» 5 / Mâide  30:

Kuran Sırası: 5
İniş Sırası: 112
Maide Suresi = Sofra suresi
112. ve 114. ayetlerinde Hz. Isa’nin Allah’tan istedigi sofradan söz edildiginden bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَطَوَّعَتْ (FŦWAT) = feTavveǎt : çağırdı
2. لَهُ (LH) = lehu : onu
3. نَفْسُهُ (NFSH) = nefsuhu : nefsi
4. قَتْلَ (GTL) = ḳatle : öldürmeye
5. أَخِيهِ (ÊḢYH) = eḣīhi : kardeşini
6. فَقَتَلَهُ (FGTLH) = feḳatelehu : ve onu öldürdü
7. فَأَصْبَحَ (FÊṦBḪ) = fe eSbeHa : böylece oldu
8. مِنَ (MN) = mine : -dan
9. الْخَاسِرِينَ (ELḢESRYN) = l-ḣāsirīne : ziyana uğrayanlar-
çağırdı | onu | nefsi | öldürmeye | kardeşini | ve onu öldürdü | böylece oldu | -dan | ziyana uğrayanlar- |

[ŦWA] [] [NFS] [GTL] [EḢW] [GTL] [ṦBḪ] [] [ḢSR]
FŦWAT LH NFSH GTL ÊḢYH FGTLH FÊṦBḪ MN ELḢESRYN

feTavveǎt lehu nefsuhu ḳatle eḣīhi feḳatelehu fe eSbeHa mine l-ḣāsirīne
فطوعت له نفسه قتل أخيه فقتله فأصبح من الخاسرين

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فطوعت ط و ع | ŦWA FŦWAT feTavveǎt çağırdı Then prompted
له | LH lehu onu to him
نفسه ن ف س | NFS NFSH nefsuhu nefsi his soul
قتل ق ت ل | GTL GTL ḳatle öldürmeye (to) kill
أخيه ا خ و | EḢW ÊḢYH eḣīhi kardeşini his brother,
فقتله ق ت ل | GTL FGTLH feḳatelehu ve onu öldürdü so he killed him
فأصبح ص ب ح | ṦBḪ FÊṦBḪ fe eSbeHa böylece oldu and became
من | MN mine -dan of
الخاسرين خ س ر | ḢSR ELḢESRYN l-ḣāsirīne ziyana uğrayanlar- the losers.

5:30 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

çağırdı | onu | nefsi | öldürmeye | kardeşini | ve onu öldürdü | böylece oldu | -dan | ziyana uğrayanlar- |

[ŦWA] [] [NFS] [GTL] [EḢW] [GTL] [ṦBḪ] [] [ḢSR]
FŦWAT LH NFSH GTL ÊḢYH FGTLH FÊṦBḪ MN ELḢESRYN

feTavveǎt lehu nefsuhu ḳatle eḣīhi feḳatelehu fe eSbeHa mine l-ḣāsirīne
فطوعت له نفسه قتل أخيه فقتله فأصبح من الخاسرين

[ط و ع] [] [ن ف س] [ق ت ل] [ا خ و] [ق ت ل] [ص ب ح] [] [خ س ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فطوعت ط و ع | ŦWA FŦWAT feTavveǎt çağırdı Then prompted
Fe,Tı,Vav,Ayn,Te,
80,9,6,70,400,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person feminine singular (form II) perfect verb
الفاء استئنافية
فعل ماض
له | LH lehu onu to him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
نفسه ن ف س | NFS NFSH nefsuhu nefsi his soul
Nun,Fe,Sin,He,
50,80,60,5,
N – nominative feminine singular noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
قتل ق ت ل | GTL GTL ḳatle öldürmeye (to) kill
Gaf,Te,Lam,
100,400,30,
N – accusative masculine verbal noun
اسم منصوب
أخيه ا خ و | EḢW ÊḢYH eḣīhi kardeşini his brother,
,Hı,Ye,He,
,600,10,5,
N – genitive masculine singular noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فقتله ق ت ل | GTL FGTLH feḳatelehu ve onu öldürdü so he killed him
Fe,Gaf,Te,Lam,He,
80,100,400,30,5,
CAUS – prefixed particle of cause
V – 3rd person masculine singular perfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء سببية
فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فأصبح ص ب ح | ṦBḪ FÊṦBḪ fe eSbeHa böylece oldu and became
Fe,,Sad,Be,Ha,
80,,90,2,8,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
الفاء عاطفة
فعل ماض من اخوات «كان»
من | MN mine -dan of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الخاسرين خ س ر | ḢSR ELḢESRYN l-ḣāsirīne ziyana uğrayanlar- the losers.
Elif,Lam,Hı,Elif,Sin,Re,Ye,Nun,
1,30,600,1,60,200,10,50,
N – genitive masculine plural active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَطَوَّعَتْ: çağırdı | لَهُ: onu | نَفْسُهُ: nefsi | قَتْلَ: öldürmeye | أَخِيهِ: kardeşini | فَقَتَلَهُ: ve onu öldürdü | فَأَصْبَحَ: böylece oldu | مِنَ: -dan | الْخَاسِرِينَ: ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فطوعت FŦWAT çağırdı | له LH onu | نفسه NFSH nefsi | قتل GTL öldürmeye | أخيه ÊḢYH kardeşini | فقتله FGTLH ve onu öldürdü | فأصبح FÊṦBḪ böylece oldu | من MN -dan | الخاسرين ELḢESRYN ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Okunuş) : |feTavveǎt: çağırdı | lehu: onu | nefsuhu: nefsi | ḳatle: öldürmeye | eḣīhi: kardeşini | feḳatelehu: ve onu öldürdü | fe eSbeHa: böylece oldu | mine: -dan | l-ḣāsirīne: ziyana uğrayanlar- |
Kırık Meal (Transcript) : |FŦWAT: çağırdı | LH: onu | NFSH: nefsi | GTL: öldürmeye | ÊḢYH: kardeşini | FGTLH: ve onu öldürdü | FÊṦBḪ: böylece oldu | MN: -dan | ELḢESRYN: ziyana uğrayanlar- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Nihâyet kardeşini öldürme hususunda nefsine uydu da öldürdü onu ve ziyankârlardan oluverdi.
Adem Uğur : Nihayet nefsi onu, kardeşini öldürmeye itti ve onu öldürdü: bu yüzden de kaybedenlerden oldu.
Ahmed Hulusi : Nihayet benliğindeki hırs ve haset ona kardeşini öldürmeyi kolaylaştırdı, böylece onu öldürdü. . . Bu yüzden hüsrana uğrayanlardan oldu.
Ahmet Tekin : Nihayet, nefsi onu, kardeşini öldürmeye teşvik ederek, ikna etti ve onu öldürdü. Bu yüzden de, hüsrana uğrayanlardan oldu.
Ahmet Varol : Nefsi ona kardeşini öldürmeyi hoş gösterdi, böylece onu öldürdü ve zarara uğrayanlardan oldu.
Ali Bulaç : Sonunda nefsi ona kardeşini öldürmeyi (tahrik edip zevkli göstererek) kolaylaştırdı; böylece onu öldürdü, bu yüzden hüsrana uğrayanlardan oldu.
Ali Fikri Yavuz : Nihayet Kâbil nefsine uyarak kardeşini (Hâbil’i) öldürmeğe kalkışmış ve sonra onu öldürmüştü. Böylece ziyana uğrayanlardan olmuştu.
Bekir Sadak : Bunun uzerine, kardesini oldurmekte nefsine uydu ve onu oldurerek, zarara ugrayanlardan oldu.
Celal Yıldırım : Kardeşini öldürmek için nefsi ona baş eğdirdi, o da tutup öldürdü ve zarara uğrayanlardan oldu.
Diyanet İşleri : Derken nefsi onu kardeşini öldürmeye itti de (nefsine uyarak) onu öldürdü ve böylece ziyan edenlerden oldu.
Diyanet İşleri (eski) : Bunun üzerine, kardeşini öldürmekte nefsine uydu ve onu öldürerek, zarara uğrayanlardan oldu.
Diyanet Vakfi : Nihayet nefsi onu, kardeşini öldürmeye itti ve onu öldürdü: bu yüzden de kaybedenlerden oldu.
Edip Yüksel : Egosu onu, kardeşini öldürmeye kışkırttı. Onu öldürdü ve böylece kaybetti.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bunun üzerine kurbanı kabul edilmeyenin nefsi kendisini, kardeşini öldürmeye teşvik etti ve onu öldürdü. Böylece zarara uğrayanlardan oldu.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bunun üzerine nefsi ona kardeşini öldürmeyi kolay gösterdi de tutup onu öldürdü ve artık hüsrana uğrayanlardan olmuştu.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bunun üzerine nefsi kendine kardeşini öldürmeyi kolay gösterdi, tuttu onu öldürdü, artık husrana düşenlerden olmuştu
Fizilal-il Kuran : Buna rağmen öbür kardeş ihtiraslarına boyun eğerek kardeşini öldürdü ve böylece hüsrana uğrayanlardan oldu.
Gültekin Onan : Sonunda nefsi ona kardeşini öldürmeyi kolaylaştırdı; böylece onu öldürdü, bu yüzden hüsrana uğrayanlardan oldu.
Hakkı Yılmaz : Bunun üzerine kurbanı kabul edilmeyenin egosu kendisine, kardeşini öldürmeyi kolay gösterdi, sonra da onu öldürdü. Kendisi de zarara uğrayanlardan oluverdi.
Hasan Basri Çantay : Nihayet nefsi, kardeşini öldürmiye (isteyerek) uymuş da onu öldürmüşdü, bu yüzden (maddî, manevî) ziyana uğrayanlardan olmuşdu.
Hayrat Neşriyat : Nihâyet nefsi ona kardeşini öldürmeyi hoş (ve kolay) gösterdi de onu öldürdü; bu yüzden hüsrâna uğrayanlardan oldu.
İbni Kesir : Bunun üzerine kardeşini öldürmekte nefsine uydu ve onu öldürdü de hüsrana uğrayanlardan oldu.
İskender Evrenosoğlu : Bunun üzerine nefsi, onu, kardeşini öldürmeye kandırdı (kolay ve zevkli gösterdi). Böylece onu öldürdü, sonra hüsrana uğrayanlardan oldu.
Muhammed Esed : Fakat diğerinin ihtirası onu kardeşini öldürmeye sürükledi ve onu öldürdü: Böylece hüsrana uğrayanlardan oldu.
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık kardeşini öldürmeyi kendisine nefsi kolaylaştırdı da onu öldürdü. Sonra da ziyana uğramışlardan oldu.
Ömer Öngüt : Nihayet nefsi onu kardeşini öldürmeye itti ve onu öldürdü. Bu yüzden de kaybedenlerden oldu.
Şaban Piriş : Bunun üzerine kardeşini öldürmek hususunda nefsi ona boyun eğdi. Ve onu öldürerek hüsrana uğrayanlardan oldu.
Suat Yıldırım : Nefsi, onu kardeşini öldürmeye itti. O da onu öldürüp ziyan edenlerden oldu.
Süleyman Ateş : Nefsi, onu kardeşini öldürmeye çağırdı, (o da nefsine uyarak) onu öldürdü, ziyana uğrayanlardan oldu.
Tefhim-ul Kuran : Sonunda nefsi ona kardeşini öldürmeyi (tahrik edip zevkli göstererek) kolaylaştırdı; böylece onu öldürdü, bu yüzden hüsrana uğrayanlardan oldu.
Ümit Şimşek : Böylece, nefsi ona kardeşini öldürmeyi hoş gösterdi; o da onu öldürüp hüsrana düştü.
Yaşar Nuri Öztürk : Nihayet nefsi onu kardeşini öldürmeye ısındırdı, o da onu öldürdü. Böylece hüsrana uğramışlardan oldu.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}