» 23 / Mü’minûn  Suresi:

Kuran Sırası: 23
İniş Sırası: 74
Müminun Suresi = Inananlar Suresi
Inananlarin basariya ulasacaklarindan bahsedildiginden bu adi almistir.

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"

Kırık Meal (Transcript) Meali
|GD̃: andolsun | ÊFLḪ: felaha ulaştı | ELMÙMNWN: mü'minler | (23:1)
|ELZ̃YN: ki | HM: onlar | FY: -nde | ṦLETHM: SaLâtları/Destekleri- | ḢEŞAWN: saygılıdırlar | (23:2)
|WELZ̃YN: ve | HM: onlar | AN: -den | ELLĞW: boş şeyler- | MARŽWN: yüz çevirirler | (23:3)
|WELZ̃YN: ve | HM: onlar | LLZKET: zekatı | FEALWN: verirler | (23:4)
|WELZ̃YN: ve | HM: onlar | LFRWCHM: ırzlarını | ḪEFƵWN: korurlar | (23:5)
|ÎLE: ancak hariç | AL: | ÊZWECHM: eşleri | ÊW: yahut | ME: (cariyeler) | MLKT: sahip oldukları | ÊYMENHM: ellerinin | FÎNHM: elbette onlar | ĞYR: değildir | MLWMYN: kınanacak | (23:6)
|FMN: o halde kim | EBTĞ: gitmek isterse | WREÙ: ötesine | Z̃LK: bunun | FÊWLÙK: işte | HM: onlar | ELAED̃WN: haddi aşanlardır | (23:7)
|WELZ̃YN: ve | HM: onlar | LÊMENETHM: emanetlerine | WAHD̃HM: ve ahidlerine | REAWN: özen gösterirler | (23:8)
|WELZ̃YN: ve | HM: onlar | AL: | ṦLWETHM: SaLâT'larını/Desteklerini | YḪEFƵWN: korumacı/sürdürücü | (23:9)
|ÊWLÙK: işte | HM: onlardır | ELWERS̃WN: varis olacaklar | (23:10)
|ELZ̃YN: onlar ki | YRS̃WN: varis olacaklar | ELFRD̃WS: Firdevs'e | HM: onlar | FYHE: orada | ḢELD̃WN: ebedi kalacaklardır | (23:11)
|WLGD̃: ve andolsun | ḢLGNE: biz yarattık | ELÎNSEN: insanı | MN: -nden | SLELT: süzmesi- | MN: -un | ŦYN: çamur- | (23:12)
|S̃M: sonra | CALNEH: onu koyduk | NŦFT: bir nutfe (sperm) olarak | FY: | GRER: bir karar yerine | MKYN: sağlam | (23:13)
|S̃M: sonra | ḢLGNE: çevirdik | ELNŦFT: nutfeyi | ALGT: alaka(embriyo)ya | FḢLGNE: sonra çevirdik | ELALGT: alaka(embriyo)yı | MŽĞT: bir çiğnemlik ete | FḢLGNE: sonre çevirdik | ELMŽĞT: bir çiğnemlik eti | AƵEME: kemiklere | FKSWNE: sonre giydirdik | ELAƵEM: kemiklere | LḪME: et | S̃M: sonra | ÊNŞÊNEH: onu yaptık | ḢLGE: bir yaratık | ËḢR: bambaşka | FTBERK: ne yücedir | ELLH: Allah | ÊḪSN: en güzeli | ELḢELGYN: yaratanların | (23:14)
|S̃M: sonra | ÎNKM: şüphesiz siz | BAD̃: ardından | Z̃LK: bunun | LMYTWN: öleceksiniz | (23:15)
|S̃M: sonra | ÎNKM: muhakkak siz | YWM: günü | ELGYEMT: kıyamet | TBAS̃WN: diriltileceksiniz | (23:16)
|WLGD̃: ve andolsun | ḢLGNE: yarattık | FWGKM: üstünüzde | SBA: yedi | ŦREÙG: tabaka (gök) | WME: ve | KNE: biz değiliz | AN: -tan | ELḢLG: yaratmak- | ĞEFLYN: gafil | (23:17)
|WÊNZLNE: ve indirdik | MN: -ten | ELSMEÙ: gök- | MEÙ: su | BGD̃R: belli ölçüde | FÊSKNEH: ve onu durdurduk | FY: | ELÊRŽ: yerde | WÎNE: elbette biz | AL: | Z̃HEB: gidermeğe de | BH: onu | LGED̃RWN: kadiriz | (23:18)
|FÊNŞÊNE: sonra yetiştirdik | LKM: size | BH: onunla (suyla) | CNET: bahçeleri | MN: | NḢYL: hurma | WÊANEB: ve üzüm | LKM: sizin için | FYHE: içlerinde bulunan | FWEKH: meyvalar | KS̃YRT: birçok | WMNHE: ve onlardan | TÊKLWN: yiyorsunuz | (23:19)
|WŞCRT: ve bir ağaç | TḢRC: çıkan | MN: -dan | ŦWR: Tur-i | SYNEÙ: Sinâ- | TNBT: biten | BELD̃HN: yağlı olarak | WṦBĞ: (ekmeklerini) batıracakları | LL ËKLYN: yiyenlerin | (23:20)
|WÎN: ve şüphesiz | LKM: sizin için vardır | FY: | ELÊNAEM: hayvanlarda | LABRT: ibret | NSGYKM: size içiriyoruz | MME: -ndekinden | FY: içi- | BŦWNHE: karınlarının | WLKM: ve sizin için | FYHE: onlarda vardır | MNEFA: faydalar | KS̃YRT: daha birçok | WMNHE: ve onlardan | TÊKLWN: yersiniz | (23:21)
|WALYHE: ve onların üzerinde | WAL: ve üzerinde | ELFLK: gemiler | TḪMLWN: taşınırsınız | (23:22)
|WLGD̃: ve andolsun | ÊRSLNE: biz gönderdik | NWḪE: Nuh'u | ÎL: -ne | GWMH: kavmi- | FGEL: dedi | YE: EY/HEY/AH | GWM: kavmim | EABD̃WE: kulluk edin | ELLH: Allah'a | ME: yoktur | LKM: sizin için | MN: hiçbir | ÎLH: ilah | ĞYRH: O'ndan başka | ÊFLE: | TTGWN: korunmaz mısınız? | (23:23)
|FGEL: (şöyle) dedi | ELMLÊ: ileri gelenler | ELZ̃YN: kimselerden | KFRWE: inkar eden | MN: -nden | GWMH: kavmi- | ME: değildir | HZ̃E: bu | ÎLE: başka bir şey | BŞR: bir insandan | MS̃LKM: sizin gibi | YRYD̃: istiyor | ÊN: | YTFŽL: üstün gelmek | ALYKM: size | WLW: ve eğer | ŞEÙ: dileseydi | ELLH: Allah | LÊNZL: elbette indirirdi | MLEÙKT: melekleri | ME: yoktur | SMANE: işitiğimiz | BHZ̃E: böyle bir şey | FY: | ËBEÙNE: babalarımızdan | ELÊWLYN: geçmişteki | (23:24)
|ÎN: değildir | HW: O | ÎLE: başka bir şey | RCL: bir adam(dan) | BH: kendisinde | CNT: delilik bulunan | FTRBṦWE: hele gözetleyin | BH: onu | ḪT: kadar | ḪYN: bir süreye | (23:25)
|GEL: (Nuh) dedi ki | RB: Rabbim | ENṦRNY: bana yardım et | BME: karşısında | KZ̃BWN: yalanlamaları | (23:26)
|FÊWḪYNE: biz de vahyettik | ÎLYH: ona | ÊN: ki | EṦNA: yap | ELFLK: gemiyi | BÊAYNNE: gözlerimizin önünde | WWḪYNE: ve vahyimizle | FÎZ̃E: ne zaman ki | CEÙ: gelince | ÊMRNE: bizim buyruğumuz | WFER: ve kaynayınca | ELTNWR: tandır | FESLK: sok (bindir) | FYHE: ona | MN: -ten | KL: her (cins)- | ZWCYN: çift | ES̃NYN: iki | WÊHLK: ve aileni | ÎLE: hariç | MN: kimseler | SBG: geçmiş | ALYH: alehylerine | ELGWL: söz | MNHM: onlar içinde | WLE: ve | TḢEŦBNY: bana yalvarma | FY: hakkında | ELZ̃YN: kimseler | ƵLMWE: zulmeden(ler) | ÎNHM: onlar mutlaka | MĞRGWN: boğulacaklardır | (23:27)
|FÎZ̃E: zaman | ESTWYT: yerleştiğiniz | ÊNT: sen | WMN: ve kimseler | MAK: yanındaki | AL: üzerine | ELFLK: gemi | FGL: de ki | ELḪMD̃: hamdolsun | LLH: Allah'a | ELZ̃Y: | NCENE: bizi kurtaran | MN: -den | ELGWM: kavim- | ELƵELMYN: zalim | (23:28)
|WGL: ve de ki | RB: Rabbim | ÊNZLNY: beni indir | MNZLE: bir inişle | MBERKE: mübarek | WÊNT: ve sen | ḢYR: en hayırlısısın | ELMNZLYN: konuklayanların | (23:29)
|ÎN: şüphesiz | FY: vardır | Z̃LK: bunda | L ËYET: nice ibretler | WÎN: gerçi | KNE: biz | LMBTLYN: (onları) sınıyorduk | (23:30)
|S̃M: sonra | ÊNŞÊNE: yetiştirdik | MN: -ndan | BAD̃HM: onların ardı- | GRNE: bir nesil | ËḢRYN: başka | (23:31)
|FÊRSLNE: ve gönderdik | FYHM: kendi içlerinden | RSWLE: bir elçi | MNHM: onlara | ÊN: diye | EABD̃WE: kulluk edin | ELLH: Allah'a | ME: yoktur | LKM: sizin için | MN: hiçbir | ÎLH: ilah | ĞYRH: O'ndan başka | ÊFLE: | TTGWN: korunmaz mısınız? | (23:32)
|WGEL: ve dedi ki | ELMLÊ: ileri gelenler | MN: -nden | GWMH: kavmi- | ELZ̃YN: | KFRWE: inkar edenler | WKZ̃BWE: ve yalanlayanlar | BLGEÙ: buluşmasını | EL ËḢRT: ahiret | WÊTRFNEHM: ve kendilerine refah verdiklerimiz | FY: | ELḪYET: hayatında | ELD̃NYE: dünya | ME: değildir | HZ̃E: bu | ÎLE: başka bir şey | BŞR: bir insandan | MS̃LKM: sizin gibi | YÊKL: yiyor | MME: -den | TÊKLWN: sizin yediğiniz- | MNH: ondan | WYŞRB: ve içiyor | MME: -den | TŞRBWN: sizin içtiğiniz- | (23:33)
|WLÙN: ve eğer | ÊŦATM: ita'at ederseniz | BŞRE: bir insana | MS̃LKM: sizin gibi | ÎNKM: gerçekten siz | ÎZ̃E: o takdirde | LḢESRWN: mutlaka ziyana uğrayanlarsınız | (23:34)
|ÊYAD̃KM: O size va'dediyor mu? | ÊNKM: siz | ÎZ̃E: zaman | MTM: öldüğünüz | WKNTM: ve olduğunuz | TREBE: toprak | WAƵEME: ve kemik | ÊNKM: sizin | MḢRCWN: (yeniden hayata) çıkarılacağınızı | (23:35)
|HYHET: heyhat (ne kadar uzak) | HYHET: heyhat (ne kadar uzak) | LME: şey | TWAD̃WN: size va'dedilen | (23:36)
|ÎN: değildir | HY: bu | ÎLE: başka bir şey | ḪYETNE: hayatımız(dan) | ELD̃NYE: dünya | NMWT: ölürüz | WNḪYE: ve yaşarız | WME: ve değiliz | NḪN: biz | BMBAWS̃YN: tekrar diriltilecek | (23:37)
|ÎN: değildir | HW: O | ÎLE: başka bir şey | RCL: bir adam(dan) | EFTR: uyduran | AL: hakkında | ELLH: Allah | KZ̃BE: yalan | WME: ve değiliz | NḪN: biz | LH: ona | BMÙMNYN: inanıcı(insan)lar | (23:38)
|GEL: dedi | RB: Rabbim | ENṦRNY: bana yardım et | BME: karşısında | KZ̃BWN: beni yalanlamaları | (23:39)
|GEL: (Allah) dedi ki | AME: | GLYL: az sonra | LYṦBḪN: onlar olacaklar | NED̃MYN: pişman | (23:40)
|FÊḢZ̃THM: derken onları yakaladı | ELṦYḪT: o korkunç ses | BELḪG: gerçekten | FCALNEHM: ve onları getirdik | ĞS̃EÙ: sel süprüntüsü haline | FBAD̃E: uzak olsun | LLGWM: kavim | ELƵELMYN: o zalim | (23:41)
|S̃M: sonra | ÊNŞÊNE: yetiştirdik | MN: | BAD̃HM: onların ardından | GRWNE: nesiller | ËḢRYN: başka | (23:42)
|ME: | TSBG: ileri geçemez | MN: hiçbir | ÊMT: ümmet | ÊCLHE: süresinden | WME: ve | YSTÊḢRWN: geri kalamaz | (23:43)
|S̃M: sonra | ÊRSLNE: gönderdik | RSLNE: elçilerimizi | TTR: ardı ardına | KL: ne zaman | ME: | CEÙ: geldiyse | ÊMT: bir ümmete | RSWLHE: elçileri | KZ̃BWH: onlar onu yalanladılar | FÊTBANE: biz de onları devirdik | BAŽHM: birbiri ardınca | BAŽE: birbiri ardınca | WCALNEHM: ve hepsini yaptık | ÊḪED̃YS̃: birer ibret hikayesi | FBAD̃E: uzak olsun | LGWM: toplum | LE: | YÙMNWN: inanmayan | (23:44)
|S̃M: sonra | ÊRSLNE: gönderdik | MWS: Musa'yı | WÊḢEH: ve kardeşi | HERWN: Harun'u | B ËYETNE: ayetlerimizle | WSLŦEN: ve bir delille | MBYN: apaçık | (23:45)
|ÎL: | FRAWN: Fir'avn'e | WMLÙH: ve ileri gelen adamlarına | FESTKBRWE: onlar büyüklük tasladılar | WKENWE: ve oldular | GWME: bir topluluk | AELYN: böbürlenen | (23:46)
|FGELWE: dediler | ÊNÙMN: inanacak mıyız? | LBŞRYN: şu iki insana | MS̃LNE: bizim gibi | WGWMHME: iki adamın kavmi | LNE: bize | AEBD̃WN: kölelik ederken | (23:47)
|FKZ̃BWHME: onları yalanladılar | FKENWE: ve oldular | MN: -den | ELMHLKYN: helak edilenler- | (23:48)
|WLGD̃: ve andolsun | ËTYNE: biz verdik | MWS: Musa'ya | ELKTEB: Kitabı (Tevrat'ı) | LALHM: belki onlar | YHTD̃WN: doğru yolu bulurlar diye | (23:49)
|WCALNE: ve kıldık | EBN: oğlunu | MRYM: Meryem | WÊMH: ve annesini | ËYT: bir mu'cize | W ËWYNEHME: ve onları yerleştirdik | ÎL: | RBWT: bir tepeye | Z̃ET: | GRER: oturmaya uygun | WMAYN: ve suyu bulunan | (23:50)
|YE: EY/HEY/AH | ÊYHE: SİZ! | ELRSL: elçiler | KLWE: yeyin | MN: -den | ELŦYBET: güzel şeyler- | WEAMLWE: ve yapın | ṦELḪE: yararlı iş | ÎNY: çünkü ben | BME: şeyleri | TAMLWN: yaptıklarınız | ALYM: bilmekteyim | (23:51)
|WÎN: ve şüphesiz | HZ̃H: bu | ÊMTKM: sizin ümmetiniz | ÊMT: ümmettir | WEḪD̃T: bir tek | WÊNE: ve ben de | RBKM: sizin Rabbinizim | FETGWN: benden korkun | (23:52)
|FTGŦAWE: fakat parçalayıp ayırdılar | ÊMRHM: işlerini | BYNHM: aralarında | ZBRE: Kitaplara | KL: her | ḪZB: gurup | BME: bulunanla | LD̃YHM: kendi yanında | FRḪWN: sevinmektedir | (23:53)
|FZ̃RHM: onları bırak | FY: içinde | ĞMRTHM: gafletleri | ḪT: kadar | ḪYN: bir süreye | (23:54)
|ÊYḪSBWN: onlar sanıyorlar mı? | ÊNME: ile | NMD̃HM: kendilerine verdiğimiz | BH: | MN: | MEL: mal | WBNYN: ve oğullar | (23:55)
|NSERA: koşuyoruz | LHM: onların | FY: | ELḢYRET: iyiliklerine | BL: bilakis | LE: değiller | YŞARWN: onlar farkında | (23:56)
|ÎN: şüphesiz | ELZ̃YN: onlar ki | HM: onlar | MN: -dan | ḢŞYT: saygı- | RBHM: Rablerine | MŞFGWN: titrerler | (23:57)
|WELZ̃YN: ve onlar ki | HM: onlar | B ËYET: ayetlerine | RBHM: Rablerinin | YÙMNWN: inanırlar | (23:58)
|WELZ̃YN: ve onlar ki | HM: onlar | BRBHM: Rablerine | LE: | YŞRKWN: ortak koşmazlar | (23:59)
|WELZ̃YN: ve onlar ki | YÙTWN: verirler | ME: şeyi | ËTWE: verdikleri | WGLWBHM: kalbleri | WCLT: ürpererek | ÊNHM: şüphesiz onlar | ÎL: | RBHM: Rablerinin huzuruna | RECAWN: dönecekler | (23:60)
|ÊWLÙK: işte onlar | YSERAWN: koşarlar | FY: | ELḢYRET: hayır işlerine | WHM: ve onlar | LHE: (hayır) için | SEBGWN: önde giderler | (23:61)
|WLE: ve | NKLF: biz teklif etmeyiz | NFSE: hiç kimseye | ÎLE: başkasını | WSAHE: gücünün yetiğinden | WLD̃YNE: ve katımızda vardır | KTEB: bir Kitap | YNŦG: söyleyen | BELḪG: gerçeği | WHM: ve onlara | LE: asla | YƵLMWN: haksızlık edilmez | (23:62)
|BL: fakat | GLWBHM: onların kalbleri | FY: içindedir | ĞMRT: gaflet | MN: -ndan | HZ̃E: bu- | WLHM: ve Onların | ÊAMEL: işleri | MN: | D̃WN: başka | Z̃LK: bundan | HM: onlar | LHE: (hep) o (işler) için | AEMLWN: çalışırlar | (23:63)
|ḪT: nihayet | ÎZ̃E: zaman | ÊḢZ̃NE: yakaladığımız | MTRFYHM: varlıklılarını | BELAZ̃EB: azab ile | ÎZ̃E: hemen | HM: onlar | YCÊRWN: feryada başlarlar | (23:64)
|LE: | TCÊRWE: artık feryadetmeyin | ELYWM: bugün | ÎNKM: şüphesiz size | MNE: bize karşı | LE: | TNṦRWN: yardım olunmaz | (23:65)
|GD̃: gerçekten | KENT: idi | ËYETY: ayetlerim | TTL: okunuyor | ALYKM: size | FKNTM: fakat siz | AL: üzere | ÊAGEBKM: arkanız | TNKṦWN: dönüyordunuz | (23:66)
|MSTKBRYN: kibirlenerek | BH: ona (ayetlerime) karşı | SEMRE: geceleyin | THCRWN: saçmalıyordunuz | (23:67)
|ÊFLM: | YD̃BRWE: onlar iyice düşünmediler mi? | ELGWL: o sözü (Kur'an'ı) | ÊM: yoksa | CEÙHM: onlara geldi (mi)? | ME: bir şey | LM: | YÊT: gelmeyen | ËBEÙHM: atalarına | ELÊWLYN: önceki | (23:68)
|ÊM: yoksa | LM: | YARFWE: tanımadıkları (için mi?) | RSWLHM: elçilerini | FHM: onlar | LH: onu | MNKRWN: inkar ediyorlar | (23:69)
|ÊM: yoksa | YGWLWN: (-mı) diyorlar? | BH: onda | CNT: bir delilik var | BL: hayır | CEÙHM: o kendilerine getirdi | BELḪG: hakkı | WÊKS̃RHM: fakat çokları | LLḪG: haktan | KERHWN: hoşlanmıyorlar | (23:70)
|WLW: ve eğer | ETBA: uysaydı | ELḪG: hak | ÊHWEÙHM: onların keyiflerine | LFSD̃T: bozulur giderdi | ELSMEWET: gökler | WELÊRŽ: ve yer | WMN: ve kimseler | FYHN: bunların içinde bulunan | BL: bilakis | ÊTYNEHM: biz onlara getirdik | BZ̃KRHM: Zikir'lerini | FHM: fakat onlar | AN: -nden | Z̃KRHM: Zikirleri- | MARŽWN: yüz çeviriyorlar | (23:71)
|ÊM: yoksa | TSÊLHM: onlardan istiyor musun? | ḢRCE: bir vergi | FḢREC: vergisi | RBK: Rabbinin | ḢYR: daha hayırlıdır | WHW: ve O | ḢYR: en hayırlısıdır | ELREZGYN: rızık verenlerin | (23:72)
|WÎNK: ve şüphesiz sen | LTD̃AWHM: onları çağırıyorsun | ÎL: | ṦREŦ: bir yola | MSTGYM: doğru | (23:73)
|WÎN: ve kuşkusuz | ELZ̃YN: kimseler | LE: | YÙMNWN: inanmayan(lar) | BEL ËḢRT: ahirete | AN: -dan | ELṦREŦ: yol- | LNEKBWN: sapıyorlar | (23:74)
|WLW: ve eğer | RḪMNEHM: biz onlara acısaydık | WKŞFNE: ve kaldırsaydık | ME: olanı | BHM: kendilerinde | MN: -dan | ŽR: sıkıntı- | LLCWE: yine devam ederlerdi | FY: | ŦĞYENHM: azgınlıklarında | YAMHWN: bocalamaya | (23:75)
|WLGD̃: andolsun | ÊḢZ̃NEHM: biz onları yakaladık | BELAZ̃EB: azab ile | FME: ama yine | ESTKENWE: boyun eğmediler | LRBHM: Rabblerine | WME: ve | YTŽRAWN: O'na yalvarmıyorlar | (23:76)
|ḪT: nihayet | ÎZ̃E: zaman | FTḪNE: açtığımız | ALYHM: üzerlerine | BEBE: kapısı | Z̃E: | AZ̃EB: bir azab | ŞD̃YD̃: şiddetli | ÎZ̃E: derhal | HM: onlar | FYH: O'nun içinde | MBLSWN: şaşkın ve umutsuz kalırlar | (23:77)
|WHW: ve O'dur | ELZ̃Y: | ÊNŞÊ: inşa eden | LKM: sizin için | ELSMA: kulağı | WELÊBṦER: ve gözleri | WELÊFÙD̃T: ve gönülleri | GLYLE: az | ME: ne kadar | TŞKRWN: şükrediyorsunuz | (23:78)
|WHW: ve O'dur | ELZ̃Y: | Z̃RÊKM: sizi yaratıp yayan | FY: | ELÊRŽ: yeryüzünde | WÎLYH: ve O'nun (huzurunda) | TḪŞRWN: toplanacaksınız | (23:79)
|WHW: ve O'dur | ELZ̃Y: | YḪYY: yaşatan | WYMYT: ve öldüren | WLH: ve onlar | EḢTLEF: değişmesi | ELLYL: gecenin | WELNHER: ve gündüzün | ÊFLE: | TAGLWN: aklınızı kullanmıyor musunuz? | (23:80)
|BL: hayır | GELWE: onlar da dediler | MS̃L: gibi | ME: ne | GEL: dedi (ise) | ELÊWLWN: evvelkiler | (23:81)
|GELWE: dediler ki | ÊÎZ̃E: zaman mı? | MTNE: öldüğümüz | WKNE: ve olduğumuz | TREBE: toprak | WAƵEME: ve kemik | ÊÎNE: biz mi? | LMBAWS̃WN: diriltileceğiz | (23:82)
|LGD̃: andolsun | WAD̃NE: yapıldı | NḪN: bize | W ËBEÙNE: ve atalarımıza | HZ̃E: bu (tehdid) | MN: | GBL: bizden önce | ÎN: değildir | HZ̃E: bu | ÎLE: başka bir şey | ÊSEŦYR: masallarından | ELÊWLYN: evvelkilerin | (23:83)
|GL: de ki | LMN: kimindir? | ELÊRŽ: dünya | WMN: ve bulunanlar | FYHE: içinde | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | TALMWN: biliyor | (23:84)
|SYGWLWN: diyecekler | LLH: Allah'ındır | GL: de ki | ÊFLE: | TZ̃KRWN: düşünmüyor musunuz? | (23:85)
|GL: de ki | MN: kimdir? | RB: Rabbi | ELSMEWET: göğün | ELSBA: yedi | WRB: ve Rabbi | ELARŞ: Arş'ın | ELAƵYM: büyük | (23:86)
|SYGWLWN: diyecekler | LLH: Allah'ındır | GL: de ki | ÊFLE: | TTGWN: korkmuyor musunuz? | (23:87)
|GL: de ki | MN: kimdir? | BYD̃H: elinde olan | MLKWT: melekutu (mülkü ve yönetimi) | KL: her | ŞYÙ: şeyin | WHW: ve O | YCYR: koruyup kollayan | WLE: fakat | YCER: korunup kollanmayan | ALYH: kendisi | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | TALMWN: biliyor | (23:88)
|SYGWLWN: diyecekler | LLH: Allah'a aittir | GL: de ki | FÊN: nasıl? | TSḪRWN: büyüleniyorsunuz | (23:89)
|BL: doğrusu | ÊTYNEHM: biz onlara getirdik | BELḪG: hakkı | WÎNHM: onlarsa | LKEZ̃BWN: yalancıdırlar | (23:90)
|ME: | ETḢZ̃: edinmemiştir | ELLH: Allah | MN: hiçbir | WLD̃: çocuk | WME: ve | KEN: yoktur | MAH: O'nunla beraber | MN: hiçbir | ÎLH: tanrı | ÎZ̃E: öyle olsaydı | LZ̃HB: götürürdü | KL: her | ÎLH: tanrı | BME: | ḢLG: kendi yarattığını | WLALE: ve üstün gelmeğe çalışırdı | BAŽHM: onlardan biri | AL: üzerine | BAŽ: diğeri | SBḪEN: münezehtir (uzaktır) | ELLH: Allah | AME: -ndan | YṦFWN: onların tanımlamaları- | (23:91)
|AELM: (O) bilir | ELĞYB: görünmeyeni | WELŞHED̃T: ve görüneni | FTAEL: ve yücedir | AME: şeylerden | YŞRKWN: onların ortak koştukları | (23:92)
|GL: de ki | RB: Rabbim | ÎME: eğer | TRYNY: mutlaka bana göstereceksen | ME: şeyi | YWAD̃WN: onların tehdidedildikleri | (23:93)
|RB: Rabbim | FLE: | TCALNY: beni bırakma | FY: içinde | ELGWM: kavmin | ELƵELMYN: zalim | (23:94)
|WÎNE: şüphesiz biz | AL: | ÊN: | NRYK: sana göstermeğe | ME: şeyi | NAD̃HM: onları tehdidettiğimiz | LGED̃RWN: elbette kadiriz | (23:95)
|ED̃FA: savuştur | BELTY: şeyle | HY: o | ÊḪSN: en güzel | ELSYÙT: kötülüğü | NḪN: biz | ÊALM: biliyoruz | BME: | YṦFWN: (seni) nasıl vasıflandıracaklarını | (23:96)
|WGL: ve de ki | RB: Rabbim | ÊAWZ̃: sığınırım | BK: sana | MN: -ndan | HMZET: kışkırtmaları- | ELŞYEŦYN: şeytanların | (23:97)
|WÊAWZ̃: ve sığınırım | BK: sana | RB: Rabbim | ÊN: | YḪŽRWN: yanıma uğramalarından | (23:98)
|ḪT: nihayet | ÎZ̃E: zaman | CEÙ: geldiği | ÊḪD̃HM: onlardan birine | ELMWT: ölüm | GEL: der ki | RB: Rabbim | ERCAWN: beni geri döndür | (23:99)
|LALY: böylelikle | ÊAML: yapayım | ṦELḪE: yararlı bir iş | FYME: yerde (dünyada) | TRKT: terk ettiğim | KLE: hayır | ÎNHE: şüphesiz bu | KLMT: bir sözdür | HW: o | GEÙLHE: onun söylediği | WMN: ve | WREÙHM: önlerinde vardır | BRZḢ: bir berzah | ÎL: kadar | YWM: güne | YBAS̃WN: diriltilecekleri | (23:100)
|FÎZ̃E: zaman | NFḢ: üflendiği | FY: | ELṦWR: Sur'a | FLE: artık yoktur | ÊNSEB: soylar | BYNHM: aralarında | YWMÙZ̃: o gün | WLE: ve | YTSEÙLWN: sormazlar | (23:101)
|FMN: kimlerin | S̃GLT: ağır gelirse | MWEZYNH: tartıları | FÊWLÙK: işte | HM: onlar | ELMFLḪWN: kurtuluşa erenlerdir | (23:102)
|WMN: ve kimlerin | ḢFT: hafif gelirse | MWEZYNH: tartıları | FÊWLÙK: işte onlar | ELZ̃YN: kimselerdir | ḢSRWE: ziyana sokan(lar) | ÊNFSHM: kendilerini | FY: | CHNM: cehennemde | ḢELD̃WN: sürekli kalanlardır | (23:103)
|TLFḪ: yalar | WCWHHM: yüzlerini | ELNER: ateş | WHM: ve onların | FYHE: (ateşin) içinde | KELḪWN: dişleri açıkta kalır | (23:104)
|ÊLM: | TKN: değil mi? | ËYETY: ayetlerim | TTL: okunurdu | ALYKM: size | FKNTM: oysa siz | BHE: onları | TKZ̃BWN: yalanlardınız | (23:105)
|GELWE: dediler | RBNE: Rabbimiz | ĞLBT: yendi | ALYNE: bizi | ŞGWTNE: bahtsızlığımız | WKNE: ve biz olduk | GWME: bir topluluk | ŽELYN: sapık | (23:106)
|RBNE: Rabbimiz | ÊḢRCNE: bizi çıkar | MNHE: bundan | FÎN: eğer | AD̃NE: bir daha dönersek | FÎNE: artık biz gerçekten | ƵELMWN: zalimleriz | (23:107)
|GEL: buyurdu ki | EḢSÙWE: sinin | FYHE: orada | WLE: ve | TKLMWN: bana bir şey söylemeyin | (23:108)
|ÎNH: gerçek şu ki | KEN: idi | FRYG: bir zümre | MN: -dan | ABED̃Y: kullarım- | YGWLWN: diyorlar | RBNE: Rabbimiz | ËMNE: inandık | FEĞFR: bağışla | LNE: bizi | WERḪMNE: ve bize acı | WÊNT: ve sen | ḢYR: en hayırlısısın | ELREḪMYN: acıyanların | (23:109)
|FETḢZ̃TMWHM: siz onları aldınız | SḢRYE: alaya | ḪT: nihayet | ÊNSWKM: size unutturdular | Z̃KRY: beni anmayı | WKNTM: ve siz | MNHM: onlara | TŽḪKWN: daima gülüyordunuz | (23:110)
|ÎNY: şüphesiz ben | CZYTHM: onlara verdim | ELYWM: bugün | BME: karşılığını | ṦBRWE: sabretmelerinin | ÊNHM: işte onlardır | HM: onlar | ELFEÙZWN: kurtulup murada erenler | (23:111)
|GEL: ve buyurdu | KM: ne kadar? | LBS̃TM: kaldınız | FY: | ELÊRŽ: yeryüzünde | AD̃D̃: sayısınca | SNYN: yıllar | (23:112)
|GELWE: dediler | LBS̃NE: kaldık | YWME: bir gün | ÊW: yahut | BAŽ: bir kısmı kadar | YWM: günün | FESÊL: sor | ELAED̃YN: sayanlara | (23:113)
|GEL: buyurdu ki | ÎN: | LBS̃TM: kalmadınız | ÎLE: başka | GLYLE: az bir (zamandan) | LW: keşke | ÊNKM: siz | KNTM: bilseydiniz | TALMWN: -mi sandınız? | (23:114)
|ÊFḪSBTM: bizim | ÊNME: | ḢLGNEKM: sizi yarattığımızı | ABS̃E: boş yere | WÊNKM: ve sizin | ÎLYNE: bize | LE: asla | TRCAWN: döndürülmeyeceğinizi | (23:115)
|FTAEL: pek yücedir | ELLH: Allah | ELMLK: mutlak hakim | ELḪG: hak | LE: yoktur | ÎLH: tanrı | ÎLE: başka | HW: O'ndan | RB: rabbidir | ELARŞ: Arş'ın | ELKRYM: Kerim | (23:116)
|WMN: ve kim | YD̃A: taparsa | MA: ile beraber | ELLH: Allah | ÎLHE: bir tanrıya | ËḢR: başka | LE: bulunmayan | BRHEN: hiçbir delil | LH: hakkında | BH: onun | FÎNME: şüphesiz | ḪSEBH: onun hesabı | AND̃: yanındadır | RBH: Rabbinin | ÎNH: çünkü (o) | LE: asla | YFLḪ: iflah olmazlar | ELKEFRWN: kafirler | (23:117)
|WGL: ve de ki | RB: Rabbim | EĞFR: bağışla | WERḪM: ve acı | WÊNT: ve sen | ḢYR: en hayırlısısın | ELREḪMYN: acıyanların | (23:118)


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{sure_meali.php}