Mim,
,50,70,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
فعل ماض
الله | ELLH llahu Allah'ın Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
عليهما | ALYHME ǎleyhimā kendilerine [on] both of them,
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,Elif,
70,30,10,5,40,1,
P – preposition
PRON – 3rd person dual object pronoun
جار ومجرور
ادخلوا د خ ل | D̃ḢL ED̃ḢLWE dḣulū girin """Enter"
Elif,Dal,Hı,Lam,Vav,Elif,
1,4,600,30,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عليهم | ALYHM ǎleyhimu onların üzerine upon them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
الباب ب و ب | BWB ELBEB l-bābe kapıdan (through) the gate
Elif,Lam,Be,Elif,Be,
1,30,2,1,2,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
فإذا | FÎZ̃E feiƶā eğer then when
Fe,,Zel,Elif,
80,,700,1,
REM – prefixed resumption particle
T – time adverb
الفاء استئنافية
ظرف زمان
دخلتموه د خ ل | D̃ḢL D̃ḢLTMWH deḣaltumūhu girerseniz you have entered it
Dal,Hı,Lam,Te,Mim,Vav,He,
4,600,30,400,40,6,5,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فإنكم | FÎNKM feinnekum muhakkak ki siz then indeed, you (will be)
Fe,,Nun,Kef,Mim,
80,,50,20,40,
RSLT – prefixed result particle
ACC – accusative particle
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
الفاء واقعة في جواب الشرط
حرف نصب والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
غالبون غ ل ب | ĞLB ĞELBWN ğālibūne galib gelirsiniz victorious.
Ğayn,Elif,Lam,Be,Vav,Nun,
1000,1,30,2,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
وعلى | WAL ve ǎlā ve And upon
Vav,Ayn,Lam,,
6,70,30,,
REM – prefixed resumption particle
P – preposition
الواو استئنافية
حرف جر
الله | ELLH llahi Allah'a Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
فتوكلوا و ك ل | WKL FTWKLWE fetevekkelū dayanın then put your trust
Fe,Te,Vav,Kef,Lam,Vav,Elif,
80,400,6,20,30,6,1,
SUP – prefixed supplemental particle
V – 2nd person masculine plural (form V) imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء زائدة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KWN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanıyor believers.
Mim,,Mim,Nun,Ye,Nun,
40,,40,50,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالَ: dedi ki | رَجُلَانِ: iki adam | مِنَ: -den | الَّذِينَ: kimseler- | يَخَافُونَ: korkanlar(dan) | أَنْعَمَ: ni'met verdiği | اللَّهُ: Allah'ın | عَلَيْهِمَا: kendilerine | ادْخُلُوا: girin | عَلَيْهِمُ: onların üzerine | الْبَابَ: kapıdan | فَإِذَا: eğer | دَخَلْتُمُوهُ: girerseniz | فَإِنَّكُمْ: muhakkak ki siz | غَالِبُونَ: galib gelirsiniz | وَعَلَى: ve | اللَّهِ: Allah'a | فَتَوَكَّلُوا: dayanın | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | مُؤْمِنِينَ: inanıyor |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قال GEL dedi ki | رجلان RCLEN iki adam | من MN -den | الذين ELZ̃YN kimseler- | يخافون YḢEFWN korkanlar(dan) | أنعم ÊNAM ni'met verdiği | الله ELLH Allah'ın | عليهما ALYHME kendilerine | ادخلوا ED̃ḢLWE girin | عليهم ALYHM onların üzerine | الباب ELBEB kapıdan | فإذا FÎZ̃E eğer | دخلتموه D̃ḢLTMWH girerseniz | فإنكم FÎNKM muhakkak ki siz | غالبون ĞELBWN galib gelirsiniz | وعلى WAL ve | الله ELLH Allah'a | فتوكلوا FTWKLWE dayanın | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | مؤمنين MÙMNYN inanıyor |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳāle: dedi ki | raculāni: iki adam | mine: -den | elleƶīne: kimseler- | yeḣāfūne: korkanlar(dan) | en'ǎme: ni'met verdiği | llahu: Allah'ın | ǎleyhimā: kendilerine | dḣulū: girin | ǎleyhimu: onların üzerine | l-bābe: kapıdan | feiƶā: eğer | deḣaltumūhu: girerseniz | feinnekum: muhakkak ki siz | ğālibūne: galib gelirsiniz | ve ǎlā: ve | llahi: Allah'a | fetevekkelū: dayanın | in: eğer | kuntum: iseniz | mu'minīne: inanıyor |
Kırık Meal (Transcript) : |GEL: dedi ki | RCLEN: iki adam | MN: -den | ELZ̃YN: kimseler- | YḢEFWN: korkanlar(dan) | ÊNAM: ni'met verdiği | ELLH: Allah'ın | ALYHME: kendilerine | ED̃ḢLWE: girin | ALYHM: onların üzerine | ELBEB: kapıdan | FÎZ̃E: eğer | D̃ḢLTMWH: girerseniz | FÎNKM: muhakkak ki siz | ĞELBWN: galib gelirsiniz | WAL: ve | ELLH: Allah'a | FTWKLWE: dayanın | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | MÙMNYN: inanıyor |
Abdulbaki Gölpınarlı : İçlerinden, korkan ve Allah tarafından nîmetlere mazhar olmuş bulunan iki kişi, kapıdan girip saldırın üstlerine demişti; oraya girerseniz şüphe yok ki üst olursunuz siz ve ancak Allah'a dayanın inanmışsanız.
Adem Uğur : Korkanların içinden Allah'ın kendilerine lütufda bulunduğu iki kişi şöyle dedi: Onların üzerine kapıdan girin; oraya bir girdiniz mi artık siz zaferi kazanmışsınızdır. Eğer müminler iseniz ancak Allah'a güvenin.
Ahmed Hulusi : Korktukları toplum içinden gelen Allâh'ın in'amda bulunduğu iki adam şöyle dedi: "Onların üzerine kapıdan girin. . . Ona girdiğinizde artık muhakkak ki siz galiplersiniz. . . Eğer iman edenler iseniz Allâh'a tevekkül edin (hakikatinizdeki El Vekiyl isminin özelliğinin, gereğini yerine getireceğine iman edin). "
Ahmet Tekin : Korkanlar arasından, Allah’ın kendilerine lütufta bulunduğu iki cesur insan; 'Kapılardan, şehrin giriş noktalarından ansızın onların üzerine varın. Eğer o taraftan varırsanız mutlaka galip geleceksiniz. Eğer gerçekten mü’minseniz Allah’a dayanıp, güvenin, gerisini ona havale edin.' dedi.
Ahmet Varol : Allah'tan korkanlardan, Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki kişi: 'Onların üzerine kapıdan girin. Oradan girerseniz siz üstün gelirsiniz. Eğer gerçekten iman etmiş iseniz Allah'a güvenin' dedi.
Ali Bulaç : Korkanlar arasında olup da Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki kişi: "Onların üzerine kapıdan girin. Girerseniz, şüphesiz sizler galibsiniz. Eğer mü'minlerdenseniz, yalnızca Allah'a tevekkül edin." dedi.
Ali Fikri Yavuz : Allah’dan korkanlardan, Allah’ın kendilerine ihsan ettiği iki adam şöyle dedi: “- Zâlimlerin şehrine ait kapıdan girin. Oraya girince muhakkak galibsiniz. Artık gerçek müminlerseniz Allah’a tevekkül edin.”
Bekir Sadak : Korkanlar arasinda bulunan, Allah'in nimete erdirdigi iki adam: «Ustlerine kapidan yuruyun, oradan girerseniz suphesiz galip gelirsiniz; eger inaniyorsaniz Allah'a guvenin» demislerdi.
Celal Yıldırım : (İlâhi buyruğa uymamaktan) korkup Allah'ın kendilerine (sağlam bir imân ve irfan) nîmetini sunduğu iki adam (çıkıp) dediler ki: «Onların üzerine kapıdan giriş yapın; bir defa girdiniz mi artık şüpheniz olmasın ki siz üstünsünüzdür. Eğer inanmış kişilerseniz Allah'a güvenip dayanın.»
Diyanet İşleri : Korkanların içinden Allah’ın kendilerine nimet verdiği iki adam şöyle demişti: “Onların üzerine kapıdan girin. Oraya girdiniz mi artık siz kuşkusuz galiplersiniz. Eğer mü’minler iseniz, yalnızca Allah’a tevekkül edin.”
Diyanet İşleri (eski) : Korkanlar arasında bulunan, Allah'ın nimete erdirdiği iki adam: 'Üstlerine kapıdan yürüyün, oradan girerseniz şüphesiz galip gelirsiniz; eğer inanıyorsanız Allah'a güvenin' demişlerdi.
Diyanet Vakfi : Korkanların içinden Allah'ın kendilerine lütufda bulunduğu iki kişi şöyle dedi: Onların üzerine kapıdan girin; oraya bir girdiniz mi artık siz zaferi kazanmışsınızdır. Eğer müminler iseniz ancak Allah'a güvenin.
Edip Yüksel : Korku duyanların arasında, ALLAH'ın kendisine nimet verdiği iki kişi, 'Üstlerine kapıdan yürüyün. Kapıdan girerseniz kesinlikle siz yeneceksiniz. İnanıyorsanız ALLAH'a güvenin,' dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah'tan korkan ve Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki adam şöyle dedi: «Onların üzerlerine kapıdan girin. Oradan girerseniz muhakkak galip gelirsiniz. Eğer layıkıyla inanıyorsanız yalnız Allah'a dayanın.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah'ın her ikisine de nimet verdiği, Allah'a karşı gelmekten korkan iki er çıkıp şöyle söyledi: «Onlara kapıdan hücum edin, kapıyı tutun, oraya bir kez girdiniz mi kesinlikle galipsiniz, haydi Allah'a dayanın, gerçekten inanan kimselerseniz!»
Elmalılı Hamdi Yazır : Onların, o korktukları kimselerden Allahın ni'metini iymanına kavuşturduğu iki er çıktı dedi ki «üzerlerine hücum edin kapıyı tutun bir kerre ona girdiniz mi muhakkak galibsinizdir, haydin Allaha mütevekkil olun gerçekten mü'minlerseniz.»
Fizilal-il Kuran : Allah'tan korkan ve O'nun nimetine ermiş iki kişi dedi ki; «Onların üzerine şehrin kapısından yürüyünüz. Kapıdan içeri girince onları yendiniz demektir. Eğer müminseniz sırf Allah'a dayanınız.»
Gültekin Onan : Korkanlar arasında olup da Tanrı'nın kendilerine nimet verdiği iki kişi: "Onların üzerine kapıdan girin. Girerseniz, kuşkusuz sizler galibsiniz. Eğer inançlılarsanız yalnız Tanrı'ya tevekkül edin" dedi.
Hakkı Yılmaz : Korkanlardan ve Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki adam dedi ki: “Onların üzerlerine kapıdan girin. İşte, oradan girerseniz şüphesiz siz, galip olanlarsınız. Eğer inanıyorsanız da artık yalnızca Allah'a işin sonucunu havale edin.”
Hasan Basri Çantay : (Peygamberlerine muhaalefetden) korkmakda olan kimselerden Allahın, kendilerine (İslâm) ni'met (ini) ihsan etdiği iki er. «Onların üzerine (şehrin) kapı (sın) dan girin. (Bir kerre) ona girdiniz mi hiç şübhesiz ki siz gaalibsiniz. Artık ancak Allaha güvenib dayanın, (gerçekden) îman etmiş kimselerseniz» dedi.
Hayrat Neşriyat : (Allah’dan) korkanlardan, Allah’ın kendilerine ni'met verdiği (emre uymayı nasîb ettiği) iki adam (Yûşa' ile Kâleb) şöyle dedi: 'Onların üzerine (şehrin) kapı(sın)dan girin! İşte oraya bir girdiniz mi, artık şübhesiz siz galib kimselersinizdir; artık (gerçekten)mü’minler iseniz, o hâlde ancak Allah’a tevekkül edin!'
İbni Kesir : Korkanlar arasında bulunan, Allah'ın nimetine erdirdiği iki adam demişlerdi ki: Onların üstlerine kapıdan yürüyün, oraya girerseniz; muhakkak siz, galiblersiniz. Şayet mü'minlerseniz; Allah'a tevekkül edin.
İskender Evrenosoğlu : Allah'ın kendilerine nimet verdiği, korkanların arasından iki adam şöyle dedi; “Onların üzerlerine kapıdan girin, böylece oradan (kapıdan) girdiğiniz zaman muhakkak ki siz gâlip gelirsiniz. Eğer mü'minseniz, artık Allah'a tevekkül edin (Allah'a güvenin).”
Muhammed Esed : (Bunun üzerine) Allahın nimetine mazhar olan ve (Ondan) korkanlar arasından iki kişi: "Onların üzerine kapıdan gidin!" dediler, "Çünkü, unutmayın, siz oraya girerseniz galip geleceksiniz! Ve eğer (gerçek) müminler iseniz Allaha güven duymalısınız!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Kendilerine Allah Teâlâ'nın in'amda bulunmuş olduğu korkanlardan iki er dedi ki: «Onların üzerlerine kapıdan giriveriniz, siz ona girdiğiniz zaman şüphe yok ki, galiplersiniz. Artık siz mü'min kimseler iseniz Allah Teâlâ'ya tevekkül ediniz.»
Ömer Öngüt : (Allah'tan) korkan ve Allah'ın kendilerine lütufta bulunduğu kimselerden iki adam şöyle dediler: “O zorbaların üzerlerine kapıdan yürüyün! Oradan girince muhakkak galip gelirsiniz. Eğer inanıyorsanız, ancak Allah'a tevekkül ediniz. ”
Şaban Piriş : Korkanlar arasında bulunan Allah’ın nimete erdirdiği iki adam: -Üstlerine kapıdan yürüyün, oradan girerseniz, muhakkak galip gelirsiniz. Eğer, mümin iseniz Allah’a güvenin, demişlerdi.
Suat Yıldırım : Allah’ın buyruğuna uymamaktan korkan ve Allah’ın kendilerine iman ve yakin nimeti ihsan ettiği iki yiğit çıkıp dediler ki:"Üzerlerine hücum edin, kapıyı tutun. Kapıyı tutup da dışarıda savaş meydanına çıkmalarını önlediniz mi muhakkak siz galipsinizdir. İmanınızda samimî iseniz yalnız Allah’a dayanın."
Süleyman Ateş : (Allah'tan) korkanlardan Allâh'ın ni'met verdiği iki adam dedi ki; "Onların üzerine kapıdan girin, eğer kapıdan girerseniz, muhakkak ki siz gâlib gelirsiniz. Haydi eğer inanıyorsanız Allah'a dayanın!"
Tefhim-ul Kuran : Korkanlar arasında olup da Allah'ın kendilerine nimet verdiği iki kişi: «Onların üzerine kapıdan girin. Ona girerseniz, şüphesiz sizler galibsiniz. Eğer mü'minlerdenseniz, yalnızca Allah'a tevekkül edin.» dedi.
Ümit Şimşek : Allah'tan korkanlardan, Onun nimetine ermiş iki adam dedi ki: 'Onların üzerine kapıdan girin. Siz oraya girdiniz mi onları yenmişsiniz demektir. Mü'min iseniz yalnız Allah'a tevekkül edin.'
Yaşar Nuri Öztürk : İçine ürperti düşenlerden, Allah'ın nimet verdiği iki adam dedi ki: "Onların içine kapıdan girin. Oraya girdiğinizde galip geleceksiniz. Eğer inananlar iseniz yalnız Allah'a güvenin."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}