» 7 / A’râf  48:

Kuran Sırası: 7
İniş Sırası: 39
Araf Suresi = Yüksek/Orta Yer Suresi
46. Ayette yer alan cennet ve cehennem arasindaki orta yer bölgesindeki insanlardan bahsedildigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَنَادَىٰ (WNED̃) = ve nādā : ve seslendiler
2. أَصْحَابُ (ÊṦḪEB) = eSHābu : halkı
3. الْأَعْرَافِ (ELÊAREF) = l-eǎ'rāfi : A'raf
4. رِجَالًا (RCELE) = ricālen : birtakım adamlara
5. يَعْرِفُونَهُمْ (YARFWNHM) = yeǎ'rifūnehum : tanıdıkları
6. بِسِيمَاهُمْ (BSYMEHM) = bisīmāhum : yüzlerinden
7. قَالُوا (GELWE) = ḳālū : dediler ki
8. مَا (ME) = mā :
9. أَغْنَىٰ (ÊĞN) = eğnā : hiçbir yarar sağlamadı
10. عَنْكُمْ (ANKM) = ǎnkum : size
11. جَمْعُكُمْ (CMAKM) = cem'ǔkum : topluluğunuzun
12. وَمَا (WME) = ve mā : ne de
13. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : size
14. تَسْتَكْبِرُونَ (TSTKBRWN) = testekbirūne : büyüklük taslamanız
ve seslendiler | halkı | A'raf | birtakım adamlara | tanıdıkları | yüzlerinden | dediler ki | | hiçbir yarar sağlamadı | size | topluluğunuzun | ne de | size | büyüklük taslamanız |

[ND̃W] [ṦḪB] [ARF] [RCL] [ARF] [SWM] [GWL] [] [ĞNY] [] [CMA] [] [KWN] [KBR]
WNED̃ ÊṦḪEB ELÊAREF RCELE YARFWNHM BSYMEHM GELWE ME ÊĞN ANKM CMAKM WME KNTM TSTKBRWN

ve nādā eSHābu l-eǎ'rāfi ricālen yeǎ'rifūnehum bisīmāhum ḳālū eğnā ǎnkum cem'ǔkum ve mā kuntum testekbirūne
ونادى أصحاب الأعراف رجالا يعرفونهم بسيماهم قالوا ما أغنى عنكم جمعكم وما كنتم تستكبرون

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ونادى ن د و | ND̃W WNED̃ ve nādā ve seslendiler And (will) call out
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkı (the) companions
الأعراف ع ر ف | ARF ELÊAREF l-eǎ'rāfi A'raf (of) the heights
رجالا ر ج ل | RCL RCELE ricālen birtakım adamlara (to) men
يعرفونهم ع ر ف | ARF YARFWNHM yeǎ'rifūnehum tanıdıkları whom they recognize
بسيماهم س و م | SWM BSYMEHM bisīmāhum yüzlerinden by their marks
قالوا ق و ل | GWL GELWE ḳālū dediler ki saying,
ما | ME """Not"
أغنى غ ن ي | ĞNY ÊĞN eğnā hiçbir yarar sağlamadı (has) availed
عنكم | ANKM ǎnkum size [to] you
جمعكم ج م ع | CMA CMAKM cem'ǔkum topluluğunuzun your gathering
وما | WME ve mā ne de and what
كنتم ك و ن | KWN KNTM kuntum size you were
تستكبرون ك ب ر | KBR TSTKBRWN testekbirūne büyüklük taslamanız "arrogant (about)."""

7:48 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve seslendiler | halkı | A'raf | birtakım adamlara | tanıdıkları | yüzlerinden | dediler ki | | hiçbir yarar sağlamadı | size | topluluğunuzun | ne de | size | büyüklük taslamanız |

[ND̃W] [ṦḪB] [ARF] [RCL] [ARF] [SWM] [GWL] [] [ĞNY] [] [CMA] [] [KWN] [KBR]
WNED̃ ÊṦḪEB ELÊAREF RCELE YARFWNHM BSYMEHM GELWE ME ÊĞN ANKM CMAKM WME KNTM TSTKBRWN

ve nādā eSHābu l-eǎ'rāfi ricālen yeǎ'rifūnehum bisīmāhum ḳālū eğnā ǎnkum cem'ǔkum ve mā kuntum testekbirūne
ونادى أصحاب الأعراف رجالا يعرفونهم بسيماهم قالوا ما أغنى عنكم جمعكم وما كنتم تستكبرون

[ن د و] [ص ح ب] [ع ر ف] [ر ج ل] [ع ر ف] [س و م] [ق و ل] [] [غ ن ي] [] [ج م ع] [] [ك و ن] [ك ب ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ونادى ن د و | ND̃W WNED̃ ve nādā ve seslendiler And (will) call out
Vav,Nun,Elif,Dal,,
6,50,1,4,,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular (form III) perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkı (the) companions
,Sad,Ha,Elif,Be,
,90,8,1,2,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
الأعراف ع ر ف | ARF ELÊAREF l-eǎ'rāfi A'raf (of) the heights
Elif,Lam,,Ayn,Re,Elif,Fe,
1,30,,70,200,1,80,
N – genitive masculine plural noun
اسم مجرور
رجالا ر ج ل | RCL RCELE ricālen birtakım adamlara (to) men
Re,Cim,Elif,Lam,Elif,
200,3,1,30,1,
N – accusative masculine plural indefinite noun
اسم منصوب
يعرفونهم ع ر ف | ARF YARFWNHM yeǎ'rifūnehum tanıdıkları whom they recognize
Ye,Ayn,Re,Fe,Vav,Nun,He,Mim,
10,70,200,80,6,50,5,40,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بسيماهم س و م | SWM BSYMEHM bisīmāhum yüzlerinden by their marks
Be,Sin,Ye,Mim,Elif,He,Mim,
2,60,10,40,1,5,40,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
جار ومجرور و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
قالوا ق و ل | GWL GELWE ḳālū dediler ki saying,
Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
100,1,30,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ما | ME """Not"
Mim,Elif,
40,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
أغنى غ ن ي | ĞNY ÊĞN eğnā hiçbir yarar sağlamadı (has) availed
,Ğayn,Nun,,
,1000,50,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
عنكم | ANKM ǎnkum size [to] you
Ayn,Nun,Kef,Mim,
70,50,20,40,
P – preposition
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
جمعكم ج م ع | CMA CMAKM cem'ǔkum topluluğunuzun your gathering
Cim,Mim,Ayn,Kef,Mim,
3,40,70,20,40,
N – nominative masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وما | WME ve mā ne de and what
Vav,Mim,Elif,
6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
كنتم ك و ن | KWN KNTM kuntum size you were
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
تستكبرون ك ب ر | KBR TSTKBRWN testekbirūne büyüklük taslamanız "arrogant (about)."""
Te,Sin,Te,Kef,Be,Re,Vav,Nun,
400,60,400,20,2,200,6,50,
V – 2nd person masculine plural (form X) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَنَادَىٰ: ve seslendiler | أَصْحَابُ: halkı | الْأَعْرَافِ: A'raf | رِجَالًا: birtakım adamlara | يَعْرِفُونَهُمْ: tanıdıkları | بِسِيمَاهُمْ: yüzlerinden | قَالُوا: dediler ki | مَا: | أَغْنَىٰ: hiçbir yarar sağlamadı | عَنْكُمْ: size | جَمْعُكُمْ: topluluğunuzun | وَمَا: ne de | كُنْتُمْ: size | تَسْتَكْبِرُونَ: büyüklük taslamanız |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ونادى WNED̃ ve seslendiler | أصحاب ÊṦḪEB halkı | الأعراف ELÊAREF A'raf | رجالا RCELE birtakım adamlara | يعرفونهم YARFWNHM tanıdıkları | بسيماهم BSYMEHM yüzlerinden | قالوا GELWE dediler ki | ما ME | أغنى ÊĞN hiçbir yarar sağlamadı | عنكم ANKM size | جمعكم CMAKM topluluğunuzun | وما WME ne de | كنتم KNTM size | تستكبرون TSTKBRWN büyüklük taslamanız |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve nādā: ve seslendiler | eSHābu: halkı | l-eǎ'rāfi: A'raf | ricālen: birtakım adamlara | yeǎ'rifūnehum: tanıdıkları | bisīmāhum: yüzlerinden | ḳālū: dediler ki | : | eğnā: hiçbir yarar sağlamadı | ǎnkum: size | cem'ǔkum: topluluğunuzun | ve mā: ne de | kuntum: size | testekbirūne: büyüklük taslamanız |
Kırık Meal (Transcript) : |WNED̃: ve seslendiler | ÊṦḪEB: halkı | ELÊAREF: A'raf | RCELE: birtakım adamlara | YARFWNHM: tanıdıkları | BSYMEHM: yüzlerinden | GELWE: dediler ki | ME: | ÊĞN: hiçbir yarar sağlamadı | ANKM: size | CMAKM: topluluğunuzun | WME: ne de | KNTM: size | TSTKBRWN: büyüklük taslamanız |
Abdulbaki Gölpınarlı : A'râf erleri, yüzlerinden tanıdıkları kişilere nidâ edip derler ki: Ne malınızın çok oluşu, ne sayınızın fazla bulunuşu, ne de kulluk etmeye tenezzül etmeyip ululanmanız bir fayda vermedi size.
Adem Uğur : (Yine) A'râf ehli simalarından tanıdıkları birtakım adamlara seslenerek derler ki: "Ne çokluğunuz ne de taslamakta olduğunuz büyüklük size hiçbir yarar sağlamadı.
Ahmed Hulusi : A'raf ehli, sîmalarından kendilerini tanıdıkları (bazı cehennem ehli) ricale seslenerek şöyle dediler: "Ne zenginliğinizin, ne de büyüklenmenizin size hiçbir faydası olmadı!"
Ahmet Tekin : Sur’un burçlarındakiler, Â’râf görevlileri, cehennem ehlinden kimliklerini, aldıkları cezaları simalarından okuyarak tanıdıkları güç ve iktidar sahibi şahıslara: 'Ne topluluğunuz, gücünüz, ne kibiriniz, gururunuz, ne serkeşliğiniz, zorbalığınız size bir fayda sağladı, sizi Allah’ın azâbından kurtaramadı' derler.
Ahmet Varol : A'raf'ta bulunanlar simalarından tanıdıkları birtakım adamlara şöyle seslenirler: 'Çokluğunuz (veya biriktirdikleriniz) ve büyüklenmeleriniz size bir yarar sağlamadı.
Ali Bulaç : Burcun üstündeki adamlar, kendilerini yüzlerinden tanıdıkları (ileri gelen birtakım) adamlara seslenerek derler ki: "Ne (güç ve servet) toplamış olmanız, ne büyüklük taslamanız (istikbarınız) size bir yarar sağlamadı."
Ali Fikri Yavuz : Yine A’raf ehli, (kâfirlerin elebaşlarından kara) simalarıyla tanıdıkları bir takım adamlara nida edip diyecekler ki: “- Gördünüz mü? topladığınız mallarla yârânınız, kibirle azametiniz, size hiç fayda vermedi.”
Bekir Sadak : (48-49) Burclarda olanlar, simalarindan tanidiklari adamlara «Toplulugunuz, topladiginiz mal ve buyukluk taslamalariniz size fayda vermedi Allah'in rahmetine erdirmeyecegine yemin ettikleriniz bunlar miydi? Oysa Allah onlara soyle der: «Cennete girin, size korku yoktur, sizler mahzun da olmayacaksiniz.»
Celal Yıldırım : A'ra f'dakiler simalarından tanıdıkları adamlara seslenerek, «Ne topluluğunuz ve topladığınız, ne de büyüklenip gururlandığınız şeyler sizi müstağni kılmıştır; size bir yarar da sağlamamıştır» (derler).
Diyanet İşleri : A’râftakiler, simalarından tanıdıkları birtakım adamlara da seslenir ve şöyle derler: “Ne çokluğunuz, ne de taslamakta olduğunuz kibir size bir yarar sağladı!”
Diyanet İşleri (eski) : (48-49) Burçlarda olanlar, simalarından tanıdıkları adamlara; Topluluğunuz, topladığınız mal ve büyüklük taslamalarınız size fayda vermedi. Allah'ın rahmetine erdirmeyeceğine yemin ettikleriniz bunlar mıydı? Oysa Allah onlara şöyle der: 'Cennete girin, size korku yoktur, sizler mahzun da olmayacaksınız.'
Diyanet Vakfi : (Yine) A'râf ehli simalarından tanıdıkları birtakım adamlara seslenerek derler ki: «Ne çokluğunuz ne de taslamakta olduğunuz büyüklük size hiçbir yarar sağlamadı.
Edip Yüksel : Orta yerde bulunanlar, görünüşlerinden tanıdıkları kimselere seslenirler: 'Sizin cemaatiniz ve büyüklük taslamış olmanız size hiç bir yarar sağlamadı.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : A'raftakiler yüzlerinden tanıdıkları kişilere seslenerek şöyle derler: «Ne topluluğunuz, ne de büyüklük taslamanız, size hiç bir yarar sağlamadı».
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O A'raf sakinleri, simalarından tanıdıkları bir takım kimselere şöyle seslenirler: «Gördünüz mü, cemiyetinizin ve kibirli davranmanızın size hiçbir yararı olmadı!
Elmalılı Hamdi Yazır : O ashabı A'raf sîmalariyle tanıdıkları bir takım ricale de nidâ edib: gördünüz mü cem'iyyetinizin ve yaptığınız kibr-ü azametin size hiç faidesi olmadı
Fizilal-il Kuran : Bu tepelerdekiler, simalarından tanıdıkları bazı azılı kâfirlere de şöyle seslenirler. «Ne kalabalığınız ve ne de şımarmanıza yolaçan güçleriniz size yarar sağlamadı.»
Gültekin Onan : Orta yerdeki (A'raf'daki) adamlar, kendilerini yüzlerinden tanıdıkları (ileri gelen bir takım) adamlara seslenerek derler ki: "Ne (güç ve servet) toplamış olmanız, ne büyüklük taslamanız (istikbarınız) size bir yarar sağlamadı."
Hakkı Yılmaz : (48,49) Kur’ân bölümleri bilgisine sahip kimseler, alâmetlerinden tanıdıkları kimselere seslenip, “Topluluğunuz ve büyüklendiğiniz şeyler size yarar sağlamadı, Allah'ın, rahmetine –ki bu rahmet, Allah'ın “Girin cennete, size kaygı yoktur, üzülmeyeceksiniz de” diye verdiği sözdür– erdirmeyeceğine yemin ettikleriniz, şunlar mı?” derler.
Hasan Basri Çantay : (Yine) a'raaf yârânı (kâfirlerden) sîmalarıyla tanıdıkları (elebaşı) birtakım adamlara şöyle nida ederek derler: «Ne çokluğunuz (yahut topladığınız mallar), ne de (hakka karşı) yeltenmekde devam etdiğiniz o kibr (-ü azamet) size hiç bir fâide vermedi».
Hayrat Neşriyat : A'râf ehli, kendilerini sîmâlarından tanıdıkları (Cehennem ehli) birtakım adamlara da seslenerek derler ki: '(Mal ve tarafdar) toplamanız ve büyüklük taslamakta olmanız(bugün) size bir fayda vermedi!'
İbni Kesir : A'raf ashabı; simalarıyla tanıdıkları adamlara seslenirler: Topluluğunuz, topladığınız mal ve büyüklük taslamalarınız size fayda vermedi, derler.
İskender Evrenosoğlu : Ve onları yüzlerinden tanıyan A'raf ehli adamlar, onlara seslendiler, şöyle dediler: “Sizin topladıklarınız ve kibirlenmiş olduğunuz şeyler, size fayda vermedi.”
Muhammed Esed : Ve (hayattayken) bu ayırt etme yetisine sahip olanlar, görünüşlerinden (günahkar olduklarını) çıkardıkları kimselere: "Ne sağladı size" diye seslenecekler, "maldan, (mülkten) biriktirmeniz; geçmişinizle o boş kurumlanmanız?
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve ashâb-ı A'râf simalarıyla tanıdıkları birtakım kişilere de nidâ ederek derler ki: «Size ne cemiyetiniz ve ne de yaptığınız tekebbür bir faide vermiş olmadı.»
Ömer Öngüt : A'raf ehli simâlarından tanıdıkları adamlara seslenerek derler ki: “Ne taraftarlarınızın çokluğu, ne de taslamakta olduğunuz büyüklük size hiçbir fayda sağlamadı. ”
Şaban Piriş : A’raftakiler simalarından tanıdıkları bazı adamlara seslenirler: -Topladıklarınız ve büyüklük taslıyor olmanız size fayda vermedi.
Suat Yıldırım : (48-49) A’râf ashabı, simalarından tanıdıkları bir kısım kimselere seslenip: "Gördünüz ya, ne topladığınız mallarınızın, ne onca taraftarlarınızın, ne de büyüklük taslamalarınızın ve o çalımlarınızın size hiç bir faydası olmadı!" O cennetlikleri göstererek "Sahi, şunlar "Allah, bunları asla lütfuna nail etmez." diye yeminler edip hor gördüğünüz kimseler değil miydi? İşte onların ne yüce mevkide olduklarını şimdi anladınız değil mi? derler ve sonra o cennetliklere dönerek: "Buyurun girin cennete, derler, size korku ve endişe olmadığı gibi, siz asla üzüntü de görmeyeceksiniz."
Süleyman Ateş : A'raf halkı, yüzlerindeki işâretleriyle tanıdıkları birtakım adamlara da ünleyerek dediler ki: "Ne topluluğunuz, ne de büyüklük taslamanız, size hiçbir yarar sağlamadı."
Tefhim-ul Kuran : Burcun üstündeki adamlar, kendilerini yüzlerinden tanıdıkları (ileri gelen birtakım) adamlara seslenerek derler ki: «Ne (güç ve servet) toplamış olmanız, ne büyüklük taslamalarınız (istikbârınız) size bir yarar sağlamadı.»
Ümit Şimşek : A'râf ehli, yüzlerinden tanıdıkları bir kısım adamlara seslenirler ve derler ki: 'Ne çokluğunuz, ne de büyüklük taslayıp durmanız size bir yarar sağlamamış!
Yaşar Nuri Öztürk : A'raf halkı, yüzlerinden tanıdıkları bazı erkeklere seslenip şöyle derler: "Bir araya gelmeniz de büyüklük taslamanız da size hiçbir yarar sağlamadı."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}