Araf Suresi = Yüksek/Orta Yer Suresi 46. Ayette yer alan cennet ve cehennem arasindaki orta yer bölgesindeki insanlardan bahsedildigi için bu adi almistir.
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 3rd person masculine singular (form III) perfect verb PRON – 3rd person dual object pronoun الواو عاطفة فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إني
|
ÎNY
innī
elbette ben
"""Indeed, I am"
,Nun,Ye, ,50,10,
ACC – accusative particle PRON – 1st person singular object pronoun حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لكما
|
LKME
lekumā
size
to both of you
Lam,Kef,Mim,Elif, 30,20,40,1,
P – prefixed preposition lām PRON – 2nd person dual personal pronoun جار ومجرور
لمن
|
LMN
lemine
diye
among
Lam,Mim,Nun, 30,40,50,
EMPH – emphatic prefix lām P – preposition اللام لام التوكيد حرف جر
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve: «Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim.» diye ikisine de yemin etti.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve her halde ben sizin hayrınızı istiyenlerdenim diye ikisine de yemin etti
Fizilal-il Kuran : Onlara 'Ben gerçekten sizin iyiliğinizi istiyorum' diye yemin etti.
Gültekin Onan : Ve: "Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.
Hakkı Yılmaz : Ve “Elbette ben, size öğüt verenlerdenim” diye onlara yemin etti/ kanıtlar ileri sürdü.
Hasan Basri Çantay : Bir de onlara: «Şübhesiz ki ben sizin iyiliğinizi isteyenlerdenim» diye yemîn etdi.
Hayrat Neşriyat : Ve onlara: 'Doğrusu ben size gerçekten (iyiliğiniz için) nasîhat edenlerdenim' diye de yemîn etti.
İbni Kesir : Ve; doğrusu ben size öğüt verenlerdenim, diye ikisine yemin etti.
İskender Evrenosoğlu : Ve ikisine yemin etti: “Muhakkak ki ben, sizin ikinize nasihat edenlerdenim.”
Muhammed Esed : Ve onlara: "Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyen biriyim" diye de and verdi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve onlara, «Ben muhakkak sizin için elbette hayırhâh olanlardanım.» diye yemin etti.
Ömer Öngüt : Ve onlara: “Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim. ” diye yemin etti.
Şaban Piriş : Ben sizin, iyiliğinizi isteyen, size öğüt verenlerdenim, diye onlara yemin etti.
Suat Yıldırım : (20-21) Fakat şeytan onlara, gözlerinden gizlenmiş olan edep yerlerini açığa çıkarmak için vesvese verdi. Onlara şöyle telkinde bulundu: "Rabbinizin size bu ağacın meyvesini yasaklamasının tek sebebi, sizin meleklerden veya ölümsüz hayata kavuşanlardan olmanızı önlemektir" diyerek, kendisinin onların iyiliğini istediğine dair yemin üstüne yemin etti.
Süleyman Ateş : Ve onlara: "Elbette ben size öğüt verenlerdenim." diye de yemin etti.
Tefhim-ul Kuran : Ve: «Gerçekten ben size öğüt verenlerdenim» diye yemin de etti.
Ümit Şimşek : Sonra da 'Ben sizin iyiliğiniz için öğüt veriyorum' diye yemin etti.
Yaşar Nuri Öztürk : Ve onlara, "ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]