» 2 / Bakara  51:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
Bakara Suresi = Inek Suresi
67-71. ayetlerinde Yahudilere kesilmesi emredilen inekten söz edildigi için bu ismi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِذْ (WÎZ̃) = ve iƶ : hani
2. وَاعَدْنَا (WEAD̃NE) = veǎdnā : sözleşmiştik
3. مُوسَىٰ (MWS) = mūsā : Musa ile
4. أَرْبَعِينَ (ÊRBAYN) = erbeǐyne : kırk
5. لَيْلَةً (LYLT) = leyleten : gece için
6. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
7. اتَّخَذْتُمُ (ETḢZ̃TM) = tteḣaƶtumu : siz (tanrı) edinmiştiniz
8. الْعِجْلَ (ELACL) = l-ǐcle : buzağıyı
9. مِنْ (MN) = min : -ndan
10. بَعْدِهِ (BAD̃H) = beǎ'dihi : onun ardı-
11. وَأَنْتُمْ (WÊNTM) = ve entum : ve siz
12. ظَالِمُونَ (ƵELMWN) = Zālimūne : zalimlerdiniz
hani | sözleşmiştik | Musa ile | kırk | gece için | sonra | siz (tanrı) edinmiştiniz | buzağıyı | -ndan | onun ardı- | ve siz | zalimlerdiniz |

[] [WAD̃] [] [RBA] [LYL] [] [EḢZ̃] [ACL] [] [BAD̃] [] [ƵLM]
WÎZ̃ WEAD̃NE MWS ÊRBAYN LYLT S̃M ETḢZ̃TM ELACL MN BAD̃H WÊNTM ƵELMWN

ve iƶ veǎdnā mūsā erbeǐyne leyleten ṧumme tteḣaƶtumu l-ǐcle min beǎ'dihi ve entum Zālimūne
وإذ واعدنا موسى أربعين ليلة ثم اتخذتم العجل من بعده وأنتم ظالمون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإذ | WÎZ̃ ve iƶ hani And when
واعدنا و ع د | WAD̃ WEAD̃NE veǎdnā sözleşmiştik We appointed
موسى | MWS mūsā Musa ile (for) Musa
أربعين ر ب ع | RBA ÊRBAYN erbeǐyne kırk forty
ليلة ل ي ل | LYL LYLT leyleten gece için nights.
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
اتخذتم ا خ ذ | EḢZ̃ ETḢZ̃TM tteḣaƶtumu siz (tanrı) edinmiştiniz you took
العجل ع ج ل | ACL ELACL l-ǐcle buzağıyı the calf
من | MN min -ndan from
بعده ب ع د | BAD̃ BAD̃H beǎ'dihi onun ardı- after him
وأنتم | WÊNTM ve entum ve siz and you
ظالمون ظ ل م | ƵLM ƵELMWN Zālimūne zalimlerdiniz (were) wrongdoers.

2:51 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

hani | sözleşmiştik | Musa ile | kırk | gece için | sonra | siz (tanrı) edinmiştiniz | buzağıyı | -ndan | onun ardı- | ve siz | zalimlerdiniz |

[] [WAD̃] [] [RBA] [LYL] [] [EḢZ̃] [ACL] [] [BAD̃] [] [ƵLM]
WÎZ̃ WEAD̃NE MWS ÊRBAYN LYLT S̃M ETḢZ̃TM ELACL MN BAD̃H WÊNTM ƵELMWN

ve iƶ veǎdnā mūsā erbeǐyne leyleten ṧumme tteḣaƶtumu l-ǐcle min beǎ'dihi ve entum Zālimūne
وإذ واعدنا موسى أربعين ليلة ثم اتخذتم العجل من بعده وأنتم ظالمون

[] [و ع د] [] [ر ب ع] [ل ي ل] [] [ا خ ذ] [ع ج ل] [] [ب ع د] [] [ظ ل م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإذ | WÎZ̃ ve iƶ hani And when
Vav,,Zel,
6,,700,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
T – time adverb
الواو عاطفة
ظرف زمان
واعدنا و ع د | WAD̃ WEAD̃NE veǎdnā sözleşmiştik We appointed
Vav,Elif,Ayn,Dal,Nun,Elif,
6,1,70,4,50,1,
V – 1st person plural (form III) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
موسى | MWS mūsā Musa ile (for) Musa
Mim,Vav,Sin,,
40,6,60,,
"PN – accusative masculine proper noun → Musa"
اسم علم منصوب
أربعين ر ب ع | RBA ÊRBAYN erbeǐyne kırk forty
,Re,Be,Ayn,Ye,Nun,
,200,2,70,10,50,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
ليلة ل ي ل | LYL LYLT leyleten gece için nights.
Lam,Ye,Lam,Te merbuta,
30,10,30,400,
N – accusative feminine indefinite noun
اسم منصوب
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
اتخذتم ا خ ذ | EḢZ̃ ETḢZ̃TM tteḣaƶtumu siz (tanrı) edinmiştiniz you took
Elif,Te,Hı,Zel,Te,Mim,
1,400,600,700,400,40,
V – 2nd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
العجل ع ج ل | ACL ELACL l-ǐcle buzağıyı the calf
Elif,Lam,Ayn,Cim,Lam,
1,30,70,3,30,
"N – accusative masculine noun → Golden Calf"
اسم منصوب
من | MN min -ndan from
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
بعده ب ع د | BAD̃ BAD̃H beǎ'dihi onun ardı- after him
Be,Ayn,Dal,He,
2,70,4,5,
N – genitive noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأنتم | WÊNTM ve entum ve siz and you
Vav,,Nun,Te,Mim,
6,,50,400,40,
CIRC – prefixed circumstantial particle
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
الواو حالية
ضمير منفصل
ظالمون ظ ل م | ƵLM ƵELMWN Zālimūne zalimlerdiniz (were) wrongdoers.
Zı,Elif,Lam,Mim,Vav,Nun,
900,1,30,40,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِذْ: hani | وَاعَدْنَا: sözleşmiştik | مُوسَىٰ: Musa ile | أَرْبَعِينَ: kırk | لَيْلَةً: gece için | ثُمَّ: sonra | اتَّخَذْتُمُ: siz (tanrı) edinmiştiniz | الْعِجْلَ: buzağıyı | مِنْ: -ndan | بَعْدِهِ: onun ardı- | وَأَنْتُمْ: ve siz | ظَالِمُونَ: zalimlerdiniz |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإذ WÎZ̃ hani | واعدنا WEAD̃NE sözleşmiştik | موسى MWS Musa ile | أربعين ÊRBAYN kırk | ليلة LYLT gece için | ثم S̃M sonra | اتخذتم ETḢZ̃TM siz (tanrı) edinmiştiniz | العجل ELACL buzağıyı | من MN -ndan | بعده BAD̃H onun ardı- | وأنتم WÊNTM ve siz | ظالمون ƵELMWN zalimlerdiniz |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve iƶ: hani | veǎdnā: sözleşmiştik | mūsā: Musa ile | erbeǐyne: kırk | leyleten: gece için | ṧumme: sonra | tteḣaƶtumu: siz (tanrı) edinmiştiniz | l-ǐcle: buzağıyı | min: -ndan | beǎ'dihi: onun ardı- | ve entum: ve siz | Zālimūne: zalimlerdiniz |
Kırık Meal (Transcript) : |WÎZ̃: hani | WEAD̃NE: sözleşmiştik | MWS: Musa ile | ÊRBAYN: kırk | LYLT: gece için | S̃M: sonra | ETḢZ̃TM: siz (tanrı) edinmiştiniz | ELACL: buzağıyı | MN: -ndan | BAD̃H: onun ardı- | WÊNTM: ve siz | ƵELMWN: zalimlerdiniz |
Abdulbaki Gölpınarlı : Bir vakit Mûsâ'ya kırk gecelik vâde verdik. Sonra siz, o yokken tuttunuz da buzağıya kapıldınız, böylece zulmediyordunuz işte.
Adem Uğur : Musa'ya kırk gece (vahyetmek üzere) söz vermiştik. Sonra haksızlık ederek buzağıyı (tanrı) edindiniz.
Ahmed Hulusi : Musa'ya kırk gece vadetmiştik de, siz de o süreçte buzağıyı (tanrı) edinmiştiniz, zâlimler olarak (nefsinize zulmetmiştiniz).
Ahmet Tekin : Mûsâ ile kırk gece biraraya geleceğimize dair sözleşmiştik. Mûsâ içinizden ayrılınca, hemen onun arkasından buzağı heykelini put haline getirdiniz. Siz işte o zâlimlersiniz.
Ahmet Varol : Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Sizse onun ardından, zalimlerden olup buzağıya tapmıştınız. [7]
Ali Bulaç : Hani Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Ama sonra siz, onun arkasından buzağıyı (tanrı) edinmiş ve (böylece) zalimler olmuştunuz.
Ali Fikri Yavuz : Bir vakit de Musâ’ya, Tûr’da vahy için, kırk gece vade vermiştik. O, Tûr’a gittikten sonra, siz, buzağıyı tanrı edindiniz ve bu halinizle zâlimlerden oldunuz.
Bekir Sadak : Musa'ya kirk gece vade vermistik. Sonra onun arkasindan, kendinize yazik ederek, buzagiyi tanri edinmistiniz.
Celal Yıldırım : Ve yine Musa'ya (Tevrat verilmek üzere Tûr'da kırk gece ibâdet edip beklemesi için) va'dettiğimizi (veya va'de verdiğimizi) hatırlayın ki siz onun ardından (nefsinize) zulmediciler olarak (Sâmirî'nin altından yaptığı) buzağıyı (ilâh) edinmiştiniz!
Diyanet İşleri : Hani, biz Mûsâ ile kırk gece için sözleşmiştik. Sizler ise onun ardından (kendinize) zulmederek bir buzağıyı tanrı edinmiştiniz.
Diyanet İşleri (eski) : Musa'ya kırk gece vade vermiştik. Sonra onun arkasından, kendinize yazık ederek, buzağıyı tanrı edinmiştiniz.
Diyanet Vakfi : Musa'ya kırk gece (vahyetmek üzere) söz vermiştik. Sonra haksızlık ederek buzağıyı (tanrı) edindiniz.
Edip Yüksel : Musa'yla kırk gece için sözleşmiştik. Ancak siz onun ardından kendinize zulmederek buzağıya taptınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hani bir zamanlar Musa'ya kırk gecelik vaad verdik de sonra siz onun arkasından buzağıyı put edindiniz ve o halinizle zalimler idiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve bir vakit Musa'ya kırk gece (Tur'da kalmak ve sonra kendisine Tevrat verilmek üzere) sözleştik. Sonra siz, onun arkasından kendinize zulmederek buzağıya taptınız.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve bir vakit Musaya kırk geceye vâd verdik, sonra siz onun arkasından danaya tutuldunuz zulmediyordunuz
Fizilal-il Kuran : Hani Musa ile kırk geceliğine sözleşmiştik de siz onun arkasından buzağıyı ilâh edinerek zalimlerden olmuştunuz.
Gültekin Onan : Hani Musa'yla kırk gece için sözleşmiştik (vaadna). Ancak siz onun ardından kendinize buzağıyı (Tanrı) edinmiş ve zalimler olmuştunuz.
Hakkı Yılmaz : Ve hani Biz Mûsâ'ya kırk geceyi vaat vermiş, sonra da siz, kendi benliğinize haksızlık ederek, o'nun arkasından altını ilâh edinmiştiniz.
Hasan Basri Çantay : Hani Musa ile kırk gece («Tur» da kalmak ve ondan sonra kendisine Tevrat verilmek üzere) vaidleşmişdik. Yine siz onun arkasından (nefsinizin) zaalimler (i) olarak («Sâmirî» nin tanrı diye gösterdiği) buzağıya tutunmuş (onu tanrı edinmiş) diniz.
Hayrat Neşriyat : Yine bir vakit Mûsâ ile kırk gece için sözleşmiştik; sonra onun (Tûr’a gitmesinin)ardından siz zâlim kimseler olarak buzağıyı (ilâh) edindiniz.
İbni Kesir : Ve hani, Musa ile kırk geceyi vaidleşmiştik. Yine siz zalimler olarak onun arkasından buzağıyı (tanrı) edinmiştiniz.
İskender Evrenosoğlu : Ve Musa'ya (Tur dağı'nda) kırk gece (beraberlik) vaadetmiştik. Sonra siz, hemen onun ardından (Samiri'nin altından yaptığı) buzağıyı (tanrı) edindiniz. Ve siz zâlimlersiniz .
Muhammed Esed : Musa'yı (Sina Dağı'nda) kırk gece tuttuğumuz ve O'nun yokluğunda (altın) buzağıya tapmaya başladığınız ve böylece zalimlerden olduğunuz,
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve bir vakit Mûsa ile kırk geceyi vadeleştirmiştik, sonra siz zalimler olarak O'nun arkasından buzağıya tutunmuş idiniz.
Ömer Öngüt : Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Sonra siz onun ardından buzağıyı ilâh edinmiştiniz. Böylece kendinize zulmettiniz.
Şaban Piriş : Musa ile kırk gece için sözleşmiştik ama siz zalimlik ederek onun arkasından buzağıya tapınmıştınız.
Suat Yıldırım : Ve bir vakit Mûsâ’ya kırk gecelik bir süre ayırmıştık. Ama siz Mûsâ’nın ayrılmasından az sonra, buzağıyı ilâh edinip zalim olmuştunuz.
Süleyman Ateş : Mûsâ ile kırk gece için sözleşmiştik, sonra siz onun ardından buzağıyı (tanrı) edinmiştiniz, (kendinize böylece) zulmediyordunuz.
Tefhim-ul Kuran : Hani Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Ama sonra siz, onun arkasından buzağıyı (tanrı) edinmiş ve (böylece) zalimler olmuştunuz.
Ümit Şimşek : Bir de Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Siz ise bunun ardından buzağıyı tanrı edinip zalim olmuştunuz.
Yaşar Nuri Öztürk : Ve Mûsa ile kırk gece için sözleşmiştik de siz bunun ardından buzağıyı tanrı edinmiştiniz. Zulme sapmıştınız siz.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}