» 21 / Enbiyâ  Suresi:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
Enbiya Suresi = Peygamberler Suresi
agirlikli olarak peygamberlerden söz edildiginden bu adi almistir.

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"

Kırık Meal (Harekesiz) Meali
|اقترب EGTRB yaklaştı | للناس LLNES insanların | حسابهم ḪSEBHM hesapları | وهم WHM fakat onlar | في FY içinde | غفلة ĞFLT gaflet | معرضون MARŽWN yüz çevirmektedirler | (21:1)
|ما ME | يأتيهم YÊTYHM kendilerine gelen | من MN her | ذكر Z̃KR ikazı | من MN -den | ربهم RBHM Rablerin- | محدث MḪD̃S̃ yeni | إلا ÎLE ancak | استمعوه ESTMAWH dinlerler | وهم WHM onlar | يلعبون YLABWN eğlenerek | (21:2)
|لاهية LEHYT eğlencededir | قلوبهم GLWBHM kalbleri | وأسروا WÊSRWE ve gizlediler | النجوى ELNCW aralarındaki konuşmayı | الذين ELZ̃YN kimseler | ظلموا ƵLMWE zulmeden(ler) | هل HL değil mi? | هذا HZ̃E bu | إلا ÎLE ancak | بشر BŞR bir insandır | مثلكم MS̃LKM sizin gibi | أفتأتون ÊFTÊTWN şimdi siz kapılacak mısınız? | السحر ELSḪR büyüye | وأنتم WÊNTM siz | تبصرون TBṦRWN görüyorken | (21:3)
|قال GEL dedi ki | ربي RBY Rabbim | يعلم YALM bilir | القول ELGWL konuşulanı | في FY | السماء ELSMEÙ gökte | والأرض WELÊRŽ ve yerde | وهو WHW ve O | السميع ELSMYA işitendir | العليم ELALYM bilendir | (21:4)
|بل BL hayır | قالوا GELWE dediler | أضغاث ÊŽĞES̃ (bu) karmakarışık | أحلام ÊḪLEM hayallerdir | بل BL hayır | افتراه EFTREH onu uydurmuş | بل BL hayır | هو HW o | شاعر ŞEAR şa'irdir | فليأتنا FLYÊTNE bize getirse ya | بآية B ËYT bir mu'cize | كما KME gibi | أرسل ÊRSL gönderildikleri | الأولون ELÊWLWN öncekilerin | (21:5)
|ما ME | آمنت ËMNT inanmamıştı | قبلهم GBLHM bunlardan önce | من MN hiçbir | قرية GRYT kent (halkı) | أهلكناها ÊHLKNEHE helak ettiğimiz | أفهم ÊFHM şimdi bunlar mı? | يؤمنون YÙMNWN inanacaklar | (21:6)
|وما WME | أرسلنا ÊRSLNE biz göndermedik | قبلك GBLK senden önce | إلا ÎLE başkasını | رجالا RCELE erkeklerden | نوحي NWḪY vahyedilen | إليهم ÎLYHM kendilerine | فاسألوا FESÊLWE sorun | أهل ÊHL ehline | الذكر ELZ̃KR Zikir | إن ÎN eğer | كنتم KNTM idiyseniz | لا LE | تعلمون TALMWN bilmiyor | (21:7)
|وما WME ve | جعلناهم CALNEHM biz onları yapmadık | جسدا CSD̃E ceset(ler) | لا LE | يأكلون YÊKLWN yemeyen | الطعام ELŦAEM yemek | وما WME ve | كانوا KENWE değillerdi | خالدين ḢELD̃YN ölümsüz | (21:8)
|ثم S̃M sonra | صدقناهم ṦD̃GNEHM yerine getirdik | الوعد ELWAD̃ verdiğimiz sözü | فأنجيناهم FÊNCYNEHM onları kurtardık | ومن WMN ve kimseleri | نشاء NŞEÙ dilediğimiz | وأهلكنا WÊHLKNE ve helak ettik | المسرفين ELMSRFYN aşırı gidenleri | (21:9)
|لقد LGD̃ andolsun | أنزلنا ÊNZLNE indirdik | إليكم ÎLYKM size | كتابا KTEBE bir Kitap | فيه FYH içinde | ذكركم Z̃KRKM Zikr'iniz bulunan | أفلا ÊFLE | تعقلون TAGLWN aklınızı kullanmıyor musunuz? | (21:10)
|وكم WKM ve nicesini | قصمنا GṦMNE kırıp geçirdik | من MN -den | قرية GRYT şehir(ler)- | كانت KENT olan | ظالمة ƵELMT zalim | وأنشأنا WÊNŞÊNE ve inşa ettik | بعدها BAD̃HE onlardan sonra | قوما GWME bir topluluk | آخرين ËḢRYN başka | (21:11)
|فلما FLME zaman | أحسوا ÊḪSWE hissettikleri | بأسنا BÊSNE azabımızı | إذا ÎZ̃E derhal | هم HM onlar | منها MNHE oradan | يركضون YRKŽWN kaçıyorlardı | (21:12)
|لا LE | تركضوا TRKŽWE (boşuna) kaçmayın | وارجعوا WERCAWE ve dönün | إلى ÎL | ما ME şeylere (ni'metlere) | أترفتم ÊTRFTM şımartıldığınız | فيه FYH içinde | ومساكنكم WMSEKNKM ve yurtlarınıza | لعلكم LALKM çünkü | تسألون TSÊLWN sorguya çekileceksiniz | (21:13)
|قالوا GELWE dediler | يا YE EY/HEY/AH | ويلنا WYLNE eyvah bize | إنا ÎNE gerçekten biz | كنا KNE olduk | ظالمين ƵELMYN zalimlerden | (21:14)
|فما FME | زالت ZELT kesilmedi | تلك TLK bu | دعواهم D̃AWEHM mırıldanmaları | حتى ḪT kadar | جعلناهم CALNEHM biz onları yapıncaya | حصيدا ḪṦYD̃E biçilmiş (ekin gibi) | خامدين ḢEMD̃YN sönmüş ateş (gibi) | (21:15)
|وما WME ve | خلقنا ḢLGNE biz yaratmadık | السماء ELSMEÙ göğü | والأرض WELÊRŽ ve yeri | وما WME ve bulunanları | بينهما BYNHME bunlar arasında | لاعبين LEABYN eğlence için | (21:16)
|لو LW eğer | أردنا ÊRD̃NE isteseydik | أن ÊN | نتخذ NTḢZ̃ edinmek | لهوا LHWE bir eğlence | لاتخذناه LETḢZ̃NEH edinirdik | من MN | لدنا LD̃NE kendi katımızdan | إن ÎN eğer | كنا KNE olsaydık | فاعلين FEALYN yapacak | (21:17)
|بل BL hayır | نقذف NGZ̃F biz atarız | بالحق BELḪG hakkı | على AL üstüne | الباطل ELBEŦL batılın | فيدمغه FYD̃MĞH onun beynini parçalar | فإذا FÎZ̃E derhal | هو HW o | زاهق ZEHG yok olur | ولكم WLKM size | الويل ELWYL yazıklar olsun | مما MME ötürü | تصفون TṦFWN yakıştırdıklarınızdan | (21:18)
|وله WLH ve onlar | من MN kimseler | في FY olan | السماوات ELSMEWET göklerde | والأرض WELÊRŽ ve yerde | ومن WMN ve kimseler | عنده AND̃H O'nun yanındaki | لا LE | يستكبرون YSTKBRWN büyüklenmez | عن AN | عبادته ABED̃TH O'na kulluk etmekten | ولا WLE ve | يستحسرون YSTḪSRWN yorulmazlar | (21:19)
|يسبحون YSBḪWN tesbih ederler | الليل ELLYL gece | والنهار WELNHER ve gündüz | لا LE hiç | يفترون YFTRWN ara vermezler | (21:20)
|أم ÊM yoksa | اتخذوا ETḢZ̃WE edindiler mi? | آلهة ËLHT tanrılar | من MN -den | الأرض ELÊRŽ yer- | هم HM onları | ينشرون YNŞRWN diriltecek | (21:21)
|لو LW eğer | كان KEN olsaydı | فيهما FYHME ikisinde | آلهة ËLHT tanrılar | إلا ÎLE başka | الله ELLH Allah'tan | لفسدتا LFSD̃TE ikisi de bozulup gitmişti | فسبحان FSBḪEN yüce(münezzeh)dir | الله ELLH Allah | رب RB sahibi | العرش ELARŞ arş'ın | عما AME şeylerden | يصفون YṦFWN nitelendirdikleri | (21:22)
|لا LE | يسأل YSÊL O sorulmaz | عما AME şeylerden | يفعل YFAL yaptığı | وهم WHM ama onlar | يسألون YSÊLWN sorulurlar | (21:23)
|أم ÊM yoksa | اتخذوا ETḢZ̃WE mı edindiler? | من MN | دونه D̃WNH O'ndan başka | آلهة ËLHT tanrılar | قل GL de ki | هاتوا HETWE getirin | برهانكم BRHENKM delilinizi | هذا HZ̃E işte budur | ذكر Z̃KR öğütü | من MN olanların | معي MAY benimle beraber | وذكر WZ̃KR ve öğütü | من MN | قبلي GBLY benden öncekilerin | بل BL ama | أكثرهم ÊKS̃RHM çokları | لا LE | يعلمون YALMWN bilmezler | الحق ELḪG hakkı | فهم FHM bundan dolayı onlar | معرضون MARŽWN (haktan) yüz çevirirler | (21:24)
|وما WME ve | أرسلنا ÊRSLNE göndermedik | من MN | قبلك GBLK senden önce | من MN hiçbir | رسول RSWL peygamber | إلا ÎLE | نوحي NWḪY diye vahyetmediğimiz | إليه ÎLYH ona | أنه ÊNH şüphesiz | لا LE yoktur | إله ÎLH tanrı | إلا ÎLE başka | أنا ÊNE benden | فاعبدون FEABD̃WN bana kulluk edin | (21:25)
|وقالوا WGELWE ve dediler | اتخذ ETḢZ̃ edindi | الرحمن ELRḪMN Rahman | ولدا WLD̃E çocuk | سبحانه SBḪENH O münezzehtir | بل BL hayır | عباد ABED̃ bilakis | مكرمون MKRMWN değerli | (21:26)
|لا LE | يسبقونه YSBGWNH O'ndan önce söylemezler | بالقول BELGWL bir söz | وهم WHM ve onlar | بأمره BÊMRH O'nun buyruğunu | يعملون YAMLWN yaparlar | (21:27)
|يعلم YALM bilir | ما ME olanı | بين BYN arasında (önlerinde) | أيديهم ÊYD̃YHM ellerinin (önlerinde) | وما WME ve olanı | خلفهم ḢLFHM arkalarında | ولا WLE ve | يشفعون YŞFAWN şefa'at edemezler | إلا ÎLE başkasına | لمن LMN olduklarından | ارتضى ERTŽ razı | وهم WHM ve onlar | من MN -ndan | خشيته ḢŞYTH O'nun korkusu- | مشفقون MŞFGWN titrerler | (21:28)
|ومن WMN ve her kim | يقل YGL derse | منهم MNHM onlardan | إني ÎNY ben | إله ÎLH bir tanrıyım | من MN | دونه D̃WNH O'ndan başka | فذلك FZ̃LK böylece | نجزيه NCZYH onu cezalandırırız | جهنم CHNM cehennemle | كذلك KZ̃LK böyle | نجزي NCZY biz cezalandırırız | الظالمين ELƵELMYN zalimleri | (21:29)
|أولم ÊWLM | ير YR görmediler mi? | الذين ELZ̃YN kimseler | كفروا KFRWE inkar eden(ler) | أن ÊN şüphesiz | السماوات ELSMEWET gökler | والأرض WELÊRŽ ve yer | كانتا KENTE idi | رتقا RTGE bitişik | ففتقناهما FFTGNEHME biz onları ayırdık | وجعلنا WCALNE ve yarattık | من MN -dan | الماء ELMEÙ su- | كل KL her | شيء ŞYÙ şeyi | حي ḪY canlı | أفلا ÊFLE | يؤمنون YÙMNWN hala inanmıyorlar mı? | (21:30)
|وجعلنا WCALNE ve yarattık | في FY | الأرض ELÊRŽ yerde | رواسي RWESY yüksek dağlar | أن ÊN diye | تميد TMYD̃ sarsar | بهم BHM onları | وجعلنا WCALNE ve açtık | فيها FYHE orada | فجاجا FCECE geniş | سبلا SBLE yollar | لعلهم LALHM umulur ki | يهتدون YHTD̃WN yollarını bulurlar | (21:31)
|وجعلنا WCALNE ve yaptık | السماء ELSMEÙ göğü | سقفا SGFE bir tavan | محفوظا MḪFWƵE korunmuş | وهم WHM onlar hala | عن AN -nden | آياتها ËYETHE ayetleri- | معرضون MARŽWN yüz çevirmektedirler | (21:32)
|وهو WHW O'dur | الذي ELZ̃Y | خلق ḢLG yaratan | الليل ELLYL geceyi | والنهار WELNHER ve gündüzü | والشمس WELŞMS ve güneşi | والقمر WELGMR ve ayı | كل KL her biri | في FY | فلك FLK bir yörüngede | يسبحون YSBḪWN yüzmektedir | (21:33)
|وما WME ve | جعلنا CALNE vermedik | لبشر LBŞR hiçbir insana | من MN | قبلك GBLK senden önce | الخلد ELḢLD̃ ebedi yaşam | أفإن ÊFÎN şimdi eğer | مت MT sen ölürsen | فهم FHM onlar | الخالدون ELḢELD̃WN ebedi (mi kalacaklar?) | (21:34)
|كل KL her | نفس NFS nefis | ذائقة Z̃EÙGT tadacaktır | الموت ELMWT ölümü | ونبلوكم WNBLWKM ve sizi imtihan ederiz | بالشر BELŞR şer ile | والخير WELḢYR ve hayır ile | فتنة FTNT sınamak için | وإلينا WÎLYNE ve (sonunda) bize | ترجعون TRCAWN döndürüleceksiniz | (21:35)
|وإذا WÎZ̃E zaman | رآك R ËK seni gördükleri | الذين ELZ̃YN kimseler | كفروا KFRWE inkar eden | إن ÎN | يتخذونك YTḢZ̃WNK seni edinmezler | إلا ÎLE dışında | هزوا HZWE alay konusu etmek | أهذا ÊHZ̃E bu mudur? (diye) | الذي ELZ̃Y kişi | يذكر YZ̃KR diline dolayan | آلهتكم ËLHTKM sizin tanrılarınızı | وهم WHM oysa kendileri | بذكر BZ̃KR Zikri(uyarısı)nı | الرحمن ELRḪMN Rahman'ın | هم HM onlar | كافرون KEFRWN inkar ediyorlar | (21:36)
|خلق ḢLG yaratılmıştır | الإنسان ELÎNSEN insan | من MN | عجل ACL aceleden | سأريكم SÊRYKM size göstereceğim | آياتي ËYETY ayetlerimi | فلا FLE | تستعجلون TSTACLWN benden acele istemeyin | (21:37)
|ويقولون WYGWLWN ve diyorlar | متى MT ne zaman? | هذا HZ̃E bu | الوعد ELWAD̃ tehdid(ettiğiniz azab) | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | صادقين ṦED̃GYN doğru söyleyenler | (21:38)
|لو LW eğer | يعلم YALM bir bilselerdi | الذين ELZ̃YN kimseler | كفروا KFRWE inkar eden(ler) | حين ḪYN zamanı | لا LE | يكفون YKFWN savamayacakları | عن AN -nden | وجوههم WCWHHM yüzleri- | النار ELNER ateşi | ولا WLE ne de | عن AN -ndan | ظهورهم ƵHWRHM sırtları- | ولا WLE ve | هم HM onlara | ينصرون YNṦRWN yardım da olunmayacakları | (21:39)
|بل BL doğrusu | تأتيهم TÊTYHM o onlara gelecek | بغتة BĞTT ansızın | فتبهتهم FTBHTHM onları şaşırtacak | فلا FLE | يستطيعون YSTŦYAWN güçleri yetmeyecek | ردها RD̃HE onu reddetmeye | ولا WLE ve ne de | هم HM kendilerine | ينظرون YNƵRWN süre verilecek | (21:40)
|ولقد WLGD̃ ve andolsun | استهزئ ESTHZÙ alay edildi | برسل BRSL peygamberlerle | من MN | قبلك GBLK senden önceki | فحاق FḪEG ama kuşatıverdi | بالذين BELZ̃YN kimseleri | سخروا SḢRWE alay eden(leri) | منهم MNHM onlarla | ما ME şey | كانوا KENWE onların | به BH onunla | يستهزئون YSTHZÙWN alay ettikleri | (21:41)
|قل GL de ki | من MN kim | يكلؤكم YKLÙKM sizi koruyacak? | بالليل BELLYL gece | والنهار WELNHER ve gündüz | من MN -dan | الرحمن ELRḪMN Rahman- | بل BL hayır | هم HM onlar | عن AN -inden | ذكر Z̃KR Zikr- | ربهم RBHM Rablerinin | معرضون MARŽWN yüz çeviriyorlar | (21:42)
|أم ÊM yoksa | لهم LHM mı var? | آلهة ËLHT tanrıları | تمنعهم TMNAHM onları koruyacak | من MN karşı | دوننا D̃WNNE bize | لا LE | يستطيعون YSTŦYAWN onların gücü yetmez | نصر NṦR yardım etmeye | أنفسهم ÊNFSHM kendilerine | ولا WLE ne de | هم HM onlara | منا MNE bizim tarafımızdan | يصحبون YṦḪBWN sahip çıkılır | (21:43)
|بل BL bilakis | متعنا MTANE biz yaşattık | هؤلاء HÙLEÙ onları | وآباءهم W ËBEÙHM ve atalarını | حتى ḪT nihayet | طال ŦEL uzun geldi | عليهم ALYHM kendilerine | العمر ELAMR ömür | أفلا ÊFLE | يرون YRWN görmüyorlar mı? | أنا ÊNE bizim | نأتي NÊTY gelip | الأرض ELÊRŽ yerlerini (topraklarını) | ننقصها NNGṦHE eksilttiğimizi | من MN | أطرافها ÊŦREFHE uçlarından | أفهم ÊFHM onlar mı? | الغالبون ELĞELBWN üstün gelen | (21:44)
|قل GL de ki | إنما ÎNME ben ancak | أنذركم ÊNZ̃RKM sizi uyarıyorum | بالوحي BELWḪY vahiyle | ولا WLE ama | يسمع YSMA işitmez(ler) | الصم ELṦM sağır(lar) | الدعاء ELD̃AEÙ çağırıyı | إذا ÎZ̃E zaman | ما ME | ينذرون YNZ̃RWN uyarıldıkları | (21:45)
|ولئن WLÙN ve eğer | مستهم MSTHM onlara dokunsa | نفحة NFḪT bir esinti | من MN -ndan | عذاب AZ̃EB azabı- | ربك RBK Rabbinin | ليقولن LYGWLN derler | يا YE EY/HEY/AH | ويلنا WYLNE eyvah bize | إنا ÎNE biz gerçekten | كنا KNE olmuşuz | ظالمين ƵELMYN zalimler | (21:46)
|ونضع WNŽA kurarız | الموازين ELMWEZYN terazileri | القسط ELGSŦ adalet | ليوم LYWM günü için | القيامة ELGYEMT kıyamet | فلا FLE asla | تظلم TƵLM haksızlık edilmez | نفس NFS kimseye | شيئا ŞYÙE hiçbir | وإن WÎN ve eğer | كان KEN olsa | مثقال MS̃GEL ağırlığınca | حبة ḪBT danesi | من MN | خردل ḢRD̃L bir hardal | أتينا ÊTYNE getiririz | بها BHE onu | وكفى WKF ve biz yeteriz | بنا BNE olarak | حاسبين ḪESBYN hesab gören | (21:47)
|ولقد WLGD̃ ve andolsun | آتينا ËTYNE biz verdik | موسى MWS Musa'ya | وهارون WHERWN ve Harun'a | الفرقان ELFRGEN Furkan'ı | وضياء WŽYEÙ ve bir ışık | وذكرا WZ̃KRE ve bir öğüt | للمتقين LLMTGYN muttakiler için | (21:48)
|الذين ELZ̃YN onlar | يخشون YḢŞWN korkarlar | ربهم RBHM Rablerinden | بالغيب BELĞYB görmeden | وهم WHM ve onlar | من MN -nden | الساعة ELSEAT (Duruşma) saati- | مشفقون MŞFGWN titrerler | (21:49)
|وهذا WHZ̃E bu (Kur'an) | ذكر Z̃KR bir öğüttür | مبارك MBERK mübarek | أنزلناه ÊNZLNEH ona indirdiğimiz | أفأنتم ÊFÊNTM şimdi siz ediyor musunuz? | له LH onu | منكرون MNKRWN inkar | (21:50)
|ولقد WLGD̃ ve andolsun | آتينا ËTYNE biz vermiştik | إبراهيم ÎBREHYM İbrahim'e | رشده RŞD̃H doğru yolu bulma yeteneğini | من MN | قبل GBL daha önceden | وكنا WKNE ve biz idik | به BH onu | عالمين AELMYN biliyor | (21:51)
|إذ ÎZ̃ hani | قال GEL demişti ki | لأبيه LÊBYH babasına | وقومه WGWMH ve kavmine | ما ME nedir? | هذه HZ̃H şu | التماثيل ELTMES̃YL heykeller | التي ELTY | أنتم ÊNTM sizin | لها LHE kendisine | عاكفون AEKFWN taptığınız | (21:52)
|قالوا GELWE dediler ki | وجدنا WCD̃NE bulduk | آباءنا ËBEÙNE babalarımızı | لها LHE onlara | عابدين AEBD̃YN tapıyorlar | (21:53)
|قال GEL dedi | لقد LGD̃ doğrusu | كنتم KNTM | أنتم ÊNTM siz | وآباؤكم W ËBEÙKM ve babalarınız | في FY içindesiniz | ضلال ŽLEL bir sapıklık | مبين MBYN açık | (21:54)
|قالوا GELWE dediler ki | أجئتنا ÊCÙTNE bize getirdin mi? | بالحق BELḪG gerçeği | أم ÊM yoksa | أنت ÊNT sen | من MN | اللاعبين ELLEABYN şaka mı yapıyorsun? | (21:55)
|قال GEL dedi | بل BL hayır | ربكم RBKM Rabbiniz | رب RB Rabbidir | السماوات ELSMEWET göklerin | والأرض WELÊRŽ ve yerin | الذي ELZ̃Y o ki | فطرهن FŦRHN onları yaratmıştır | وأنا WÊNE ve ben de | على AL üzerine | ذلكم Z̃LKM bunun | من MN | الشاهدين ELŞEHD̃YN şahidlik edenlerdenim | (21:56)
|وتالله WTELLH Allah'a and olsun ki | لأكيدن LÊKYD̃N bir tuzak kuracağım | أصنامكم ÊṦNEMKM putlarınıza | بعد BAD̃ sonra | أن ÊN | تولوا TWLWE siz gittikten | مدبرين MD̃BRYN arkanızı dönüp | (21:57)
|فجعلهم FCALHM nihayet onları etti | جذاذا CZ̃EZ̃E parça parça | إلا ÎLE yalnız hariç | كبيرا KBYRE büyüğü | لهم LHM onların | لعلهم LALHM belki | إليه ÎLYH ona | يرجعون YRCAWN müracaat ederler (diye) | (21:58)
|قالوا GELWE dediler | من MN kim? | فعل FAL yaptı | هذا HZ̃E bunu | بآلهتنا B ËLHTNE tanrılarımıza | إنه ÎNH muhakkak o | لمن LMN biridir | الظالمين ELƵELMYN zalimlerden | (21:59)
|قالوا GELWE dediler | سمعنا SMANE işittik | فتى FT bir genç | يذكرهم YZ̃KRHM onları diline dolayan | يقال YGEL deniliyormuş | له LH kendisine | إبراهيم ÎBREHYM İbrahim | (21:60)
|قالوا GELWE dediler | فأتوا FÊTWE getirin | به BH onu | على AL önüne | أعين ÊAYN gözü | الناس ELNES insanların | لعلهم LALHM böylece onlar | يشهدون YŞHD̃WN tanık olsunlar | (21:61)
|قالوا GELWE dediler ki | أأنت ÊÊNT sen mi? | فعلت FALT yaptın | هذا HZ̃E bunu | بآلهتنا B ËLHTNE tanrılarımıza | يا YE EY/HEY/AH | إبراهيم ÎBREHYM İbrahim | (21:62)
|قال GEL dedi | بل BL hayır | فعله FALH yapmış | كبيرهم KBYRHM büyükleri | هذا HZ̃E işte şu | فاسألوهم FESÊLWHM onlara sorun | إن ÎN eğer | كانوا KENWE onlar | ينطقون YNŦGWN konuşurlarsa | (21:63)
|فرجعوا FRCAWE döndüler | إلى ÎL | أنفسهم ÊNFSHM kendi vicdanlarına | فقالوا FGELWE ve dediler | إنكم ÎNKM hakikaten siz | أنتم ÊNTM sizler | الظالمون ELƵELMWN haksızsınız | (21:64)
|ثم S̃M sonra yine | نكسوا NKSWE döndürüldüler | على AL üzerine | رءوسهم RÙWSHM eski kafaları | لقد LGD̃ muhakkak | علمت ALMT bilirsin ki | ما ME | هؤلاء HÙLEÙ bunlar | ينطقون YNŦGWN konuşmazlar | (21:65)
|قال GEL dedi ki | أفتعبدون ÊFTABD̃WN tapıyor musunuz? | من MN | دون D̃WN bırakıp da | الله ELLH Allah'ı | ما ME şeylere | لا LE asla | ينفعكم YNFAKM size fayda vermeyen | شيئا ŞYÙE hiçbir | ولا WLE ve | يضركم YŽRKM zarar vermeyen | (21:66)
|أف ÊF yuh olsun | لكم LKM size | ولما WLME ve | تعبدون TABD̃WN taptıklarınıza | من MN | دون D̃WN dışında | الله ELLH Allah'tan | أفلا ÊFLE | تعقلون TAGLWN aklınızı kullanmıyor musunuz siz? | (21:67)
|قالوا GELWE dediler ki | حرقوه ḪRGWH onu (İbrahim'i) yakın | وانصروا WENṦRWE ve yardım edin | آلهتكم ËLHTKM tanrılarınıza | إن ÎN eğer | كنتم KNTM siz | فاعلين FEALYN (bir iş) yapacaksanız | (21:68)
|قلنا GLNE biz de dedik ki | يا YE EY/HEY/AH | نار NER ateş | كوني KWNY ol | بردا BRD̃E serin | وسلاما WSLEME ve esenlik | على AL | إبراهيم ÎBREHYM İbrahim'e | (21:69)
|وأرادوا WÊRED̃WE ve istediler | به BH ona | كيدا KYD̃E bir tuzak kurmak | فجعلناهم FCALNEHM biz de kendilerini uğrattık | الأخسرين ELÊḢSRYN hüsrana | (21:70)
|ونجيناه WNCYNEH ve onu kurtardık | ولوطا WLWŦE ve Lut'u | إلى ÎL (getirerek) | الأرض ELÊRŽ bir yere | التي ELTY | باركنا BERKNE bereketli kıldığımız | فيها FYHE | للعالمين LLAELMYN alemlere | (21:71)
|ووهبنا WWHBNE ve hediye ettik | له LH ona | إسحاق ÎSḪEG İshak'ı | ويعقوب WYAGWB ve Ya'kub'u | نافلة NEFLT bağış olarak | وكلا WKLE ve hepsini | جعلنا CALNE yaptık | صالحين ṦELḪYN salihlerden | (21:72)
|وجعلناهم WCALNEHM ve onları yaptık | أئمة ÊÙMT önderler | يهدون YHD̃WN doğru yolu gösteren | بأمرنا BÊMRNE emrimizle | وأوحينا WÊWḪYNE ve vahyettik | إليهم ÎLYHM onlara | فعل FAL işler yap | الخيرات ELḢYRET hayırlı | وإقام WÎGEM ve doğrul | الصلاة ELṦLET SaLâTe/Desteğe | وإيتاء WÎYTEÙ ve ver | الزكاة ELZKET zekat | وكانوا WKENWE ve-idiler | لنا LNE bize | عابدين AEBD̃YN kulluk eder- | (21:73)
|ولوطا WLWŦE ve Lut'a | آتيناه ËTYNEH verdik | حكما ḪKME hüküm | وعلما WALME ve ilim | ونجيناه WNCYNEH ve onu kurtardık | من MN -ten | القرية ELGRYT bir kent- | التي ELTY ki (onlar) | كانت KENT idiler | تعمل TAML işler yapıyor | الخبائث ELḢBEÙS̃ çirkin | إنهم ÎNHM gerçekten onlar | كانوا KENWE idiler | قوم GWM bir kavim | سوء SWÙ kötü | فاسقين FESGYN yoldan çıkan | (21:74)
|وأدخلناه WÊD̃ḢLNEH ve onu soktuk | في FY içine | رحمتنا RḪMTNE rahmetimizin | إنه ÎNH çünkü o | من MN -den idi | الصالحين ELṦELḪYN -Salihler | (21:75)
|ونوحا WNWḪE ve Nuh'u da | إذ ÎZ̃ hani | نادى NED̃ bize yalvarmıştı | من MN | قبل GBL bunlardan önce | فاستجبنا FESTCBNE biz de kabul etmiştik | له LH onun (du'asını) | فنجيناه FNCYNEH kendisini kurtarmıştık | وأهله WÊHLH ve ailesini | من MN -dan | الكرب ELKRB sıkıntı- | العظيم ELAƵYM büyük | (21:76)
|ونصرناه WNṦRNEH ve onu koruduk | من MN -nden | القوم ELGWM kavmi- | الذين ELZ̃YN kimselerin | كذبوا KZ̃BWE yalanlayan | بآياتنا B ËYETNE ayetlerimizi | إنهم ÎNHM çünkü onlar | كانوا KENWE olmuşlardı | قوم GWM bir kavim | سوء SWÙ kötü | فأغرقناهم FÊĞRGNEHM biz de onları boğmuştuk | أجمعين ÊCMAYN hepsini | (21:77)
|وداوود WD̃EWWD̃ ve Davud'u | وسليمان WSLYMEN ve Süleyman'ı | إذ ÎZ̃ hani | يحكمان YḪKMEN onlar hükmediyorlardı | في FY hakkında | الحرث ELḪRS̃ bir ekin | إذ ÎZ̃ zaman | نفشت NFŞT yayıldığı | فيه FYH orada | غنم ĞNM davarının | القوم ELGWM toplumun | وكنا WKNE biz de idik | لحكمهم LḪKMHM onların hükümlerine | شاهدين ŞEHD̃YN şahid | (21:78)
|ففهمناها FFHMNEHE onu bellettik | سليمان SLYMEN Süleyman'a | وكلا WKLE ve hepsine | آتينا ËTYNE verdik | حكما ḪKME hükümdarlık | وعلما WALME ve bilgi | وسخرنا WSḢRNE ve boyun eğdirdik | مع MA onunla beraber | داوود D̃EWWD̃ Davud'a | الجبال ELCBEL dağları | يسبحن YSBḪN tesbih eden | والطير WELŦYR ve kuşları | وكنا WKNE ve biz | فاعلين FEALYN (bunları) yaparız | (21:79)
|وعلمناه WALMNEH ve ona öğretmiştik | صنعة ṦNAT yapmayı | لبوس LBWS zırh | لكم LKM sizin için | لتحصنكم LTḪṦNKM sizi korumak için | من MN -nden | بأسكم BÊSKM savaşın şiddeti- | فهل FHL (o halde) misiniz? | أنتم ÊNTM siz | شاكرون ŞEKRWN şükredenlerden | (21:80)
|ولسليمان WLSLYMEN ve Süleyman'a | الريح ELRYḪ fırtınayı | عاصفة AEṦFT şiddetli | تجري TCRY akıp giderdi | بأمره BÊMRH onun emriyle | إلى ÎL | الأرض ELÊRŽ yere | التي ELTY | باركنا BERKNE bereketlendirdiğimiz | فيها FYHE içini | وكنا WKNE ve biz | بكل BKL her | شيء ŞYÙ şeyi | عالمين AELMYN biliriz | (21:81)
|ومن WMN ve | الشياطين ELŞYEŦYN şeytanlardan | من MN kimseleri | يغوصون YĞWṦWN denize dalan | له LH kendisi için | ويعملون WYAMLWN ve yapan | عملا AMLE işler | دون D̃WN başka | ذلك Z̃LK bundan | وكنا WKNE ve biz idik | لهم LHM onları | حافظين ḪEFƵYN onun emrinde tutuyor | (21:82)
|وأيوب WÊYWB ve Eyyub'u da | إذ ÎZ̃ hani | نادى NED̃ du'a etmişti | ربه RBH Rabbine | أني ÊNY gerçekten diye | مسني MSNY bana dokundu | الضر ELŽR bu dert | وأنت WÊNT ve sen | أرحم ÊRḪM en merhametlisisin | الراحمين ELREḪMYN merhametlilerin | (21:83)
|فاستجبنا FESTCBNE biz de kabul ettik | له LH onu(n du'asını) | فكشفنا FKŞFNE ve kaldırdık | ما ME ne varsa | به BH onun | من MN | ضر ŽR derdi | وآتيناه W ËTYNEH ve ona verdik | أهله ÊHLH ailesini | ومثلهم WMS̃LHM ve bir katını daha | معهم MAHM onlarla beraber | رحمة RḪMT bir rahmet | من MN | عندنا AND̃NE tarafımızdan | وذكرى WZ̃KR ve bir öğüt olarak | للعابدين LLAEBD̃YN ibadet edenler için | (21:84)
|وإسماعيل WÎSMEAYL ve İsma'il'i | وإدريس WÎD̃RYS İdris'i | وذا WZ̃E ve Zu'(l-Kifl'i) | الكفل ELKFL (ve Zu')l-Kifl'i | كل KL hepsi de | من MN | الصابرين ELṦEBRYN sabredenlerdendi | (21:85)
|وأدخلناهم WÊD̃ḢLNEHM ve onları soktuk | في FY | رحمتنا RḪMTNE rahmetimize | إنهم ÎNHM çünkü onlar | من MN | الصالحين ELṦELḪYN Salihlerdendi | (21:86)
|وذا WZ̃E ve Zü(nnun'u) | النون ELNWN (ve Zün)nun'u | إذ ÎZ̃ zira | ذهب Z̃HB gitmişti | مغاضبا MĞEŽBE kızarak | فظن FƵN sanmıştı | أن ÊN diye | لن LN asla | نقدر NGD̃R güç yetiremeyeceğiz | عليه ALYH kendisine | فنادى FNED̃ nihayet yalvardı | في FY içinde | الظلمات ELƵLMET karanlıklar | أن ÊN diye | لا LE yoktur | إله ÎLH tanrı | إلا ÎLE başka | أنت ÊNT senden | سبحانك SBḪENK senin şanın yücedir | إني ÎNY muhakkak ben | كنت KNT oldum | من MN | الظالمين ELƵELMYN zalimlerden | (21:87)
|فاستجبنا FESTCBNE biz de kabul ettik | له LH onu(n du'asını) | ونجيناه WNCYNEH ve onu kurtardık | من MN | الغم ELĞM tasadan | وكذلك WKZ̃LK işte böyle | ننجي NNCY biz kurtarırız | المؤمنين ELMÙMNYN inananları | (21:88)
|وزكريا WZKRYE ve Zekeriyya'yı da | إذ ÎZ̃ hani | نادى NED̃ du'a etmişti | ربه RBH Rabbine | رب RB Rabbim | لا LE | تذرني TZ̃RNY beni bırakma | فردا FRD̃E tek başıma | وأنت WÊNT ve sen | خير ḢYR en iyisisin | الوارثين ELWERS̃YN varislerin | (21:89)
|فاستجبنا FESTCBNE kabul buyurduk | له LH onu(n du'asını) | ووهبنا WWHBNE ve armağan ettik | له LH ona | يحيى YḪY Yahya'yı | وأصلحنا WÊṦLḪNE ve ıslah ettik | له LH kendisi için | زوجه ZWCH eşini | إنهم ÎNHM gerçekten onlar | كانوا KENWE idiler | يسارعون YSERAWN koşuyor(lar) | في FY | الخيرات ELḢYRET hayır (işlere) | ويدعوننا WYD̃AWNNE ve bize du'a ederlerdi | رغبا RĞBE umarak | ورهبا WRHBE ve korkarak | وكانوا WKENWE ve idiler | لنا LNE bize | خاشعين ḢEŞAYN derin bir saygı içinde | (21:90)
|والتي WELTY olanı (Meryemi) | أحصنت ÊḪṦNT korumuş | فرجها FRCHE ırzını | فنفخنا FNFḢNE ve üflemiştik | فيها FYHE ona | من MN -dan | روحنا RWḪNE ruhumuz- | وجعلناها WCALNEHE ve onu yapmıştık | وابنها WEBNHE ve oğlunu | آية ËYT bir ibret | للعالمين LLAELMYN alemlere | (21:91)
|إن ÎN işte | هذه HZ̃H bu | أمتكم ÊMTKM sizin ümmetiniz | أمة ÊMT ümmettir | واحدة WEḪD̃T bir tek | وأنا WÊNE şüphesiz benim | ربكم RBKM sizin Rabbiniz | فاعبدون FEABD̃WN yalnız bana kulluk edin | (21:92)
|وتقطعوا WTGŦAWE ve parçaladılar | أمرهم ÊMRHM işlerini | بينهم BYNHM aralarında | كل KL hepsi | إلينا ÎLYNE bize | راجعون RECAWN döneceklerdir | (21:93)
|فمن FMN kim | يعمل YAML yaparsa | من MN -den | الصالحات ELṦELḪET iyi işler- | وهو WHW ve o | مؤمن MÙMN inanmış olarak | فلا FLE asla | كفران KFREN nankörlük edilmez | لسعيه LSAYH onun çabasına | وإنا WÎNE şüphesiz biz | له LH onu (çalışmasını) | كاتبون KETBWN yazmaktayız | (21:94)
|وحرام WḪREM ve (yaşamak) haramdır | على AL | قرية GRYT bir ülkeye | أهلكناها ÊHLKNEHE helak ettiğimiz | أنهم ÊNHM onlar | لا LE | يرجعون YRCAWN bir daha geri dönemezler | (21:95)
|حتى ḪT nihayet | إذا ÎZ̃E zaman | فتحت FTḪT önü açıldığı | يأجوج YÊCWC Ye'cuc'un | ومأجوج WMÊCWC ve Me'cuc'un | وهم WHM ve onlar | من MN | كل KL her | حدب ḪD̃B tepeden | ينسلون YNSLWN akın etmeye başladıkları | (21:96)
|واقترب WEGTRB ve yaklaşır | الوعد ELWAD̃ va'd | الحق ELḪG gerçek | فإذا FÎZ̃E birden | هي HY o | شاخصة ŞEḢṦT donup kalır | أبصار ÊBṦER gözleri | الذين ELZ̃YN kimselerin | كفروا KFRWE inkar eden(lerin) | يا YE EY/HEY/AH | ويلنا WYLNE eyvah bize | قد GD̃ gerçekten | كنا KNE biz idik | في FY içinde | غفلة ĞFLT gaflet | من MN | هذا HZ̃E bundan | بل BL meğer | كنا KNE biz | ظالمين ƵELMYN zulmediyormuşuz | (21:97)
|إنكم ÎNKM şüphesiz siz | وما WME ve | تعبدون TABD̃WN taptıklarınız | من MN | دون D̃WN başka | الله ELLH Allah'tan | حصب ḪṦB odunusunuz | جهنم CHNM cehennemin | أنتم ÊNTM siz | لها LHE oraya | واردون WERD̃WN gireceksiniz | (21:98)
|لو LW eğer | كان KEN olsalardı | هؤلاء HÙLEÙ onlar | آلهة ËLHT tanrılar | ما ME | وردوها WRD̃WHE oraya girmezlerdi | وكل WKL oysa hepsi | فيها FYHE orada | خالدون ḢELD̃WN sürekli kalacaklardır | (21:99)
|لهم LHM onlar için vardır | فيها FYHE orada | زفير ZFYR bir inleme | وهم WHM ve onlar | فيها FYHE orada | لا LE hiçbir şey | يسمعون YSMAWN işitmezler | (21:100)
|إن ÎN kuşkusuz | الذين ELZ̃YN kimseler | سبقت SBGT geçmiş olan(lar) | لهم LHM kendilerine | منا MNE bizden | الحسنى ELḪSN güzellik | أولئك ÊWLÙK işte onlar | عنها ANHE ondan (cehennemden) | مبعدون MBAD̃WN uzaklaştırılmışlardır | (21:101)
|لا LE | يسمعون YSMAWN duymazlar | حسيسها ḪSYSHE onun uğultusunu | وهم WHM ve onlar | في FY içinde | ما ME | اشتهت EŞTHT çektiği (ni'metler) | أنفسهم ÊNFSHM canlarının | خالدون ḢELD̃WN ebedi kalırlar | (21:102)
|لا LE asla | يحزنهم YḪZNHM onları tasalandırmaz | الفزع ELFZA korku | الأكبر ELÊKBR en büyük | وتتلقاهم WTTLGEHM onları şöyle karşılar | الملائكة ELMLEÙKT melekler | هذا HZ̃E işte bu | يومكم YWMKM gününüzdür | الذي ELZ̃Y | كنتم KNTM size | توعدون TWAD̃WN va'dedilen | (21:103)
|يوم YWM o gün | نطوي NŦWY düreriz | السماء ELSMEÙ göğü | كطي KŦY dürer gibi | السجل ELSCL tomarlarını | للكتب LLKTB yazı | كما KME gibi | بدأنا BD̃ÊNE başladığımız | أول ÊWL ilk | خلق ḢLG yaratmaya | نعيده NAYD̃H onu iade ederiz | وعدا WAD̃E sözdür | علينا ALYNE üzerimize | إنا ÎNE şüphesiz | كنا KNE biz bunu | فاعلين FEALYN yapacağız | (21:104)
|ولقد WLGD̃ ve andolsun | كتبنا KTBNE yazmıştık | في FY | الزبور ELZBWR Zebur'da | من MN | بعد BAD̃ sonra | الذكر ELZ̃KR Zikir'den (Tevrat'tan) | أن ÊN mutlaka | الأرض ELÊRŽ arza | يرثها YRS̃HE varis olacak | عبادي ABED̃Y kullarım | الصالحون ELṦELḪWN iyi | (21:105)
|إن ÎN şüphesiz | في FY vardır | هذا HZ̃E bunda | لبلاغا LBLEĞE elbette bir öğüt | لقوم LGWM kavimler için | عابدين AEBD̃YN kulluk eden | (21:106)
|وما WME ve | أرسلناك ÊRSLNEK biz seni göndermedik | إلا ÎLE başka sebeple | رحمة RḪMT rahmetten | للعالمين LLAELMYN alemler için | (21:107)
|قل GL de ki | إنما ÎNME şüphesiz | يوحى YWḪ vahyolunur | إلي ÎLY bana | أنما ÊNME ancak | إلهكم ÎLHKM Tanrınız | إله ÎLH Tanrıdır | واحد WEḪD̃ bir tek | فهل FHL -mısınız? | أنتم ÊNTM siz | مسلمون MSLMWN O'na teslim olacak- | (21:108)
|فإن FÎN eğer | تولوا TWLWE yüz çevirirlerse | فقل FGL de ki | آذنتكم ËZ̃NTKM ben size açıkladım | على AL | سواء SWEÙ eşit biçimde | وإن WÎN artık | أدري ÊD̃RY bilmem | أقريب ÊGRYB yakın mı (olduğunu) | أم ÊM yoksa | بعيد BAYD̃ uzak (mı olduğunu) | ما ME şeyin | توعدون TWAD̃WN tehdid edildiğiniz | (21:109)
|إنه ÎNH şüphesiz O | يعلم YALM bilir | الجهر ELCHR açığını | من MN | القول ELGWL sözün | ويعلم WYALM ve bilir | ما ME ne | تكتمون TKTMWN gizliyorsanız | (21:110)
|وإن WÎN ve | أدري ÊD̃RY bilmem | لعله LALH belki de o | فتنة FTNT denemek içindir | لكم LKM sizi | ومتاع WMTEA ve yaşatmak içindir | إلى ÎL -ye kadar | حين ḪYN bir süre- | (21:111)
|قال GEL dedi ki | رب RB Rabbim | احكم EḪKM hükmet | بالحق BELḪG hak ile | وربنا WRBNE ve Rabbimiz | الرحمن ELRḪMN çok merhamet edendir | المستعان ELMSTAEN O'nun yardımına sığınılır | على AL karşı | ما ME şeye | تصفون TṦFWN sizin nitelendirdiğiniz | (21:112)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}