V – 3rd person masculine singular perfect verb فعل ماض
الله
|
ELLH
llahu
Allah'ın
Allah has set a seal
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah" لفظ الجلالة مرفوع
على
|
AL
ǎlā
üzerini
over
Ayn,Lam,, 70,30,,
P – preposition حرف جر
قلوبهم
ق ل ب | GLB
GLWBHM
ḳulūbihim
kalbleri
their hearts
Gaf,Lam,Vav,Be,He,Mim, 100,30,6,2,5,40,
"N – genitive feminine plural noun → Heart PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun" اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وسمعهم
س م ع | SMA
WSMAHM
ve sem'ǐhim
ve kulaklarını
and their hearing
Vav,Sin,Mim,Ayn,He,Mim, 6,60,40,70,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) N – genitive masculine noun PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun الواو عاطفة اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأبصارهم
ب ص ر | BṦR
WÊBṦERHM
ve ebSārihim
ve gözlerini
and their sight.
Vav,,Be,Sad,Elif,Re,He,Mim, 6,,2,90,1,200,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) N – genitive masculine plural noun PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun الواو عاطفة اسم مجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأولئك
|
WÊWLÙK
ve ulāike
ve işte
And those -
Vav,,Vav,Lam,,Kef, 6,,6,30,,20,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) DEM – plural demonstrative pronoun الواو عاطفة اسم اشارة
هم
|
HM
humu
onlardır
they are
He,Mim, 5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun ضمير منفصل
N – nominative masculine plural active participle اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |أُولَٰئِكَ: onlar | الَّذِينَ: kimselerdir | طَبَعَ: mühürlediği | اللَّهُ: Allah'ın | عَلَىٰ: üzerini | قُلُوبِهِمْ: kalbleri | وَسَمْعِهِمْ: ve kulaklarını | وَأَبْصَارِهِمْ: ve gözlerini | وَأُولَٰئِكَ: ve işte | هُمُ: onlardır | الْغَافِلُونَ: gafiller |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أولئك ÊWLÙKonlar | الذين ELZ̃YNkimselerdir | طبع ŦBAmühürlediği | الله ELLHAllah'ın | على ALüzerini | قلوبهم GLWBHMkalbleri | وسمعهم WSMAHMve kulaklarını | وأبصارهم WÊBṦERHMve gözlerini | وأولئك WÊWLÙKve işte | هم HMonlardır | الغافلون ELĞEFLWNgafiller |
Kırık Meal (Okunuş) : |ulāike: onlar | elleƶīne: kimselerdir | Tabeǎ: mühürlediği | llahu: Allah'ın | ǎlā: üzerini | ḳulūbihim: kalbleri | ve sem'ǐhim: ve kulaklarını | ve ebSārihim: ve gözlerini | ve ulāike: ve işte | humu: onlardır | l-ğāfilūne: gafiller |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊWLÙK: onlar | ELZ̃YN: kimselerdir | ŦBA: mühürlediği | ELLH: Allah'ın | AL: üzerini | GLWBHM: kalbleri | WSMAHM: ve kulaklarını | WÊBṦERHM: ve gözlerini | WÊWLÙK: ve işte | HM: onlardır | ELĞEFLWN: gafiller |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, öyle kişilerdir ki Allah, onların kalplerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir ve onlardır gaflet edenlerin tâ kendileri.
Adem Uğur : İşte onlar Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve onlar gafillerin kendileridir.
Ahmed Hulusi : İşte bunlar, Allâh'ın, kalplerini, işitme (algılama) kuvvelerini, basîretlerini (değerlendirme kuvvelerini) kilitlediği kimselerdir! Onlar kozalarında yaşayanların ta kendileridir!
Ahmet Tekin : İşte onlar, Allah’ın kalplerini, kafalarını anlayışsız, kulaklarını duyarsız, gözlerini görmez hale getirdiği kimselerdir. Onlar, işte onlar, gaflet içinde olanlardır.
Ahmet Varol : Onlar, Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafiller de işte onlardır.
Ali Bulaç : Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
Ali Fikri Yavuz : Bunlar, o kimselerdir ki, Allah, kalblerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir. İşte bunlar, gafil olanlardır.
Bekir Sadak : Iste Allah'in kalblerini, kulaklarini ve gozlerini muhurledigi kimseler bunlardir. Gafiller de iste bunlardir.
Celal Yıldırım : İşte bunlar, Allah'ın, kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir; gafil olanlar da bunlardır.
Diyanet İşleri : İşte onlar, Allah’ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte onlar gafillerin ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : İşte Allah'ın kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler bunlardır. Gafiller de işte bunlardır.
Diyanet Vakfi : İşte onlar Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve onlar gafillerin kendileridir.
Edip Yüksel : İşte onlar, ALLAH'ın kalplerini, işitme ve görüşlerini mühürlediği kişilerdir. Onlar gafillerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bunlar, o kimselerdir ki; Allah kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir. Ve onlar, gafillerin ta kendileridir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar öyle kimselerdir ki, Allah kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir ve işte onlar, gafillerin ta kendileridir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar öyle kimselerdirler ki Allah kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemişdir ve işte onlardır ki hep gafillerdir
Fizilal-il Kuran : Bunlar var ya; Allah onların kalplerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir; onlar gafillerin, (aymazların) ta kendileridirler.
Gültekin Onan : Onlar, Tanrı'nın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar onların ta kendileridir.
Hakkı Yılmaz : Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini damgaladığı/mühürlediği kimselerdir. İlgisiz, bilgisiz, duyarsız olanlar, onların ta kendileridir.
Hasan Basri Çantay : Onlar öyle kimselerdir ki Allah, kalblerinin, kulaklarının ve gözlerinin üstüne mühür basmışdır. İşte gaafil olanlar da onların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : İşte onlar (küfürleri sebebiyle) Allah’ın, kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte onlar, gafillerin ta kendileridir!
İbni Kesir : Onlar; Allah'ın kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Ve gafiller de işte bunlardır.
İskender Evrenosoğlu : İşte onlar, Allah'ın kalplerini, işitme hassalarını ve görme hassalarını tabettiği (mühürlediği) kimselerdir. Ve işte onlar; onlar, gâfillerdir.
Muhammed Esed : İşte, Allah'ın kalplerini, işitme ve görme duyularını mühürlediği kimseler bunlardır; işte, umursamazlık içinde dalıp giden kimseler bunlardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar o kimselerdir ki, Allah onların kalpleri, kulakları ve gözleri üzerine mühür basmıştır ve gâfiller olanlar da işte onlardır.
Ömer Öngüt : İşte onlar Allah'ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir ve onlar gafillerin tâ kendileridir.
Şaban Piriş : Onlar, Allah’ın kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Çünkü onlar gafil olanların ta kendileridir.
Suat Yıldırım : Bunlar o kimselerdir ki Allah onların kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlemiştir. İşte hakkı göremeyen gafiller onlardır.
Süleyman Ateş : Onlar, Allâh'ın kalblerini kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. İşte gâfiller onlardır.
Tefhim-ul Kuran : Onlar, Allah'ın, kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. Gafil olanlar da onların ta kendileridir.
Ümit Şimşek : Onlar, kalplerini, kulak ve gözlerini Allah'ın mühürlediği kimselerdir. Onlar, gafillerin tâ kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk : Bunlar, Allah'ın; kalpleri, kulakları ve gözleri üstüne mühür bastığı insanlardır. Gaflete saplananlar da bunların ta kendileridir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]