» 6 / En’âm  56:

Kuran Sırası: 6
İniş Sırası: 55
Enam Suresi = Davar Suresi
Araplarin hayvanlara uyguladiklari bazi gelenekler kinandigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
2. إِنِّي (ÎNY) = innī : elbette ben
3. نُهِيتُ (NHYT) = nuhītu : men'olundum
4. أَنْ (ÊN) = en :
5. أَعْبُدَ (ÊABD̃) = eǎ'bude : tapmaktan
6. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne :
7. تَدْعُونَ (TD̃AWN) = ted'ǔne : yalvardıklarınıza
8. مِنْ (MN) = min :
9. دُونِ (D̃WN) = dūni : başka
10. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'tan
11. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
12. لَا (LE) = lā :
13. أَتَّبِعُ (ÊTBA) = ettebiǔ : ben uymam
14. أَهْوَاءَكُمْ (ÊHWEÙKM) = ehvā'ekum : sizin keyiflerinize
15. قَدْ (GD̃) = ḳad : çünkü
16. ضَلَلْتُ (ŽLLT) = Deleltu : sapıtmış olurum
17. إِذًا (ÎZ̃E) = iƶen : o takdirde
18. وَمَا (WME) = ve mā : ve olmam
19. أَنَا (ÊNE) = enā : ben
20. مِنَ (MN) = mine :
21. الْمُهْتَدِينَ (ELMHTD̃YN) = l-muhtedīne : yola gelenlerden
de ki | elbette ben | men'olundum | | tapmaktan | | yalvardıklarınıza | | başka | Allah'tan | de ki | | ben uymam | sizin keyiflerinize | çünkü | sapıtmış olurum | o takdirde | ve olmam | ben | | yola gelenlerden |

[GWL] [] [NHY] [] [ABD̃] [] [D̃AW] [] [D̃WN] [] [GWL] [] [TBA] [HWY] [] [ŽLL] [] [] [] [] [HD̃Y]
GL ÎNY NHYT ÊN ÊABD̃ ELZ̃YN TD̃AWN MN D̃WN ELLH GL LE ÊTBA ÊHWEÙKM GD̃ ŽLLT ÎZ̃E WME ÊNE MN ELMHTD̃YN

ḳul innī nuhītu en eǎ'bude elleƶīne ted'ǔne min dūni llahi ḳul ettebiǔ ehvā'ekum ḳad Deleltu iƶen ve mā enā mine l-muhtedīne
قل إني نهيت أن أعبد الذين تدعون من دون الله قل لا أتبع أهواءكم قد ضللت إذا وما أنا من المهتدين

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
إني | ÎNY innī elbette ben """Indeed I"
نهيت ن ه ي | NHY NHYT nuhītu men'olundum [I] am forbidden
أن | ÊN en that
أعبد ع ب د | ABD̃ ÊABD̃ eǎ'bude tapmaktan I worship
الذين | ELZ̃YN elleƶīne those whom
تدعون د ع و | D̃AW TD̃AWN ted'ǔne yalvardıklarınıza you call
من | MN min from
دون د و ن | D̃WN D̃WN dūni başka besides
الله | ELLH llahi Allah'tan "Allah."""
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
لا | LE """Not"
أتبع ت ب ع | TBA ÊTBA ettebiǔ ben uymam I follow
أهواءكم ه و ي | HWY ÊHWEÙKM ehvā'ekum sizin keyiflerinize your (vain) desires,
قد | GD̃ ḳad çünkü certainly
ضللت ض ل ل | ŽLL ŽLLT Deleltu sapıtmış olurum I would go astray
إذا | ÎZ̃E iƶen o takdirde then,
وما | WME ve mā ve olmam and not
أنا | ÊNE enā ben I (would be)
من | MN mine from
المهتدين ه د ي | HD̃Y ELMHTD̃YN l-muhtedīne yola gelenlerden "the guided-ones."""

6:56 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

de ki | elbette ben | men'olundum | | tapmaktan | | yalvardıklarınıza | | başka | Allah'tan | de ki | | ben uymam | sizin keyiflerinize | çünkü | sapıtmış olurum | o takdirde | ve olmam | ben | | yola gelenlerden |

[GWL] [] [NHY] [] [ABD̃] [] [D̃AW] [] [D̃WN] [] [GWL] [] [TBA] [HWY] [] [ŽLL] [] [] [] [] [HD̃Y]
GL ÎNY NHYT ÊN ÊABD̃ ELZ̃YN TD̃AWN MN D̃WN ELLH GL LE ÊTBA ÊHWEÙKM GD̃ ŽLLT ÎZ̃E WME ÊNE MN ELMHTD̃YN

ḳul innī nuhītu en eǎ'bude elleƶīne ted'ǔne min dūni llahi ḳul ettebiǔ ehvā'ekum ḳad Deleltu iƶen ve mā enā mine l-muhtedīne
قل إني نهيت أن أعبد الذين تدعون من دون الله قل لا أتبع أهواءكم قد ضللت إذا وما أنا من المهتدين

[ق و ل] [] [ن ه ي] [] [ع ب د] [] [د ع و] [] [د و ن] [] [ق و ل] [] [ت ب ع] [ه و ي] [] [ض ل ل] [] [] [] [] [ه د ي]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
إني | ÎNY innī elbette ben """Indeed I"
,Nun,Ye,
,50,10,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person singular object pronoun
حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
نهيت ن ه ي | NHY NHYT nuhītu men'olundum [I] am forbidden
Nun,He,Ye,Te,
50,5,10,400,
V – 1st person singular passive perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض مبني للمجهول والتاء ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
أعبد ع ب د | ABD̃ ÊABD̃ eǎ'bude tapmaktan I worship
,Ayn,Be,Dal,
,70,2,4,
V – 1st person singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
الذين | ELZ̃YN elleƶīne those whom
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
تدعون د ع و | D̃AW TD̃AWN ted'ǔne yalvardıklarınıza you call
Te,Dal,Ayn,Vav,Nun,
400,4,70,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN min from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
دون د و ن | D̃WN D̃WN dūni başka besides
Dal,Vav,Nun,
4,6,50,
N – genitive noun
اسم مجرور
الله | ELLH llahi Allah'tan "Allah."""
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
لا | LE """Not"
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
أتبع ت ب ع | TBA ÊTBA ettebiǔ ben uymam I follow
,Te,Be,Ayn,
,400,2,70,
V – 1st person singular (form VIII) imperfect verb
فعل مضارع
أهواءكم ه و ي | HWY ÊHWEÙKM ehvā'ekum sizin keyiflerinize your (vain) desires,
,He,Vav,Elif,,Kef,Mim,
,5,6,1,,20,40,
N – accusative masculine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
قد | GD̃ ḳad çünkü certainly
Gaf,Dal,
100,4,
CERT – particle of certainty
حرف تحقيق
ضللت ض ل ل | ŽLL ŽLLT Deleltu sapıtmış olurum I would go astray
Dad,Lam,Lam,Te,
800,30,30,400,
V – 1st person singular perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
إذا | ÎZ̃E iƶen o takdirde then,
,Zel,Elif,
,700,1,
ANS – answer particle
حرف جواب
وما | WME ve mā ve olmam and not
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الواو استئنافية
حرف نفي
أنا | ÊNE enā ben I (would be)
,Nun,Elif,
,50,1,
PRON – 1st person singular personal pronoun
ضمير منفصل
من | MN mine from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
المهتدين ه د ي | HD̃Y ELMHTD̃YN l-muhtedīne yola gelenlerden "the guided-ones."""
Elif,Lam,Mim,He,Te,Dal,Ye,Nun,
1,30,40,5,400,4,10,50,
N – genitive masculine plural (form VIII) active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلْ: de ki | إِنِّي: elbette ben | نُهِيتُ: men'olundum | أَنْ: | أَعْبُدَ: tapmaktan | الَّذِينَ: | تَدْعُونَ: yalvardıklarınıza | مِنْ: | دُونِ: başka | اللَّهِ: Allah'tan | قُلْ: de ki | لَا: | أَتَّبِعُ: ben uymam | أَهْوَاءَكُمْ: sizin keyiflerinize | قَدْ: çünkü | ضَلَلْتُ: sapıtmış olurum | إِذًا: o takdirde | وَمَا: ve olmam | أَنَا: ben | مِنَ: | الْمُهْتَدِينَ: yola gelenlerden |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | إني ÎNY elbette ben | نهيت NHYT men'olundum | أن ÊN | أعبد ÊABD̃ tapmaktan | الذين ELZ̃YN | تدعون TD̃AWN yalvardıklarınıza | من MN | دون D̃WN başka | الله ELLH Allah'tan | قل GL de ki | لا LE | أتبع ÊTBA ben uymam | أهواءكم ÊHWEÙKM sizin keyiflerinize | قد GD̃ çünkü | ضللت ŽLLT sapıtmış olurum | إذا ÎZ̃E o takdirde | وما WME ve olmam | أنا ÊNE ben | من MN | المهتدين ELMHTD̃YN yola gelenlerden |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳul: de ki | innī: elbette ben | nuhītu: men'olundum | en: | eǎ'bude: tapmaktan | elleƶīne: | ted'ǔne: yalvardıklarınıza | min: | dūni: başka | llahi: Allah'tan | ḳul: de ki | : | ettebiǔ: ben uymam | ehvā'ekum: sizin keyiflerinize | ḳad: çünkü | Deleltu: sapıtmış olurum | iƶen: o takdirde | ve mā: ve olmam | enā: ben | mine: | l-muhtedīne: yola gelenlerden |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | ÎNY: elbette ben | NHYT: men'olundum | ÊN: | ÊABD̃: tapmaktan | ELZ̃YN: | TD̃AWN: yalvardıklarınıza | MN: | D̃WN: başka | ELLH: Allah'tan | GL: de ki | LE: | ÊTBA: ben uymam | ÊHWEÙKM: sizin keyiflerinize | GD̃: çünkü | ŽLLT: sapıtmış olurum | ÎZ̃E: o takdirde | WME: ve olmam | ÊNE: ben | MN: | ELMHTD̃YN: yola gelenlerden |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Ben, Allah'ı bırakıp da taptıklarınıza tapmaktan nehyedildim. De ki: Sizin dileğinize uymam ben. Uyarsam şüphe yok ki doğru yoldan sapmış olurum ve doğru yolu bulanlardan olmam.
Adem Uğur : De ki: Allah'ın dışında taptığınız şeylere tapmak bana yasak edildi. De ki: Ben sizin arzularınıza uymam, aksi halde sapıtırım da hidayete erenlerden olmam.
Ahmed Hulusi : De ki: "Muhakkak ki ben, sizin Allâh dûnundan taptıklarınıza ibadet etmekten yasaklandım!". . . De ki: "Sizin boş hayallerinize asla uymam! Aksi takdirde gerçekten sapmış olurum ve hidâyet bulanlardan olmam. "
Ahmet Tekin : 'Allah’ın dışında, kulları durumundaki yalvardıklarınıza kulluk ve ibadet etmem bana yasaklandı' de. 'Ben sizin çarpık isteklerinize, şahsî arzu ve ihtiraslarınıza uymayacağım. Aksi takdirde, hak yoldan uzaklaşarak, dalâleti, bozuk düzeni tercih etmiş olurum. O takdirde vahyile gösterilen hak yolda, İslâm’da sebat edenlerden de olamam.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Ben, sizin Allah'tan başka yalvardıklarınıza tapmaktan nehyolundum.' De ki: 'Ben sizin heveslerinize uyamam. O durumda sapıtmış olurum ve doğru yolda gidenlerden olamam.'
Ali Bulaç : De ki: "Ben, sizin Allah'tan başka tapmakta olduklarınıza tapmaktan nehyedildim." De ki: "Ben sizin heva (istek ve tutku)larınıza uymam; yoksa bu durumda ben şaşırıp sapmış ve doğru yolu bulmamışlardan olurum."
Ali Fikri Yavuz : De ki: “- Allah’ı bırakıp da tapmakta olduğunuz putlara ibadet etmekten ben men edildim.” De ki: “- Ben sizin arzularınıza uymam. O takdirde gerçekten şaşırmışım demektir; ve doğru yola erenlerden olmamış bulunurum.”
Bekir Sadak : De ki: «Allah'tan baska, yalvardiklariniza kulluk etmekten menolundum.» «Sizin heveslerinize uymayacagim, yoksa sapitmis, dogru yolda gidenlerden olmamis olurum» de.
Celal Yıldırım : De ki: Doğrusu ben sizin Allah'tan başka taptığınız şeye tapmaktan men'olundum. Ve de ki: Sizin heveslerinize de uymam, o takdirde hem sapıtırım, hem de doğru yol üzerinde bulunanlardan olmam.
Diyanet İşleri : De ki: “Sizin, Allah’tan başka ibadet ettiğiniz şeylere ibadet etmem bana kesinlikle yasaklandı. Ben sizin arzularınıza uymam. (Uyarsam) o takdirde sapmış olurum, hidayete erenlerden olmam.”
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Allah'tan başka, yalvardıklarınıza kulluk etmekten menolundum.' 'Sizin heveslerinize uymayacağım, yoksa sapıtmış, doğru yolda gidenlerden olmamış olurum' de.
Diyanet Vakfi : De ki: Allah'ın dışında taptığınız şeylere tapmak bana yasak edildi. De ki: Ben sizin arzularınıza uymam, aksi halde sapıtırım da hidayete erenlerden olmam.
Edip Yüksel : De: 'ALLAH'ın dışında çağırdıklarınıza tapmaktan menedildim.' De: 'Sizin keyfinize uymayacağım. Aksi taktirde sapar ve doğru yolu bulamam.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki: «Şüphesiz ki bana, Allah'tan başka yalvardıklarınıza ibadet etmem yasaklandı». De ki: «Sizin çarpık isteklerinize uymayacağım, (eğer uyarsam) o zaman sapıtmış olur, doğru yolda gidenlerden olmamış olurum».
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Ben sizin Allah'tan başka taptıklarınıza ibadet etmekten men edildim!» De ki: «Ben sizin çarpık arzularınıza uymam. O zaman şaşırmış ve doğru yoldan gidenlerden olmamış olurum.»
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki ben sizin Allahdan başka taptıklarınıza ibadet etmekten nehyedildim, de ki: ben sizin hevâlarınıza tâbi' olmam, o takdirde şaşırmışım ve ben hidayete irenlerden değilmişim demek olur
Fizilal-il Kuran : De ki; «Sizin Allah dışında yalvardığınız ilâhlara tapmak bana yasaklandı.» De ki; «Ben sizin keyfi arzularınıza uymam; uyarsam sapıtmış, doğru yolda gidenlerden olmamış olurum.»
Gültekin Onan : De ki: "Ben sizin Tanrı'dan başka tapmakta olduklarınıza tapmaktan nehyedildim." De ki: "Ben sizin hevalarınıza uymam; yoksa bu durumda ben şaşırıp sapmış ve doğru yolu bulmamışlardan olurum."
Hakkı Yılmaz : De ki: “Şüphesiz ki ben, sizin, Allah'ın astlarından yalvardıklarınıza kulluk etmekten yasaklandım.” De ki: “Ben, sizin boş iğreti arzularınıza uymam. Eğer uyarsam sapıtmış olurum ve ben, kılavuzlandığım doğru yola erenlerden olmamış olurum.”
Hasan Basri Çantay : De ki: «Allâhı bırakıb da tapdığınız şeylere tapmam bana yasak edildi». De ki: «Ben sizin hevâ (ve heves) lerinize asla uymam. Bu takdirde muhakkak sapmış ve ben doğru yola erenlerden olmamış bulunurum».
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Şübhesiz ben, Allah’dan başka tapmakta olduklarınıza ibâdet etmekten yasaklandım!' De ki: '(Nefsî) arzularınıza uymam! (Size uysam,) o takdirde, gerçekten dalâlete düşmüş ve ben hidâyete erenlerden olmamış olurum.'
İbni Kesir : De ki: Allah'ı bırakıp da taptığınız başka şeylere tapmaktan men'olundum. De ki: Sizin heveslerinize asla uymam. O takdirde sapmış olurum da hidayete erenlerden olmam.
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Muhakkak ki ben, dua ettiğiniz Allah'tan başka şeylere kul olmaktan men edildim.” De ki: “Sizin heveslerinize (nefsinizin afetlerinin dileklerine) uymam, eğer uyarsam (öyle olursa), dalâlette olmuş olurum ve hidayete erenlerden olmam.”
Muhammed Esed : (Hakikati inkar edenlere) de ki: "Allahı bırakıp yalvardığınız (varlıklar)a tapmaktan men olundum". De ki: "Ben sizin mesnetsiz görüşlerinize uymam, yoksa sapkınlığa düşerdim ve doğru yolu bulanlar arasında olmazdım".
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Ben Allah Teâlâ'dan başka taptığınız şeylere ibadetten nehyedilmiş bulunmaktayım.» De ki: «Sizin hevâlarınıza asla uymam. O takdirde ben muhakkak dalâlete düşmüş ve ben hidâyete erenlerden olmamış olurum.»
Ömer Öngüt : De ki: “Allah'ı bırakıp da taptığınız başka şeylere ibadet etmek bana yasak edildi. ” De ki: “Sizin hevâ ve heveslerinize aslâ uymam! Aksi takdirde sapıklığa düşmüş ve hidayete erenlerden olmamış olurum. ”
Şaban Piriş : De ki: -Allah’tan başka yalvardıklarınıza benim kulluk etmem yasaklandı. De ki: -Sizin heveslerinize uymam, uyduğum takdirde sapıtır ve hidayete erenlerden olmamış olurum.
Suat Yıldırım : De ki: "Allah’tan başka taptığınız şeylere ibadet etmem bana yasak kılındı." De ki: "Sizin keyfî arzularınıza uymayacağım; yoksa sapmış olurum."
Süleyman Ateş : De ki: "Ben, Allah'tan başka yalvardıklarınıza tapmaktan men'olundum." De ki: "Ben sizin keyiflerinize uymam, çünkü o takdirde sapıtmış ve yola gelenlerden olmamış olurum."
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Ben, sizin Allah'tan başka tapmakta olduklarınıza tapmaktan nehyedildim.» De ki: «Ben sizin heva (istek ve tutku) larınıza uymam; yoksa bu durumda ben şaşırıp sapmış ve doğru yolu bulmamışlardan olurum.»
Ümit Şimşek : De ki: Sizin Allah'tan başka yalvardıklarınıza kulluk etmek bana yasaklandı. De ki: Ben sizin heveslerinize uymam; aksi takdirde sapıtmış olurum, doğru yolu bulanlar arasında olmam.
Yaşar Nuri Öztürk : De ki: "Ben, Allah'ı bırakıp da yakardıklarınıza kulluk etmekten yasaklandım!" De ki: "Sizin keyiflerinize uymam! Çünkü bunu yaparsam sapıtmış olurum, doğruyu ve güzeli bulanlardan olmam."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}