» 7 / A’râf  180:

Kuran Sırası: 7
İniş Sırası: 39
Araf Suresi = Yüksek/Orta Yer Suresi
46. Ayette yer alan cennet ve cehennem arasindaki orta yer bölgesindeki insanlardan bahsedildigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَلِلَّهِ (WLLH) = velillahi : ve Allah'ındır
2. الْأَسْمَاءُ (ELÊSMEÙ) = l-esmā'u : isimler
3. الْحُسْنَىٰ (ELḪSN) = l-Husnā : en güzel
4. فَادْعُوهُ (FED̃AWH) = fed'ǔhu : o halde O'na du'a edin
5. بِهَا (BHE) = bihā : onlarla
6. وَذَرُوا (WZ̃RWE) = ve ƶerū : ve bırakın
7. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimseleri
8. يُلْحِدُونَ (YLḪD̃WN) = yulHidūne : eğriliğe sapan(ları)
9. فِي (FY) = fī : hakkında
10. أَسْمَائِهِ (ÊSMEÙH) = esmāihi : O'nun isimleri
11. سَيُجْزَوْنَ (SYCZWN) = seyuczevne : onlar cezasını çekeceklerdir
12. مَا (ME) = mā : şeylerin
13. كَانُوا (KENWE) = kānū : oldukları
14. يَعْمَلُونَ (YAMLWN) = yeǎ'melūne : yapıyor(lar)
ve Allah'ındır | isimler | en güzel | o halde O'na du'a edin | onlarla | ve bırakın | kimseleri | eğriliğe sapan(ları) | hakkında | O'nun isimleri | onlar cezasını çekeceklerdir | şeylerin | oldukları | yapıyor(lar) |

[] [SMW] [ḪSN] [D̃AW] [] [WZ̃R] [] [LḪD̃] [] [SMW] [CZY] [] [KWN] [AML]
WLLH ELÊSMEÙ ELḪSN FED̃AWH BHE WZ̃RWE ELZ̃YN YLḪD̃WN FY ÊSMEÙH SYCZWN ME KENWE YAMLWN

velillahi l-esmā'u l-Husnā fed'ǔhu bihā ve ƶerū elleƶīne yulHidūne esmāihi seyuczevne kānū yeǎ'melūne
ولله الأسماء الحسنى فادعوه بها وذروا الذين يلحدون في أسمائه سيجزون ما كانوا يعملون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولله | WLLH velillahi ve Allah'ındır And for Allah
الأسماء س م و | SMW ELÊSMEÙ l-esmā'u isimler (are) the names -
الحسنى ح س ن | ḪSN ELḪSN l-Husnā en güzel the most beautiful,
فادعوه د ع و | D̃AW FED̃AWH fed'ǔhu o halde O'na du'a edin so invoke Him
بها | BHE bihā onlarla by them.
وذروا و ذ ر | WZ̃R WZ̃RWE ve ƶerū ve bırakın And leave
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseleri those who
يلحدون ل ح د | LḪD̃ YLḪD̃WN yulHidūne eğriliğe sapan(ları) deviate
في | FY hakkında concerning
أسمائه س م و | SMW ÊSMEÙH esmāihi O'nun isimleri His names.
سيجزون ج ز ي | CZY SYCZWN seyuczevne onlar cezasını çekeceklerdir They will be recompensed
ما | ME şeylerin for what
كانوا ك و ن | KWN KENWE kānū oldukları they used to
يعملون ع م ل | AML YAMLWN yeǎ'melūne yapıyor(lar) do.

7:180 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve Allah'ındır | isimler | en güzel | o halde O'na du'a edin | onlarla | ve bırakın | kimseleri | eğriliğe sapan(ları) | hakkında | O'nun isimleri | onlar cezasını çekeceklerdir | şeylerin | oldukları | yapıyor(lar) |

[] [SMW] [ḪSN] [D̃AW] [] [WZ̃R] [] [LḪD̃] [] [SMW] [CZY] [] [KWN] [AML]
WLLH ELÊSMEÙ ELḪSN FED̃AWH BHE WZ̃RWE ELZ̃YN YLḪD̃WN FY ÊSMEÙH SYCZWN ME KENWE YAMLWN

velillahi l-esmā'u l-Husnā fed'ǔhu bihā ve ƶerū elleƶīne yulHidūne esmāihi seyuczevne kānū yeǎ'melūne
ولله الأسماء الحسنى فادعوه بها وذروا الذين يلحدون في أسمائه سيجزون ما كانوا يعملون

[] [س م و] [ح س ن] [د ع و] [] [و ذ ر] [] [ل ح د] [] [س م و] [ج ز ي] [] [ك و ن] [ع م ل]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ولله | WLLH velillahi ve Allah'ındır And for Allah
Vav,Lam,Lam,He,
6,30,30,5,
"REM – prefixed resumption particle
P – prefixed preposition lām
PN – genitive proper noun → Allah"
الواو استئنافية
جار ومجرور
الأسماء س م و | SMW ELÊSMEÙ l-esmā'u isimler (are) the names -
Elif,Lam,,Sin,Mim,Elif,,
1,30,,60,40,1,,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
الحسنى ح س ن | ḪSN ELḪSN l-Husnā en güzel the most beautiful,
Elif,Lam,Ha,Sin,Nun,,
1,30,8,60,50,,
ADJ – nominative feminine singular adjective
صفة مرفوعة
فادعوه د ع و | D̃AW FED̃AWH fed'ǔhu o halde O'na du'a edin so invoke Him
Fe,Elif,Dal,Ayn,Vav,He,
80,1,4,70,6,5,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بها | BHE bihā onlarla by them.
Be,He,Elif,
2,5,1,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
جار ومجرور
وذروا و ذ ر | WZ̃R WZ̃RWE ve ƶerū ve bırakın And leave
Vav,Zel,Re,Vav,Elif,
6,700,200,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimseleri those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
يلحدون ل ح د | LḪD̃ YLḪD̃WN yulHidūne eğriliğe sapan(ları) deviate
Ye,Lam,Ha,Dal,Vav,Nun,
10,30,8,4,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
في | FY hakkında concerning
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
أسمائه س م و | SMW ÊSMEÙH esmāihi O'nun isimleri His names.
,Sin,Mim,Elif,,He,
,60,40,1,,5,
N – genitive masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
سيجزون ج ز ي | CZY SYCZWN seyuczevne onlar cezasını çekeceklerdir They will be recompensed
Sin,Ye,Cim,Ze,Vav,Nun,
60,10,3,7,6,50,
FUT – prefixed future particle sa
V – 3rd person masculine plural passive imperfect verb
PRON – subject pronoun
حرف استقبال
فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
ما | ME şeylerin for what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
كانوا ك و ن | KWN KENWE kānū oldukları they used to
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
يعملون ع م ل | AML YAMLWN yeǎ'melūne yapıyor(lar) do.
Ye,Ayn,Mim,Lam,Vav,Nun,
10,70,40,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَلِلَّهِ: ve Allah'ındır | الْأَسْمَاءُ: isimler | الْحُسْنَىٰ: en güzel | فَادْعُوهُ: o halde O'na du'a edin | بِهَا: onlarla | وَذَرُوا: ve bırakın | الَّذِينَ: kimseleri | يُلْحِدُونَ: eğriliğe sapan(ları) | فِي: hakkında | أَسْمَائِهِ: O'nun isimleri | سَيُجْزَوْنَ: onlar cezasını çekeceklerdir | مَا: şeylerin | كَانُوا: oldukları | يَعْمَلُونَ: yapıyor(lar) |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ولله WLLH ve Allah'ındır | الأسماء ELÊSMEÙ isimler | الحسنى ELḪSN en güzel | فادعوه FED̃AWH o halde O'na du'a edin | بها BHE onlarla | وذروا WZ̃RWE ve bırakın | الذين ELZ̃YN kimseleri | يلحدون YLḪD̃WN eğriliğe sapan(ları) | في FY hakkında | أسمائه ÊSMEÙH O'nun isimleri | سيجزون SYCZWN onlar cezasını çekeceklerdir | ما ME şeylerin | كانوا KENWE oldukları | يعملون YAMLWN yapıyor(lar) |
Kırık Meal (Okunuş) : |velillahi: ve Allah'ındır | l-esmā'u: isimler | l-Husnā: en güzel | fed'ǔhu: o halde O'na du'a edin | bihā: onlarla | ve ƶerū: ve bırakın | elleƶīne: kimseleri | yulHidūne: eğriliğe sapan(ları) | : hakkında | esmāihi: O'nun isimleri | seyuczevne: onlar cezasını çekeceklerdir | : şeylerin | kānū: oldukları | yeǎ'melūne: yapıyor(lar) |
Kırık Meal (Transcript) : |WLLH: ve Allah'ındır | ELÊSMEÙ: isimler | ELḪSN: en güzel | FED̃AWH: o halde O'na du'a edin | BHE: onlarla | WZ̃RWE: ve bırakın | ELZ̃YN: kimseleri | YLḪD̃WN: eğriliğe sapan(ları) | FY: hakkında | ÊSMEÙH: O'nun isimleri | SYCZWN: onlar cezasını çekeceklerdir | ME: şeylerin | KENWE: oldukları | YAMLWN: yapıyor(lar) |
Abdulbaki Gölpınarlı : Güzel adlar, Allah'ındır, o adlarla duâ edin ona ve onun adlarını başka anlamlara çekenleri, o adları başkalarına verenleri, onu, ona lâyık olmayan adlarla çağıranları bırakın, onlar, yaptıklarının cezâsını görecekler.
Adem Uğur : En güzel isimler (el-esmâü'l-hüsnâ) Allah'ındır. O halde O'na o güzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkında eğri yola gidenleri bırakın. Onlar yapmakta olduklarının cezasına çarptırılacaklardır.
Ahmed Hulusi : Esmâ ül Hüsnâ Allâh'ındır (o isimlerin işaret ettiği özellikler, TEK, SAMED Allâh'a işaret eder. . . Dolayısıyla bu isimler ve bu isimlerin işaret ettiği anlamlar sadece O'nundur; beşer anlayışıyla kayıt altına girmez. Nitekim Mu'minûn: 91'de: SubhanAllahi amma yasıfun = onların vasıflamalarından Allâh münezzehtir, buyurulur)! O'na isimlerin mânâlarıyla yönelin. . . O'nun Esmâ'sında ilhada sapanları (şirke düşenleri) terk edin! Yapmakta olduklarının karşılığını göreceklerdir.
Ahmet Tekin : Esmâü’l-hüsna, en güzel isimler Allah’ındır. O’na, o güzel isimlerle zikir ve dua edin, O’nun isimlerine, dil uzatan Allahsızları, mülhidleri terkedin. Onlar işlemekte oldukları amellerin cezasına çarptırılacaklar.
Ahmet Varol : En güzel isimler Allah'ındır. O'na onlarla dua edin ve O'nun isimleri hakkında aykırılığa sapanları bırakın [13]. Onlar yaptıklarının cezasını göreceklerdir.
Ali Bulaç : İsimlerin en güzeli Allah'ındır. Öyleyse O'na bunlarla dua edin. O'nun isimlerinde 'aykırılığa (ve inkâra) sapanları' bırakın. Yapmakta oldukları dolayısıyla yakında cezalandırılacaklardır.
Ali Fikri Yavuz : En güzel isimler (Esmâ-i Hüsna), Allah’ındır. O halde Allah’a bu isimlerle dua edin. Onun isimlerinde (Aziz’den, putları için Uzza kelimesini çıkararak) sapıklık edenleri terk edin. Yarın kıyamette onlar, yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.
Bekir Sadak : En guzel isimler Allah'indir, O'na o isimlerle dua edin, O'nun isimleri konusunda egrilige sapanlari birakin. Onlar yaptiklarinin cezasini goreceklerdir.
Celal Yıldırım : En güzel isimler Allah'ındır. O halde siz O'nu o güzel isimleriyle çağırın (duâ ve ibâdet edin); O'nun isimleri hakkında sapıtıp yanlış yolu seçenleri bırakın, ileride onlar yapageldiklerinin cezasını göreceklerdir.
Diyanet İşleri : En güzel isimler Allah’ındır. O’na o güzel isimleriyle dua edin ve O’nun isimleri hakkında gerçeği çarpıtanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasına çarptırılacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) : En güzel isimler Allah'ındır, O'na o isimlerle dua edin, O'nun isimleri konusunda eğriliğe sapanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasını göreceklerdir.
Diyanet Vakfi : En güzel isimler (el-esmâü'l-hüsnâ) Allah'ındır. O halde O'na o güzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkında eğri yola gidenleri bırakın. Onlar yapmakta olduklarının cezasına çarptırılacaklardır.
Edip Yüksel : En güzel isimler ALLAH'ındır; öyleyse O'nu onlarla çağırın. O'nun isimlerini tahrif edenleri bırakın; yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Oysa en güzel isimler Allah'ındır. Bundan dolayı Allah'a onlarla dua edin. Onun isimlerinde sapıklık eden mülhidleri (inkârcıları) terkedin. Onlar yakında yaptıklarının cezasını çekecekler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Oysa en güzel isimler Allah'ındır. Onun için siz O'nu onlarla çağırın ve O'nun isimlerinde sapıklık eden mülhidleri bırakın. Yarın onlar yaptıklarının cezasını çekeceklerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Halbuki Allahındır en güzel isimler (esmai husnâ) onun için siz ona onlarla çağırın ve onun isimlerinde sapıklık eden mülhidleri bırakın, yarın onlar yaptıklarının cezasını çekecekler
Fizilal-il Kuran : En güzel isimler Allah'ınkilerdir. O'na o isimler ile dua ediniz. O'nun isimleri konusunda eğriliğe sapanları sapıklıkları ile başbaşa bırakınız. Onlar yaptıklarının cezasını ilerde çekeceklerdir.
Gültekin Onan : İsimlerin en güzeli Tanrı'nındır. Öyleyse O'na bunlarla dua edin. O'nun isimlerinde 'aykırılığı (ve inkara) sapanları' bırakın. Yapmakta oldukları dolayısıyla yakında cezalandırılacaklardır.
Hakkı Yılmaz : Ve en güzel isimler Allah'ındır. Öyleyse O'nu onlarla çağırın. O'nun isimlerinde eğriliğe sapanları da terk edin. Onlar yapmakta olduklarının karşılığını yakında görecekler.
Hasan Basri Çantay : En güzel isimler Allahındır. O halde Ona bunlarla düâ edin. Onun isimlerinden eğri (ve aykırı) yola gidenleri bırakın. Onlar, yapmakda olduklarının cezasına uğratılacaklardır.
Hayrat Neşriyat : Esmâü’l-Hüsnâ (en güzel isimler) ise Allah’ındır! Öyleyse O’na onlarla duâedin; ve O’nun isimleri hakkında haktan (meyledip) sapanları bırakın! (Onlar,) yakında yapmakta olduklarının karşılığını göreceklerdir.
İbni Kesir : En güzel isimler Allah'ındır. Öyleyse O'na bunlarla dua edin. O'nun isimleri konusunda eğriliğe sapanları bırakın. Onlar, yaptıklarının cezalarını göreceklerdir.
İskender Evrenosoğlu : En güzel isimler Allah'ındır, artık O'na onunla (esmaları ile) dua ediniz! Allah'ın isimlerini (mânâsını) saptıranları terket! Yapmış oldukları şeyden dolayı yakında cezalandırılacaklar.
Muhammed Esed : Yetkinlik ve kusursuzluğa dair nitelikler (yalnızca) Allaha aittir. Öyleyse, bu niteliklerle artık yalnız Allahı çağırın. Ve Onun niteliklerinin anlamını eğip büken kimselerden uzak durun: Böyleleri yapıp ettiklerinden ötürü er geç cezalandırılacaklardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : En güzel isimler Allah Teâlâ'ya mahsustur. O'na o isimler ile duada bulunun ve O'nun isimlerinde haktan ayrılan kimseleri terkediniz. Onlar işler oldukları şeylere göre cezaya uğrayacaklardır.
Ömer Öngüt : En güzel isimler Allah'ındır. O halde Allah'a o güzel isimlerle duâ edin. O'nun isimleri hususunda eğriliğe sapanları bırakın. Onlar yakında yaptıklarının cezalarını göreceklerdir.
Şaban Piriş : En güzel isimler Allah’ındır. O’na o isimleri ile dua edin. O’nun isimleri konusunda sapanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasını göreceklerdir.
Suat Yıldırım : En güzel isimler Allah’ındır, o halde bu isimlerle O’na dua edin. O’nun isimleri konusunda haktan sapanları terk edin. Onlar işlediklerinin cezasını çekeceklerdir.
Süleyman Ateş : En güzel isimler Allâh'ındır. O halde O'na o (güzel isim)lerle du'â edin ve O'nun isimleri hakkında eğriliğe sapanları bırakın; onlar yaptıklarının cezâsını çekeceklerdir.
Tefhim-ul Kuran : İsimlerin en güzeli Allah'ındır. Öyleyse O'na bunlarla dua edin. O'nun isimlerinde 'aykırılığa (ve inkâra) sapanları' bırakın. Yapmakta oldukları dolayısıyla yakında cezalandırılacaklardır.
Ümit Şimşek : En güzel isimler Allah'ındır; siz Ona bu isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkında doğru yoldan ayrılanları ise bırakın. Onlar yaptıklarının karşılığını göreceklerdir.
Yaşar Nuri Öztürk : En güzel isimler Allah'ındır; O'na onlarla dua edin. O'nun isimlerinde ters bir tutum izleyenleri bırakın. Yapıp ettiklerinin cezasını çekeceklerdir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}